confessions

wily blake

- Yazar -

  1. toplam entry 131
  2. takipçi 1
  3. puan 47400

music from the oc mix 1

wily blake
the oc’nin ilk sountrack albümüdür. hepsi birbirinden güzel 12 parçadan oluşur. genel olarak indie gruplar ağırlıktadır.

şarkı listesi:

1. south - "paint the silence"
2. jem - "just a ride"
3. joseph arthur - "honey and the moon"
4. spoon - "the way we get by"
5. jet - "move on"
6. the 88 - "how good it can be"
7. doves - "caught by the river"
8. turin brakes - "rain city"
9. the dandy warhols - "we used to be friends"
10. finley quaye , beth orton & william orbit - "dice"
11. alexi murdoch - "orange sky"
12. phantom planet - "california"

(bkz: music from the oc)

şüpheli alacaklar

wily blake

1978 tarihli acı ve dram dolu bir yeşilçam filmi.

genç ve hırslı muhasebeci muharrem yeni girdiği şirkette hızla yükselmektedir. patronu ile arası iyi olan muharrem kısa sürede şirketin mali işlerden sorumlu genel müdür yardımcısı oluverir.
bu sırada vergilendirme ile ilgili çeşitli nedenlerden ötürü, geçici bir süre için şirket muharrem’in üstüne yapılır.

her şey çok güzel gidiyormuş gibi görünüyordur. fakat annesi ile birlikte yıllık tatilinin bir bölümünü kullanıp istanbul’a dönen muharrem’i şirkette kötü bir süpriz beklemektedir.

pazartesi sabahı şirkete gelen muharrem bütün yönetim kadrosunun ve ortaklarının ortadan yok olduğunu, kasanın boşaltıldığını ve şirkete ait bütün varlıkların tamamen satıldığını ayrıca şirketin alacaklı olduğu kişilerin de tamamen düzmece olduğunu fark eder.

bunlar yetmezmiz gibi saf ve temiz duygular beslediği sekreter necla’nın da patron ile kaçtığını ögrenmesi muharrem’in yaşama azmini elinden alır.

yaşlı annesi bu olanlara fazla dayanamaz ve ani bir şekilde vefat eder. ancak annesinin son nefesini verirken "hakkını arayacaksın! yılmayacaksın! yoksa sana hakkımı helal etmem." demesi muharrem’i tekrar hayata bağlar.

hulusi kentmen’in canlandırdığı babacan hakim kemal sayesinde suçsuz olduğu kanıtlanan muharrem önce maliye ile olan sorunlarını haller, daha sonra ise kısa zamanda şirketi ayağa kaldırıp bir yılda %230 büyümesini sağlar.

muharrem’in artık herşeyi vardır ama mutlu değildir çünkü necla’dan sonra kimseyi sevemez.

fakat bir gece tüsiad’dan arkadaşlarının ısrarına dayanamayıp gittiği pavyonda masasına gelen konsomatris onun çok öncelerden tanıdığı birine ziyadesiyle benzemektedir.

evet bu necla’dır.
patronu ali ile kıbrısa kaçmış ancak ali’nin kumar merakı yüzünden kaçırdıkları para kısa sürede çarçur olmuştur.

bunları dinleyen muharrem’in yufka yüreği fazla dayanamaz, necla’yı bu bataktan çekip çıkarır ve evinin kadını yapar.
kendine kelek yapanlara karşı bile büyüklüğünü göstermekten gocunmayan muharrem o yakınlarda peçetecilik yapan ali’yi de yanına alır, iş ve aş verir.

kısa sürede bir sürü çocuk yapan muharrem ve necla yeni yuvalarını kurarken muharrem’in öldüğünü sandığı annesi çıkagelir.
aslında bir yanlış anlaşılmaya kurban gittiğini kefene sarılı iken uyanıp topraktan çıktığını bunu gören -erol taş’ın oynadığı- mahmut adlı mezarlık bekçisinin onu alıp eve kapadığını bu zamana kadar çok çileler çektiğini anlatan annesine sıkı sıkıya sarılan muharrem ailesi ile birlikte ömrünün sonuna kadar mutlu yaşar.

jolly roger

wily blake
korsan bayragi olarak bildiğimiz simgenin literatürdeki adıdır. (siyah zeminde beyaz çaprazamasına iki kemik -yada iki pala- ve üstünde kurukafa - bazen kum saati) korsanlar ile anılır olsa da tarihte bu sembolü kullanmış bir çok farklı grup vardır.

ilk akla gelenler: cetnik çeteleri, naziler, masonlar, bazı anarsist gruplar, skull and bones society, çeşitli şovalyeler, amerikan ordusundaki bazı birlikler, vs.

nereden geldiğine dair çeşitli rivayetler olmasına rağmen kesin bir bilgi yotur. korsanların templar sovalyelerindan çıkma olduğunu savunan bir kesim bayrağı da onlardan devraldıklarını iddia eder, bazıları ise bayrağın eskiden kızıl olduğunu ve adının fransızca joli rouge teriminden gelmekte olduğunu söyler. korsanlıkla ilgili, yazılı hiçbir kaynak bulunmadığı için hangi savın doğru olduğunu söyleyebilmek güçtür.

nazlı yarım haber salmış

wily blake
sosyal içerikli bir şarkıdır.
kapitalizmin insanları ne denli yozlaştırdığından dem vurur. sitemdeki eşitsizliklere dikkat çeker.
ve bunları bir aşk hikayesi bağlamında ele alır.

modern insanın makine(sistem) karşısındaki yanlızlığını ve çaresizliğini anlatmasına rağmen onurlu bir duruşun, mağrur bir tavrın parçasıdır.

resul balay’ın diğer parçaları gibi bununda kıymeti bilinmemiş, taşşak muhabbeti yapılmıştır.

ayrıca post-modern ve yapıbozumcu versiyonu olan ’nazlı yarimin a.q.’ de dinlenesidir.

mc hammer dansı

wily blake
üzerimde büyük bir etkisi bulunan, güzel insan mc hammer’ın dillere destan olmuş dansıdır.

bilindiği gibi rap aleminde dans deyince insanın aklına ilk gelen isim mc hammer’dır. hatta mc hammer bu konuda o kadar önemli işler başarmıştır ki ondan sonraki rapperlar bu figürlerden daha etkileyicilerini yapamayacaklarını bildiklerinden dans olayını tamamen bırakıp sadece el kol hareketleri ile yetinerek ikide bir ’ben şu yakadanım’ manasında mikro milleyetçi şoven yaklaşımlar sergilemeye başlamış, koreografi babında koca popolu bir hatunları sahneye salıp ’shake that ass girl’, ’shake that ass bitch’ demekten başka bir şey yapamaz hale gelmişlerdir.

mc hammer fenomeninin ciddi bir bölümünü oluşturan bu dansı kelimeler ile ifade etmek imkansıza yakın olsa da en büyük özelliğinin müziğinden aldığı enerji ile bir dakika bile yerinde durmamak, hoplayıp zıplamak, oraya buraya koşturmak olduğunu söyleyebiliriz.

bling blig rezilliğine hiç bir zaman meyletmemiş mc hammer’ın muazzam vucudunun ve leylek misali salladığı adeta serbest düşüşe bıraktığı kollarının dansına olan etkisi yadsınamaz bir gerçektir. ancak hareketlerinin bu denli büyüleyici olmasının ardında yatan en önemli unsur mc hammer salvaridır.
onun sayesinde en ufak bir bacak figurü bile dalga dalga büyümekte ve izleyende sürkeli bir hareket hissi yaratmaktadır.

ayrıca mc hammer’ın bacakları her daim ayrıktır. bu durumun normal bir pantolon (özellikle dönemin yüksek belli ve dar kesim jeanleri) ile ne derece komik duracagı, hatta kimi kesimlerce yanlış anlaşılacağını tahmin etmek çok zor olmasa gerek. işte bunu engelleyen mc hammer salvaridır.

bu şalvarın verdiği güç ile mc hammer istediği zaman bacaklarını o yana bu yana sallayabilir, dilediği zaman ve dilediği ölçüde ayırabilir fakat hiç bir zaman itici görünmez.

koca adımlar atmasına rağmen olduğu yerde sabit kalmak, bacakları iki yana ayırıp, hafif çömelerek, bir sağa bir sola yengeç şeklinde bıdı bıdı hareket etmek, 360 derece dönüp bir anda sol ayagının altını gösterip aynı hız ile geriye dogru sıçrayarak elini çırpmak... türü figurleri insanlığa kazandırdığı için kaybolmaya yüz tutmuş degerlerimizden mc hammer’a teşekkürü bir borç bilirim.

kenan evren dururken cumhurbaşkanı aramak

wily blake
kenan evren halen hayattayken, bilinçsizce cumhurbaşkanı adayı aramaktır. ve zannımca mansaız bir eylemdir.

kenan evren gibi bu ülkeye yıllarca hizmet etmiş, büyük bir insan dururken, hala ’cumhurbaşkanı kim olmalı?’ türü tartışmalar yürütmek boşuna mesai harcamaktır.

bir cumhurbaşkanında olması gereken bütün özellikler kenan paşa’da mevcuttur. yıllarca bu makamda bulunmuş, her tür protokol kuralını bilen bir kişi olarak yabancılık çekmeyeceği de aşikardır.

paşamız uzun zamandır istirahat buyurduğu için şu anda böylesi bir görevi gayet rahat sırtlanabilir. yıllarca hiçbir fedakarlıktan kaçınmadığı bilinen paşamızın bu vazifeyi de canı gönülden kabul edeceğine ve elini taşın altına sokma iradesini bir kez daha göstereceğine dair benim hiç bir şüphem bulunmamaktadır.

yıllarca kahrımızı çeken kenan evren’e böylesi bir jest yapmak ülkemizde kadir kıymet bilindiğinin göstergesi olacak ve nice yeni kenan evren’i yüreklendirecektir.

eğer kanuni bir pürüz söz konusu ise bunu aşmak için en kısa zamanda harekete geçilmeli ve çankaya köşkü onu gerçekten hak eden yüce bir insana bırakılmalıdır.

even hitler had a girlfriend

wily blake
ayrıca ronnie cramer’ın yönettiği, andren scott’ın ana karakter olan marcus templeton’ı canlandırdığı, düşük bütçeli komedi filmi. adından da anlaşıldığı gibi bir loser hikayesi.

kaybedenin kralı olduğu sonunda kafasına dank eden, kimsesiz bir güvenlik görevlisinin (marcus templeton) hayatının bütün birikimini bir iki haftada telekızlara harcamasını konu alır.

92 tarihli bu filmin iki sene sonra -niyeyse- devamı da çekimiştir.

(bkz: the hitler tapes)

imdb’nin genre bölümünde independent, comedy, cult gibi maddelerden sonra ’voluptuous’ ve ’buxom’ yazmasından da anlaşılacağı gibi biraz açık saçıktır.

even hitler had a girlfriend

wily blake
our bodies our selves albümünden bir the mr t experience parçası.


sözleri:

i still haven’t found a girlfriend,
though i’ve tried a lot.
so, can you help me please,
it’s tougher than i thought.

the odds are pretty good,
but the goods are pretty odd.
though at this point,
i’ll take anything you’ve got.

i see this all the time,
nice girls in love with jerks,
what could they be thinking?
tell me how it works.

if i got some problems,
well i wouldn’t be the first.
but the ones i have in mind are even worse.

and even hitler had a girlfriend,
who he could always call,
that would always be there for him
in spite of all his faults
he was the worst guy ever.
reviled and despised,
even hitler had a girlfriend
so why can’t i?
why can’t i?

life is full of contradictions
hard to understand
and for every happy woman,
there’s a lonely man

nixon had his puppy.
charles manson had his clan
god forbid that i get a girlfriend.

even hitler had a girlfriend
who he could call his own,
to sweeten days of bitterness,
and feeling all alone

i’m not as bad as hitler,
but that doesn’t mean a thing,
since they’d rather be with hitler, more than me
i don’t see, why they’d rather be with hitler,
more than me
7 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol