confessions

sakura

- Yazar -

  1. toplam entry 106
  2. takipçi 1
  3. puan 8733

alman

sakura
nietzsche’nin dediği gibi kötü mideleri olan bir milletmiş. zira beslenme alışkanlıklarını izlediğinizde, gözlerinize inanamıyorsunuz. marmelat, çikolata, margarin, karamelle besleniyor, bira içiyorlar. neden çok şişman bir ırk olduklarına şaşmamak gerek.

çocuğunu dürbünle izleyen adam

sakura
penguen’de alpay erdem tarafından çizilen, derginin en heyecanla beklenilen serilerindendir. bir baba çocuğuna karşı bu kadar mı önyargılı, bu kadar mı sabrı az olur? olur mu olur. *
’’ şimdi nereye gidiyo acaba.. arkadaş biraz zum yapayım. anında bi tiksinti geliyo bana bu çocuktan... ama bir yandan aklından neler geçiriyo onu da merak ediyorum.. ifadeye odaklanmaya çalışıyorum.. odaklanıyorum.. şu ifadeden hiçbir mana çıkaramıyorum. öyle bir embesil ki bu..’’
hastasıyız.

iş yerinden sözlüğe girmek

sakura
eğer pc gözlerden uzak bir yerdeyse yapılması inanılmaz eğlenceli aktivite. etrafa azıcık gözkulak oluyor ve yanınıza yörenize iş ile ilgili bir konuda isteği olan bir kimse geldiğinde, yüzünüzde oluşmuş o sırıtışı saklayabiliyorsanız sorun yok demektir. tabi ik gizli gizli ’’ne yapıyor bu, çalışmıyor mu yoksa?’’ diye sizi gözetlemiyorsa.

noh tiyatrosu

sakura
noh tiyatrosu denince akla gelen en önemli isim zeamidir. sanatçı ile izleyici arası kurulan zihinsel bağ anlamına gelir noh. oyuncunun nesneleri olduğu gibi taklit edebilmesi, nesnelerdeki güzelliğin ve doğada olan, ideal olan, metafiziksel olan yüceliğin ortaya çıkarılması rehber ilkeleridir.
kullanılan maskeler ve yelpazeler topyekün sade olan sahneye hayat verir. maskeler oyuna aşinalık sağlar. yelpaze ise pek çok nesnenin şeklini alan arkhedir. bir savaşçı için kılıç anlamına gelen yelpaze bir sevgilinin elinde bir aşk mektubuna dönüşebilir.
sahne, 3 tarafın açık bir sahnedir. arkada çam ağacını temsil eden bir tahta bulunur. çam ağacının sağından uzanan koridora hashigakari denir. hashigakari sahneye bağlanır ve boyunca üç çam ağacına sahiptir. bu aktörün bize satırları aktaracağı yerleri temsil eder. ana sahne ise çatılı sahnedir.
müzisyenler arkada, boyalı tahtanın yanında durur. bir flüt, bir omuz davulu, bir kalça davulu bazen de sopalı davul. arka tahtanın sağ tarafında, sahnenin en ucunda koro yer alır. 2 sıra halinde duran bu 8-12 kişi anlatıcıdır, ya da ana karakter dans ediyorsa satırları bunlar aktarır.
dekorun sadeliğine tezat olarak, kıyafetler ve maskeler çok renklidir. olay yeri bulunmaz. zengin metin sadece birkaç oyuncuyla anlatılır ve izleyicinin hayal gücü için de yeteri kadar boşluk vardır.
noh’ta iki tip öykü vardır:
1. gerçek dünya öyküleri: gerçek dünya plotları uzun zamandır ayrı kalan anne-baba, çocuklar ve kardeşler üzerinedir.
2. gerçekötesi öyküler: en çok aranan ve üzerine yazılmış konudur. özel bir yerde waki ve shite karşılaşırlar. shite oyundaki ana karakterdir. bununla beraber waki’nin bireyselliği ve zihinselliği yoktur, oyunda anlamlı bir rolü de yoktur. buda ile insan arası medyumluğu ifade eder.
shite genelde cehennemden gelen ruhtur. günahlarını tanımaya ve arınmaya gelir. waki ve shite buranın neden özel olduğu konusunda konuşurlar. belli ki bu yerde trajik bir aşk ya da bir savaş yaşanmıştır. shite olayı bilir gibi görünür. zaman ilerledikçe olay hakkında bilgi sahibi olacağımız kişi yine shite’dir. çünkü aslında bir itiraf sözkonusudur.
shite sahneden çıktığında kyogen belirir. kyogen’in sahnede olduğu süre zarfında shite kostümünü değiştirir ve maskesini çıkarır ve oyunun diğer bölümünde gerçek yüzü ile çıkar ortaya. iki karakter arasında belirgin farklar bulunabilir. örneğin, güzel bir kız, bir sürüngene, bir çocuk, bir savaşçının ruhuna dönüşebilir.
shite, bu kısımda koroyla beraber hikayeyi anlatır ve bunu dansla zirveye ulaştırır. savaşçı bir zamanlar içinde yer aldığı savaşı danslarla tekrar gösterebilir.
son kısım da arınma için rahibin dua ettiği yerdir.

sistemde takıli kalmak

sakura
bankada çalışanların sık sık karşılaştığı sorundur. uzun süre kum saati seyredilir. sistemi açık olmayan kim vardı diye sorar herkes birbirine ki işini yapmak yerine sözlükte gezen biri yoksa bu da olanaklı değildir pek. herkes bağırışır birbirine ’’sistemde takılı kaldım, biri beni atsın!’’ sonuç: şubenin topyekün sistemden atılması şeklinde çözülür....

olen kişinin telefon numarasıni rehberden silmek

sakura
rehberde herhangi biri arandığında gelir o numara üzerinde durursunuz. birşeyler geçer akıldan geçmesine ama dillenmesi gereken zamanda dillenemediği için, o an yapılacak pek birşey yoktur, düğümlenen boğazın varlığına rağmen nefes almaya çalışılır... sözcükler kitlenir, zaman durur. kişi sadece bakar o küçük ekrana. işte onun varlığının bir kanıtı der. hayal değil gerçekten vardı o.. ve ben onu bu numaradan defalarca... aradım mı?... hayır arayamadım tabi ki de.... dur bi dakka ya der, hatırladım, annesiyle konuşmuştum bir kez... oda numarasından... evde yok, arkadaşlarıyla dışarda demişti. şimdi o numaradan aransa yine annesi çıkacak ve o yine evde olmayacak... aramayayım o zaman...aramayayım ki...

annenin olecegini bilerek yaşamak

sakura
insanın gerçekleştiğinde algılamayı reddedeceği türden birkaç olaydan biridir. yaşadığı pek çok olayın etkisiyle kazandığı pek çok hastalığın, onu mutlak bir gün yakalayacağı gerçeğini yıllardır yaşıyor olsanız bile.... onun sizden daha yaşlı, dolayısıyla ölüme sizden daha yakın olduğu gibi bir ön koşulu kabul etseniz bile... algılaması, kabul edilmesi zor birşeydir. mümkün oldukça geç olsun ister insan. keşke başka bir yol olsaydı der kişi, keşke başka bir yol olsa...

imanı forward mail olmuş banka çalışanı

sakura
forward mail atmaya harcadığı zamanı işine verse, bankasının karına kar ekleyecek olan çalışan türüdür ki genelde bu mesajların da içeriği ’’eğer bunu x kadar kişiye göndermezsen kasa farkın çıksın’’ ya da ’günsonu almadan çıkasın emi.’’ türünden bir mailse, kişi korkudan maili forward eder. kısa süre sonra mail kuyruğunu yutan yılan modunda size geri dönecektir.

sevgilinin t shirtüne sarılıp uyumak

sakura
eğer sevgili uzakta ve onu hatırlatan tek şey o tshirt ise yapılması çok doğal olan eylemdir; ama ekseriyetle o tshirtler dolapta bir torba içinde saklanıp, sıkı sıkıya kapatılır ki, sevdiceğe ait koku bir kaç koklamayla bitmesin.ve kimi zaman öylesine romantiktir ki hatta, çorabını bıraksaydı da böyle saklar mıydım diye sordurtmaz bile. hastasıyız...

gitmek

sakura
tokyo uluslararası film festivali’nde en iyi asya filmi ödülünü kazanan film, hüseyin karabey’in ilk uzun metrajlı filmidir. film, sette tanışan ve birbirlerine aşık olan biri türk diğeri iraklı iki oyuncunun aşkını anlatılıyor. ayça damgacı ve hama ali han başrolleri paylaşmaktadırlar.

castration

sakura
erkek ya da kadınlarda üreme yeteneğinin alınmasıdır. genellikle erkekler için kullanılan bir tıp terimi olmakla beraber tarihte kadınlara da uygulandığı görülmüştür. erkeklere uygulananlar genelde savaş zamanlarında görülmüştür. ölü bedenlerin cinsel organlarının kesilmesi bir tür zafer işareti olarak görülmüş ya da esir alınan erkekler, iğdiş edilip belli bir sosyal sınıfa dahil edilmişlerdir.

kadınlara uygulananı ise oophorectomy olarak adlandırılır.

sen to chihiro no kamikakushi

sakura
2001 yapımı bol ödüllü hayao miyazaki animesidir.
kötümser, ağlak bir çocuk olan chihiro, ailesiyle beraber yeni bir şehre taşınmak konusunda isteksizdir. babası ortamın kasvetini azaltmak ve gidilecek yere çabuk ulaşmak için planlar düşünürken, kazara buldukları kestirme yol, onları içinde çeşit çeşit yemeğin olduğu bir ziyafet alanına götürür. her ne kadar chihiro ailesini yememeleri konusunda uyarsa da, bu açık büfe ziyafeti kaçırmak istemeyen ebeveynler bir domuza dönüşene kadar yerler. ailesini kurtarmak isteyen chihiro kendini garip yaratıkların bulunduğu büyülü bir dünyada bulacaktır.
her miyazaki animesinde olduğu gibi, spirited away de, çocuk yetişkinliğine ait epik bir masaldır.

melniboneli elric

sakura
melnibone adasının efsanevi albino kralıdır. bir kılıcın izinden çıktığı yolda, başına gelen enteresan olaylar, tuzaklar, çözülmesi gereken sorular ve savaşlarla uğraşmak zorunda kalır. fırtınayaratan olmadan bir hiç olduğunun bilincinde olduğundan haddinden fazla hırslıdır. bu hırsı uğruna sevdiği kızdan bile olur.
6 45’ten çıkan mükemmel michael moorcock serisidir.

x japan

sakura
1982 yılında piyanist ve davulcu yoshiki hayashi ile vokalist toshimitsu deyama tarafından kurulmuşlardır.1989 da blue blood adlı albümle büyük başarı yakaladılar. önceleri power/speed metal grubu olarak çıktılarsa bile, sonradan müzikleri progressive bir sound kazandı.

toshimitsu "toshi" deyama : vokal
tomoaki "pata" ishizuka: ritm gitar
hiroshi "heath" morie : bass
yoshiki hayashi : davul ve piano

(bkz: kurenai)

takane no jitensha

sakura
2008 yapımı bir hayato takamaga animesi. hikaye takane’nin ailesinin söz verdiği bisikleti ona alması için söylediği yalan ve yalanının ardından kızkardeşini kurtarmak için girdiği bisiklet yarışı hikayenin odağındadır.

shizukanaru ketto

sakura
1949 yapımı bir akira kurosawa eseridir. 1945’te cephede doktor olarak çalışan fujisaki bir ameliyat sırasında yanlışlıkla elini keser; ama o kadar takmıştır ki kafayı işine, hastanın frengili yarasına temas eden elini düşünmez bile. bu ameliyat sırasında hastalığı kapar. herşey bitip normal hayata döndüğünde ise onun için zor zamanlar başlayacaktır. hastalığı yüzünden sevdiği kızla evlenemez bu yüzden durumunu bilmeyen ailesi tarafından yoğun bir baskıya maruz kalır.
diğer taraftan frenginin doktora geçmesine neden olan adam ise, evlenip çoluk çocuğa karışmıştır. film beklendiği gibi biter. doktor hastalığıyla yaşamayı öğrenir, frengili adam ölür.
kurosawa’nın maddi sıkıntılarla boğuşurken yaptığı bir film olduğundan, çok bilinen çok süksesi olan bir eseri değildir.

hotaru no naka

sakura
1988 yapımı bir isao takahata animasyonu. akiyuki nosaka’nın romanından uyarlanmıştır. ikinci dünya savaşı sırasında ailesini kaybeden bir seita ve kızkardeşi setsuko’nun hayatta kalma savaşını anlatır. seita abi olmaın dezavantajıyla setsuko’ya gerçekleri yansıtmamaya, içinde bulundukları koşulları farkettirmemeye çalışan biridir. annelerini savaşın o saçma etkilerinden biriyle kaybedince önce evlerinden ayrılırlar, ardından yanlarında yaşadıkları akrabaları tarafından dışlanırlar. seita yerleşmek amaçlı derme bir kulübe bulsa da, nigiriler yerini çamur toplarına ve setsukonun çok sevdiği drajeler yerini mermere bırakmaya başlar. sonunda setsuko açlıktan ölecektir.
gelmiş geçmiş en acıklı animelerdendir. savaşın japon toplumu üzerindeki etkisi ve bir insanlık ayıbı olarak ne anlama geldiği üzerine inanılmaz bir örnektir.
4 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol