(1915-18 haziran 2005) toplumsal-gerçekçi sanat akımının önde gelen ressamlarından.
anadolulu kadın portreleriyle tanınmıştır. 3500 civarında resmi vardır. 1941 yılında avni arbaş, agop arad, turgut atalay, haşmet akal, kemal sönmezler, selim turan, fethi karakaş, ferruh başağa, mümtaz yener ile beraber "yeniler" grubunu oluşturmuş ve "liman" adlı bir sergi ile toplumsal-gerçekçi sanat görüşünü ortaya koymuştur.
birbirini korumak için birleşmek, destek olmak, dayanışmak.
sırt sırta vermek daha bir anlaşılır gibi sanki, di mi?
sırt sırta vermek daha bir anlaşılır gibi sanki, di mi?
(bkz: boklu balık)
ayıklamaya gerek görülmeyen küçük balık çeşitleri için kullanılan bir terim. sardalye, kıraça (istavritin küçüğü), gümüş balığı, hamsi gibi balıklar, çoğu kimse tarafından ayıklanmadan, öylece pişirilip yenir.
ayıklamaya gerek görülmediğinden ötürü "boklu sardalye" de denilen balıktır.
(23 eylül 1852-7 eylül 1922) abdli "fedakâr" bir cerrah.
kendi üzerinde yaptığı deneylerle, büyük duyu sinirlerine şırınga edilen kokainin bu sinirlerdeki iletiyi kesintiye uğratarak sinirlerin geldiği vücut bölgesinde duyu yitimine neden olduğunu buldu; ketleyici ya da blok anestezi adı verilen bu yöntem cerrahi girişimlerde kullanılmaya başladı.
halsted, bu deneylerin neden olduğu kokain bağımlılığından iki yılda kurtulabildi.
kendi üzerinde yaptığı deneylerle, büyük duyu sinirlerine şırınga edilen kokainin bu sinirlerdeki iletiyi kesintiye uğratarak sinirlerin geldiği vücut bölgesinde duyu yitimine neden olduğunu buldu; ketleyici ya da blok anestezi adı verilen bu yöntem cerrahi girişimlerde kullanılmaya başladı.
halsted, bu deneylerin neden olduğu kokain bağımlılığından iki yılda kurtulabildi.
(bkz: william stewart halsted)
nadide bir dolapdere/hacıhüsrev küfrü.
olağan günlerin hemen hemen her vakti, kadınlar camdan cama atışırlarken kullanırlar.
olağan günlerin hemen hemen her vakti, kadınlar camdan cama atışırlarken kullanırlar.
konya ağzındada: "kapıyı kilitlemek" anlamında kullanılır.
elinde başka seçenek (alternatif) olmaması durumu.
insanı sadece belirlenmiş/ya da var olan seçenekler içerisinden seçime zorlayan olgu.
kötü...
insanı sadece belirlenmiş/ya da var olan seçenekler içerisinden seçime zorlayan olgu.
kötü...
ekonomide: "karakter, kapasite, kanuni güvence, kapital ve koşullar"dan oluşan ve kredi değerliliğinin belirlenmesinde kullanılan ölçütlerdir.
argoda: saçlarını cart renklere boyayan kadınlar için kullanılır. özellikle cart kırmızı.
van kedisi gibi, aynı hayvan üzerinde irisin her iki gözde farklı renklerde olması, heterokromi.
insanlarda da görülebiliyor. karizmatik durduğu gibi, bazen korkunç da gelebiliyor.
insanlarda da görülebiliyor. karizmatik durduğu gibi, bazen korkunç da gelebiliyor.
(bkz: göz rengi farklılığı)
kastamonu hastalığının başlangıç aşaması amına goyiim.
bulaşıcı psikolojik rahatsızlık.
konuşma değişikliğiyle başlıyor ve "amına goyim sendromu" deniyor buna.
sonrasında hareketlerin (mimik, el kol vs.) de altüst olmasıyla hastalık son aşamasına giriyor ve sonu beter. kapı zili yerine kapıyı tekmeyle çalmak en önemli sonuçlarından.
(kastamonulu yazarlarımızın hoşgörüsüne sığınarak...)
konuşma değişikliğiyle başlıyor ve "amına goyim sendromu" deniyor buna.
sonrasında hareketlerin (mimik, el kol vs.) de altüst olmasıyla hastalık son aşamasına giriyor ve sonu beter. kapı zili yerine kapıyı tekmeyle çalmak en önemli sonuçlarından.
(kastamonulu yazarlarımızın hoşgörüsüne sığınarak...)
profesyonel ön sıfatına dikkat edilirse, bir meslek olduğu âşikârdır. dış ülkelerde yapılır.
kimi cenaze işlemleri yapan yabancı şirketlerin kadrolu elemanlarıdır bunlar.
"vah vah",
"nasıl da genç yaşta gitti",
"bizi buralarda yalnız başımıza kodun"...
gibi laflar eşliğinde sürekli ağlarlar, ölenin ne kadar da sevilen bir kişi olduğunu betimlerler.
kimi cenaze işlemleri yapan yabancı şirketlerin kadrolu elemanlarıdır bunlar.
"vah vah",
"nasıl da genç yaşta gitti",
"bizi buralarda yalnız başımıza kodun"...
gibi laflar eşliğinde sürekli ağlarlar, ölenin ne kadar da sevilen bir kişi olduğunu betimlerler.
(diğer bir ismiyle: höristik) insanın, karar verme ya da sorunlarla başa çıkma süreçlerinde kullandığı düşünsel kısa yollar anlamı taşıyor.
şöyle ki:
karmaşık sorunlarla karşılaştığımızda ya da elimizde yeterli bir bilgi olmadığında, evrimsel işleyişlerle şekillenegelmiş ya da deneyimlerle edinilmiş bu zihinsel kuralları kullanarak bir çözüm yolu ya da anlayış geliştirmeye çalışıyoruz.
örneğin, daha önceden adını duymadığımız bir ürün eğer ki fiyat olarak diğerlerinden daha yüksekse, elimizde o ürüne dair başka herhangi bir bilgi olmadığından onun daha kaliteli olduğu yargısına varıyoruz. kalitesine yönelik yaptığımız bu çıkarımdan dolayı, tüketici olarak adını hiç duymamış olmamıza rağmen o ürünü satın alma davranışı gösterebiliyoruz.
şöyle ki:
karmaşık sorunlarla karşılaştığımızda ya da elimizde yeterli bir bilgi olmadığında, evrimsel işleyişlerle şekillenegelmiş ya da deneyimlerle edinilmiş bu zihinsel kuralları kullanarak bir çözüm yolu ya da anlayış geliştirmeye çalışıyoruz.
örneğin, daha önceden adını duymadığımız bir ürün eğer ki fiyat olarak diğerlerinden daha yüksekse, elimizde o ürüne dair başka herhangi bir bilgi olmadığından onun daha kaliteli olduğu yargısına varıyoruz. kalitesine yönelik yaptığımız bu çıkarımdan dolayı, tüketici olarak adını hiç duymamış olmamıza rağmen o ürünü satın alma davranışı gösterebiliyoruz.
(bkz: alaeddin)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?