gatadan curuk raporu almayi basarmistir. dolayisiyla askere gitmeyecektir.
kıs aylarinda merkezi sistem isinma olan sitelerde dogalgaz parasi nedeniyle normal zamanlarin 3-4 katina cikmasi muhtemel olan para.
(bkz: 18inci sone)
shakespearein en cok bilinen sonesidir. ingiliz edebiyati, karsilastirmali edebiyat gibi bolumlerin metin analizi gibi en temel derslerinde okutulan hatta bu ogrenciler mezun olurken artik ezbere biliyor olduklari, hatta lise duzeyindeki ingiliz edebiyati derslerinde de okutulan metinlerdendir. hem okumasi kolaydir, hem de anlatmak istediklerini aktarabilmek rahattir. talat sait halman cevirisiyle beraber:
seni bir yaz gününe benzetmek mi, ne gezer?
çok daha güzelsin sen, çok daha cana yakın:
taze tomurcukları sert rüzgârlar örseler,
kısacıktır süresi yeryüzünde bir yazın:
işıldar göğün gözü, yakacak kadar sıcak,
ve sık sık kararı da yaldız düşer yüzünden;
her güzel, güzellikten er geç yoksun kalacak
kader ya da varlığın bozulması yüzünden;
ama hiç solmayacak sendeki ölümsüz yaz,
güzelliğin yitmez ki asla olmaz ki hurda;
gölgesindesin diye ecel caka satamaz
sen çağları aşarken bu ölmez satırlarda:
insanlar nefes alsın, gözler görsün elverir,
yaşadıkça şiirim, sana da hayat verir.
shall i compare thee to a summers day?
thou art more lovely and more temperate:
rough winds do shake the darling buds of may,
and summers lease hath all too short a date:
sometime too hot the eye of heaven shines,
and often is his gold complexion dimmd;
and every fair from fair sometime declines,
by chance or natures changing course untrimmd;
but thy eternal summer shall not fade
nor lose possession of that fair thou owest;
nor shall death brag thou wanderst in his shade,
when in eternal lines to time thou growest:
so long as men can breathe or eyes can see,
so long lives this and this gives life to thee.
seni bir yaz gününe benzetmek mi, ne gezer?
çok daha güzelsin sen, çok daha cana yakın:
taze tomurcukları sert rüzgârlar örseler,
kısacıktır süresi yeryüzünde bir yazın:
işıldar göğün gözü, yakacak kadar sıcak,
ve sık sık kararı da yaldız düşer yüzünden;
her güzel, güzellikten er geç yoksun kalacak
kader ya da varlığın bozulması yüzünden;
ama hiç solmayacak sendeki ölümsüz yaz,
güzelliğin yitmez ki asla olmaz ki hurda;
gölgesindesin diye ecel caka satamaz
sen çağları aşarken bu ölmez satırlarda:
insanlar nefes alsın, gözler görsün elverir,
yaşadıkça şiirim, sana da hayat verir.
shall i compare thee to a summers day?
thou art more lovely and more temperate:
rough winds do shake the darling buds of may,
and summers lease hath all too short a date:
sometime too hot the eye of heaven shines,
and often is his gold complexion dimmd;
and every fair from fair sometime declines,
by chance or natures changing course untrimmd;
but thy eternal summer shall not fade
nor lose possession of that fair thou owest;
nor shall death brag thou wanderst in his shade,
when in eternal lines to time thou growest:
so long as men can breathe or eyes can see,
so long lives this and this gives life to thee.
komik bir dizi. her bolumde anakarakterlerden birisi surekli vuruluyor. ama dizi ilerlemeye devam etmek zorunda oldugundan ve anakarakterle de oykude vazgecilmez oldugundan surekli iyilesmeye de devam ediyorlar. en son bolumde de olen kocasinin can arkadasi ile evlenmek uzere olan gule gelin vurulmustur. bakalim, bu sefer o olecek gibi duruyor.
hapisten cikacak olmasindan sonra yine ozgur birakilmamasi icin yeni bir sey daha one surulmustur. askere alinmasi planlanmaktadir. avukatinin dedigine gore sahip oldugu antisosyal kisilik bozuklugu raporu milli savunma bakanligi tarafindan onaylanmamistir.
kardes turkulerin bahar albumunde yer alan, bizdeki versiyonu erkin korayin seslendirdigi saskin olan super eglenceli sarki. insani kipir kipir etmeyi kolayca basarir. sozleri de su sekildedir:
al-eyn mulayyati vitnaaş mulayya
cısr ıl-hadid ınkesaar min davs riclayya
ahlan va sahlan va marhaban bil-miican
lakoud va rişş-el vârıd lil-esmar lemmancen
law maykulu li-nsidaa law maykulu miin cenn
law maykulu sabita biraasa cennetha
al-eyn mulayyati vitnaaş mulayya
cısr ıl-hadid ınkesaar min davs riclayya
ya hawa
ya tuyur el-canubiyye / hana ya hana
tiyru ala el-vaadi ala sama blaadi
arabiyye / hala ya hala
ya hava ya hava el-madi nessem ala khududi
cibli ahbabi ya habibi
latlaa aaras el-cebel vel-kiit lemmaathom
lebsin abaya khıdır ya mahla kaadathom
eymet bit-sıır el-aasır vıb-sıır keniithom
vılbes hudum el-ırıs va hanni ideyya
ya hawa
ya tuyur el-canubiyye / hana ya hana
tiyru ala el-vaadi ala sama blaadi
arabiyye / hala ya hala
ya hava ya hava el-madi nessem ala khududi
cibli ahbabi ya habibi
al-eyn mulayyati vitnaaş mulayya
cısr ıl-hadid ınkesaar min davs riclayya
ahlan va sahlan va marhaban bil-miican
lakoud va rişş-el vârıd lil-esmar lemmancen
law maykulu li-nsidaa law maykulu miin cenn
law maykulu sabita biraasa cennetha
al-eyn mulayyati vitnaaş mulayya
cısr ıl-hadid ınkesaar min davs riclayya
ya hawa
ya tuyur el-canubiyye / hana ya hana
tiyru ala el-vaadi ala sama blaadi
arabiyye / hala ya hala
ya hava ya hava el-madi nessem ala khududi
cibli ahbabi ya habibi
latlaa aaras el-cebel vel-kiit lemmaathom
lebsin abaya khıdır ya mahla kaadathom
eymet bit-sıır el-aasır vıb-sıır keniithom
vılbes hudum el-ırıs va hanni ideyya
ya hawa
ya tuyur el-canubiyye / hana ya hana
tiyru ala el-vaadi ala sama blaadi
arabiyye / hala ya hala
ya hava ya hava el-madi nessem ala khududi
cibli ahbabi ya habibi
cekimleri tamamlanan ve mart ayinda vizyona girecek olan, esas konusu ana karakterler olan büşra ile yaman’ın tüm engellere ve ideolojik farklılıklara rağmen önüne geçemedikleri çekim kuvveti, ve sonunda alevlenen aşkı anlatan bir film. "insanların siyasi veya vicdani görüşlerine göre değil, özlerinde yer alan benzerliklere göre değer kazandığı, naif bir aşk." ifadesiyle tanitim yazilari cikan filme dair daha genis bilgi ve fragman linklerini icin:
http://www.sinemaloji.com/haberler
http://www.izlesene.com/video/sinema-busra-fragman/1470647
fragmandan ve aktarilan icerikten anladigim kadariyla bir rezaletten ote olmasini yadirgamayacagim. ucuzluk hic bu kadar asikar olmamisti son zamanlarda.
http://www.sinemaloji.com/haberler
http://www.izlesene.com/video/sinema-busra-fragman/1470647
fragmandan ve aktarilan icerikten anladigim kadariyla bir rezaletten ote olmasini yadirgamayacagim. ucuzluk hic bu kadar asikar olmamisti son zamanlarda.
kisa suredir 200un ustunde baslik, 400un ustunde entry gordugum, her zaman aradigim seyi bulamayip entrysini girmektense yavas yavas aradiklarimi da bulmaya baslayabilecegimi dusundugum canim sozlugum.
hickimse memnun degil madem, degistirelim bu anayasayi diyerek anayasa degistirme calismalarini ve girisimlerini yeniden meclise tasimistir kendisi.
jale parlanin bu yilki orhan pamuk dersleri hakkindaki gorusleri icin:
http://www.radikal.com.tr/radikal.aspx?atype=radikaleklerdetay&articleid=971283&date=25.12.2009&categoryid=40
http://www.radikal.com.tr/radikal.aspx?atype=radikaleklerdetay&articleid=971283&date=25.12.2009&categoryid=40
bence kendi capinda gayet basarili bir eylemdir. sonucta dunyadaki butun diller turkceden turedigine gore (bkz: gunes dil teorisi), adam da alamanyalarda da yasasa, oradan parasini kazansa da, cocuklari kendi aralarindaki diyaloglarinda bile turkce yerine alamanca konussa da, adam turktur canim. bundan da asla taviz vermez. iki kelime alamanca ogrenmek onu turkluktur cikarir ya. allah korusun. vatana millete ihanet falan olur. ne ogrenecektir elin gavurcasini. iyi yapmistir amcam. iyidir.
(bkz: milliyetcilik)
(bkz: oryantalist)
dogunun kulturunu, dilini, toplumunu ve halklarini batili bir gozle inceleyen kisi ya da gorus sekline verilen addir. bu inceleme bircok onyargi ve klise kaliplari icerir. tanimda da belirttigim gibi kulturu de dili de toplumu da cogul ve butun olarak gorur. ic zenginliklerden uzak genel bir degerlendirme yapar. terimin isim babasi edward saidtir.
oryantalist kavraminin karsitidir. dogunun bati hakkindaki kalipyargilarini ve klise goruslerini ifade eder. bir dogulu olarak batiya nasil bakildigi uzerinden tanimlar kendini.
(bkz: muz sesleri)
ece temelkuran’in ilk ve yeni romani. romanin baskisinin adi beyruttur. bu kisinin ortadogudan hikayesini ne oryantalist ne de oksidentalist bir sekilde anlatir temelkuran. gayet guzel, insanca ve icten aktarir. oxford, paris ve beyrut ucgeninde gecen bu roman icin dokuz ay beyrutta kaldigi soylenir.
"onu ağustosta muz tarlalarına götürecektim. muz seslerini dinleyecekti. nasıl sevineceğini, hayret edeceğini düşündükçe"
http://www.muzsesleri.com/
"onu ağustosta muz tarlalarına götürecektim. muz seslerini dinleyecekti. nasıl sevineceğini, hayret edeceğini düşündükçe"
http://www.muzsesleri.com/
patronun ogluyla ask yasayan bir escinseli canlandiracagi yeni dizisiyle ekranlara geri donmustur.
(bkz: mukemmel cift)
(bkz: mukemmel cift)
basrolunde tardu flordunun oynacagi yeni bir sitcom dizisi. mukemmel bir pr ile aramiza girdigi kesin cunku turk tv tarihinde bir ilk turkiyede iki erkek tv dizisinde opusecek seklinde haberler bugun butun medyadaydi. iki erkek baska yerde opusunce sorun yok, ama tv dizisinde opusunce sorun olacak ya. ya da her hafta her tv dizisinde onlarla opusme sahnesi var sorun yok da, bir bu sorun yaratacak ya. neyse, bakalim. ikinci bolumde diziyi ayakta tutmak icin nasil bir yontem gelistirecekler.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?