yine lombak dergisinde bir kahvehane karesi islenirken, kahvenin caminin uzerindeki yaziya benziyor bu baslik.
"erkekten donme merzifonlu katolik tasfirin ustalari"
eve gec kalan kizini telefonla arayan anne ile kiz arasinda su diyalog gecmistir.
- nerdesin sen bakiiim!
+ esenler’deyim annecigim.
- sasirdin galiba evden cikarken uskudar’a - ece’lere gidiyorum demistin. esenler duraginda ne isin var senin!
+ ooof anne yaa esenler dedigim durak degil, esen ece’nin arkadasi birlikte onlara ugradik.
-ben anlamam oyle durak filan, tez eve gelesin!
- nerdesin sen bakiiim!
+ esenler’deyim annecigim.
- sasirdin galiba evden cikarken uskudar’a - ece’lere gidiyorum demistin. esenler duraginda ne isin var senin!
+ ooof anne yaa esenler dedigim durak degil, esen ece’nin arkadasi birlikte onlara ugradik.
-ben anlamam oyle durak filan, tez eve gelesin!
ozellikle kitaplarini odunc vermek istemeyen, ama bunu soylemeye de dili varmayan insanlarin, kitabi baskasina vermek zorunda kalirken kurduklari cumlelerden, kitabi alamak istemeyecek duruma gelebiliyor insan bazen.soyle ki;
-al oku tabii, aslinda ilk uc bolumde konuyu anlayamiyorsun, dorduncu bolumde, katilin kasabin ciragi oldugunu dusunuyorsun. son bolumde ise katilin polis oldugu ortaya cikiyor.
+ o kadar ilginc yani, yok vazgectim almiyim ben bunu.
- yok al sen gene de, yazarin neden nobel aldigini anlayabilirsin.
+ sagol hic merak etmiyorum, almaktan vazgectim.
- sen de sagol.
-al oku tabii, aslinda ilk uc bolumde konuyu anlayamiyorsun, dorduncu bolumde, katilin kasabin ciragi oldugunu dusunuyorsun. son bolumde ise katilin polis oldugu ortaya cikiyor.
+ o kadar ilginc yani, yok vazgectim almiyim ben bunu.
- yok al sen gene de, yazarin neden nobel aldigini anlayabilirsin.
+ sagol hic merak etmiyorum, almaktan vazgectim.
- sen de sagol.
resim ogretmeni, kart-zampara tabir edilen turden birisidir. ogrenci ise tam bir sanat duskunudur. normalde sanata olan bu duskunlukten dolayi resim ogretmeninin ogrenciyi-ogrencinin de bu dersin ogretmenini sevmesi gerekirken, daha ilk derste yasanan su diyalogtan oturu, aralarinda sene sonuna kadar devam edecek kotu gerilim surmustur.
- sen, o cicekli ceketli kiz, nerde senin okul ceketin?
+ henuz alamadik hocam.
- peki daha sade bir sey giyemez miydin?
+ nasil sade?
- ciceksiz bir sey yani.
+ benim butun ceketlerim boyle hocam, seviyorum cicekleri.
- cicekleri seviyormus, boyle okula gelmeye utanmiyormusun, pazara mi geldigini saniyorsun?
+ peki siz neden peruk takiyorsunuz hocam, kasi biyigi da boyamissiniz bakiyorum.
- ne dedin sen, cabuk disariya cik!
+ cikmiyorum, karsilikli tasvir yaptik, sizin kadar benim de burada olmaya hakkim var.
- ben cok gordum senin gibilerini, aklinca kendini bir bok sanip ilk derste karizma yapmaya calisiyorsun.
+ siz de oyle hocam.
- cik disariya diyorum, hatta kaydini baska okula aldir sen bu gunden, ugrasamam senin gibileriyle
ben.
neticede olay veli boyutuna kadar tasinmis. ama ogrencinin ozellikle bu derste olan onceki yillardan basarisi, okullararasi arenada da kanitlanmis oldugundan ogrenci siniftaki mevcudiyetini surdurmus, peruklu ve saci biyigi boyali hoca onunla ugrasmaktan vazgecmistir.
- sen, o cicekli ceketli kiz, nerde senin okul ceketin?
+ henuz alamadik hocam.
- peki daha sade bir sey giyemez miydin?
+ nasil sade?
- ciceksiz bir sey yani.
+ benim butun ceketlerim boyle hocam, seviyorum cicekleri.
- cicekleri seviyormus, boyle okula gelmeye utanmiyormusun, pazara mi geldigini saniyorsun?
+ peki siz neden peruk takiyorsunuz hocam, kasi biyigi da boyamissiniz bakiyorum.
- ne dedin sen, cabuk disariya cik!
+ cikmiyorum, karsilikli tasvir yaptik, sizin kadar benim de burada olmaya hakkim var.
- ben cok gordum senin gibilerini, aklinca kendini bir bok sanip ilk derste karizma yapmaya calisiyorsun.
+ siz de oyle hocam.
- cik disariya diyorum, hatta kaydini baska okula aldir sen bu gunden, ugrasamam senin gibileriyle
ben.
neticede olay veli boyutuna kadar tasinmis. ama ogrencinin ozellikle bu derste olan onceki yillardan basarisi, okullararasi arenada da kanitlanmis oldugundan ogrenci siniftaki mevcudiyetini surdurmus, peruklu ve saci biyigi boyali hoca onunla ugrasmaktan vazgecmistir.
(bkz: yazik oldu yarinlara)
hain bir ma$a dir kendisi, beyninin yerinde cip tasimaktadir. ebleh surati ve hala hayatta olmaktan utanmamasi; onun kim oldugunu bilenleri, onurlu insanlari utandirmaktadir.
muzik yorumlarini ilgiyle takibettigim aksam gazetesi yazaridir.
velhasil bu canavarlar, degisik tarihlerde yakalandi, ceza yediler ciktilar, yanlis saliverildiler, tekrar iceri, sonra tekrar disari... ve butun bu giris cikislarda "turkiye seninle gurur duyuyor" naralari altinda desteklendiler.
aslinda bu naralari atanlari da iceri atmak lazim, vatana hakaret sucu isledikleri icin.
aslinda bu naralari atanlari da iceri atmak lazim, vatana hakaret sucu isledikleri icin.
karsi tarafa gecip bakamamak, sadece olayin kendine bakan yuzuyle ilgilenmek. oysa aynalar bile dogru acilar kullanilmadiginda, kisiye kendi yuzunu gostermez. aynayi gorur de, kisi kendini aynaya gosteremez. demek ki dogru bakis acilari kullanmak, bakis acilarini cesitlendirmek, kisiyi zengin kilan ozellikler olacaktir.#244340
annelerle cocuklarin arasindaki; gorunmez sadece bu iki insana ait ozel baglar, dogumda nesnel olarak kesilen, aslinda bir omur boyu karsilikli ve cok derinden hissedilen, kopmayacak - koparilamayacak, celikten ote baglar...
olagandir, kahramanlik degildir. kendinden ne goturecegini bile bile yapilmis destek calismalaridir. sadece genis yurek ister, tepki aldikca daha cok ister. bakalim kac kisi daha var uygarligi reddeden?
saticilarla pazarlik etmeyi, buyumus olmanin gostergesi olarak dusunen, ilkokula yeni baslamis cocugun; ebeveyninden alisveris sonrasi odeme olayini kendisine birakmasi konusunda, israr edip, pazarlik olayina girismesidir.
bes liralik kalem icin- on lira versem olmaz mi? seklinde pazarlik etmeye calismasi gibi hallerdir. okula baslamis olmayi, pazarlik etmek icin yeterli goren bu model cocuk, matematik zekasi konusunda pek umit vermeyen, cocuk modelidir ayni zamanda.
bes liralik kalem icin- on lira versem olmaz mi? seklinde pazarlik etmeye calismasi gibi hallerdir. okula baslamis olmayi, pazarlik etmek icin yeterli goren bu model cocuk, matematik zekasi konusunda pek umit vermeyen, cocuk modelidir ayni zamanda.
bu cocuklar buyuduklerinde de; bu sefer sadece bakkala sormadan, kalan parayla ne alinabilecegini bilecek ve ihtiyaci olmadigi halde ille onu da alacak, parayi sifirlamayi rahatlatici bir eylem olarak surdurecek, kisilerdir ayni zamanda.
elindeki parayla bakkala gidip, alacaklarini aldiktan sonra bakkalin, paranin ustu olarak verdigi paraya bakip; bu parayla daha baska ne alabilecegini, bakkala soran cocuk modelidir.
yazilarin kimligini, kadin erkek vb. diye sorgulayan, yazi olayina gonul vermis insanlari bu olaydan sogutmaya kararli kisilerin, gazina gelmeyecek kadar evrensellik boyutunu cok genc yaslarda yakaladigini dusundugum bilgic kisisidir. beni de #275743 nolu entrysiyle, halklarin kardesligi, sanatin evrenselligi boyutlarinda yakalamis kisidir ayni zamanda. hos geldigine inaniyorum.
daha once hic umursamadiginiz, bir hede; oyle an gelir ki; umursamayanlara kizdiginiz bir hede haline donusur.
berbat oyu veren kisinin hem vatan hainligi hem de denyoluk konusunda etkilenip, kuyruk kisminda bir yerlerini acitmasi.#275681
ustelik, bir bardak kullanma medeniyetine erismemek de israr eden, evin oglusu icin, bilgic annesinin ozel olarak ayirdigi, uzerine cam boyasiyla ismini yazdigi, digerlerini kullanmamasi yonunde telkinlerdebulundugu surekli bos gorumunu koruyan hededir ayni zamanda.
bilgic tarafindan; "su vermek sevaptir" cumlesinin "su sisesi doldurmak sevaptir" cumlesine donusturuldugu hallerdir, caresizce.
bilgic tarafindan; "su vermek sevaptir" cumlesinin "su sisesi doldurmak sevaptir" cumlesine donusturuldugu hallerdir, caresizce.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?