"hayatımın özeti" niteliğinde ki, nadir şarkılardan.
yere asla çöp atamamak. aslında olması gereken bu ama ne yazıkki, günümüzde ilginç olarak değerlendiriliyor. çantama koyarım, eve getirip çöpe atarım. hemen atılması gerekiyorsa illa çöp bulurum. yanımda biri atarsa, yerden alıp çöpe atarım.
küçük çocuklara tecavüz eden şarapçı değil, dinci gördüğümden beri ciddiye almadığım söz.
özel hayat için farklı olabilir. ben içmeyeyim sapıtıyorum, sonra suç içkinin oluyor.
özel hayat için farklı olabilir. ben içmeyeyim sapıtıyorum, sonra suç içkinin oluyor.
daha önce hiç yapmadığım eylem. aşırı derecede klostrofobi sahibi biri olarak, şu çocuğun durumuna düşersem yapabilirim. https://www.facebook.com/411514078875514/videos/1349080165118896/
bak daha demin yaşadığım olay, çok taze. ödememesi değil ödeyememesi lütfen. yolda arkadaşımla karşılaştık. çay içmek için kafeye girdik. "nargile içelim" dedim. "sen iç, ben pek istemiyorum" dedi. bu aralar biraz sıkışık olduğunu bildiğim için, "ya ama bu para batıyor bana harcamam lazım" gibi bir şeyler dedim ve vövövövö yemediğim laf kalmadı. "daha o kadar ölmedim" ne demek? bir kadın bir şey ısmarlayınca ölmüş mü oluyorsun? şimdi ben ikinci sefer bu adama hesap ödemeyi teklif etmem. o da muhtemelen "tork kozloro hosop odomoyor" diye gezer.
jediler tarafından pek umursanmadığını düşündüğüm "hak". (bkz: #1122321) şimdi sözlükte kendine oy verme özelliği varsa, yazar bunu kullanabilir. bencede kendine artı oy vermek çok saçma. hatta kendi entrysine fav atan bile var. evet gerçekten gereksiz ve saçma.
ama bu aktif bir özellikse yazar bunu kullanabilir. kendi tercihine kalmış.
puan sıralamasını etkilediği için, bu özellik kaldırılmış olabilir. ona da sözüm yok. haklılar da bu konuda.
e ama kardeşim yazarın entry sayısını yazmak nedir? direkt adını yaz bari. kimse tarafından görülmeyen oylamanın, aktif bir özelliğini kullanan kişiyi deşifre etmek yanlış bence.
kimin oy verdiğini görmeme özelliği nerede kaldı? gizlilikte bir sıkıntı yaratmadı mı bu durum?
not: umarım seri eksi oy aldıktan sonra entry silen kişiler, oy durumumu hazmetmem hakkında bir şey yazmazlar.
ama bu aktif bir özellikse yazar bunu kullanabilir. kendi tercihine kalmış.
puan sıralamasını etkilediği için, bu özellik kaldırılmış olabilir. ona da sözüm yok. haklılar da bu konuda.
e ama kardeşim yazarın entry sayısını yazmak nedir? direkt adını yaz bari. kimse tarafından görülmeyen oylamanın, aktif bir özelliğini kullanan kişiyi deşifre etmek yanlış bence.
kimin oy verdiğini görmeme özelliği nerede kaldı? gizlilikte bir sıkıntı yaratmadı mı bu durum?
not: umarım seri eksi oy aldıktan sonra entry silen kişiler, oy durumumu hazmetmem hakkında bir şey yazmazlar.
yanlış bir durum. aslında kendi adıma konuşursam, kadına kendini kötü hissettiriyor. sanki yetim doyuruyorlar. benim de ekonomik özgürlüğüm var sonuçta, hesabı ödeyebilirim. ama "bu sefer ben ödeyeyim", "sinema biletini ben alayım" denildiğinde erkek öyle bir tepki veriyor ki, sanki sülalesine sövdük. bunun şöyle modeli de var; aradığım zaman meşgule atıp, kendisi arıyor. böyle olunca diretemiyor kadın. öde o zaman amk çok meraklıyım sanki para harcamaya. pozitif ayrımcılığına başlarım.
bunu gurur meselesi yapmayan beyleri öpüyorum. bizi mahçup etmediğiniz için teşekkürler.
bunu gurur meselesi yapmayan beyleri öpüyorum. bizi mahçup etmediğiniz için teşekkürler.
camel'in, içinde en az miktarda kimyasal olan sigarası. denemek için almıştım ama sevemedim.
"allah'in yarattigi nesnelere bakip, yok bilmem ne paradoksu yok bilmem ne teorisiyle o nu yok sayiyorlar, bu akilsizlik degildir de nedir?
allah kendisinden daha buyuk bir taş yapip kafana çalsa yine bir başka bahane bulup yine yok sayarsiniz allah'i."
şu cümlelere bakarak bile, içim sızlıyor.
o zaman sende zeus'un yarattığı nesnelere bakarak, zeus'u yok sayıyor allah'a inanıyorsun. sen bu cümleyi kurabilirsen, bir eski yunanlı da sana karşı kurabilir.
yahu zaten biz sayfalarca yazsak, yine kimse bunları okuyup ateist olmaz. amaç bir bakış açısı yaratmak. nedenini paylaşmak. bize yöneltilen soruları, cevaplamak.
hemen bir karşı tez üretip, bizi çürütmeye çalışmak mantıksız. senin buraya yazdıkların, zaten çok önceden bildiğimiz ve reddettiğimiz şeyler. bir gideri yok yani. bir ateist, ortalama bir müslümandan daha iyi bilir islamı.
neyse klasik şeyler. allah'a inanmayan insanları, allah'ın yüceliği ile etkilemeye çalış. başarısız ol. sonra akılsız de. çünkü inancın kendi içinde mantıklı. söylediğin şeyleri ezbere biliyorum. bu yüzden o mantığı geçiremiyorsun bana.
tşk.
ekleme: şunu anla; hiç kimse müminlere bakıp, allahı reddetmez. ben peygamberinize baktım, kuran okudum, risale dahi okudum öyle reddettim allahı. yoksa zaten bende müslümandım ve mükemmel değildim. nasıl bir başka müslümana bakıp, allahı reddedeyim. o kitabı elime aldım. dinimi öğrenmek istediğim için kendi dilimde okudum. şok oldum. oha oldum. ıyk oldum. mürted oldum.
allah kendisinden daha buyuk bir taş yapip kafana çalsa yine bir başka bahane bulup yine yok sayarsiniz allah'i."
şu cümlelere bakarak bile, içim sızlıyor.
o zaman sende zeus'un yarattığı nesnelere bakarak, zeus'u yok sayıyor allah'a inanıyorsun. sen bu cümleyi kurabilirsen, bir eski yunanlı da sana karşı kurabilir.
yahu zaten biz sayfalarca yazsak, yine kimse bunları okuyup ateist olmaz. amaç bir bakış açısı yaratmak. nedenini paylaşmak. bize yöneltilen soruları, cevaplamak.
hemen bir karşı tez üretip, bizi çürütmeye çalışmak mantıksız. senin buraya yazdıkların, zaten çok önceden bildiğimiz ve reddettiğimiz şeyler. bir gideri yok yani. bir ateist, ortalama bir müslümandan daha iyi bilir islamı.
neyse klasik şeyler. allah'a inanmayan insanları, allah'ın yüceliği ile etkilemeye çalış. başarısız ol. sonra akılsız de. çünkü inancın kendi içinde mantıklı. söylediğin şeyleri ezbere biliyorum. bu yüzden o mantığı geçiremiyorsun bana.
tşk.
ekleme: şunu anla; hiç kimse müminlere bakıp, allahı reddetmez. ben peygamberinize baktım, kuran okudum, risale dahi okudum öyle reddettim allahı. yoksa zaten bende müslümandım ve mükemmel değildim. nasıl bir başka müslümana bakıp, allahı reddedeyim. o kitabı elime aldım. dinimi öğrenmek istediğim için kendi dilimde okudum. şok oldum. oha oldum. ıyk oldum. mürted oldum.
https://www.facebook.com/notes/karikateist/muhammedin-ay%C5%9Feye-evlili%C4%9Fi-hakk%C4%B1nda-buhari-m%C3%BCslim-ve-ebudavuddan-14-tane-sahih-h/230685667028589/#!/notes/karikateist/muhammedin-ay%C5%9Feye-evlili%C4%9Fi-hakk%C4%B1nda-buhari-m%C3%BCslim-ve-ebudavuddan-14-tane-sahih-h/230685667028589/
büyük ihtimal kabul etmezsiniz. ama aynı adamın başka konu hakkındaki iddialarını kutsal bulursunuz.
büyük ihtimal kabul etmezsiniz. ama aynı adamın başka konu hakkındaki iddialarını kutsal bulursunuz.
şimdi yüce allah'ın dini hatalı sayılamaz. din dogmatiktir. mantıklı gelen kısmı alıp, gerisine hatalı diyemezsin. islam dini hatalı dediğinde otomatik olarak, kendini bitirirsin. çünkü sonsuz gücün, dini hatalı olamaz.
kuran daha çok o günün toplum kurallarını belirten bir kitap. ve ben kulları günah işliyor diye reddetmedim allahı. hiçbir mürted o kadar sığ değildir.
kitabı bana saçma geldiği için reddettim. mantığım almadı o dini ve hayata bakışını.
kulları günah işliyorsa, allahın suçunu söyleyeyim. bugün sözde alim çıkıp, "6 yaşındaki çocukla evlenmek caiz" diyebiliyor. çünkü allahın elçisi evlenmiş. evet pedofoli bir peygamberiniz var.
umarım peygamber yapmış, allahın suçu ne demezsin.
ekleme: bilimde, hiçbir zaman cevabını bilmediğin bir soruyu, "tanrı yapmıştır" diye cevaplamazsın. bir şeyin nasıl olduğunu bilmemen, onu tanrının yaptığı anlamına gelmez. bu evren hakkında, bilmediğin çok şey olduğu anlamına gelir. ve bilim "bilmiyorum" demekten çekinmez, ortaya tez sunar.
ama isterdim. cevap aramaktansa, allah yaptı deyip kenara çekilmeyi isterdim. bazen özeniyorum ben size.
"bütün bunları öğrendim ve artık geri dönüşü yok. cahillik bir zamanlar sonsuz mutluluktu."
-chuck palahniuk
kuran daha çok o günün toplum kurallarını belirten bir kitap. ve ben kulları günah işliyor diye reddetmedim allahı. hiçbir mürted o kadar sığ değildir.
kitabı bana saçma geldiği için reddettim. mantığım almadı o dini ve hayata bakışını.
kulları günah işliyorsa, allahın suçunu söyleyeyim. bugün sözde alim çıkıp, "6 yaşındaki çocukla evlenmek caiz" diyebiliyor. çünkü allahın elçisi evlenmiş. evet pedofoli bir peygamberiniz var.
umarım peygamber yapmış, allahın suçu ne demezsin.
ekleme: bilimde, hiçbir zaman cevabını bilmediğin bir soruyu, "tanrı yapmıştır" diye cevaplamazsın. bir şeyin nasıl olduğunu bilmemen, onu tanrının yaptığı anlamına gelmez. bu evren hakkında, bilmediğin çok şey olduğu anlamına gelir. ve bilim "bilmiyorum" demekten çekinmez, ortaya tez sunar.
ama isterdim. cevap aramaktansa, allah yaptı deyip kenara çekilmeyi isterdim. bazen özeniyorum ben size.
"bütün bunları öğrendim ve artık geri dönüşü yok. cahillik bir zamanlar sonsuz mutluluktu."
-chuck palahniuk
lazaroni'ye cevap
hiç kibirli değilim. çünkü bu evrenin benim için yaratılmadığını biliyorum. hayvanların, ağaçların ve her şeyin benim için olmadığını biliyorum. bir karıncadan, bir çiçeğe kadar her canlının yaşama hakkına saygı duyuyorum.
bana özgür irademi kazandırıyor. ömrümü korkularla geçirmiyorum. iyiliği, bir tanrıya yaranmak için yapmıyorum. kendi vicdanım doğrultusunda yapıyorum mesela. zaten bir şey kazanmak için inanırsam, o saf inanç olmaz.
annem beni normal doğum yöntemiyle, gayet sağlıklı doğurdu.
hiç allah diye bağırmadım. annem günlerce yoğun bakımda yattığında dahi, dua etmek hiç aklıma gelmedi. ama istedim. evet o an büyük bir güce sığınmak, ondan medet ummak istedim. ama isterken bile bunun çok aptalca olduğunu biliyordum. o yüzden daha iyi hastaneleri araştırdım. yine de inançlıların bu alternatifine özeniyorum. onun dışında bir gün çok kötü bir kabus gördüm, uyandığımda nas suresini okuyordum. kalkıp elimi yüzümü yıkadım, kendime geldim. daha sonra sure okumak aklıma bile gelmedi. o an neden okudum bilmiyorum.
çünkü bu din benim hayatımı etkiliyor. çünkü bu din binlerce insanın ölümüne sebep oluyor. benim öldürülmemi emrediyor. bu dine saygı duymuyorum ama senin ona inanma hakkına saygı duyuyorum.
atalet'e cevap
%100 emin değilim. zaten ateistten çok agnostiğimdir belki. emin olduğum tek şey; bir tanrı varsa şayet bu asla islam dininin tanrısı değil. bundan kesinlikle eminim.
endosphere'e cevap
düşünmek için okuman lazım. okuduklarına yüzeysel bakmaman lazım. illaki koca koca kitaplar okumak zorunda değilsin. bir aforizma bile yetebilir sana.
sana küçüklüğünden beri öğretilen şeyler hakkında düşün. mesela şunu düşün; (bkz: #1121156). bu şüphe duymak için yeterli bir soru bence. çünkü mantıklı bir cevabı yok.
ben bilimle çok ilgilenen biri değilim. daha çok felsefeyle yaklaşıyorum hayata. mesela ben sosyal medyada bir aforizma gördüğümde, fava atıp beklemiyorum. merak ediyorum o insan neden öyle demiş. muhakkak adını bir aratıyorum. daha sonra bir kitabını muhakkak okuyorum. ama sadece onu okumuyorum tabii. dostum şöyle söyleyeyim, ben kuran okuyarak mürted oldum. üstelik tamamen önyargısız başladım okumaya. bundan sonrası geliyor zaten. ateist olmak için dawkins değil, kuran oku.
bir kişiye nasıl saygılı olacağını öğretemem tabiiki. yahu benim de bir karakterim var. her dinsiz hayata aynı bakmıyor ya. ben sana nasıl genel bir saygı önerisi vereyim? bu inanç doğrultusunda değil, benim kişiliğim doğrultusunda olur ancak.
bendis'e cevap
bende hissediyordum bir zamanlar. belki senden daha fazla hissediyordum. ve reddettiğinde çok canın yanıyor. uzun süreli bir depresyon geçiriyorsun. ama daha sonra özgürlüğü hissediyorsun derinlerinde. hani yıllardır elinde kelepçe olur, çıkarırsın ve iz kalan yerler acır ya; onun gibi bir şey. senin için o içinde hissetme durumu, bir küçük soruya bakar. o soruyu sorarsın ve cevabını alamazsın. o zaman içinde sadece bir zorunluluğu, öğrenmişliği hissettiğini anlarsın. he ama (bkz: panteizm)
bigcoder'a cevap
error verdim. "insanlar maymundan geldiyse, şimdi ki maymunlar neden insan olmuyor?" tadında bir soru. willbo çok güzel cevaplamış zaten.
hiç kibirli değilim. çünkü bu evrenin benim için yaratılmadığını biliyorum. hayvanların, ağaçların ve her şeyin benim için olmadığını biliyorum. bir karıncadan, bir çiçeğe kadar her canlının yaşama hakkına saygı duyuyorum.
bana özgür irademi kazandırıyor. ömrümü korkularla geçirmiyorum. iyiliği, bir tanrıya yaranmak için yapmıyorum. kendi vicdanım doğrultusunda yapıyorum mesela. zaten bir şey kazanmak için inanırsam, o saf inanç olmaz.
annem beni normal doğum yöntemiyle, gayet sağlıklı doğurdu.
hiç allah diye bağırmadım. annem günlerce yoğun bakımda yattığında dahi, dua etmek hiç aklıma gelmedi. ama istedim. evet o an büyük bir güce sığınmak, ondan medet ummak istedim. ama isterken bile bunun çok aptalca olduğunu biliyordum. o yüzden daha iyi hastaneleri araştırdım. yine de inançlıların bu alternatifine özeniyorum. onun dışında bir gün çok kötü bir kabus gördüm, uyandığımda nas suresini okuyordum. kalkıp elimi yüzümü yıkadım, kendime geldim. daha sonra sure okumak aklıma bile gelmedi. o an neden okudum bilmiyorum.
çünkü bu din benim hayatımı etkiliyor. çünkü bu din binlerce insanın ölümüne sebep oluyor. benim öldürülmemi emrediyor. bu dine saygı duymuyorum ama senin ona inanma hakkına saygı duyuyorum.
atalet'e cevap
%100 emin değilim. zaten ateistten çok agnostiğimdir belki. emin olduğum tek şey; bir tanrı varsa şayet bu asla islam dininin tanrısı değil. bundan kesinlikle eminim.
endosphere'e cevap
düşünmek için okuman lazım. okuduklarına yüzeysel bakmaman lazım. illaki koca koca kitaplar okumak zorunda değilsin. bir aforizma bile yetebilir sana.
sana küçüklüğünden beri öğretilen şeyler hakkında düşün. mesela şunu düşün; (bkz: #1121156). bu şüphe duymak için yeterli bir soru bence. çünkü mantıklı bir cevabı yok.
ben bilimle çok ilgilenen biri değilim. daha çok felsefeyle yaklaşıyorum hayata. mesela ben sosyal medyada bir aforizma gördüğümde, fava atıp beklemiyorum. merak ediyorum o insan neden öyle demiş. muhakkak adını bir aratıyorum. daha sonra bir kitabını muhakkak okuyorum. ama sadece onu okumuyorum tabii. dostum şöyle söyleyeyim, ben kuran okuyarak mürted oldum. üstelik tamamen önyargısız başladım okumaya. bundan sonrası geliyor zaten. ateist olmak için dawkins değil, kuran oku.
bir kişiye nasıl saygılı olacağını öğretemem tabiiki. yahu benim de bir karakterim var. her dinsiz hayata aynı bakmıyor ya. ben sana nasıl genel bir saygı önerisi vereyim? bu inanç doğrultusunda değil, benim kişiliğim doğrultusunda olur ancak.
bendis'e cevap
bende hissediyordum bir zamanlar. belki senden daha fazla hissediyordum. ve reddettiğinde çok canın yanıyor. uzun süreli bir depresyon geçiriyorsun. ama daha sonra özgürlüğü hissediyorsun derinlerinde. hani yıllardır elinde kelepçe olur, çıkarırsın ve iz kalan yerler acır ya; onun gibi bir şey. senin için o içinde hissetme durumu, bir küçük soruya bakar. o soruyu sorarsın ve cevabını alamazsın. o zaman içinde sadece bir zorunluluğu, öğrenmişliği hissettiğini anlarsın. he ama (bkz: panteizm)
bigcoder'a cevap
error verdim. "insanlar maymundan geldiyse, şimdi ki maymunlar neden insan olmuyor?" tadında bir soru. willbo çok güzel cevaplamış zaten.
değerlendiremediğim hak. http://imgim.com/image/sc20160521-222622-1.jpg
yoğurt kabının "saksı değilim ben" diye, feryat etmesine sebep olan eylem.
şu video ile kahkaha attırmış sayfa. https://www.facebook.com/gencosmantv/videos/1086834648022507/
sevgilimle tavuk döner yemeye giderken, çektiğimiz bir foto. karşılıklı takip yapabiliriz arkdşlr. https://www.instagram.com/p/BEj46ZhOS6i/
show tvde yayınlanan sayko deli, gündüz kuşağı programı.
o derece işsizim ki bu aralar tek eğlencem oldu. her hafta 5 gelin yarışmacı oluyor ve her gün birinin evine gidiliyor. evin dekoruna yorum yapılıyor önce ev geziliyor. çeyize bakılıyor, bir ömür kullanılmayacak inci boncuklar yetersiz bulunuyor. daha sonra 5 çayı türevi atıştırmalıklar oluyor. bunlar yenilirken nişan, düğün görüntüleri izleniyor. onlara yorum yapılıyor.
benim için en manyakça olan olay şu; düğün görüntüleri izlenirken bir adam dikkatlerini çekti. adam kot pantolonla gelmiş düğüne. adama demedikleri kalmadı. düğüne gelen misafiri bile eleştirdiler. ben şok.
yapmayın hanımlar ya. sizin tek göreviniz çeyiz hazırlayıp, beyaz doblolu prens beklemek değil. prens gelince evde oturup ona yemek yapmakta değil. hayat bu kadar basit mi be?!
benim gibi keyfine de izlemeyin. reyting yapmasınlar. ya da benim yaptığım gibi youtubedan izleyin.
o derece işsizim ki bu aralar tek eğlencem oldu. her hafta 5 gelin yarışmacı oluyor ve her gün birinin evine gidiliyor. evin dekoruna yorum yapılıyor önce ev geziliyor. çeyize bakılıyor, bir ömür kullanılmayacak inci boncuklar yetersiz bulunuyor. daha sonra 5 çayı türevi atıştırmalıklar oluyor. bunlar yenilirken nişan, düğün görüntüleri izleniyor. onlara yorum yapılıyor.
benim için en manyakça olan olay şu; düğün görüntüleri izlenirken bir adam dikkatlerini çekti. adam kot pantolonla gelmiş düğüne. adama demedikleri kalmadı. düğüne gelen misafiri bile eleştirdiler. ben şok.
yapmayın hanımlar ya. sizin tek göreviniz çeyiz hazırlayıp, beyaz doblolu prens beklemek değil. prens gelince evde oturup ona yemek yapmakta değil. hayat bu kadar basit mi be?!
benim gibi keyfine de izlemeyin. reyting yapmasınlar. ya da benim yaptığım gibi youtubedan izleyin.
bir türlü sevemedim şu oğlanı. hakan kakız yakışıklılığı ile dikkat çekiyor ama kerimcan da iş yok.
ayrıca bu insanlar heteroseksüel olsa, toplum tarafından hiç sevilmeyecek tipler. ukala ve görgüsüzler. neden sırf eşcinseller diye seviyoruz ki böyle kişiliksiz insanları? ayrım yapmayalım derken, pozitif ayrım yapıyoruz. normalde kınayacağımız hareketleri onlara yakıştırıyoruz. benim için eşcinsellik o kadar sıradan ki, sadece hal ve hareketlerine bakıp sevmiyorum. pozitif ayrımcılıkla bu tiplere prim vermesek keşke.
ayrıca bu insanlar heteroseksüel olsa, toplum tarafından hiç sevilmeyecek tipler. ukala ve görgüsüzler. neden sırf eşcinseller diye seviyoruz ki böyle kişiliksiz insanları? ayrım yapmayalım derken, pozitif ayrım yapıyoruz. normalde kınayacağımız hareketleri onlara yakıştırıyoruz. benim için eşcinsellik o kadar sıradan ki, sadece hal ve hareketlerine bakıp sevmiyorum. pozitif ayrımcılıkla bu tiplere prim vermesek keşke.
hızma, küpe gibi küçük ebatlı eşyalar kaybolduğunda aramak saçmadır. o vakti geldiğinde sizi bulur. asla sonsuza dek kaybolup gitmez.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?