confessions

herkonudafikrimvar

- Yazar -

  1. toplam entry 1240
  2. takipçi 11
  3. puan 28385

türbülans

herkonudafikrimvar
dinsizleri dine döndüren en büyük etkenlerden biri. ama dinsizlik imanı sağlam biri türbülansa rağmen inkara devam eder. oksijen maskeleri düştüğünde bile herkes şahadet getirirken bile gittik bok yoluna diye düşünmeden kendini alamaz.
bu vesileyle aşağıdaki sureyi paylaşmak istiyorum. amin.

Ahzab Suresi 53. Ayet:
Ey iman edenler! Yemek için çağrılmaksızın ve yemeğin pişmesini beklemeksizin (vakitli vakitsiz) Peygamber'in evlerine girmeyin, çağrıldığınız zaman girin. Yemeği yiyince de hemen dağılın. Sohbet için beklemeyin. Çünkü bu davranışınız Peygamber'i rahatsız etmekte, fakat o sizden de çekinmektedir. Allah ise gerçeği söylemekten çekinmez. Peygamberin hanımlarından bir şey istediğiniz zaman perde arkasından isteyin. Böyle davranmanız hem sizin kalpleriniz ,hem de onların kalpleri için daha temizdir. Allah'ın Resûlüne rahatsızlık vermeniz ve kendisinden sonra hanımlarını nikahlamanız ebediyyen söz konusu olamaz. Çünkü bu Allah katında büyük bir günahtır.

güçlü bir türkiye için evet

herkonudafikrimvar
Güçlü bir Venezuella için ben de varım, sen de var mısın koca kafalı Arda Turan?

Venezuela'nın nüfusu 30 milyon kişi… Suudi Arabistan'ın bile 265 milyar varil petrol rezervi varken, Venezuela'nın 296 milyar varil petrol rezervi var. Varilini 55 dolardan hesapla bak ne çıkıyor… Venezuela halkının en az Kanadalılar kadar refah olması gerekiyor.
*
Venezuela'da başkanlık sistemi var.
*
Hugo Chavez 1998'de başkan seçildi. Yoksul ve cahil ahali, onu çok seviyordu, gıda kolisi dağıtıyor, gariban mahallelere sağlık ocağı filan açıyor, devletin kaynaklarını sebil gibi kullanıyor, açlıktan nefesi kokan halkın kurtarıcısı olarak görülüyordu. Şak… Anayasayı değiştirdi, devletin yönetim şeklini değiştirdi. Artık onu sevip sevmemelerinin önemi yoktu, çünkü, artık onu başkanlıktan indirmek hukuken mümkün değildi. Muhalefeti susturdu, basını susturdu, iş dünyasını sustalı maymuna çevirdi. Onun yönetim şekli yüzünden 1.5 milyon kişi ülkeden kaçtı. Nüfusun yüzde beşi ülkeden kaçarken… Twitter'dan kendisini takip eden üç milyonuncu takipçisine ev hediye ederek, kendisini alkışlatıyordu.
*
Kansere yakalandı. Halefi olarak, başkan yardımcısı Maduro'yu seçti. Bütçe dahil, tüm yetkilerini başkan yardımcısı Maduro'ya devretti.
*
Maduro otobüs şoförüydü, lise mezunuydu, sendikacılıktan tırmanmış, Chavez'in sağkolu olmuştu.
*
“Üniversite mezunu olmayan biri devlete başkan olabilir mi?” diye eleştirildiğinde… Chavez “neden olmasın” diyordu, “iktidar halkındır, elitler-seçkinciler istemese de otobüs şoförü başkan olur” diyordu.
*
Chavez öldü, otobüs şoförü Maduro geçici olarak başkan oldu.
*
Nisan 2013'te yeniden başkanlık seçimi yapıldı, başkanlık imkanlarını sonuna kadar kullanan Maduro, yüzde 50.6 oyla kılpayı kazandı. Rakibi yüzde 49.1 almıştı. Seçimde şaibe olduğunu, oyların çalındığını elbette herkes biliyordu ama, itirazlardan netice alınamadı, çünkü, seçim kurulu, yargı, komple Maduro'nun kontrolündeydi. Toplum karpuz gibi ikiye bölündü.
*
Protesto gösterileri başlayınca, halka ateş açıldı. Harvard mezunu muhalefet lideri tutuklandı. Bizzat başkan Maduro tarafından “kendisinin başkanlığını kabul etmeyenlere konuşma yasağı” getiren yasa teklifi hazırlandı, meclis bu teklifi kabul etti iyi mi… Muhalefete kanunen konuşma yasağı getirildi. Başkanlık yetkilerini daha da arttıran yasalar çıkarttı, mesela, petrol ve madenler konusunda meclise sormadan karar verme yetkisini kendisine aldı!
*
Yandaş medya oluşturdu, şu anda Maduro haricinde hiçbir şey yazmıyorlar, televizyonlarda devamlı Maduro konuşuyor. Muhalif medyayı susturdu, yayınlarını beğenmediği televizyon kanallarını kablolu kanaldan çıkardı.
*
20 milyon kişiye 120 bin ton gıda kolisi dağıttı. Temel ihtiyaç maddeleri karaborsaya düşmeye başlayınca, başkanlık bünyesinde komisyon kurdu, kıtlığın sebebinin araştırılmasını istedi. Yalaka komisyon araştırdı. Ne buldular biliyor musunuz? “Halkımızın yüzde 95'i günde dört-beş öğün yemek yiyor, bu nedenle tüketim maddelerinde sıkıntı yaşanıyor” sonucunu buldular! Kıtlığın sebebi halkın çok yemesiydi yani… Başkanın sorumluluğu, kusuru yoktu!
*
2015'te parlamento seçimi yapıldı. Maduro her türlü katakulliyi yaptı ama, hezimete uğramaktan kurtulamadı. Muhalefet ezici çoğunlukla kazandı. Muhalefet parlamentoyu kazandı ama… Başkan hâlâ Maduro'ydu. Ordu, polis, yargı, onun elindeydi. Hükümeti hâlâ o kuruyordu.
*
Meclis çoğunluğunu ele geçiren muhalefet, 2019'da yapılması gereken başkanlık seçimlerinin öne çekilmesi için, erken seçim talebinde bulundu. Başkan reddetti!
*
Bunun üzerine, erken seçime gidilmesi konusunda referandum yapılması için anayasal süreç başlatıldı. Anayasaya göre, referanduma gidilmesi için seçmenin yüzde 20'sinden imza toplanması gerekiyordu. Dört milyon imza toplandı. Nafile… Başkanın emrindeki seçim kurulu, imzaları kabul etmedi, referandum meferandum yapamazsınız dedi, kesti attı!
*
Muhalefet bir başka yol aradı, meclisten, Maduro'nun başkanlıktan azledilmesini talep eden karar çıkarıldı. Gel gör ki… Tüm üyeleri Maduro tarafından seçilen Anayasa Mahkemesi bu kararı reddetti. Meclisin azil talebinin anayasaya aykırı olduğu açıklandı!
*
Bunlar yetmezmiş gibi, Aragua eyaletinin valisini, kendisine başkan yardımcısı yaptı. Bu herif “uyuşturucu baronu” olarak tanınıyor! Eğer Maduro da Chavez gibi ölürse, 2019'a kadar ülkeyi bu arkadaş yönetecek.
*
Netice?
*
Şu anda Venezuela'da enflasyon yüzde 700… Bu sene yüzde 1600'e çıkması bekleniyor. Alışverişlerde kredi kartı geçmiyor, mağazalar kabul etmiyor. Hükümet devalüasyonla eriyen banknotları tedavülden kaldırıp, yerine yenilerini sürmek istedi, para basmak için bile para bulamadı! Asgari ücrete güya yüzde 50 zam yapıldı, 40 bin bolivar oldu, 40 bin bolivar ne ediyor biliyor musunuz, 15 dolar ediyor! Et, un, şeker, pirinç, süt karaborsa satılıyor, ekmek için bile kuyruk var, marketler saldırıya uğruyor, yağmalanıyor. Hal böyleyken, zengin daha da zengin oldu, bir hamburger 170 dolara satılıyor, alıcı buluyor! Eczane rafları boşaldı, ilaç sıkıntısı var, sağlık sistemi çöktü, ameliyat malzemesi yok, yenidoğan bebek ölümleri rekor seviyeye ulaştı. İthalat bıçak gibi kesildi, alt tarafı diş macunu almak isteyen, normal fiyatının yüz misli ödemek zorunda kalıyor. Günde 18 saate varan elektrik kesintileri yapılıyor, yeterli elektrik üretilemediği için, kamu kurumları haftada beş gün tatil ediliyor, sadece pazartesi ve salı çalışıyor, özel sektör haftalık izin gününü üçe çıkardı. Şehirlerde günde sekiz saat su kesintisi yapılıyor, her gün… Fuhuş patladı. Suç patladı, her 21 dakikada bir cinayet işleniyor, her sene 17 bin adam kaçırma olayı, fidye rapor ediliyor. Gasp öyle hale geldi ki, insanlar cep telefonuyla anca evlerinde konuşuyor, sokağa çıkarken yanına almıyor. Sosyal hayat durdu, sinema yok, tiyatro yok, konser yok, hava kararınca şehirler ıssızlaşıyor. Karayolları, limanlar ve havalimanları ordu kontrolünde tutuluyor.
*
Memleketin içine etti.
Başkan hâlâ başkan.
Kaynak: Yılmaz Özdil

aslında türkiye'nin güçlü olması

herkonudafikrimvar
abd'li ve avrupa'lı sık sık görüştüğüm arkadaşlarıma göre ülkemiz dışarıdan kısa şöyle görülüyor,

1- devlet destekli radikal islam'ın pençesinde kimlik bunalımı yaşayan bir ülke olduğumuzu düşünüyorlar. ülkenin büyük bölümü dini için rahatlıkla adam öldürebilecek yobazlıkta ortadoğu zihniyetli olduğunu düşünüyorlar.
2- insan hakları,namus,kadın cinayeti,kişisel özgürlüklerde afrika, ortadoğu'dan farklı görmüyorlar
3- bilim,teknoloji gibi şeylerin yasak olduğunu, hatta meşhur örnek, ülkenin bir kısmında deveye binildiğini düşünüyorlar
4- Ülkede can güvenliği olmadığını, orman kanunlarının yürüdüğünü düşünüyorlar. ayrıca geçerli hukuki bir sistem olmadığını düşünüyorlar.

Sadece internette,twitter'da falan çokça aktif olduğumuz için küçük bir kesimimizin normal insan gibi yaşadığına inanmışlar. ama çok dar alanlarda yaşadığımızı tahmin ediyorlar. istanbul merkez,antalya merkez,ankara merkez gibi..

Yani aslında güçlü,büyük ülke falan değiliz. sadece kendini cahilce güçlü zanneden üflesen düşecek iri yarı bir kabadayıyız..

sözlüklerin amaç ve işlevleri

herkonudafikrimvar
(bkz: #1133799) entry'de özgürlüklerden bahseden sözlük reisi yeterince kendisine karşı yaptığım bir eleştiride daha birkaç gün önce aynen aşağıdaki cümleleri kullandı ;
- cifte standardin tanrisiyim ben, benden iyi kimse cifte standart yapamaz
- tarafsiz degilim, tarafim ben

ayrıca Meltem Banko cümlesine de gül gül öldüm. neden? Çünkü Meltem Banko'da bir entry'mi anında silmişti..
yani burada bir reisin kendi koyduğu kurallar ve istediği zaman değiştirebileceği sözlük monarşinde aman beni banlamasın diye yaşayan titrek kullar gibiyiz.

sonra sözlük neden gelişmiyor.. ülkenin gelişmemesiyle paralel nedenlerden

kuran ı kerim

herkonudafikrimvar
içinde milyonlarca mucize barındırıyormuş. ne zaman bir buluş olsa hemen 'bu kuran'da zaten vardı'..
ya tamam da sevgili kardeşim bilmece kitabı mı bu yoksa insanlığa yol göstermesi gereken açık bir kitap mı, bir kere de kuran ışığında bulunan bir bilimden bahset. hep nedense bulunduktan sonra 'ya zaten burada onu ifade etmişti'.
arkadaşım yüzüklerin efendisi kralın dönüşü kitabını da okusan, bu kadar geniş ifadeli cümlelerden zaten istediğin buluşa kılıf uydurursun.
biri de gelsin desin ki , kuran okudum uçağı icat ettim, kuran okudum interneti buldum, kuran okudum çiçek aşısını buldum. yok ne zaman bir şey bulunsa ya aslında burada şifrelenmiş bilmem ne..

prof.dr.ahmet akgündüz'ün kuveytli gence verdiği ayar

herkonudafikrimvar
'11 yıl padişahsız devlette isyan etmemişler, demek ki o zamanın halkı gidişattan gayet memnunmuş' adam sanki sırp, adam sanki yunan gibi rahat konuşuyor.
bugün de iq'yu yerlerden topluyoruz.
1- devlette kargaşa var da fethedilen yerlerde vali ve kolcu güçleri yerinde değil mi? yerinde
2- fethedilen yerlerde ordu mu bıraktın da adamlar 11 yıl içinde isyan edecek. eski zamanlarda bir sefer 5-6 yıl sürdüğünden 11 yıl bir isyan için çok erken bir süre
3- cılız isyanlara kalkışmadıklarına nereden eminsin, çok mutlular her gün balkan dansları mı yapıyorlar sanıyorsun
4- orta okulda ülkü ocalarına çok gidenlerde olan sendroma yakalanmışlar var aramızda, osmanlı hoş görü imparatorluğu falan. kilisenin yanına cami yapmış onu gösterirler sürekli. hristiyan kalabilirsin ama müslüman'ın 3 katı vergi vereceksin, ayrıca müslüman olmassan devlette çalışamaz ve herhangi bir iş alamassın. e tabi hristiyan kalmaları osmanlı'Nın işine gelecek.. daha çok para sömürecek

ayrıca balkanlar'da (hatta venedik ve viyana dahil) yüzyıllardır her gün saat 12 de çalan kilise çanları barbar türkler'den kurtulmayı müjdeler. inanmıyorsan araştır.

sonuç ; osmanlı bir aile imparatorluğu idi ve insanlar da onların kulları idi. gittikleri yerlere kan ve eziyet getirdiler. tek mirasları trakya ve istanbul'dur. Osmanlı tarihte silindi geçti. gurur duyulacak bir tarafı kalmadı. dediğim gibi roma imparatorluğuna tebessüm eden italyan gibi olmalı fazla da takılmamalıyız.

numan kurtulmuş'dan evrim yorumu

herkonudafikrimvar
aynı zihniyet daha 60 - 70 yıl öncesine kadar kuran'da yazıyor, ay nur'dan oluşmuştur, içinden geçebilirsin diyorlardı. dünya düz diyorlardı. uydular falan çıktı, ay'a ayak bastılar da zor ikna oldular. 'ki hala ikna olmayanlar da var'

Şimdi de olur mu öyle şey kur'an da yazıyor dünya yuvarlaktır demeye başladılar

prof.dr.ahmet akgündüz'ün kuveytli gence verdiği ayar

herkonudafikrimvar
Osmanlı büyük bir emparyalist imparatorluktu. Güya Müslümanlığı yayıp aslında saray ve yakın çevresi için vergi topluyordu. (istanbul merkez ve saray çevresi hariç halk fakirdi - aynı bu günkü gibi)
623 yıl boyunca fethettiği yerlerde sevgi yaydı.. tabi yersen. o kadar çok sevgi yaymış ki, şu anda bütün ülkeler Osmanlı'dan kurtuluşlarını kurtuluş bayramı olarak kutluyorlar. (Bosna hariç)
Geçen yıl Balkanlar turu yaptım, bütün gençlerin sırtında osmanlı'dan kurtuluşlarını temsil eden haçlı şövalyeli dövmeler var.
ayrıca Müslümanlık'tan o kadar güzel nefret ettirmişler ki Avrupa'da (Bosna hariç) müslüman olan ülke yok.
sonuç olarak osmanlı'nın ne kadar büyük ve güçlü olmasından gurur duyulacak hiç bir şey olmamalı rasyonel bir türkiye cumhuriyeti vatandaşı için.
roma imparatorluğun'nun büyüklüğüne tebessümle yaklaşan italyan gibi olmalıyız en fazla..

kenan sofuoğlu

herkonudafikrimvar
motor sporlarıyla ilgilenenlerin dediğine göre şişirilmiş bir balondur. 10 siklet motor spor klasmanı arasında başlangıç sikletinde 16 yaşındaki bebelerle yarışıp sürekli dereceye girmesi, sporda başarısız olan Türkiye için şişirilmektedir. yani 3. amatör ligde oynayan bir sporcu gibi düşünebilirsiniz.
bir de üstüne akp yalakası olduğundan bu kadar ünlü yapılmıştır. kendisiyle aynı klasmanda yarışan sporcular kendi ülkelerinde tanınmamaktadır bile.
26 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol