heddodepaso

turkiye’deki futbola bakış açısının ne kadar aptalca olduğunu gösteren fransız futbolcu eskisi. yaptığı bütün saçmalıkları ve terbiyesizlikleri, "hey dostum, ben ne yapıyorsam beşiktaş’ı ve taraftarları çok sevdiğim için yapıyorum" kılıfına uydurarak yıllardır türkiye’den ekmek yemiştir ve yemeye devam ediyordur. kendisini fransa’da kimse tanımazken, türkiye’de filmlerde, reklamlarda oynar, magazin ve spor programlarında şebeklik yapar.

galatasaray’da hücum hattını oluşturan 4 oyuncunun kafalarına göre takıldığı, geri kalan 6 oyuncunun (muhtemelen içlerinden söverek) onların kaybettiği topları rakipten geri almak için yırtındıkları maç.

graz’ın ilk 45 dakikada bulduğu 3. net pozisyonda golü atıp devreyi 1-0 önde kapadığı maç. galatasaray ise pozisyonlar bulmasına rağmen bunları gole çeviremedi. elano, arda, baros, keita dörtlüsü top sturm graz’dayken maçı elleri bellerinde izlemeye devam ederlerse graz ikinci yarıda da goller bulabilir.

mükemmel bir motive etme yeteneğine, tartışılır taktisyenliğe, beş para etmez karaktere sahip inter teknik direktörü. 99-00 sezonunda bir süreliğine fenerbahçe’yi de çalıştıran zdenek zeman’ın kendisi hakkında "medyayı inter’den daha iyi yönetiyor, böylece başarısızlıklarını gizleyebiliyor" eleştirisine, "zeman da kim? öyle birini tanımıyorum" şeklinde cevap vermiştir. kendisinin zeman’ı tanıyıp tanımaması, zeman’ın haklı olmasını engellemiyor maalesef.

gittikleri bursa deplasmanında, bursasporlu taraftarların diyarbakırspor’u pkklı olmakla suçlayarak protesto etmesinin ardından, federasyonu ligden çekilmekle tehdit eden spor kulübü. federasyon başkanı, bursaspor ve diyarbakırspor başkanlarını yanına alarak yaptığı basın toplantısıyla tansiyonu düşürüp diyarbakırspor’u çekilmekten vazgeçirse de, medya için bulunmaz nimet olan bu olaydan daha çok ekmek çıkacağa benzemekte. televizyonlardan bu olayı seyrederken en komik bulduğum nokta ise, herkesin "spora siyaset karıştırılmaması lazım" demesi; zira pkk bir siyasi oluşum değil. tepkinin nedeni, terörist cenazelerini şova dönüştüren, pkkya bir türlü terör örgütü demeyen, teröristleri özgürlük savaşçısı olarak niteleyen malum partiye bu ilimizden 2007 genel seçimlerinde yüzde 59, 2009 yerel seçimlerinde yüzde 65 oy çıkması. bu olay dedikleri gibi "spora siyasetin karışması" olsaydı, izmir takımları konya’ya gittiğinde "chp dışarı" veya diyarbakırspor’un gittiği bir deplasmanda "dtp dışarı" şeklinde saçma tezahüratlara tanık olurduk. pkkya tepki göstermek siyasi bir tercihin sonucu değildir; teröre tepki göstermektir. kanımca olayın genelindeki sebeb, devletin bir türlü pkk ve yandaşlarına insanlarımızın vicdanını rahatlatacak bir tepki verememesi ve insanların fırsatını buldukları yerde bu tepkiyi kendilerinin vermeye çalışması. yine de üzerine basa basa belirtmeliyim ki diyarbakırspor verilen bu tepkilerin hiçbirini haketmemekte; diyarbakırspor ne bir siyasi parti ne de terör örgütünün yandaşı değildir.

yarışma bittikten sonra herkes tepeden yağan konfeti tarzı incik boncuk altında sevinirken, yarışmacılardan birinin (kıvırcık saçlı ve kilolu olan, adını bilemiyorum) o anda arkada açtığı kutunun boş olması yanlışlıkla kadraja girmiştir. banttan yayınlanan bu program bence tamamiyle düzmece.

geniz akıntısına sahip olanların da muzdarip olduğu, insanların sosyal hayatını feci etkileyen koku.

galatasaray lisesi mezunu ve türkiye’nin yetiştirdiği en iyi basketbolculardan biridir. fenerbahçe forması giyerken hilalspor maçında 153 sayı atarak bugünkü basketbol anlayışıyla kırılması imkansız bir rekor kırdı. maçın devre arasında ilk yarı attığı 81 sayıyı trt radyosu haber olarak geçti. antrenörlük kariyeri de oyunculuğu kadar iyi olan erman kunter milli takımın haricinde türkiye’de darüşşafaka, beşiktaş ve galatasaray’ı; fransa’da asvel ve cholet takımlarını çalıştırdı. antrenörlüğü döneminde katıldığımız eurobasket 99’da geride bıraktığımız eurobasket 2009’a benzer bir performans sergileyerek, grupta 6 maçta 4 galibiyet aldık ve çeyrek finaldeki rakibimiz evsahibi fransa’ya, haluk yıldırım’ın kaçırdığı son saniye üçlüğü ile 66-63 yenildik. klasman maçlarında, aynı son turnuvada olduğu gibi farklı yenilgiler alarak turnuvayı 8. tamamladık. erman kunter farklı sistemleri denemekten çekinmeyen cesur bir koç olarak bilinir. özellikle sürekli hareket ve perdeleme üzerine kurulu, izlemesi son derece keyifli olan, genellikle 1 oyun kurucu ve 4 forvetle oynanan, "motion offense" sistemini takımlarına başarıyla uygulatmıştır.

seinfeld’de "kramer" karakteriyle tanınan aktör. 1998 yılında diziye son verildikten sonra filmlerde rol alıp seslendirme de yapan aktör aynı zamanda kendi hazırladığı stand up şovunu da icra ediyordu. 17 kasım 2006’da laugh factory club adlı mekanda bazı siyahi seyircilerle ağız dalaşına girip onlara ırkçı söylemlerde bulunması ve bütün bu tartışmayı izleyicilerden birinin cep telefonuyla kameraya kaydedip televizyonlara vermesiyle ortalık bir anda karıştı. söylediği ağır söz herkesin aklına gelen "nigger" kelimesinden daha da öteydi; "fifty years ago we’d have you upside down with a fucking fork up your ass." bu olayın ortaya çıkmasıyla kanal kanal gezip özür dilese de hiç kimseyi tatmin edemedi michael richards.

2004 yılında fifa’nın 100. yılı kutlamaları çerçevesinde, dünyanın en iyi faal ve emekli futbolcularından oluşturulan listedir. her ne kadar adı fifa 100 olsa da, listede 125 futbolcu vardır. türkiye’den rüştü reçber ve emre belözoğlu listeye girmiştir. fifa dünya küsmesin diye, farklı ülkelerden saçma sapan futbolcuları listeye dahil etmiştir. mesela, gelmiş geçmiş en iyi kaleci lev yashin listede yokken, güney kore’den hong myung-bo adlı bir arkadaş listeye girmeyi başarmıştır.

ispanya’nın bileğinin hakkıyla şampiyon olduğu turnuva. birkaç yıl sonra eurobasket 2009 dendiği zaman aklımıza gelecek belki de tek şey, türkiye’nin grup maçlarında fırtına gibi esip, çeyrek finalde yunanistan’a uzatmalarda yenilmesi olacaktır muhtemelen. ender arslan’ın 2.08lik fotsis’in üzerinden atmaya çalıştığı şutun kaçmasını hatırlayacağız belki de. aslında şampiyonadaki performansımızı değerlendirmenin en iyi yolu turnuva öncesi beklentileri ve sonrasında elde ettiğimiz sonucu karşılaştırmak olabilir; o yüzden 8. olmak başarısızlık gibi görünüyor. takıldığım nokta ise nedense 2001 yılında evsahibi olduğumuz turnuvada final oynamamızın ardından her turnuvaya kamuoyu tarafından favori olarak gönderilmemiz. sanırım içine düştüğümüz en büyük yanılgı, oyuncularımızı avrupa’nın ileri gelen yıldız oyuncuları olarak nitelendirmemiz. hiçkimse türkiye’nin kadrosundaki oyuncuların yeteneklerini ve potansiyelini inkar edemez ancak bunlar bizi hiçbir turnuva öncesi favori yapmaya yetecek özellikleri değil oyuncularımızın. 90lı yıllarda olduğu gibi yetenekli gard oyuncularımız maalesef şu anda yok. işin ilginç tarafıysa bu o dönemlerde de bugünkü kadar zengin uzun oyuncu rotasyonumuz yoktu. içine düşülen en büyük yanılgılardan biri de, hidayet’in sazı eline alarak tek başına 25-30 sayı atmasını ve maçı kazandırmasını beklemek; tıpkı almanya’nın nowitzki’den beklediği gibi. hidayet hiçbir zaman nowitzki gibi sadece potayı düşünen bir oyuncu olmadı; o oyunu bir oyun kurucu kadar iyi okuyabilen, bu özelliği sayesinde asist yapan, kendi pozisyonunda oynayan rakip oyunculara karşı fizik üstünlüğü kullanarak onlara savunma ve ribaund üstünlüğü kurabilen bir oyuncu. bu özellikleri ve nba’de geçirdiği yıllarda şutunu geliştirerek hücum tehditi olması koçların hücum setlerini ona göre çizmesini sağladı. ancak bütün bu vasıflarına rağmen çizilen bu hücum setlerinin hiçbirinde hidayet’in topu eline alarak tek başına birşeyler üretmesi yoktu. hidayet maçın son dakikalarında kullanılacak son birkaç topu kullanabilecek tecrübe ve yetenekte bir oyuncu, ancak navarro, lakovic, rakocevic gibi maç boyunca takımın ona sayı attırmak için üzerine oynadığı bir oyuncu değil. şimdi önümüzde 2010 dünya şampiyonası var ve ev sahibiyiz. elbette ev sahibi olarak iddialıyız ancak abd, arjantin, çin gibi takımların da katılacağı bir turnuvada eurobasket 2009’dan daha fazla madalya şansımız olduğunu sanmıyorum

kanımca diğer kanallardaki iddaa programları gibi bu programda da, ilgili tv kanalında tanıdıkları yöneticiler sayesinde yorumcu olabilmiş insanları izlemekteyiz.

burcu esmersoy ile arasında geçenleri özetleyen bir açıklama yapmış sitesinde.

"ben hem olayın aslını açıklığa kavuşturmak hem de kendisinden tekrar özür dilemek için bir açıklama yapma gerekliliği hissettim.

bundan 2 ay önce websitemi güncelleyen ae, benim ekşisözlük yazar hesabımı izinsiz kullanarak burcu esmersoy ve başka birçok konuda sözlüğe yazılar yazmış. bu durumu farketmem italya’nın bormio kentinde a milli takım kampında olmam sebebiyle 3-4 gün aldı. hemen yazdığı bütün yazıları silip kendisiyle çalışmaya son verdim, arkasından da burcu esmersoy’un cep telefonuna durumu açıklayan bir sms gönderip özür diledim.

mesajımı almamış olacak ki olayın üzerinden birkaç ay geçmesine rağmen bu konuyu bir röportajda dile getirmiş. ben yaşanan olay için çok üzgün olduğumu bildirip kendisinden tekrar özür diliyorum.

kendisi hakkında hiçbir olumsuz düşüncem olmadığını ve efes pilsen’le türkiye liginin ardından, a milli takım’la geçirdiğim yoğun dönemde kendisinin programlarını izleyemediğimi ve ekşisözlükte de çok aktif olmadığımı hatırlatmak isterim."

bu hafta oynanan parma maçında kaçırdığı golden sonra sinirlenip topa gelişi güzel vurarak kale arkasındaki bir gazetecinin burnunu kıran lazio’nun arjantinli futbolcusu. gazeteciyi apar topar hastaneye götürüp ameliyat etmişler.

forma reklamı burger king olan ispanyol futbol takımı.

burcu esmersoy tarafından nikinin arkasına saklanarak eksisozluk’ten kendisine sataşmakla suçlanan milli basketbolcu. nikin arkasına nasıl saklandığını pek anlayamadım; zira o nik için 2002 yılından beri girilen entryler okunduğunda kişinin sinan güler olduğu gayet kolayca anlaşılıyor. ayrıca aynı nikle bugün özür de dilemiş kendisi.

britney spears’ın yıllarca üzerine yapışan çocuklara ve gençlere hitap eden masum kız imajından kurtularak, seksi, ateşli ve erkeklerin rüyalarını süsleyen seks sembolü şarkıcı mertebesine atlamak için yaptığı kurgulanmış olaylardan biridir.

iktidar partisinin yerel secimler sonrasında belirlediği politikalardan biridir. amacı en zayıf olduğu doğu ve güney doğu anadolu bölgesinde, ortaya demokratik açılım adı altında içinde hiçbir şey olmayan bir paket atarak, doğudaki vatandaşlarımıza hasret kaldıkları hizmetin ve asayişin bölgeye gelme ümidini vermek ve bunu genel seçimlerde oya çevirmektir. diğer malum parti ise doğudaki terörü ve bölgenin az gelişmişliğini kullanıp bu sayede meclise girmiş ve milletvekili olmanın dayanılmaz hafifliğini tatmıştır. bu parti terör örgütü varolduğu ve eylem yaptığı için oy alabilmektedir ve bu illetin bitmesini isteyen en son insanlardan oluşmaktadır. türk, kürt,laz, çerkez, vs. umurlarında değildir. eğer terör bitip doğunun yaşam standardı yükselirse, bu malum partiye de ihtiyaç olmayacak ve milletvekillikleri hatıralarında güzel anılar olarak kalacaktır. sonuç olarak bu açılım saçılım kargaşasından iki partinin sidik yarışı dışında somut hiçbir halt çıkmayacaktır.

türkiye’deki çoğu sözde spor yazarını cebinden rahatlıkla çıkarabilecek, türk futbolunun haricinde avrupa futbolu hakkında da derin bilgi birikimine sahip bayan spor yazarı.

eksisozluk’te nikinin arkasına saklanarak kendisine sataşan kişinin milli basketbolcu sinan güler olduğunu açıklamış spor spikeri.