küçük iskender’in temmuz 2008 basımı toplama kitabı. seçki diyebilirdim ama tercih etmedim.
bir çift siyah deri eldiven ve ciddiye alındığım karaparçaları’nı biraraya getirirken 3+3+1 gibi bir teknik kullandığını söylüyor. yani 7 kısım.
osm. güzel okuyan.
karrâ dır aslı.
karrâ dır aslı.
norah jones’u sevme nedeni olabilir sevmeyenler için. sevenler için de pekiştireç.
2007’de radikal’de yer bulmuş kaan sezyum eseri.
globalleşme güzel bi şey olsaydı sevdiceğim
güzel bi şey olsaydı aşkım baksana bana
şişmanları çok sevmez miydik?
ama ne oluyor?
dolmuşta arka 4’lüde yanımıza bir dobias otursa
nasıl huzursuz oluyoruz
fast food dükkanlarında şişman olmalarına rağmen
onca yağa rağmen
patates kızartmasına, mayoneze
abananlara nasıl kaynanalar’ı izler gibi bakıyoruz...
ama bir saniye.
beyonce de etine buduna
hem de kadın buduna
ama beyonce güzel
sibel can’a mı yetiyor yoksa gücümüz?
yooo, o da güzel.
demek ki aşkım
demek ki bi tanem
küreselleşme güzelmiş
küreselleşmeden kaçayım.
globalleşme güzel bi şey olsaydı sevdiceğim
güzel bi şey olsaydı aşkım baksana bana
şişmanları çok sevmez miydik?
ama ne oluyor?
dolmuşta arka 4’lüde yanımıza bir dobias otursa
nasıl huzursuz oluyoruz
fast food dükkanlarında şişman olmalarına rağmen
onca yağa rağmen
patates kızartmasına, mayoneze
abananlara nasıl kaynanalar’ı izler gibi bakıyoruz...
ama bir saniye.
beyonce de etine buduna
hem de kadın buduna
ama beyonce güzel
sibel can’a mı yetiyor yoksa gücümüz?
yooo, o da güzel.
demek ki aşkım
demek ki bi tanem
küreselleşme güzelmiş
küreselleşmeden kaçayım.
10 dakika 40 saniyelik archive şahanesi. sözler mühim ve şöyle:
we teach your
your children
we nurse you
back to health
we act on
your behalf
you’ll see us
on tv
we are the law’s
we ain’t doin’ nothing much...
the junkie shuffle
junkie shuffle
we teach your
your children
we nurse you
back to health
we act on
your behalf
you’ll see us
on tv
we are the law’s
we ain’t doin’ nothing much...
the junkie shuffle
junkie shuffle
en az prensiplerim vardır kadar iyi büstün köşesi. umut sarıkaya okuyup ağlayan bünyeler için özenle gülünmek üzere hazırlanıyor-du. sahi ne oldu?
ölülerin yıkandıktan sonra sıvandıkları madde. börtünün böceğin cesede yaklaşmasını o bet kokusuyla önler imiş. ayrıca aktarlarda satılan annelerimizin ilkokulda yakalarımıza taktığı ve kafirun dedikleri ’’bit koruyucusu’’ da bu madde imiş.
üstelik üstelik overdose vakalarında da faydalı imiş. yöntemi bilemeyeceğim lakin safi kafur kullanılmıyor bundan eminim.
(bkz: kafur ağacı)
üstelik üstelik overdose vakalarında da faydalı imiş. yöntemi bilemeyeceğim lakin safi kafur kullanılmıyor bundan eminim.
(bkz: kafur ağacı)
atatürk’ün temennisi ve isteklerinin en basit olanı. sonra zaten unutmayacağımızı düşünse gerek ki çıkartmış nutuk’tan bu kısmı. aslında öyle olmamış da ben yazdım şu an.
replikas’ın güzel enstrümantal parçası. ’’lâ lâ lâ’’ diye eşlik eden minik de bir kız çocuğu var ki iyice tribal hâle sokmuş parçayı. loop olsa sabaha deli erilir kesin.
replikas’ın canlı performansta dinleyicilerini uçurduğu şarkı. dışardan bakan biri ufak çaplı paganik bir ayin yapıldığını düşünebilir hatta.
papa roach’un garip bir hipnoz gücü olan şarkısı. çıktığı dönem her nasıl oluyorduysa metal dinleyenlere, rap dinleyenlere, rock dinleyenlere, punk dinleyenlere herkese ulaşmış ki şimdi 2002-2003 yıllarında ortaokul ya da lisede okuyan birinin yanında o bilinen melodisiyle ’’cut my life into pieces’’ diye şarkıya girseniz sessizce hemen tamamlıyor gerisini:
this is my last resooort!
this is my last resooort!
arapçada gözle işaret etme, göz kırpma. bu yüzden koca anime gözlü kızlara gamze denirmiş.
gamz isim, gamze sıfat.
gamz isim, gamze sıfat.
fr. cehennem.
çözümlerken enfer ve rouge kelimelerini alırsak en az biri yanlış olur fakat manâen bir aksilik çıkmaz.
kan hücreleri, proteinler ve kanın sıvı kısmının vasküler sistemden vücut boşlukları veya interstisyel alana çıkışı.
transik bir monster magnet parçası. gaia’ya dayandıranlar var ama enstrümantal parçaların da güzelliği bu galiba; dinlerken herkes kafasında başka aleme dalıyor. alice’sen mesela tavşan deliğine girersin, neo isen matrix’ten çıkarsın vs.
i talk to planets baby...
i talk to planets baby...
içme sularında fazla oranda flor bulunduğundan dişlerde fluorozisin en fazla görüldüğü ağrı yerleşkesi.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?