brit rockı belki de en iyi anlatan, en baba, en çok sevdiğim ama nedense en az popüler olan gruplarındandır, hüzünle karışık mutluluk verir, ruha iyi gelir.(dinleyin, dinletin) bazı albümleri: strip mine, seven, wah wah, millionaires, pleased to meet you, getting away with it
genelde hayvanların ilginç özelliklerinin (iç güdüsel davranışlar, avlanma, yuva yapma vs...) allah tarafından tasarlandığını bize bir kez daha hatırlatmaya çalışan, çoğunlukla samanyolu, nur, ışık tv gibi bilimum gereksiz kanallarda yayımlanan ama "vay bee kuşa bak ne kadar iyi yön buluyor demek ki allah varmış" gibi bir etki yaratamayan belgesellerdir.
olmayan etkidir zira hatun güzelse güzeldir; çirkinse saçlarına kuş kondursa bir şey olmaz ama bu yalana inanan hatun sayısının fazlalığı yüzünden ortalık sarışın kaynar olmuştur ve esmerler alternatif kalmaya başlamıştır.
msnde potansiyel içici bir arkadaşınıza nasılsın diye sorduğunuzda verebileceği bir cevap. hmm meali mi: "zil zurnayım"
-nasilsin canım
-zal zurbsym
-ooo, ne içtin?
-jki şişr sarp içtmö
ve takibinde mutlaka konuşulanlar kaydedilmeli ve arkadaşa şantaj olarak ayılınca sunulmalıdır.
-nasilsin canım
-zal zurbsym
-ooo, ne içtin?
-jki şişr sarp içtmö
ve takibinde mutlaka konuşulanlar kaydedilmeli ve arkadaşa şantaj olarak ayılınca sunulmalıdır.
vücutlarının rejenerasyon yeteneği yüksek olan kertenkelemsi insanlarda daha sık görülen ve bu insanların kulaklarında beslediği deliktir ki bu şerefsiz delik yüzünden kulak delen amcayla sıkı fıkı olunur, artık size indirim yapmaya bile başlar.
çamaşırlarımız cırtladığında hepimizin aklına gelen, bir yerde hepimizin teyzesi.
yuvarlanınca birbirini bulan ikili. daha çok sevimsiz, bir b.ka benzemeyen gereksiz çiftler için kullanılır.
abidikten sonra geldiğinde "saçma sapan" anlamına gelen tek başına kullanıldığında da "saçma" gibi bir anlamı olan, gereksiz insanlara lakap olabilecek, söylemesi keyifli bir sözcük.
günde 10 saat bilgisayar başında oturup da tuvalete gitmeye hatta yemek hazırlayan biri yoksa aç kalmak pahasına bir şeyler hazırlamaya bile üşenen insan modelidir. en sevdiği aktivite duvardaki saatten sarkan örümceği izlemektir. yaptığı hareketler bilgisayar mouseuna tıklamak ve bazen de klavyeyi kullanmakla sınırlıdır. bu hareketsizliğin nedeni çoğu zaman fiziksel değildir, arkasında pisikolojik nedenler aranmalıdır. bu kişilere acil şifalar diler, saatteki örümceğime geri dönerim.
(bkz: öğrenci evi)
bilgi ve sanatın birleşmesiyle ortaya çıkan üründür. bana göre sıkı bir beyin fırtınasının ardından yaratmaktır. eğer bir de tasarım değeri varsa insanı mutlu etmektir. rahat ettirmektir.
tanrı marduk’a ulaşmak için inşa edilen kule.
(bkz: ziggurat)
ayrıca bir temsili resim için:
http://tinyurl.com/ywo9xg
(bkz: ziggurat)
ayrıca bir temsili resim için:
http://tinyurl.com/ywo9xg
#572931
(bkz: she fuckin hates me)
beni mutlu eden, eğlenceli punk grubu the offspringin americana adlı albümünden güzelinden soundtracklere girmiş bir parça. sözleri de şöyledir:
when we were young the future was so bright
the old neighborhood was so alive
and every kid on the whole damn street
was gonna make it big and not be beat
now the neighborhoods cracked and torn
the kids are grown up but their lives are worn
how can one little street
swallow so many lives
chances thrown
nothings free
longing for what used to be
still its hard
hard to see
fragile lives, shattered dreams
jamie had a chance, well she really did
instead she dropped out and had a couple of kids
mark still lives at home cause hes got no job
he just plays guitar and smokes a lot of pot
jay committed suicide
brandon odd and died
what the hell is going on
the cruelest dream, reality
when we were young the future was so bright
the old neighborhood was so alive
and every kid on the whole damn street
was gonna make it big and not be beat
now the neighborhoods cracked and torn
the kids are grown up but their lives are worn
how can one little street
swallow so many lives
chances thrown
nothings free
longing for what used to be
still its hard
hard to see
fragile lives, shattered dreams
jamie had a chance, well she really did
instead she dropped out and had a couple of kids
mark still lives at home cause hes got no job
he just plays guitar and smokes a lot of pot
jay committed suicide
brandon odd and died
what the hell is going on
the cruelest dream, reality
şarap yapılan bir üzüm türü. ziyadesiyle miniktir, şarapları da iyidir. ayrıca: (bkz: gece körlüğü)
retinitis pigmentosa; protein, a vitamini eksikliği sebebiyle ortaya çıkan, loş ortamda karşında ağaç mı var adam mı var algılayamamana sebep olan hastalık.
ülsere neden olan lanet bakteri; ismini helikopter şeklinde olmasından dolayı alır. pylori de latince pilav demektir ve ülserli hastaların pilav yemesi çok sakıncalıdır. zira bu bakteri pilavla beslenir.
genelde akdenizlilerin bildiği nardan yapılan koyu bordo renkli kıvamlı sos. her türlü salataya yakışan, vazgilmez, hem de sağlıklı tat.
1.biricik yuvam,
2.tanrıça artemis adına ilk türbe m.ö.800lü yıllarda efesteki nehrin yakınındaki bataklık kıyıya yapılmıştır. bazen diana da denen efes tanrıçası artemis, yunan artemisiyle aynı değildi. yunan artemisi av tanrıçasıydı. efes artemisi ise belinden omuzlarına kadar birçok göğüsle resmedildiği gibi verimlilik, bereket ve doğurganlık tanrıçasıydı.
bu eski tapınakta muhtemelen jüpiterden düşen bir meteorit olduğu düşünülen kutsal birtaş vardı. tapınak, sonraki yüzyıllarda birkaç kez tahrip olmuş ve yeniden inşaa edilmiştir. m.ö.600lerde efes şehri büyük bir ticaret limanı haline geldi ve chersiphron adlı bir mimar yüksek taş kolonları olan yeni ve büyük bir tapınak inşaa etti.
lidya kralı croesus, m.ö.550de efesi ve anadoludaki diğer yunan şehirlerini fethetti. bu savaş sırasında mabet tahrip oldu. croesus, mimar theodorusa daha öncekilerin hepsini gölgede bırakan yeni bir mabet yaptırdı. yeni tapınak öncekinin 4 katı büyüklükte 90 metre yükseklikte ve 45 metre genişlikteydi. masif bir çatı, yüzden fazla taş sütunla destekleniyordu
m.ö. 356da herostratus adlı biri tarafından çıkarılan bir yangında yanarak tahrip oldu. bundan kısa bir süre sonra o günün en ünlü heykeltraşı olan scopaslı paros tarafından yeni bir mabet yapıldı. romalı tarihçi plinyye göre yeni tapınak, 130 metre uzunlukta ve 68 metre genişlikteydi. tavanı, yükseklikleri 18 metre olan 127 adet sütun destekliyordu. inşaat 120 yıl sürmüştü. büyük iskender m.ö.333de efese geldiğinde tapınağın inşaası hala devam ediyordu. bu yeni tapınak, yunan tapınakları içinde o güne kadar yapılan en büyük yapı idi. tapınağın başka bir özelliği de tamamen mermerden yapılmış olmasıydı.
m.s. 57de st. paul hristiyanlığı yaymak için efese geldi. o kadar başarılı oldu ki bundan, şehrin demircisi ve tapınaktaki heykellerin sahiplerinden birisi olan demetrius büyük bir korkuya kapıldı. çünkü demetrius tapınaktaki heykellerin bir kısmının sahibiydi ve her yıl tapınağa hacca gelenlerden iyi bir geliri vardı ve insanların dinini değiştirmesi demek onun geçimini kaybetmesi anlamına geliyordu. birlikte ticaret yaptığı
diğer kişileri de yanına alan demetrius heyecan verici ve "yaşasın efeslilerin artemisi" diye biten bir söylev yaptı ve halkı galeyana getirdi. hemen sonra st. paulun yardımcılarından ikisini tutukladılar. bunu bir isyan takip etti. sonuçta st. paul, tutuklanan yardımcılarıyla şehri terketti ve makedonyaya geri döndü.
262de gotların bir akını sırasında büyük artemis tapınağı yakılıp yıkıldı. bir yüzyıl sonra roma imparatoru constantine şehri yeniden inşaa ettirdi. fakat hristiyan olduğu için tapınağı restore ettirmedi.constantinin çabalarına rağmen efes eski günlerine dönemedi. çünkü gemilerin demirlediği liman yokolmuştu. nehrin taşıdığı alüvyonlar tarafından deniz şehirden uzaklaşmıştı. zamanla şehir sakinleri kenti terkettiler. mabetin kalıntıları başka yapıların ve heykellerin yapılmasında kullanıldı.
british museumdan john turtle wood 1863de tapınağı araştırmaya başladı. 1869da 6 metre derinlikte, çamurların içinde tapınağın temellerini buldu. bulduğu heykelleri ve bazı kalıntıları british museuma götürdü.
1904de yine aynı müzeden d.g. hograthın liderliğindeki bir ekip kazılara devam ettiler ve sitede birbirinin üzerine inşaa edilen 5 tapınak olduğunu keşfettiler. bugün gelen ziyaretçilere tapınağın yerini belli etmek için, bataklık halinde olan bölgeye sadece bir tek sütun dikilmiştir.
kollarını iki yana açmış, dimdik duran bir tanrıçanın yunan üslubuna yabancı bir tarzda betimlendiği ünlü artemis heykelinin kopyaları günümüze kadar gelmiştir. (kaynak odevsitesi.com)
2.tanrıça artemis adına ilk türbe m.ö.800lü yıllarda efesteki nehrin yakınındaki bataklık kıyıya yapılmıştır. bazen diana da denen efes tanrıçası artemis, yunan artemisiyle aynı değildi. yunan artemisi av tanrıçasıydı. efes artemisi ise belinden omuzlarına kadar birçok göğüsle resmedildiği gibi verimlilik, bereket ve doğurganlık tanrıçasıydı.
bu eski tapınakta muhtemelen jüpiterden düşen bir meteorit olduğu düşünülen kutsal birtaş vardı. tapınak, sonraki yüzyıllarda birkaç kez tahrip olmuş ve yeniden inşaa edilmiştir. m.ö.600lerde efes şehri büyük bir ticaret limanı haline geldi ve chersiphron adlı bir mimar yüksek taş kolonları olan yeni ve büyük bir tapınak inşaa etti.
lidya kralı croesus, m.ö.550de efesi ve anadoludaki diğer yunan şehirlerini fethetti. bu savaş sırasında mabet tahrip oldu. croesus, mimar theodorusa daha öncekilerin hepsini gölgede bırakan yeni bir mabet yaptırdı. yeni tapınak öncekinin 4 katı büyüklükte 90 metre yükseklikte ve 45 metre genişlikteydi. masif bir çatı, yüzden fazla taş sütunla destekleniyordu
m.ö. 356da herostratus adlı biri tarafından çıkarılan bir yangında yanarak tahrip oldu. bundan kısa bir süre sonra o günün en ünlü heykeltraşı olan scopaslı paros tarafından yeni bir mabet yapıldı. romalı tarihçi plinyye göre yeni tapınak, 130 metre uzunlukta ve 68 metre genişlikteydi. tavanı, yükseklikleri 18 metre olan 127 adet sütun destekliyordu. inşaat 120 yıl sürmüştü. büyük iskender m.ö.333de efese geldiğinde tapınağın inşaası hala devam ediyordu. bu yeni tapınak, yunan tapınakları içinde o güne kadar yapılan en büyük yapı idi. tapınağın başka bir özelliği de tamamen mermerden yapılmış olmasıydı.
m.s. 57de st. paul hristiyanlığı yaymak için efese geldi. o kadar başarılı oldu ki bundan, şehrin demircisi ve tapınaktaki heykellerin sahiplerinden birisi olan demetrius büyük bir korkuya kapıldı. çünkü demetrius tapınaktaki heykellerin bir kısmının sahibiydi ve her yıl tapınağa hacca gelenlerden iyi bir geliri vardı ve insanların dinini değiştirmesi demek onun geçimini kaybetmesi anlamına geliyordu. birlikte ticaret yaptığı
diğer kişileri de yanına alan demetrius heyecan verici ve "yaşasın efeslilerin artemisi" diye biten bir söylev yaptı ve halkı galeyana getirdi. hemen sonra st. paulun yardımcılarından ikisini tutukladılar. bunu bir isyan takip etti. sonuçta st. paul, tutuklanan yardımcılarıyla şehri terketti ve makedonyaya geri döndü.
262de gotların bir akını sırasında büyük artemis tapınağı yakılıp yıkıldı. bir yüzyıl sonra roma imparatoru constantine şehri yeniden inşaa ettirdi. fakat hristiyan olduğu için tapınağı restore ettirmedi.constantinin çabalarına rağmen efes eski günlerine dönemedi. çünkü gemilerin demirlediği liman yokolmuştu. nehrin taşıdığı alüvyonlar tarafından deniz şehirden uzaklaşmıştı. zamanla şehir sakinleri kenti terkettiler. mabetin kalıntıları başka yapıların ve heykellerin yapılmasında kullanıldı.
british museumdan john turtle wood 1863de tapınağı araştırmaya başladı. 1869da 6 metre derinlikte, çamurların içinde tapınağın temellerini buldu. bulduğu heykelleri ve bazı kalıntıları british museuma götürdü.
1904de yine aynı müzeden d.g. hograthın liderliğindeki bir ekip kazılara devam ettiler ve sitede birbirinin üzerine inşaa edilen 5 tapınak olduğunu keşfettiler. bugün gelen ziyaretçilere tapınağın yerini belli etmek için, bataklık halinde olan bölgeye sadece bir tek sütun dikilmiştir.
kollarını iki yana açmış, dimdik duran bir tanrıçanın yunan üslubuna yabancı bir tarzda betimlendiği ünlü artemis heykelinin kopyaları günümüze kadar gelmiştir. (kaynak odevsitesi.com)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?