confessions

artemisia

- Yazar -

  1. toplam entry 1132
  2. takipçi 2
  3. puan 29920

berbat alan entryi editlemek

artemisia
"""çok yersiz ve saçma sapan bir davranıştır. genelde entry altına "biri berbat vermiş amuaaqoyim" tadında edit düşerek oylamaya takmış yazar kişisinin yaptığı iştir."""

(gibi bir tanım cümlesi yazacaktım ki, bir de ne fark edeyim? benim sürekli yaptığım şey bu. oylama umrumda değil sanırken hem de... o zaman tanım cümlemizi hemen değiştiriyoruz) :

"""kendi yazdıklarından emin bir yazarın çocuğu gibi baktığı büyüttüğü tasarladığı entrysinin saçma sapan bir nedenden dolayı kötülenmesini hazmedememesi sonucunda yaptığı yerinde davranıştır, cidden yazdığınıza güveniyorsanız ve abidik gubidik olmadığını biliyorsanız berbat almanıza sinirlenmeniz ve berbat verene editleme yoluyla laf sokma çabasına girmeniz işten bile değildir."""

(bu daha uygun oldu, evet)

eh kaçınılmaz edit: biri berbat vermiş amuaaqoyim

lezbiyen olma sebepleri

artemisia
öncelikle çok gerzek başlık gördüm ama böylesini uzun süredir görmemiştim. olunmaz doğulur efendim o yüzden bir sebebi yoktur, bir seçim değildir, bir hormonal bozukluk/hastalık değildir, psikolojik değildir, sapkınlık ya da sapıklık hiç değildir.

edit: gerzeğin biri de berbat vermiş, halbuki önce araştırsa da öyle oylasa şahane olurdu.

editoğluedit: gerzek sayısı 2, tamam.

why don t you try

artemisia
leonard cohen’in birisini unutması gerekirken bir türlü unutamayan, saplanıp kalan hatun kişiler için yazdığı, üst üste dinledikçe insanı daha çok etkileyen şarkısı. sözlerine baksanız yeter zaten:

why don’t you try to do without him?
why don’t you try to live alone?
do you really need his hands for your passion?
do you really need his heart for your throne?
do you need his labour for your baby?
do you need his beast for the bone?
do you need to hold a leash to be a lady?
i know you’re going to make, make it on your own.
why don’t your try to forget him?
just open up your dainty little hand.
you know this life is filled with many sweet companions,
many satisfying one-night stands.
do you want to be the ditch around a tower?
do you want to be the moonlight in his cave?
do you want to give your blessing to his power
as he goes whistling past his daddy, past his daddy’s grave.

i’d like to take you take you to the ceremony,
well, that is if i remember the way.
you see jack and jill they’re going to join their misery,
i’m afraid it’s time for everyone to pray.
you can see they’ve finally taken cover,
they’re willing, yeah they’re willing to obey.
their vows are difficult, they’re for each other,
so let nobody put a loophole, a loophole in their way.

redrum

artemisia
the shining’de danny isimli en az babası kadar manyak olan veledin sürekli tekrar ettiği kelime. spoiler vermek gibi olmasın bir sahnede o kadar hızlı ve o kadar gıcık bir sesle tekrar eder ki "yeteeeeeeeer suuus" diye bağırasınız gelir, ki o anda zaten anne sizin yerinize bağırarak susturur da bir oh çekersiniz. ta ki..neyse. murder’ın tersten yazılmış halidir aslında, küçük bir ayna oyunuyla çakılır.

sevgilinin yanında uyuyamamak

artemisia
üstünüz başınız cıvık cıvık aşksa mümkündür. heyecandan bırakın uyumayı gözlerinizi bile kapatamazsınız. her anı belleğinize yazmak istercesine saatlerce onu izlersiniz. bir an aklınıza "lan ben aşktan uyuyamıyorum o niye fosur fosur uyuyor yanımda" gibi kötü düşünceler gelse de hemencecik geçiverir, çünkü aşıksınızdır, uyuşmuşsunuzdur.

(bkz: gençlik)

menekşe ile halil

artemisia
en başta isimden kaybeden dizi; ilkokulda okutulan öykü kitapları olurdu "oya ile bora-ece ile yüce" gibi.. onlara benzemiş. hiç izlemedim, evet feci önyargılıyım ama pişman da değilim zaten türk televizyonlarında hangi diziye önyargılı yaklaştık da izleyince kendimizi suçlu hissettik ki, peh..

hiç izlemeden tahmin edilen konu: menekşe ile halil birbirlerini seviyorlardır ama bir türlü kavuşamıyorlardır. karakterlerin arasında iyi kalpliler çok iyi, kötüler de çok fena insanlardır. ortası genelde olmaz. ama menekşe dünyanın en namuslu kızı, halil de en mert erkeğidir. ama bazen yanlış anlaşılmalar oluyordur; mesela menekşe aldatıldığını zannediyordur ama olur mu öyle şey, tamamen şeytani kadının(ki kesin vardır) bir oyunudur bu, halilin gözü menekşeden başkasını göremezdir ki, dizi 2 sene sürer, bu arada sevgililer 7 kere birleşir ayrılır ama son mutlu sondur. keşke şaşırtsa ama yok işte yok...

ideas worth spreading

artemisia
her sene pek çok bilim adamı ya da düşünürün katıldığı ve küçük sunumlar yaptığı ted’in mottosu. bir de şöyle demişler:

"once a year, 1000 remarkable people gather in monterey, california, to exchange something of incalculable values... their ideas!"(yürü bee)

http://www.ted.com/

ted

artemisia
technology, entertainment, design’ın kısaltması olan müthiş bilgi kaynağı.
süper bir internet sitesidir: her sene kendi dalında harikalar yaratmış bilim adamı, sanatçı, yazar ya da düşünürlerin yaklaşık 18 dakikalık sunumlarına ulaşabileceğiniz site. eğer az çok ingilizce’niz varsa ve zekice/esprili hazırlanmış sunumlar izlemek istiyorsanız mutlaka ama mutlaka karıştırın.

ideas worth spreading! (hastasıyım)

http://www.ted.com/

engin günaydın

artemisia
röportajını izlediğimde beni hayal kırıklığına uğratan adam. gerçi bu durum s.kinde midir bilemiyorum. ama anladığım kadarıyla aslında adam iyi bir oyuncu değil; zira normalde de yarattığı burhan karakterinden çok da farklı değil. şivesi biraz daha düzgün, hepsi bu. daha gerzekçe bir konuşma daha dinlememiştim.

company calls epilogue

artemisia
death cab for cutie’nin "nikahına beni çağır sevgilim, istersen şahidim olurum senin" tadında acıklı mı acıklı, güzel mi güzel şarkısı. sözleri kadar müziği de çok acıklı be sözlük; dinleyin/dinletin. şöyle bir şey:

synapse to synapse: the possibility’s thin.
i’m dressed up for free drinks and family greetings
on your wedding, your wedding, your wedding date.
the figures in plastic on the wedding cake that i took were so real.

and i kept distance: the complications cloud
the postcards and blip through fiberoptics,
as the girls with pigtails were running from little boys wearing bowties
their parents bought them: "i’ll catch you this time!"

crashing through the parlor doors, what was your first reaction?
screaming, drunk, disorderly: i’ll tell you mine.
you were the one, but i can’t spit it out when the date’s been set.
the white routine to be ingested inaccurately.

synapse to synapse: the sneaky kids had attached
beer cans to the bumper so they could drive
up and down the main drag.
people would turn to see who’s making the racket.
it’s not the first time.

when they lay down the fish will swim upstream
and i’ll contest, but they won’t listen
when the casualty rate’s near 100%,
and there isn’t a pension for second best or for hardly moving...

crashing through the parlor doors, what was your first reaction?
screaming, drunk, disorderly: i’ll tell you mine.
you were the one, but i can’t spit it out when the date’s been set.
the white routine to be ingested inaccurately.

you were the one, but i can’t spit it out when the date’s been set.
the white routine to be ingested inaccurately.

hrant dink

artemisia
tam bir sene olmuş. bir senedir hrant’ın yüzü koyun yattığı o kaldırımdan binlerce faşist kafa tasçı beyinsiz gülümseyerek geçti ve biz hala aynı yerdeyiz. gerçi uyuşturulmuş neslin ahmak çocukları olarak protestomuzu msn’e gül, facebook’a hrant resmi koyarak göstermeye çalışan ve bezdi, püsürdü bunlarla uğraşırken aslında aynı yerde falan kalmayan sürekli gerileyen bir toplumuz. inanıyorum ki seneye çok daha korkunç yerlerde olacağız. halkını kürt’tü, ermeni’ydi, aleviydi, türbanlıydı, keldi, topaldı diye ayıran bir millet çok daha karanlık günleri görmeye mahkumdur. afiyet olsun.

the drugs don t work

artemisia
demo versiyonunda sözleri biraz daha farklıdır, ayrıca çok acıklıdır yahu...

şöyle farklılıklar var bakın bakın:

all this talk of growin’ old
is gettin’ me down my love
like a cat in a bag
waiting to drown
i know i’m coming down

and i hope you’re thinking of me
as you lay down inside
now the drugs don’t work
they just make me worse
but i know i’ll see your face again

cause baby ooohhhh
if heaven calls i’m coming too
and baby ooohhhh
if heaven calls i’m with you

but i know i’m on a losing streak
i passed down my old street
and if you wanna stop
then give me a shout
and i’ll come running down
you know i will
but the drugs don’t work
they just make me worse
and i know i’ll see your face again

cause baby ooohhhh
if heaven calls i’m coming too
cause baby ooohhhh
if heaven calls i’m coming too
just like you said
i’m better dead, when i ain’t got you
just like you said
i’m better dead, when i ain’t got you

but if you wanna show
then just let me know
and i’ll sing in your ear again
but the drugs don’t work
they just make me worse
but i know i’ll see your face again

like a cat in a bag
waiting to drown
i know i’m coming down
now the drugs don’t work
they just make me worse
and i know i’ll see your face again

goo goo dolls

artemisia
ilk isimleri sex maggots imiş. name ve iris gibi 2 süper parça sayesinde pek bir ünlü oldular. 90’ların acıklı, karamsar ve asi sound’unu yakalayan new york’ta 80’li yılların ortalarında kurulan alternatif rock grubudur, yiriz..
3 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol