bır ınsan nasıl yasarkı suskunluga gomulerek?nasıl hem susar,hem de konusur...susmak varken konusmayı mı tercıh edersınız,konusmak varken susmayı mı?
ıste bu soruların,anlamlı bır cevabını alabılecegınız "susacak var"adlı romandır.
susacak var
"unutmak icin yazdim" onsozu ile ba$layan "benimle evlenir misin?" $eklinde biten 312 sayfalik roman.romanin kapak tasarimi cok ho$(daha dun elde edebildigim ve henuz okuyamadigim icin kitabin icerigi ile alakali bilgi veremiyorum.), ozellikle agzina bant yapi$tirilmi$ hatun resmi etkileyici.
hayir hatundan bahsetmiyorum, sanatsal acidan resim cok ho$.hatun ta$ ama ben ondan bahsetmiyorum ki.
hayir hatundan bahsetmiyorum, sanatsal acidan resim cok ho$.hatun ta$ ama ben ondan bahsetmiyorum ki.
kahraman tazeoğlu romanlarından biri ve en çok sayfası olandır, acaba yazarın kendisi mi yaşadı?diye düşündürtmektedir.
sevgili , biricik yazarımızın nakantakolamika ’nın muhteşem ve okunması gereken romanlarından birtanesidir.
kahraman tazeoğlu’nun 2006 da çıkarmış olduğu roman.
arka kapak yazısı:
“bir aşk, bir adamın bakışlarında nasıl sizin olabilir? siz ki küçük bir kız çocuğusunuz; o aşkı almaya cesareti nereden bulursunuz? diyelim ki, cesaretsizliğinizin nazıyla, siz ellerinizi açmadan adam aşkı avuçlarınıza bıraktı (içinde gözleriyle birlikte). siz nasıl taşıyabilirsiniz adama olduğu kadar aşka da çocuk kalırken?
ve bir yazar aşk yazmışsa sayfalara, kelimeleri daha mı anlaşılır okunur? siz henüz adım atmadığınız halde görünen ufkunun çetrefilliğinde, yolları daha mı hızlı yürünür, gidilir? ayrılıkla başlayan bir şarkının nakarata geldikçe vuslata ters ilerleyen sözlerinde, müziği daha mı kavuşulacakmış gibi dinlenir?
adam kaybetmediğini bulmuş olmanın sevinciyle aşka bürünüp çocuklaşırken, siz nasıl büyürsünüz suskunluğunuzla? gözlerinizde dağların koyuluğu, neyi görmekten korkmazsınız? adam bilirken içinizi ve yine de dilinize yabancı rolünü oynamaya çalışırken, siz neden sessizliğinizin inadında bir ‘’haklı’’ suretiyle ‘’suçlu’’ repliği söylersiniz: “susacak var!’’
arka kapak yazısı:
“bir aşk, bir adamın bakışlarında nasıl sizin olabilir? siz ki küçük bir kız çocuğusunuz; o aşkı almaya cesareti nereden bulursunuz? diyelim ki, cesaretsizliğinizin nazıyla, siz ellerinizi açmadan adam aşkı avuçlarınıza bıraktı (içinde gözleriyle birlikte). siz nasıl taşıyabilirsiniz adama olduğu kadar aşka da çocuk kalırken?
ve bir yazar aşk yazmışsa sayfalara, kelimeleri daha mı anlaşılır okunur? siz henüz adım atmadığınız halde görünen ufkunun çetrefilliğinde, yolları daha mı hızlı yürünür, gidilir? ayrılıkla başlayan bir şarkının nakarata geldikçe vuslata ters ilerleyen sözlerinde, müziği daha mı kavuşulacakmış gibi dinlenir?
adam kaybetmediğini bulmuş olmanın sevinciyle aşka bürünüp çocuklaşırken, siz nasıl büyürsünüz suskunluğunuzla? gözlerinizde dağların koyuluğu, neyi görmekten korkmazsınız? adam bilirken içinizi ve yine de dilinize yabancı rolünü oynamaya çalışırken, siz neden sessizliğinizin inadında bir ‘’haklı’’ suretiyle ‘’suçlu’’ repliği söylersiniz: “susacak var!’’
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?