(bkz: hayvanli olsun mu abi)
(bkz: 12 hayvanlı türk pornosu)
kızların hayvansever olması
kızların bu hayvan sevgisi sayesinde hayvan alan erkekler wardır.hatta yetmeyip bizzat kendisi hayvan olan bünyeler de vardır.
-ayy,çooooooook taaatlııııııııııııııııı!
-adın ne bakayım senin?(hayvansever kızın,sevimli hayvana sorduğu soru)
-amaaanın sen ne şekersin,ayyy,yerim ben seni!
-aaaaaaaaaaaaavvvvvv.mehmeeeeeeeeeeeeeet!kurtar beni!
-hayatım yok bişey,seni sevdi galiba,oyun yapıyor.
-ben de onu sevdim de ayy,ne bileyim işte...
-???
-adın ne bakayım senin?(hayvansever kızın,sevimli hayvana sorduğu soru)
-amaaanın sen ne şekersin,ayyy,yerim ben seni!
-aaaaaaaaaaaaavvvvvv.mehmeeeeeeeeeeeeeet!kurtar beni!
-hayatım yok bişey,seni sevdi galiba,oyun yapıyor.
-ben de onu sevdim de ayy,ne bileyim işte...
-???
erkeklerin hayvansever olması durumundan pek bir farkı olmayan durumdur
bu tiplerin birde, yağmurda çamurda kepaze olmuş, kıçta bi karış bokla gezen köpeklere bile "ay ne şirinsin seeen" diye salya sümük saldıranları vardır ki; "oyyy" diyorum kainata, kadere.
yıl:1996
yer:bodrum
taraflar: greyfurt ve kız arkadaşı(kliır-kepeksiz şampuanda ki gibi)
ön not: konuşmalar ingilizce olup, türkçeleştirilmiş ve cıvıklaştırılmıştır. diyaloglar ağır psikolojik tahribat yaratabilir.
bangır bangır müzikten beyin damcıklaması geçiren çiçeği burnunda çiftimiz, hava almak ve romantizmin dibine vurmak için, diğer arkadaş çiftten önce dışarı çıkmış, turlamaktadırlar. greyfurt, can boğazdan gelir tadında kız arkadaşına sosis ekmek alır. fakat biraz ilerlemişlerdir ki, lanet olası pis bir it, en masum haliyle çiftimizin önünü keser.
- aman, aman, aman. hiiiiii yirim ben seninin o patilerini.
+ kliır, sen sevmek köpekleri? bende sevmek. (alakası yok halbuki, elin uyuz itiyle ne münasebeti olabilirki bu saatte? hatuna şirinlik yapcak ya?)
- öp bakiim. öp, öp muaah, muck.
+ kliır, biz var gitmek zorunda. saat uzadı. tolga ve x bizi beklemek. (aslında tolga ve x zerre kadar umurunda değildir. hijyen açısından kireçlenip gömülmesi gereken bu adi mahlukatı, kız arkadaşı şapur şupur öpmekte ve sosis ekmeğinden yedirmektedir)
tam bu esnada ibne hayvanlardan biri daha gelir. klıir denen zaat onada sarılır, öper koklar. greyfurtu bir bulantı almıştır. kusmak istemektedir ama gururu izin vermemektedir.
+ kliır, gitmek zorundayız. tolga ve ...(kliır lafını keser)
- biraz daha sosis bulabilirmiyiz?
işte bu "git sosis al" demektir. zira çevrede sosis ağacı yoktur. greyfurt işte tam o anda cebinde yeteri kadar para olmadığını farkeder. zira paralar tolgada ve abisindedir. "ulan çözücez artık bi şekilde" diyerek büfeye yol alır.
+ usta sosis varmı? (ulan az önce aldın ya?)
- tekmi çiftmi abi?
+ şey, ben çiğ alcam. yani bana 2 sosis ver. ekmek felan olmasın.
- çiğmi yiğcen? (arka taraftaki yavşak arkadaşları kıs kıs gülmektedirler. ibne büfeci, kıza şirinlik olsun diye sosis aldığını çok iyi bilmektedir)
+ köpeklere atcaz 2 tane işte. sen iki çiğ ver market fiyatından.
- abi sosiste az kaldı. gün ağarınca bütün barlar boşalır.
+ yeter, yeter. sen boş yollama kardeşini. al bak bu kadar var.
evet büfecide hafif ibnelik vardır ama delikanlı çocuktur. greyfurtu boş yollamaz. greyfurt 2 sosisle arkasını döndüğünde yaklaşık 20 kadar köpek kliırın etrafını sarmıştır.
"olsun 2 sosis atar kaçarız. zaten vakitte geldi" diye düşünerek hayvanoğlu hayvanların arasına girer.
kliır ise envayi çeşit mahlukata sıkı sıkı sarılmakta ve dana yalar gibi öpmektedir.
greyfurtu iice bir tiksinti alır. ejnebi kızlardan iyice soğumuştur.
kriz anı bununla bitmez. elindeki sosislerdenmidir? önceki husumetlerindenmidir? bilinmz, itler birbirleriyle yer yer kavga etmeye yer yerde havlaşmaya başlarlar.
ortalık karışır. greyfurtun boyunda köpekler, 2 ayaklarının üstüne kalkıp sosisleri kapmaya çalışmakta, greyfurt ise ulaştırması gereken 2 dal sosisi bin bir güçlükle korumaktadır.
sonunda üstü başı pati izi olmuş, sinirleri gerilmiş ve herhangi bir ite uçar tekme atmamak için kendini zor tutan bu fedakar şahıs klıirın yanına ulaşır.
en sert ifadesini takınan greyfurt, bir taş fırın erkeğinden beklenen celalle lafını sakınmaksızın şu sözleri sarfeder:
+ sosisleri vermek ve biz gitmek.
sosisler verilir ve hızla uzaklaşılır.
kıssadan hisse: hayvansever olmak doğaya saygısı olan herkesin görevidir. yani...abartmamak lazım.
son not: bodruma giderseniz köpeklerden uzak durun. itler telsiz felanmı kullanıyorlar bilmiyorum ama en ufak mevzuda hepsi orada. bu kadar çok itin bulunduğu mekan olurmu be kardeşim?
yıl:1996
yer:bodrum
taraflar: greyfurt ve kız arkadaşı(kliır-kepeksiz şampuanda ki gibi)
ön not: konuşmalar ingilizce olup, türkçeleştirilmiş ve cıvıklaştırılmıştır. diyaloglar ağır psikolojik tahribat yaratabilir.
bangır bangır müzikten beyin damcıklaması geçiren çiçeği burnunda çiftimiz, hava almak ve romantizmin dibine vurmak için, diğer arkadaş çiftten önce dışarı çıkmış, turlamaktadırlar. greyfurt, can boğazdan gelir tadında kız arkadaşına sosis ekmek alır. fakat biraz ilerlemişlerdir ki, lanet olası pis bir it, en masum haliyle çiftimizin önünü keser.
- aman, aman, aman. hiiiiii yirim ben seninin o patilerini.
+ kliır, sen sevmek köpekleri? bende sevmek. (alakası yok halbuki, elin uyuz itiyle ne münasebeti olabilirki bu saatte? hatuna şirinlik yapcak ya?)
- öp bakiim. öp, öp muaah, muck.
+ kliır, biz var gitmek zorunda. saat uzadı. tolga ve x bizi beklemek. (aslında tolga ve x zerre kadar umurunda değildir. hijyen açısından kireçlenip gömülmesi gereken bu adi mahlukatı, kız arkadaşı şapur şupur öpmekte ve sosis ekmeğinden yedirmektedir)
tam bu esnada ibne hayvanlardan biri daha gelir. klıir denen zaat onada sarılır, öper koklar. greyfurtu bir bulantı almıştır. kusmak istemektedir ama gururu izin vermemektedir.
+ kliır, gitmek zorundayız. tolga ve ...(kliır lafını keser)
- biraz daha sosis bulabilirmiyiz?
işte bu "git sosis al" demektir. zira çevrede sosis ağacı yoktur. greyfurt işte tam o anda cebinde yeteri kadar para olmadığını farkeder. zira paralar tolgada ve abisindedir. "ulan çözücez artık bi şekilde" diyerek büfeye yol alır.
+ usta sosis varmı? (ulan az önce aldın ya?)
- tekmi çiftmi abi?
+ şey, ben çiğ alcam. yani bana 2 sosis ver. ekmek felan olmasın.
- çiğmi yiğcen? (arka taraftaki yavşak arkadaşları kıs kıs gülmektedirler. ibne büfeci, kıza şirinlik olsun diye sosis aldığını çok iyi bilmektedir)
+ köpeklere atcaz 2 tane işte. sen iki çiğ ver market fiyatından.
- abi sosiste az kaldı. gün ağarınca bütün barlar boşalır.
+ yeter, yeter. sen boş yollama kardeşini. al bak bu kadar var.
evet büfecide hafif ibnelik vardır ama delikanlı çocuktur. greyfurtu boş yollamaz. greyfurt 2 sosisle arkasını döndüğünde yaklaşık 20 kadar köpek kliırın etrafını sarmıştır.
"olsun 2 sosis atar kaçarız. zaten vakitte geldi" diye düşünerek hayvanoğlu hayvanların arasına girer.
kliır ise envayi çeşit mahlukata sıkı sıkı sarılmakta ve dana yalar gibi öpmektedir.
greyfurtu iice bir tiksinti alır. ejnebi kızlardan iyice soğumuştur.
kriz anı bununla bitmez. elindeki sosislerdenmidir? önceki husumetlerindenmidir? bilinmz, itler birbirleriyle yer yer kavga etmeye yer yerde havlaşmaya başlarlar.
ortalık karışır. greyfurtun boyunda köpekler, 2 ayaklarının üstüne kalkıp sosisleri kapmaya çalışmakta, greyfurt ise ulaştırması gereken 2 dal sosisi bin bir güçlükle korumaktadır.
sonunda üstü başı pati izi olmuş, sinirleri gerilmiş ve herhangi bir ite uçar tekme atmamak için kendini zor tutan bu fedakar şahıs klıirın yanına ulaşır.
en sert ifadesini takınan greyfurt, bir taş fırın erkeğinden beklenen celalle lafını sakınmaksızın şu sözleri sarfeder:
+ sosisleri vermek ve biz gitmek.
sosisler verilir ve hızla uzaklaşılır.
kıssadan hisse: hayvansever olmak doğaya saygısı olan herkesin görevidir. yani...abartmamak lazım.
son not: bodruma giderseniz köpeklerden uzak durun. itler telsiz felanmı kullanıyorlar bilmiyorum ama en ufak mevzuda hepsi orada. bu kadar çok itin bulunduğu mekan olurmu be kardeşim?
(bkz: kızların vatan sever olması)
(bkz: hayvanların kız sever olması)
(bkz: kızların seraysever olması)
köpek: kö
kız: kı
kı:uy uy uy ne şeker şeysin sen öyle auyyyy. uh uh uh. auuuuuuuuh. hav hav.
kö:? mal mı bu?
abartıyorlar bazen.
kız: kı
kı:uy uy uy ne şeker şeysin sen öyle auyyyy. uh uh uh. auuuuuuuuh. hav hav.
kö:? mal mı bu?
abartıyorlar bazen.
ay çok şeker kelamını dillerine pelesenk etmiştir kendi büynelerinde. yine de genelleme yapmamak gerekir. değişik kızlar da var bittabi bu nefis hayatta.
kurban kesilirken de bakamazlar.
-ya yazık degil mi onlaraaa! hayvanlar insafsızlarr allah belanızı versiiinnn!
1 ay sonra:
- ay anneee pirzola nefis olmu$, ellerine saglık!
-ya yazık degil mi onlaraaa! hayvanlar insafsızlarr allah belanızı versiiinnn!
1 ay sonra:
- ay anneee pirzola nefis olmu$, ellerine saglık!
kimileri için hayvanseverlik; uzaktanseverliktir. yani onları uzaktan sevmek aşkların en güzeli.
daha çok kurban bayramlarında akıllarına gelen ve çeşitli çoşku dolu tepkilerle buna karşı duruşlarını belli etmeye çalışan, çoğu kızın dünya hayvan hakları gününün hangi gün olduğunu bilmediği halde sorduklarında hayvan sevgisiyle dopdolu olduklarını söyledikleri bir durumdur bu durum. genelde zamanla körelen, unutulan bir duygudur.(eğer dünya hayvan hakları günü ne gün sen biliyor musun, diye soracak olursanız bilmiyorum, ama en azından hayvansever oldğumu iddia etmiyorum.)
beni sevmedikleri surece tam bir hayvansever unvanina kavu$mu$ olmazlar.
yapmacık ve uzaktan ...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?