ramazanda sahilde icki icenleri önce cezaya carptirip akabinde belediyenin internet sayfasinda afise eden cemaatimsinin az bucuk yandan yemisi.
hadi diyelim ceza kestiniz. web sayfasinda afise etmek noluyormus. vergi kacirdigi icin kendine 9. kez af ilani saglayacak yasa tasarilariyla mesgul bir maliye bakanin ismi teshir edilmiyorken icki icenler mi size battilar. kisisel bilgilerin gizliligine noldu? nerede kendilerine göre yonttuklari özgürlügü yine kendilerine müslüman olarak dagitan sözde insan haklari cigirtkanlari? nerede?
önce belediyeye ait yerlerde ickiyi yasakladilar. sonrasinda ise sahillere uzandilar.
kim diyormus özgürlükcü liberalizmmis. kim bahsediyormus hakkini arayanadan "anani da al git"? kim diyormus bu sadece özgürlük savasidir diye?
arzu eden ramazan süresi boyunca gün icerisinde sokaktada yer ve icer. kendin icin yapmis oldugun bir ibadeti acliga katlanamadigin icin baskalari icin iskence haline getiriyorsan sen bunu bosuna yapiyorsundur. ayni sekilde 11 ayin sultani denilen bir ayda ickiyi birakip, sahte müslümanlikla baskalarini refuse etmeye calisiyorsan kisilik bozuklugun vardir. hemen tedavi edilmen gerekiyordur.
kendi dötlerinden uydurduklari yasama anlayislariyla inancli bir ilce yaratma sürecindeki bu adamlar acaba hangi partidendirler? hangi söylemlerde bulunuyorlardir? neleri savunuyorlardir? bakin iclerine kadar, cigerlerine kadar. o zaman göreceksiniz tarihi güzelliklere sahip bu ilcenin tarihi karanlik tarafini.
bir de merak ettimde: nerede bu sözlük mollalari? yapilan "dinen caiz midir?" cevaplasinlar hemen gari...
(bkz: siyasal islam)
üsküdar belediyesi
belediyenin yasağına karşılık olarak 19 kasım günü sokak ortasında yapılan içki içme gösterisi daha utanç verici olmuştur. yuva yıkar diyoruz, kötülüklerin anasıdır diyoruz ama çocuklarımıza böyle örnek oluyoruz. bence çözüm yolu bu değil. hele iletişim araçlarının sınırsız olduğu bu çağımızda. aynı belediye sahilde bundan sonra -gerçi yasak ama- seks yapılmayacak dese, bu gösteriyi yapanlar sokaktan geçenlere ne ikram edecek? merak duymaktayım.
siyasal islam’in hükmettigi, kendi varoslarinin dinciden gecilmedigi, yeminli cumhuriyet düsmanlarinin fatih’ten, sultanbeyli’den sonra en sevdikleri ilcenin yerel yönetim birimi.
bazi insanlarin belediyenin yapmis oldugu uygulamayi yine kendi kafalarina göre saptirmaya calismasidir aslinda bu uygulama.
belediyelerin görevi bütn yargi süreci gecildikten sonra örnegin cöp vergisini ödemeyen yüzsüzlerin afise edilmesi olabilirdi.
belediyenin görevi denize cöp döken ayilari zil takip oynatmak olabilirdi.
belediyenin görevi sahili güzellestirmeye calismak olabilirdi.
...
belediyenin yapmis oldugu bildigimiz psikolojik baskidir. dinin ticarette bildigimiz referans olarak kabul edildigi bir ilcenin alkol kullanan insanlarini afise etmeye calismasi düpedüz provakatörlüktür, haddini asmis tükürüklü degnekciliktir.
ah internetin dili olsa da %99’u müslüman oldugu söylenen bir ümmetin neden cocuk pornosunu aramada basta oldugunu anlatabilse.
ah su genclerin dedikleri yapilabilse de bastirilmis olan duygularini neden gemlemek zorunda olduklari izah edilebilse.
ah su istanbul’un dili olsa da orhan veli gibi günlük kültüründe yeri olan sahilde balik yiyip raki icmenin tarihini anlatsa.
ah su yazar anlatabilse ickinin zararlarini ve yararlarini bilmesine ragmen neden bu sürecin tehlikeli oldugunu.
sapla samani isteyerek karistirmayalim. olayin ne seksle alakasi vardir. ne de o kendini bilmez belediye tetikcisi tiplemenin toplanis sebebi bu yasagi protesto etmek isteyen kimselere karsi uyguladigi terbiyesizlikle.
belediyeler gerektiginde kendi sorumluluk alanlarinda düzenlemeler yapabilirler. ama bu tarz insanlari sindirmeye calismak ne demektir.
dötten örnekler veripte olayi hafife almaya calismayiniz. adim adim mollalistana gidiyoruz. yakinda gavur icadi bilgisayari bile bismillah’la actirtacaklar haberiniz yok.
bazi insanlarin belediyenin yapmis oldugu uygulamayi yine kendi kafalarina göre saptirmaya calismasidir aslinda bu uygulama.
belediyelerin görevi bütn yargi süreci gecildikten sonra örnegin cöp vergisini ödemeyen yüzsüzlerin afise edilmesi olabilirdi.
belediyenin görevi denize cöp döken ayilari zil takip oynatmak olabilirdi.
belediyenin görevi sahili güzellestirmeye calismak olabilirdi.
...
belediyenin yapmis oldugu bildigimiz psikolojik baskidir. dinin ticarette bildigimiz referans olarak kabul edildigi bir ilcenin alkol kullanan insanlarini afise etmeye calismasi düpedüz provakatörlüktür, haddini asmis tükürüklü degnekciliktir.
ah internetin dili olsa da %99’u müslüman oldugu söylenen bir ümmetin neden cocuk pornosunu aramada basta oldugunu anlatabilse.
ah su genclerin dedikleri yapilabilse de bastirilmis olan duygularini neden gemlemek zorunda olduklari izah edilebilse.
ah su istanbul’un dili olsa da orhan veli gibi günlük kültüründe yeri olan sahilde balik yiyip raki icmenin tarihini anlatsa.
ah su yazar anlatabilse ickinin zararlarini ve yararlarini bilmesine ragmen neden bu sürecin tehlikeli oldugunu.
sapla samani isteyerek karistirmayalim. olayin ne seksle alakasi vardir. ne de o kendini bilmez belediye tetikcisi tiplemenin toplanis sebebi bu yasagi protesto etmek isteyen kimselere karsi uyguladigi terbiyesizlikle.
belediyeler gerektiginde kendi sorumluluk alanlarinda düzenlemeler yapabilirler. ama bu tarz insanlari sindirmeye calismak ne demektir.
dötten örnekler veripte olayi hafife almaya calismayiniz. adim adim mollalistana gidiyoruz. yakinda gavur icadi bilgisayari bile bismillah’la actirtacaklar haberiniz yok.
#399495
üsküdar belediyesi’nin yasagina yönelik yapilmis olan gösteri hakkindaki baska bir degerlendirme yazisi ise asagidaki gibidir:
"bir süre önce göztepe’ye cami yapılmasını protesto için insanlar pazar günü göztepe parkı önünde toplanmıştı. birkaç konuşma yapıp doğılacaklardı. derken birkaç provokatör girdi araya, bağrış çağrış... ertesi gün gazetelere "gösteride olay çıktı" haberi yansıdı. sonra o provokatör danıştay cinayetini işledi. deniz som’un salacak’ta düzenlediği şaraplı protestoda aynı olay oldu. bir provokatör deniz’in yanına yaklaşıp yumruk atmaya çalıştı. sivil polisler aynı anda adamı derdest edip götürdüler (kurtardılar)... medyaya yine "olay çıktı" haberi hâkim oldu. taktik de bu zaten. en masum ve demokratik gösterilere karşı bile halkı yıldırmak. kim tezgâhlıyor bu senaryoyu peki? merak etmez misiniz!
bu arada bir gazete dün deniz som’un çoluğun çocuğun içinde içki içmesinin yanlış olduğunu yazdı. anlaşılan deniz som’un bir saatliğine sembolik bir protesto yaptığını duymamışlar da her gün orada çoluk çocuğun önünde içeceğini sanmışlar! belediyenin alkol içenleri cezalandırıp teşhir etmesiyle deniz som’un bir saatlik protestosunu aynı kefeye koymuşlar. bu çaba yerine şöyle sorular sorsak çok daha mantıklı olmaz mı?
- alkol konusunda çok duyarlı olan kimi belediyeler, yolsuzluklar konusunda neden hiç duyarlı değil acaba?
- yoksa alkol karşıtlığı, türban gibi duyarlılıkları öne sürüp gariban seçmenin aklını çelerek yağma ve talanı gözden kaçırmaya mı çalışıyorlar?"
melih aşık
http://www.milliyet.com.tr/2006/11/21/yazar/asik.html
"bir süre önce göztepe’ye cami yapılmasını protesto için insanlar pazar günü göztepe parkı önünde toplanmıştı. birkaç konuşma yapıp doğılacaklardı. derken birkaç provokatör girdi araya, bağrış çağrış... ertesi gün gazetelere "gösteride olay çıktı" haberi yansıdı. sonra o provokatör danıştay cinayetini işledi. deniz som’un salacak’ta düzenlediği şaraplı protestoda aynı olay oldu. bir provokatör deniz’in yanına yaklaşıp yumruk atmaya çalıştı. sivil polisler aynı anda adamı derdest edip götürdüler (kurtardılar)... medyaya yine "olay çıktı" haberi hâkim oldu. taktik de bu zaten. en masum ve demokratik gösterilere karşı bile halkı yıldırmak. kim tezgâhlıyor bu senaryoyu peki? merak etmez misiniz!
bu arada bir gazete dün deniz som’un çoluğun çocuğun içinde içki içmesinin yanlış olduğunu yazdı. anlaşılan deniz som’un bir saatliğine sembolik bir protesto yaptığını duymamışlar da her gün orada çoluk çocuğun önünde içeceğini sanmışlar! belediyenin alkol içenleri cezalandırıp teşhir etmesiyle deniz som’un bir saatlik protestosunu aynı kefeye koymuşlar. bu çaba yerine şöyle sorular sorsak çok daha mantıklı olmaz mı?
- alkol konusunda çok duyarlı olan kimi belediyeler, yolsuzluklar konusunda neden hiç duyarlı değil acaba?
- yoksa alkol karşıtlığı, türban gibi duyarlılıkları öne sürüp gariban seçmenin aklını çelerek yağma ve talanı gözden kaçırmaya mı çalışıyorlar?"
melih aşık
http://www.milliyet.com.tr/2006/11/21/yazar/asik.html
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?