kendilerini dört duvar arasında sıkıştırıp bırakan, halktan uzak kalmaya devam eden, muhalafet adına her türlü şeye karşı çıkan, kurultaylarını dikenli teller çevresinde gerçekletirip halktan olabildigince uzaklasmaya calisan, halkın sesine kulak verdigini sanan, alevileri arkasina alip oy avcılığı yapan, atatürkün partisiyiz deyip vazgeçilmez olduğunu sanan, atatürk’ün bugun yaşayıpta bu partiyi bu halde görseydi neler söyleyecegini tahmin edemedigim, türkiye solu her geçen gün bölünmesine karşın hiçbir şekilde bütünleştiri, birleştirici olmayan ve kanun önünde ve benim gözümde bütün partiler gibi aynı olan parti.
sanatsal verimliligi olarak bircok sanatciyim diyerekten gecinen insana örnek olabilecek kisilerden bir tanesi.
dünya artik ücüncü bir dil ögrenirken biz nedense eğitim sistemimiz içerisinde bir türlü tam anlamiyla önemini kavrayamadigimiz dil.
memeleri kendinden onbes metre önde giden abla.
sonuc itibariyle top yuvarlaktir, mac doksan dakika isler umitlerin kaybedilmemesi gereken mac.
avrupa sahnesinde boy göstermeye baslayan ve önceleri hemen hemen hepsi geri hizmet noktasinda calistirilmaya baslanilan, genel olarak kötü kosullarda hayati yasamaya calismis, emegi son zerresine kadar sömürülmüs, o topraklara ilk gidenler düslerinde kuramayacagi bir toplum icerisine düsüp evlatlariyla normalden daha büyük fikirsel ve ruhsal ayriliklara düsüp aile facialarini yasayan gurbetcilerin veyahutta o kitlenin (adina ne derseniz deyin) popüler insanlari olarak en önde yer alan ve türkçesi de inadina bizi yönetmeye çalışıpta yönetemeyenlere, gerzeklere,cahillere, örnek olarak verilmesi gereken grup.
muthis bir sesi vardir. kendisini ne kadar erken tanidigimi simdi daha iyi anliyorum ve seviniyorum.
ehmedê xani, 1651 yılında hakkarinin xani köyünde dünyaya gelmiştir. babasının ismi ilyastır. xani ismi hakkında çeşitli rivayetler vardır. bazı rivayetlere göre xani aşiretinden olması sebebiyle, bazı rivayetler annesinin isminin xanê olması sebebiyle ona xani deniyor.
ehmedê xani çok ileri görüşlüydü. mem û zinden de anlaşılacağı gibi, haksızlığa, zulme , gericiliğe, feodal düzene karşı cephe almış bu yolda hayli mücadele etmişti. zavallıların, yoksulların, çaresizlerin ve haksızlığa uğrayanların yardımcısı olmuştur. çağdaşı olan bazı bilginler gibi yöneticilere ve zalimlere dalkavukluk etmemiş, çıkar peşinde koşmamıştır. her zaman halktan yana olmuştur.
şêx ehmedê xaninin bize üç kitabı ulaşmıştır. mem û zin , nubıhara bıçukanv ve eqida imanê.
kısa hayatına çok şeyler sığdıran şêx ehmedê xani 1707 yılında doğubeyazıtta vefat etti. ziyaretgahı şu an doğubeyazıtta ishak paşa sarayının içerisindedir.
ehmedê xani çok ileri görüşlüydü. mem û zinden de anlaşılacağı gibi, haksızlığa, zulme , gericiliğe, feodal düzene karşı cephe almış bu yolda hayli mücadele etmişti. zavallıların, yoksulların, çaresizlerin ve haksızlığa uğrayanların yardımcısı olmuştur. çağdaşı olan bazı bilginler gibi yöneticilere ve zalimlere dalkavukluk etmemiş, çıkar peşinde koşmamıştır. her zaman halktan yana olmuştur.
şêx ehmedê xaninin bize üç kitabı ulaşmıştır. mem û zin , nubıhara bıçukanv ve eqida imanê.
kısa hayatına çok şeyler sığdıran şêx ehmedê xani 1707 yılında doğubeyazıtta vefat etti. ziyaretgahı şu an doğubeyazıtta ishak paşa sarayının içerisindedir.
(bkz: ugur kaymaz)
çamaşır makinaya atılması durumunda makina içerisinde bulunan muhtelif deliklere girip tıkanmasına ve evi su basması durumunu gerçekleştirecek çamaşır.
eskiden kalma bir gelenek olsa da gunumuzde ne kadar gecerliligi ve önemi var orasi kesinlikle tartisilabilinir insan.
her iki halk arasinda düsmanliklari arttiracak senaryolu program olduguna inandigim orgizasyon.
yakin tarihte en büyük cilelerine maruz kalmis insan toplulugu nasil olurda bugun baska halklara, insanlara insanlik disi muamelede bulunur dedirtip beynimi kurcalayan irk.
aslen tunceliliolan, ögretmenlik meslegindeyken sanatciligi tercih etmis, medyaya yansiyipta haber ajanslarindan aldigimiz en son duyumlara göre oglundan cok ceken ve bunlarla beraber kendisini samimi ve icten birisi olarak gördügüm kisi.
okan baygulgenin merak ettigim seysinden bir tanesi de sundugu programin format geregi mi yoksa kendisinin huy edinipte bundan zevk aldigi birsey midir her telefona baglanani kücük düsürme gayretini göstermesi.
sesiyle, görüsleriyle, hayati kavrayis bakimindan en cok begendigim ve sevdigim gercek sanatcilar arasinda olan hanimefendi.
o günler ne günlerdi diye düsünüp günesin dogusuyla batisina kadar cocuklugumun belli bir zamanini tükettigim, hicbir verimlilik alamadigim, her zaman gecirisim arkadaslarimdan, ailemden, sevdiklerimden uzaklasmami saglayan mekan.
gerçek hayatta tanımış olsaydım gönlümün kapılarını sonuna kadar açabileceğim insan.
elinde olsa bütün mozaikleri, fayanslari, mermerleri.. kafasında kırabilecek ölmüş siyasetçi.
insan hic düsünmez mi o kadar sene ugrasilipta ele gecirilmeyen sahis nasil oluyorda kisa bir sürede paketlenip hediye edilmistir. insan düsünmeden yapamiyor ve kendi kendime söyle diyorum:
-amerika yoksa bizi cok sevdigi icin mi onca sene kaybetmemize, onca insanin ölümünü beklemistir. yok sa bizleri birbirimize düsürecek insanlari secip, büyütüp, kullanip, sonrada yok mu ediyor
-amerika yoksa bizi cok sevdigi icin mi onca sene kaybetmemize, onca insanin ölümünü beklemistir. yok sa bizleri birbirimize düsürecek insanlari secip, büyütüp, kullanip, sonrada yok mu ediyor
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?