aello

marka giyme takıntısı olan çoğu kimsenin giydiği marka. türkiyede pek çok insan koştura koştura amerikalara kadar gelip yeni sezon alışverişi yapar, bu ne saçmalıktır, çüştür.

televizyonda her şarkı türkü söyleyene, her dizide göt göbek açana sanatçı denmez. sanatçı aydın kişidir, okuyandır, düşünendir. sanatçı, sanatını "şarkıcının" aksine para için değil, sanat, toplum ve/veya kendi için yapar. televizyon şaklabanlarının hiçbirinde yoktur o bahsettiğim nitelikler. televizyonda "sanatçı" olarak adlandırılan petek dinçöz, seda sayan, nihat doğan, ibrahim tatlıses, grup hepsi vs gibi kimseler götte uçuşan pirelerdir adeta, vasıfsızdırlar, osuruk koklamaya mahkumdurlar. fakat bazı şarkıcılar vardır ki hakikaten iyidirler, bunlar saygı ve sevgi ile izlenir, dinlenir.

çıplaklar kampına dönmüştür, tam olarak şu anda.

(bkz: ciplak bir erkegi mest edecek 99 hareket)
(bkz: ciplak gotle gunese bakmak )
(bkz: gece cirilciplak sozluge giren erkek)
(bkz: elde muzla ve ciplakken odaya birinin girmesi)
(bkz: ciplak olarak sozluge entry girmek )
(bkz: gece cirilciplak sozluge giren kiz)

edit:
bir yenisi,
(bkz: ciplak bir erkegi kizdiracak 99 hareket)

pek çok kişi bu eylem için bir ustadan yardım alır nasıl yapacağını bilmediği için. ancak amerikada durumlar böyle değil. hemen her ev, sahipleri tarafından boyanır. az önce denedim ben de, o rulo gibi fırçaya gereğinden çok boya bulamışım herhalde ki bütün boya üstüme sıçarı gözüme falan kaçtı. sonuç rezil. ne duvarı adam gibi boyayabildim ne de üstüme başıma sahip çıakbildim. kısaca duvar boyayacak şahsın, önce neymiş nasıl yapılırmış gibi bilgileri edinmesi lazımmış. yoksa böyle abuk sonuçlar çıkabilir. duvar boyamak diye hafife almamak lazım.

bir duvarın rengini değiştirmek, ya da yeniyse o duvar, ona badana falan yapıp renk vermek.

sigara içen birinin başına gelebilecek olay.

(bkz: insanın parasıyla kanser olması)

dinlerken, eğer aklınızdaki biriyle bağdaşırsa, insanın içini acıtmaktanda öte resmen parçalayan şarkı.

sıkıntıdan insanın evde, işte, okulda, sözlükte ya da benzeri yerlerde yapması mümkün olan şey.

her şeyin bir sonu vardır tümcesinden yola çıkılırsa, güzel şeyler biter ama her bitişin de ayrı bir güzelliği olabilir, malum yeni açılan kapılar, yelkenler vs vardır. evet. bunu anlatır bu başlık genelde.

(bkz: her sonun güzel bir şeyi vardır)

pek güzel sesi vardır bu şahsın.

fotoğraf da koymuşlar;

http://www.cumhuriyet.com.tr/?im=galeri&kid=217&sn=1#sd

hiç hoş olmayan durumlar bunlar...

meksika’da ortaya çıkan salgın sadece 13 günde 86 can aldı. yüzlerce kişi domuz gribi şüphesiyle karantinaya alındı. meksika’da tüm etkinlikler iptal edildi. herkese koruyucu maske takma çağrısı yapıldı. okullar, müzeler, kütüphaneler ve tiyatrolar, binden fazla kişinin hastalandığı salgını zapt etmek için kapatıldı.

abd yönetimi, domuz gribi ile ilgili gelişmeleri yakından takip ettiğini, vatandaşlarının panik yaşamasına gerek olmadığını açıkladı. beyaz saray sözcüsü robert gibbs, amerikan televizyonu nbc’ye verdiği demeçte, salgına karşı gerekli önlemlerin alındığını, başkan barack obama’nın da düzenli olarak bilgilendirildiğini söyledi. beyaz saray’ın, domuz gribinin abd’deki 11 vakanın dışında yayılması durumunda yapılacaklarla ilgili olarak da bir açıklama yapması bekleniyor. domuz gribi yüzünden meksika’da 86 kişi hayatını kaybetti.

dünya sağlık örgütü (dsö), meksika’da ölümlere yol açan domuz gribi virüsünün evrim geçirip çok daha tehlikeli hale gelebileceğini açıkladı. dsö yetkilisi keiji fukuda, telefonla düzenlediği basın toplantısında, ’’virüsün evrim geçirmesi kuvvetle muhtemel. virüs evrimleştiğinde, bunun halk sağlığı için çok daha tehlikeli hale gelmesi de açıktır’’ ifadesini kullandı.

dsö, dün meksika ve abd’de ortaya çıkan ve insandan insana geçen yeni a/h1n1 tipi domuz gribi virüsünün salgın hale gelme olasılığının yüksekliği konusunda uyarıda bulunmuştu.
...

(bkz: cumhuriyet portal)

içindeki top yer yer kedinin oyuncağı da olurdu o dönem.

akabinde insanı nezle edebilecek olan şey.

yanni’nin piyanosunda insanların kalbini çaldığı şarkı.

http://tinyurl.com/7jwcn3

ilk, one man s dream şarkısıyla tanıyıp, kendine hayran kalmama sebep olan şahane müzisyen.

(bkz: zıkkım)

toplumun ağzına burnuna eden iğrenç mahluk. insanları ağzında bu zehirle gördüğümde resmen içim acır, üzülürüm. bir de bütün zararlarını bile bile içemektedirler, "bağılmlısıyım ne yapayım"...
insanların canlarına, her saniye ölen zavallı hücrelerine yazık. insanı iradesizleştiren, özgürlüğünden alıkoyan; acizleştiren şeydir. üstüne üstlük bir de tonlarca para saçar bu insan bir pipi kadar bile olamayan lanet çubuk için, mutsuzluk çubuğu için. uzun zamandır tanıdığım bir arkadaşımın amcası ilk önce kanser olduğu için bacağını kaybetti. adam akıllanmadı, içmeye devam etti, bir elini kestiler. yine uslanmadı, öteki elini kaybetti. şimdi ne yapıyor bilmiyorum, bilmek de istemiyorum zaten.

içmeyin, lütfen...

insanın içinde ne kadar garez, öfke, sinir vs varsa hepsini en az yarım saat içinde alıp götüren ritim seksiyon aleti.