yeşil peri gecesi

tayfa75
hayat bugün, bir yanımızdan boğaz’ın serin suları akarken, kurumuş bir dere yatağı gibi ümitsiz. bir zamanlar buradan gürül gürül sular akardı. nereye gitti hayatın o güzel suyu? (sayfa201)
yaslibirkisarehindussedegunler
aşkı da acıyı da güzel tarifleyen kitap. daha önce yazılmış ancak bir daha hatırlatayım:

"ama biz yürüdükçe ısınmıştık, ısındıkça daha çok yürümüştük. ben ayak bileklerimin acısını hissedemeyecek kadar aşık olmuştum. ali gülümsedi, benim çağıl çağıl içim aktı.."
turfanda askin bayat gubresi
-----------------------------spoiler----------------------------:

hayatımın baraj sorusu: kemik kırığı mı daha çok acı verir, onur kırığı mı? cevap: kaçıncı kez kırıldığına bağlı. kemik kırığı ile duyulan acı birbiriyle doğru orantılıdır. kırığın şiddeti arttıkça acının şiddeti de artar. onur kırığı ile duyulan acı ise ters orantılıdır. darbe sayısı arttıkça hissedilen acı azalır, hassasiyet tabakası kalınlaşır. onur dumur olur. (sayfa:195)

düşmüş melekler kumpanyasıyız biz. hükmedemediğimiz kaderimizin elinde maymun olduk sonunda.(sayfa199)

-----------------------------spoiler----------------------------
mimilistik
bitmesin diye okumaya kıyamadığım, elimde, çantamda, yastığımın altında şekilden şekile giren kitaptır bu aralar.
kadına, erkeğe, hayata dair öyle tespitler var ki herkes okumalıdır. hayata dokunuyor, bir yerinden herkesin hayatındaki bir yaraya dokunuyor.
dili çok basit, kısa ve vurucu cümlelerle akıyor.

:-------------spoiler----------------------:
hayatta ben en çok babamı sevdim. ben ali’de babamı aradım. sonra babam yaşındaki adamlarda ali’yi aradım. babamda eski babamı aradım. bu zincir böyle giderken osman bende annesini aradı. ben kendimi annesiz hissettiğim için anne olmaya korktum. benden iyi bir anne çıkmamasından, kendi parçamdan yaratacağım varlığın, sefillikte beni geçmesinden korktum. doğurmadım. ama osman’ın annesi oldum. osman’ın annesi olduğum anlar bir sonraki güne uyanmama yaradı.
:-------------spoiler----------------------:
sipsi
spoiler diyelim spoiler olsun

delirmemek için ilaç alıyordum. delirmekten kastım, aklımın başında olmayışı değildi. aksine, aklım fazlasıyla başımda olduğu için delirmekten korkuyordum. iyice gerilmiş bir lastiğin kopması gibi ikiye bölünmekten, iki ayrı yöne şiddetle savrulmaktan, parçalarımın duvara çarpmasından korkuyordum..
ölmek evlaydı. ama insan ikiye bölünse bile ölmeyebiliyordu. ağır yaralı olarak yaşamaya devam ediyor, işin kötüsü kendinde son darbeyi vuracak gücü bulamıyordu. ölmek isteyip de ölememek korkunçtu. daha önce de başıma gelmişti. antidepresanlara aklımı başımdan uzaklaştırmak için ihtiyacım vardı.

spoiler diyelim spoiler olsun bitti

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol