3. nesil yeni bir bilgiç adayıdır.nicki dolayısıyla bursa ve ankara bağlantılı ya da burs alarak ankara’da okuduğu yorumunu yapabilirim. bu arada hoşgeldin
(bkz: fidel)
birinci ve ikinci nesilden farklı olmayan yazarlarıdır.tek eksiklikleir bu sözlüğü geç keşfetmiş olmaları olabilir.onlara da ayrımcı yaklaşmamak gerekmektedir.
ülkemizde türk-islam sentezi altında gerici faşist güçler tarafından teorize edilmeye çalışılan ve sola karşı dini duygular ile milliyetçi söylemler ile başarıya ulaştırılan birlikteliktir.
2004 yerel seçimlerinde ödp, emep, sdp, dehap, ötp ve shpnin yerel işbirlikleriyle kurulmuş olan birliktir.birlik birçok yerde asgari müştereklerde anlaşılamadığı ve kimi partilerin çıkar hesaplarına düşmesi karşısında başarılı olamamıştır.
(bkz: nato nun gizli orduları)
(bkz: nato nun gizli orduları)
kendisini sol olarak gören dangalaklar silsilesidir.solun en temel ilkelerini benimsemeden milliyetçi (ulusalcı) politika üzerinden halkın zihnini sol konusunda bulanıklaştırmaktadırlar.alman nazi partisinden esinlenerek kurulan bu hareket hangi akıl mantığı ile işlemektedir bilinmemektedir.
ilkelerde ve asgari müştereklerde anlaşıldığı taktirde zor olmayan hadisedir.türkiyede diğer ülkelere göre zor olmasının nedeni soldaki kafa karışıklığı ve kendisine sosyal demokratım diyen sağcıların zihinleri bulandırmasıdır.türkiyede 12 eylülden itibaren başlatılan sol avı başarıya ulaşmış ve solu temellerinden sarsarak kitelelerden ayırmıştır.bugün için sol bir kültürden bahsetmek zordur.ülkede sol kendisini doğru tanımlayabildiği ve de solun ne olduğu konusunda halkta bulanıklık olmadığı vakit olmayacak şey değildir.demokratik güç birliği yerel yönetimler için asgari müştereklerde anlaşamasa, sol olmayan kimi akımları içine alsa ve doğru bir şekilde örgütlenmese de gelecek için bir umut ışığı olmuştur.
(bkz: ne refahyol ne hazır ol)
28 şubat sürecinde toplum kesimlerinin laik ve laik olmayan diye saflara ayrıldığı bir dönemde ödpnin ikisinin dışında üretilebilecek seçenekler olduğunu halka açıklamak ve ikisinin de halk için olmadığını anlattığı slogandır.
(bkz: ne refahyol ne hazır ol)
ne yazıkki götten entry uydurmak kadar doğal bir süreç olarak nitelendirilebilecek durumdur.düşünerek tarih yazmak ile arasında bir fark yoktur, eğer göt diye ifade edilmek istenen şey beyin değilse.
türkiyeli ermenilerin 800 bin civarında ermeninin katledildiğini söyledikleri iddiadır.burada asıl önemli olan sayılar değil hangi niyetle hareket edildiği ve ne şekilde bu insanların sayısının azaldığıdır.
götten tarih yazmak her milletin ve halkın yaptığı bir şeydir.’’biz yapmıyoruz/yapmadık’’ demek iki yüzlülük ve kendini kandırmaktır.marx’ın dediği gibi ’’tarih, insanların amaçlarına ulaşmak üzere giriştiği faaliyetlerden başka birşey değildir’’.ayrıca yine marx’ın söylediği üzere ’’tüm toplumların tarihi sınıf mücadeleleri tarihidir’’.tüm bunlardan hareketle tarihi yazanların resmi ideolojinin sözcülüğünü yaptıkları unutulmamalıdır.alternatif tarih resmi ideolojiye ters düştüğü oranda kimi statükocu yapılar tarafından ’’götten tarih yazmak’’ gibi suçlamalarla da karşı karşıya kalabilecektir.
diğer dinlerde de görülmekle birlikte islamiyette hat safhasını yaşayan durumdur.islamiyetin ahiretten başka aynı zamanda dünyevi hayatı da düzenlemesi buna vesile olmayı gerektirmektedir.o nedenledir ki islam ülkelerinde laiklikten bahsetmenin çok da anlamı yoktur.islamiyetin dışındaki ülkelerde ise muhafazakar-sağ partiler bu durumu yaratmaktadırlar.
ahmet kayanın harika parçalarından bir tanesi.
ahmet kayadan her dinlediğimde farklı diyarlara gitmeme neden olan yusuf hayaloğlu türküsü.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?