confessions

sepulturk

- Yazar -

  1. toplam entry 8064
  2. takipçi 1
  3. puan 100496

sabri bogday

sepulturk
hükümetimiz ve cumhubraşkanmızın kankası olan ülkede idam edilmesine ramak kalmış berberdir. bizimkilerden hala ses soluk yok. kpara geleceğini duyduklarında terlikli adamları köşkte karşılamayı bilirler.

istanbul da olumsuz bir durum yaşanmadı

sepulturk
güvenliğimizin kimlerin elinde olduğunu gösteren cümledir. 1 mayıs 2008’de polisin vatandaşın canına resmen kasdettiği günün ardından yapılmış bir celalettin cerrah açıklamasıdır.

çünkü kaldırımda otururken kafasına tekme yiyen, gaz bombaları sayesinde ölüm tehlikesi atlatanlar insan değildir. insan olanın parası olması gerekir. madem taksim meydanında gösteri yapmak istiyorlar parayı bastıracaklar kardeşim. sen gerçek kişiliğinle ne geliyosun taksime. tüzel bir kişilikle gel milyonları olan bak bakalım olumsuz durumlarla kaşılaşıyor musun? gerçi yine karşılaşmadın, iki sıyrık için ağlama.

vakit

sepulturk
artık mide bulandırma oranlarının iyice tavan yapan gazetedir. yazarları hüseyin üzmez’in tecavüz ettiği iddia edilen 14 yaşındaki kız çocuğu için inanılmaz bir haber yapmışlardır. "adı kötüye çıkmış anne ile gezdiğinden sözü ciddiye alınmamalıdır".

sevgili akıl fikir dağıtılırken şemsiye ile gezen vakit gazetesi yönetim kurulu; bu ülkede hiç kimseyi başka birisi yüzünden suçlayamazsınız. insanların sizi suçlama nedenleri hüseyin üzmez değil sizin bu ortaçağdan kalma fikirlerinizdir. o sebepten suçu kimsede aramayın. ayıbınızla, terbiyesizliğinizle oturun.

türk polisi

sepulturk
katil ruhunu artık iyiden iyie ortaya koymuş, rezalet yuvası bir örgütlenmedir. 1 mayıs 2008’de gaz bombasından sebeplenen insanların nefes almaları sağlanması için gönderildikleri şişli etfal hastanesinin acil servis girişini gaz bombası atarak ne kadar gözlerinin döndüğünü göstermişlerdir. helal olsun vallaha ne diyelim.
http://www.ntvmsnbc.com/news/444803.asp

celalettin cerrah da gidip bunların yanaklarını okşamıştır an itibariyle.

adalet ve kalkınma partisi

sepulturk
1 mayıs 2008 tarihinden itibaren demokrasi ile alakalı hiçbir söz söyleme hakkı olmayan kendine müslüman bir parti ve hükümettir. demokrasiyi ancak başörtüsü özgürlüğü olarak gören bir bağnaz zihniyetin ürünüdür bu parti ve türkiye’nin kökünü kazımaya and içmiştir. üstelik bunu saman altından değil her şekilde göstere göstere yapmaktadır. yazık, çok yazık.

muammer güler

sepulturk
hakkında neler neler yazılabilecekken götümüze girme ihtimali yüzünden yazılamayan sermaye memuru, katil olmayı göze alabilecek kişi. bu sebepten kendisini sadece istifaya davet ediyoruz. terk etsin şehrimi de ülkemi de. sen benim valimsen yazıklar olsun bana.

1 mayıs

sepulturk
yapılan "dengeli güç" kullanımı konusunda disk genel sekreteri tayfun görgün yapmıştır;

"orantılı güç bekliyorduk ama bizi öldürmeyi göze almalarını beklemiyorduk, gözü dönmüş bu hükümetin. bu normal insan hali değil, gözü dönmüş bu hükümetin"

ayrıca sendikalar ölmeyi göze alamayacaklarından taksime yürüyüşü iptal etmiştir ve 100-150 kişilik bir grupla çelenk bırakmayı kabul etmişlerdir.

şimdi başbakan, vali ve emniyet müdürü adı altındaki bermuda şeytan üçgeni çıkıp "huzuru sağladık, güvenli bir 1 mayıs oldu" gibi açıklamalar yapacakalar. evet haklılar. insanları öldürmeye kalkarak insanların güvenliklerini sağladılar. bravo onlara.

beni şaşırtmayan edit: (bkz: istanbul da olumsuz bir durum yaşanmadı)

recep tayyip erdoğan

sepulturk
başbakan olabilmiş ama başka şeyler olamamış kişidir. ülkeyi kalkındıran, üretimi gerçekleştiren işçilere ayak takımı olarak kafasının hala ne kadar ortaçağ’a hasta olduğunu göstermiştir bizlere. bu kadar yasakçı bir hükümetin başbakanı olarak da hala demokrasiden bahsedebilmektedir kuyruğuna basıldığında. ne kadar acı.

haluk kırcı

sepulturk
bu ülkede ne kadar cahil, cühela olduğunun kanıtıdır. bir katile, "türkiye seninle gurur duyuyor" diyecek kadar eblek bir halkımız olduğunu bizlere göstermiştir. dudaklarından eksik olmayan salyaları ile ne denli iğrenç bir insan olduğu aşikardır.

eğer halkım bir vatansever arıyorsa göt korkusundan yurtdışına kaçan bir adam yerine, kendisine devlet tarafından yurtdışında okuma bursu verilmek istenmesine rağmen, ülkesindeki hayasızlara karşı direnmek için bunu kabul etmeyen deniz gezmişe, doğruları uğruna öldürmeyi değil ölmeyi göze alana bakmalıdır. kahraman oradadır.

muammer güler

sepulturk
vali olmayı şehrin sahibi olmak zanneden bireydir. 1 mayıs’ta halkın meydanını halka kapatarak ne denli dikta hastası bir insan olduğunu sağolsun bizlere göstermiştir. eğer şu anda 1 mayıs bu kadar gergin geçiyorsa bunun tek sorumlusudur bu adam. zira bütün sendikalar taksim kutlamaları için fedakarlıklar yapıp, uzlaşma yoluna gitmeye razıyken bu adam çıkmış "hayır efendim taksim’i kimseye yem etmem. ben orayı sermayeye, kutlamalara ayırdım" demiştir.

eğer birazcık sağduyu sahibi bir adam olsaydı bugünkü olaylar yerine, bir kaç bin kişilik gurpla gidip gösteri yapılacaktı, halaylar çekilecekti ve bitecekti.

1 mayıs

sepulturk
kendisini işine gelince demokrasi neferi olarak gösteren bir hükümetin, demokrasi adına sınıfta kalmayı bıraktım okuldan atıldığını bize resmeden bayramdır.

konu türban olduğunda, kapatılma olduğunda demokrasi adına mangalda kül bırakmayan akp hükümeti, konu işçilerin haklarını arama günü olduğunda onlara karşı 30.000 (otuzbin) adet polis kullanmaktadır. çatılara keskin nişancılar dikmektedir. önceden de dediğim gibi halkın meydanını halktan sakınmaya çalışmaktadır. e tabi sermayenin kölesi olmuş bir hükümetten de farklı bir şey beklememek gerekir. sermaye ne ister? çalışanın gıkı çıkmasın. e bizim köle hükümetimiz de "emriniz başım üstüne efendim" der ve uygulamaya geçer. yazık.

kemal dincer

sepulturk
galatasaray’a yağdırılan cezaların ardından, "lan kim lan bu gözlemcilerin başındaki adam" şeklinde bir düşünce belirdi kafamda. üşenmedim araştırdım, öğrendim. evet kendisi gözlemciler ve temsilciler grubu başkanlığına getirilen kişidir. görev aldığı süre boyunca da galatasaray’a süper anlamsız iki adet ceza vermiştir ki bunlardan bir tanesi saha kapatma cezasıdır.

peki kimdir bu arkadaş? ilk olarak belirtmke gerekir ki türkiye’nin en koyu fenerbahcelilerinden birisidir. eski bir basketbol oyuncusudur fenerbahcenin, ardından futbol takımında menajerlik yapmıştır. akıllarda kalan en muhteşem çalışması da bir fenerbahce-galatasaray maçında sahaya atılan çakıları gözlemciye yakatlamamak için adeta bir gudik gibi saklama çabasıydı.

tabi bu fanatik fenerbahcelinin gözlemciler grubu başkanı olduğundan bir çoğunun haberi yok. çünkü bizim muhteşem tarafsız medyamızın gıkı çıkmadı bu konuda.
2 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol