(bkz: babam ve oğlum)
vur-kaç özelliğinin en iyi kullanıldığı eycof-2de moğol ırkının gıcık atlı okçuları
ezginin günlüğünün, ölüdeniz albümünde yer alan muhteşem şarkı,sözleri şöyledir;
ey güzel ülke, uzak ülke
ey bilmediğim ülke
ne kendi isteğimle geldim sana
ne de soylu bir atın sırtında
beni, bu yiğit delikanlıyı
gençliğin ateşi sürükledi sana
bir de başımdaki şarap dumanları
bir de başımdaki şarap dumanları
ey güzel ülke, uzak ülke
ey bilmediğim ülke
ne kendi isteğimle geldim sana
ne de soylu bir atın sırtında
beni, bu yiğit delikanlıyı
gençliğin ateşi sürükledi sana
bir de başımdaki şarap dumanları
bir de başımdaki şarap dumanları
caiz değilin ingilizce yazılış şekli, caiz not ın kısaltılmışı
burjuvanın "demokratik-merkez sol" olarak bölünüp kendi sosyal sınıfının çıkarlarını savunan kesimidir.
"aynı anda nasıl kapitalizm ve komünizme karşı çıkıyorsun lan" dedirtecek,kendi kendinize karşımısınız sorusunu da akıllara getirenyemin
(bkz: tanrı milliyetçi türklere akıl fikir versin)
(bkz: tanrı milliyetçi türklere akıl fikir versin)
1902’de doğdum
doğduğum şehre dönmedim bir daha
geriye dönmeyi sevmem
üç yaşımda halep’te paşa torunluğu ettim
on dokuzumda moskova’da komünist üniversite öğrenciliği
kırk dokuzumda yine moskova’da tseka-parti konukluğu
ve on dördümden beri şairlik ederim
kimi insan otların kimi insan balıkların çeşidini bilir
ben ayrılıkların
kimi insan ezbere sayar yıldızların adını
ben hasretlerin…
nazım hikmet
doğduğum şehre dönmedim bir daha
geriye dönmeyi sevmem
üç yaşımda halep’te paşa torunluğu ettim
on dokuzumda moskova’da komünist üniversite öğrenciliği
kırk dokuzumda yine moskova’da tseka-parti konukluğu
ve on dördümden beri şairlik ederim
kimi insan otların kimi insan balıkların çeşidini bilir
ben ayrılıkların
kimi insan ezbere sayar yıldızların adını
ben hasretlerin…
nazım hikmet
matrisler ile sayısal işlem yapmak üzere hazırlanmış bir paket programlama dili
(bkz: matlab)
(bkz: sol gösterip sağ vurmak)
inşaatlarda can güvenliğini sağlamak ve inşaat sahasının düzenini korumak amacıyla konulan yasak,tabelası olmayan şantiyelere ceza uygulandığı gibi,yasağa uymayıp şantiye sahasına girenlere de ceza uygulanır.
aziz nesinin 2.dünya savaşının patlak verdiği yıllarda türkiyede yükselen faşizmin devamında chpli gençlerin zincirli hürriyet adlı derginin basıldığı basım evinin basması üzerine yazdığı parodi, ki şöyledir;
ey türk faşisti!
birinci vazifen türk matbaalarını yıkmak, makineleri ısırmak, demirleri dişleyip duvarlara saldırmaktır.
mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli, gazeteleri çamurlara serip üzerinde ağzın köpürünceye kadar
tepinmektir. bu temel partinin hazinesidir.
bir gün nümayiş yapmak için emir alırsan, bütün
polisleri yanıbaşında bulacaksın.
meydanlarda, kitaplarını yaktığın, namuslu insanlar, bütün dünyada eşi emsali görülmemiş şekilde işkenceye tabi tutulabilir. emniyet müdürlüğümüzde dövülebilir. demir ahmet tarafından sövülebilir. bütün malları mülkleri zaptedilmiş matbaaları yıkılmış, gazeteleri
kapatılmış, evleri tarumar edilmiş, çoluk çocuğu dağıtılmış, haneleri işgal, kendileri perişan edilmiş
olabilir. bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim
olmak üzere amerika’dan borç dahi alınabilir. hatta bu borç alınan paralar ziyafetlerde yenilebilir.
ey faşist yumurcakları! işte bu ahval ve şerait içinde dahi bütün bu yapılanları kafi görmeden, vazifen
matbaaları yıkmak, makineleri ısırmak, namuslu
vatanperverleri parçalamaktır. muhtaç olduğun kazma, balta, halk partisi”nin ambarlarında mevcuttur.
(bkz: aziz nesin)
ey türk faşisti!
birinci vazifen türk matbaalarını yıkmak, makineleri ısırmak, demirleri dişleyip duvarlara saldırmaktır.
mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli, gazeteleri çamurlara serip üzerinde ağzın köpürünceye kadar
tepinmektir. bu temel partinin hazinesidir.
bir gün nümayiş yapmak için emir alırsan, bütün
polisleri yanıbaşında bulacaksın.
meydanlarda, kitaplarını yaktığın, namuslu insanlar, bütün dünyada eşi emsali görülmemiş şekilde işkenceye tabi tutulabilir. emniyet müdürlüğümüzde dövülebilir. demir ahmet tarafından sövülebilir. bütün malları mülkleri zaptedilmiş matbaaları yıkılmış, gazeteleri
kapatılmış, evleri tarumar edilmiş, çoluk çocuğu dağıtılmış, haneleri işgal, kendileri perişan edilmiş
olabilir. bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim
olmak üzere amerika’dan borç dahi alınabilir. hatta bu borç alınan paralar ziyafetlerde yenilebilir.
ey faşist yumurcakları! işte bu ahval ve şerait içinde dahi bütün bu yapılanları kafi görmeden, vazifen
matbaaları yıkmak, makineleri ısırmak, namuslu
vatanperverleri parçalamaktır. muhtaç olduğun kazma, balta, halk partisi”nin ambarlarında mevcuttur.
(bkz: aziz nesin)
(bkz: bahçedeki sandal)
forumların ucuz çin mallarının pazarlara yayılması gibi,internet dünyasına yayılmasından sonra hızını alamayıp özgün bir şekli olan güzelim sözlüklere yayılması durumudur.
(bkz: yapmayın yaptırmayın)
(bkz: yapmayın yaptırmayın)
mecliste halkı yoksullaştıran,kendi sınıfının ekonomik üstünlüğünü korumak için her türlü cambazlığı yapan,ekonomik politikaları yobaz dedikleri kişilerle aynı olan, mitinglerle halkı sokağa döktürüp amerika ve ab karşıtı sloganlar atan ama özünde bunlarla daima işbirliği içerisinde olan ların mecliste olmasıyla aynı şeydir,tek fark birinin beyninin,diğerinin ise hem beyni hem de kafasının kapalı olmasıdır.
suç ve cezayı okumak
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?