nickullah entryoglu

balon icat. alıp da kullanmama rağmen, verdiğim 24 ytl’lik şampuan parasına yanmamdan başka bir b.ka yaramayan, saçı sertleştirip, kalın gibi gözüktürüp de, saç dökülmesini de kesinlikle frenlemeyen, para çuvallama işi.. tecrübeyle sabit olunup, kesinlikle tavsiye edilmez, ayrıca şampuanın paketi açıldığında da yanında promosyon olarak ’’tüy dökücü krem’’ çıkmış, dumurlardan dumurlara likitleşmeme neden olmuştur.

başlangıcında pek pozitif duygular içermese de, bittikten sonra insanı huzura erdiren yegane eylemlerden birisi olan, ara sıra yapılması gereken aktivite.

yalan aşktır, zira eğer bir kişiye, melankolik düşüncelerin sonucunda aşık olunduysa, ama platonik ama karşılıklı, kişi yeni bir aşkı düşünemez, ya da aşıklık durumunda olay mantık dışına da çıktığı için, böyle bir olayın da mantıklı görülmesi pek bir doğru değildir.
zira, bir aşk bitmeden diğer bir aşk başlamaz diye düşünmüşümdür hep.

+ selam tanrı, sen vardın, senin olduğunu da ben biliyodum ama, arkadaşlara şaka olsun, marjinallik olsun diye ööle diyodum ben yanee, ’tanrı yok’ diye. yoksa, seninle ne alıp veremediğim var benim.
- seni yaratırken dilini uzun tutmuşum, cehennemdeki katın marjinallik manzaralı olsun mu?
+ eh artık, giren şemsiye otomatik değildi değil mi?!!!??

giri$ini ilginç bir biçimde, ’’yıllar uzun’’ diye anladığım, ’’ule bende mi var acaba bi acaiplik?’’ dedirten, buna mukabil insanı triplere sokan, dinleyen melankolik bünyelere daha da bir ağırlık sevkiyat eyleyen süper bir sting parçası.. gitar soloları kendinizi sizden alır, benliğinizi başka alemlere daldırır; sanki ucsuz bucaksiz bir çöldeymişçesine, günün ağarmasını beklersiniz.. aynı zamanda bu şarkı öldürülmüş bir mühendis için yazılmıştır.
1987 çıkışlı nothing like the sun albümünün, en iyi parçalarından birisidir.

1989 çıkışlı sezen aksu soyluyor albümünden, mesaj içerikli olmuş olsa bile, yanlız sadece bira eşliğinde yaz akşamlarında gözlerde bir damla yaş ile dinlenildiğinde, iliğinize, kemiğinize kadar işleyebilen, içerisinde zerre alkol bulunduran şey içilmese bile enjekte edilmiş uyuşturucudan beter eden, yanaklarınızın üzerine seyrek biçimde yükselmiş kirli sakallarınızı dinlenildiği andan itibaren diken diken eyleyen, arka arkaya bilmem kaç sefer dinleyip de derin hayallere dalıp, sonunda iki damla gözyaşı ile abuk intihar muhabbetlerine dalmaktan kendimi alamadığım, girişi sanki hızlı bir havada geçecekmiş gibi görünse de, devamında şimşeklerin ardından yağan beklenmedik yağmur gibi, başınızdan boşalırmışçasına soğuk, yalnızlık ve ıslaklık ile sizi başbaşa bırakan mükemmel ötesi sezen aksu şarkısı..
şarkının düzenlemesi ve gitarları onno tunç’a aittir.

özellikle düzenlemesi ve kendinizi müziğine kaptırdığınızda tınılarını duyabileceğiniz ismail soyberk tandanslı bas tınılarıyla, hoş bir sezen aksu parçası. ’beni diğerlerinden ayrı yere koy, diğerlerinden bir farkım var herhalde’ demeye de getirir bu parça insanı.

bale üzerine tahsilat yapmış, 80’lerde oynadığı birkaç ibrahim tatlıses filmi ile bilinen, en çok şekerpare filmindeki rolü ile hatırlanan attila özdemiroğlu’nun oyuncu kızı.

yaprak özdemiroğlu ’nun babası, ve de zamanında yaşadığı büyük mujde ar aşkıyla hatırlanan, buna rağmen çaldığı çalabileceği bir sürü enstrüman da olan, bir sürü filmin de müziklerine hayat vermiş, türkiye’nin görüp görebileceği en büyük müzisyenlerden birisi..
müziklerine hayat verdiği filmler aşağıdaki gibidir:
kalbin zamanı 2004
gönderilmemiş mektuplar 2002
ağır roman 1997
akrebin yolculuğu 1997
manisa tarzanı 1994
gölge oyunu 1992
safiyedir kızın adı 1991
aşk filmlerinin unutulmaz yönetmeni 1990
arabesk 1988
afife jale 1987
kaçamak 1987
anayurt oteli 1987
muhsin bey 1987
gece yolculuğu 1987
asılacak kadın 1986
teyzem 1986
kupa kızı 1986
dul bir kadın 1985
kurbağalar 1985
züğürt ağa 1985
adı vasfiye 1985
fahriye abla 1984
şalvar davası 1983
göl 1982
seninle son defa 1978
delisin 1975
izin 1975
haşhaş 1975
arkadaş 1974
endişe 1974
zavallılar
kısa biyografisi ise;
attila ozdemiroglu 5 ocak 1943 tarihinde ankara’da dogdu. genc yasta muzige ilgi duymaya basladi. cesitli muzik aletlerini cocuk yastayken calmayi ogrendi ve okulda muzik etkinliklerine katildi. 1966 yilinda durul gence 5 orkestrasina girdi ve bundan sonra cesitli orkestralarda gorev aldi. besteci ve aranjor olarak cesitli eserlere imza atti. ajda pekkan, nilüfer, kayahan, sezen aksu gibi isimlerle calisti. filmlere muzikte yapan sanatci 6 adet altın portakal ödülü’nun sahibidir..

sezen aksu’nun 1989 senesinde fono’dan çıkardığı, yapıp yapacağı en iyi albüm olarak aklımda kalan içerisinde sırasıyla, birak beni, sinanay, gidiyorum, son bakis, yillar sonra, beni kategorize etme, belalim, kis masali ,aynalar, istanbul hatirasi ,zor yillar, gamsiz gibi hepsi de birbirinden değerli, hemen hemen hepsi kült olmuş, dillerde pelesenk olma muradına nail olmuş, her biri özellikle düzenlemeleri, melankolinin, gotizmin, hüznün, yalnızlığın tavan yapmasına sebebiyet veren sözleri ve de sezen aksu’nun her şeyiyle sezen aksu olduğu zamana denk gelen vokaliyle, eşsiz yorumuyla hayat bulmuştur her daim türk insanında.. buna rağmen kasedin oluşumunda sezen aksu’nun görüp görebileceği en başarılı müzisyenler de yok değildir.. sırasıyla arkasında her daim duran ve de türk müziğinin en önde giden liderlerinden birisi olarak gördüğüm attila ozdemiroglu, başarılı şarkıların efsane adamı onno tunc, turhan yukseler gibi isimler besteleriyle şarkılara hayat verirken, her birisi çaldığı enstrümanıyla türkiye’nin önde gelen isimlerin olan erkan ogur ,erdem sokmen, ismail soyberk, gurol agirbas gibi isimlerle, yine her daim yanında olan cihan okan da bu albümde etkili olmuşlardır..

kısacası, kelimelerin kifayetsiz kaldığı, özellikle aynalar parçasıyla beraber sırasıyla dinlenilen şarkıların insanın tabiri caizse damarından girip, uyuşturucu etkisi eden şarkılardır, her birisi yüksek tahribat gücü olan bombadan farksızdır, dinlenmez yaşanır, sezen aksu’nun en büyük sevilme sebeplerindeki olasılıklardan sadece birisidir.

sezen aksu’nun sezen aksu söylüyor albümünden müziği turhan yükseler ’e, sözü sezen aksu’ya ait, gitarlarda türkiye’nin en büyük belkide 5 gitaristinin içinde yer alan erdem sökmen ve de erkan oğur un olduğu, özellikle düzenlemesi ile insanı hayran bırakan buna ek olarak, bas gitarda gürol ağırbaş ın pek ağırbaşlı olamadığı süper ötesi, sezen aksu’nun en iyi olmasa da arada kalmışlar arasında yer bulmaya çalışılan, her dinlenildiğinde kendisine daha da bağlayan enfes şarkı..

düzenlemeci, piyanist, besteci müzik adamı. eurovision’da da pek bir görülmüştür; ama bünyelerce kendisi, daha çok, sezen aksu, ve de ajda pekkan şarkılarına yaptığı düzenlemeler ile hatırlanmaktadır.. aynı zamanda, düzenleme babındaki mükemmel diğer bir şarkısı için;

(bkz: aynalar)
(bkz: sezen aksu söylüyor)
(bkz: sezen aksu )

özellikle ismail soyberk’in çalmış olduğu muhteşem bas ve turhan yükseler’in mükemmel düzenlemesi ile, dinlenebilitesi daha da katlanan, sertab erener’in en iyi albümü değil, türk pop tarihi’nin en iyi albümlerinden birisi olarak rahatlıkla gösterilebilecek lal albümünün, sevdam ağlıyor, lal, rüya, gel barışalım artık ve büyü de gel ile birlikte en iyi parçası.

aslinda kötü olmasa da, sinemalarımızı şenlendirecek olan fantastic four filminin devam filminde pek hacı karakterli gösterilmeyen, kötünün her daim karşısında olup, iyinin kötü gün dostu, karizmatik marvel karakteri.

şu an gençler tarafından zevkle izlenmesi ve de müziklerini pinhani’nin yapması dışında kesinlikle bir bilgimin olmadığı kanal d’de yayımlanan dizi.

ondan daha önemli ve de değinilmesi gerekeni ise, dinlenildiğinde, çok fena koyan, acıtan, bir yerlerinize inme gelmesine sebebiyet veren parça. bir de, aşk varsa aşk, şarkının içinden bir türlü çekip çıkaramazsınız kendinizi. bilmediğiniz bir uçuruma sürükler sizi.

nilüfer’in 1992 senesinde çıkarmış olduğu, yine yeni yeniden albümünün en sağlam parçalarından birisidir, dinlenilmeli, dinletilmelidir

ilk defa 1990 yılında zagreb’de düzenlenen eurovision ’da görülen, başlarda kayahan’la çalıştıktan sonra mirkelam dahil olmak üzere birçok şarkıcıya aranjörlük yapmış aranjör, muhittin paydaş’ın oğlu müzisyen kişilik.

mirkelam’ın ilk klibinde, saçlarını aslan yelesi gibi yaparaktan bateri çalan adam olarak gönüllerde taht kurmuştur. ayrıca abi’de her an, yeni savaş sahnesine girilmiş bir filmden çıkma, danamsı bir görüntü de yok değildir...

boş koltuk adlı şarkısıyla ünlenen ilker çalışkan adlı zat ı muhterem ’ın, pek şukela şarkısıdır. pek hoş düzenlemesi de, iskender paydaş a aittir parçanın.

1962 senesinde çekilen ilk filmde oynayan oyuncularında 1991’de çekilen tekrar filminde oynadıkları, buna rağmen 62 yapımında robert mitchum’ın canlandırdığı ’’max cady’’ karakterinin adaşının canlandırdığı karakterin yanından geçemediği, aklımda kimi zaman sıkıcı bir film olarak yer edinse de, en iyi erkek oyuncu ile, en iyi yardımcı kadın oyuncu dalında oscar’a da aday olan, robert de niro ’nun mükemmel oyunculuğuna, onu pekiştiren, kaslı vücudu, ilginç dövmeleri, arada kalan bir insana ait olabilecek yüz ifadeleriyle artı olarak, buna rağmen yine mükemmel bir oyunculukla anthony hopkins ’e oscar’ı kaptıran, insani germekte de başarılı olan senaryosu ve de robert de niro’yu destekleyen oyunculuklarıyla izlenilmesi gereken martin scorsese filmi..

1991 senesinde martin scorsese’nin yeniden çekmiş olduğu, ve bünyesinde nick nolte, jessica lange gibi oyuncuları da barındıran cape fear filminin, robert de niro tarafından canlandırılmış kült karakteri.

1980 senesinde martin scorsese tarafından gerçek bir boksör hayatını anlatan bir filmden çıkma, kendisine bir ’oscar’ kazandıran robert de niro tarafından canlandırılmış, raging bull filminin baş kahramanı.

daha sonraları, robert de niro filmdeki jake la motta karakteri için teşekkür konuşması yaparken, gerçek jake la motta kendisini mahkemeye vermiştir.

kaynak: imdb.com

aynı zamanda yapmış olduğu 105’e yakın maçının, yaklaşık 90’ınını kazanan 1921 doğumlu boksördür kendisi.