bir zamanlar ben kucukken, kiraz tadında markasini simdi hatirlayamadigim bir oksuruk surubu vardi ki bence tadi muhtesemdi, kasikla icmek kesmezdi ben de siseyi dikerdim kafaya.
ocean’s eleven, ocean’s twelve.
en klise film repliklerinden biri.
artik sifresiz yayın yapan bir kanal.
onemli olan boyu degil islevi
çocukken "okut öğret ve nihayet, yurda yarar bir insan et" yerine soyle dedigimi hatirliyorum:
okut, öğret, beni hay et, yurda yarar bir insan et. hay etmek nasil olacaksa artik ..
okut, öğret, beni hay et, yurda yarar bir insan et. hay etmek nasil olacaksa artik ..
back to the future üçlemesi... ozellikle ikinci filmde mevcut bulunan iki tane marty mcfly’dan biri gitar caliyor biri de dinliyorken olanlar, aynı zamanda birinci filmde de yer alan "sanirim bunun icin henuz hazır degilsiniz" sahnesi.
epeydir ortalarda gorunmeyen ancak yeniden gorunecegine dair duyumlar alinan ses sanatcimizdir
adini okudugum ilk anda tiksindigim, tipik bir kisisel gelisim kitabi. baslik rahatsiz etti beni, sıkıldim, icim daraldı. ferrari’yi satmadan bilge olunmuyorsa ben senin kitabini okuyunca nasil bilge olacagim ki? cok lazımsa, ferrarimi satmadan da gelistiririm ben kendimi. zaten oldum olası kişisel gelişim konseptli kitaplardan hazetmemişimdir... yazarin internet sitesinde, kitaptaki her ogut madde madde yer aliyormus zaten, merak eden ordan okur,kitabi alip da yazara bir ferrari satin alacak kazancı saglamaya gerek yok aslinda.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?