asıl adı çakan veya çaga bey’dir.çaka bey, 1071 malazgirt meydan muharebesi’nin hemen sonrasında türkmenlerin çok kısa sürede anadolu coğrafyasına yayıldıkları dönemde, batı anadolu’da hakimiyet kurmuş ve türk tarihinin ilk deniz savaşı filosunu oluşturarak askeri başarılar kazanmış türk komutanı ve denizcisi.aynı zamanda ilk türk amiralidir.
...
görüldüğü üzere, anadolu’da türklerin ilk egemen oldukları yerlerden biridir aslında izmir ve çevresi.
bu yüzden ’gavur izmir’ tabirini kullanan zihniyet kesinlikle cehaletten ve de tarihi bilmemekten ötürü böyle bir gaflette bulunmuş demektir.
bir kere hayır dendiyse hayırdır.
israr edildiği takdirde denen evet de hayır olabilir.
sonuc olarak ısrar iyi bir şey değildir.
israr edildiği takdirde denen evet de hayır olabilir.
sonuc olarak ısrar iyi bir şey değildir.
usulca yağar bazen yağmur bir geceyarısı sanki kimse onu farketmesin diye,
taze bir genç kız gibi ürkek,aynı zamanda yaşadığı her anın hakkını verebilmiş bir bilge gibi cesur...
bu gece, hiçbir şey beni bu kadar keyiflendiremezdi seni farketmek kadar yağmur.
gibi bana saçma ama duygu yüklü cümleler sarfettirebilen bir meteoroloji vakası
taze bir genç kız gibi ürkek,aynı zamanda yaşadığı her anın hakkını verebilmiş bir bilge gibi cesur...
bu gece, hiçbir şey beni bu kadar keyiflendiremezdi seni farketmek kadar yağmur.
gibi bana saçma ama duygu yüklü cümleler sarfettirebilen bir meteoroloji vakası
herkes ya yeni sevişmiş ya bir türlü sevişememiş,ama hep herkesin dilinde, gönlünde,düşünde,uykusunda hep bir sevişmek arzusu
yanlış anlaşılmasın yargılama değil bu katiyen bilakis cenk etmek yerine sevişsin insanlar,atalarımız da böyle buyurmuş
ama bilincsiz bir okuyucu ’ulan millet her dakika seviştiklerinden hikayeler anlatabiliyor,bir ben kaldım sap’ zannedip hurra dalabilir ortama balıklama,abaza bir feryat,iç parçalayıcı bir figan ile..
not: tam bir amacı yok bu tanımın hatta sonlara doğru amacından sapmış bir vaziyette ama farklılıklar zenginliktir bazen(!)
yanlış anlaşılmasın yargılama değil bu katiyen bilakis cenk etmek yerine sevişsin insanlar,atalarımız da böyle buyurmuş
ama bilincsiz bir okuyucu ’ulan millet her dakika seviştiklerinden hikayeler anlatabiliyor,bir ben kaldım sap’ zannedip hurra dalabilir ortama balıklama,abaza bir feryat,iç parçalayıcı bir figan ile..
not: tam bir amacı yok bu tanımın hatta sonlara doğru amacından sapmış bir vaziyette ama farklılıklar zenginliktir bazen(!)
toplumun genelinin ona biçtiği rolü oynamak istemeyen kişinin karşısındakinin de toplumun geneline dahil olduğunu farkettiği ilk an sarfettiği cümle.
(bkz: sen farklıydın)
(bkz: sen farklıydın)
liseli vardı ya ah o liseli
kısacık etekli dar elbiseli
liseli vardı ya ah o liseli
lisenin en şirin o en güzeli
dizeleri ile dünyalara bedel şarkının konusu
kısacık etekli dar elbiseli
liseli vardı ya ah o liseli
lisenin en şirin o en güzeli
dizeleri ile dünyalara bedel şarkının konusu
annesi: oğlum gel buraya önce yemeğini ye,aç karnına dondurma yenmez.
oğlusu: ya bana ne! ali yiyor,ben de yiyeceğim!
annesi: ali bok yese sen de mi yiyeceksin!?
oğlan çoktan gitmiş bile
oğlusu: ya bana ne! ali yiyor,ben de yiyeceğim!
annesi: ali bok yese sen de mi yiyeceksin!?
oğlan çoktan gitmiş bile
bana dokunmayan yılan bin yaşasın da diyebilir bu insan.
sen, ben, o.. hepimiz sorumluluk almayan insanlarız aslında zira birazcık vatandaşlık bilincimiz olsaydı birazcık zoru goze alabilseydik, beni boşver gelecek nesiller daha güvenli daha saygın bir ülkenin evlatları olur hiç değilse der sağlam bir mücadele içinde olurduk.
sen, ben, o.. hepimiz sorumluluk almayan insanlarız aslında zira birazcık vatandaşlık bilincimiz olsaydı birazcık zoru goze alabilseydik, beni boşver gelecek nesiller daha güvenli daha saygın bir ülkenin evlatları olur hiç değilse der sağlam bir mücadele içinde olurduk.
çok küçükken hep uçabilmeyi isterdim,biraz daha büyüyüp ilk kez birinden hoşlandığımdaysa(platonik tabi) görünmez olabilmeyi çok istemiştim.
bir de şirinlerin köyünde yaşayabilseydim bari hiç yoktan bir iki gün.
o içimde ukde kaldı bir tek.
bir de şirinlerin köyünde yaşayabilseydim bari hiç yoktan bir iki gün.
o içimde ukde kaldı bir tek.
oral sander çok lezzetli yazmıştır bu kitapları evet, herkesin okuyup anlayabileceği dilden anlatmıştır yüzyıllara yayılmış olayları iki ciltte.
fakat; sadece onun yazdığı iki ciltlik bir eser ile siyasi tarih tanımı yapmak çok doğru bir yaklaşım değildir.
nitekim siyasi tarihle ilgili bilinmesi gereken en temel şey onun siyasetin tarihi olmadığı, uluslararası ilişkiler tarihi olduğudur.
fakat; sadece onun yazdığı iki ciltlik bir eser ile siyasi tarih tanımı yapmak çok doğru bir yaklaşım değildir.
nitekim siyasi tarihle ilgili bilinmesi gereken en temel şey onun siyasetin tarihi olmadığı, uluslararası ilişkiler tarihi olduğudur.
bir otorite tarafından kapatılması üzücü olur.
onun yerine insanların luzumsuzluğunu farkederek ilgilenmemesi her ne kadar ütopik de olsa ,daha şık dururdu.
onun yerine insanların luzumsuzluğunu farkederek ilgilenmemesi her ne kadar ütopik de olsa ,daha şık dururdu.
bir gün iş bulup zengin olduğunda tüm bilgiçlere kargo ile kurabiye yollayacak olan yazar
kehkeh
kehkeh
çalışanlarına ve de onların müşterilerine diplomasi dilinde olduğu gibi "good offices" hizmetlerini temin eden kişi,müdür
ıııı şimdi bir meslek grubu vardır..hayat kadınları hani..
onların halkla ilişkiler işlerini yürütecek beyfendiler vardır ya hani..
heh işte o ayıp sözcüğü söylemiyorum.o adamdan yoksa eğer kadın mesleğini kendi kendine icra etmek durumunda kalacağından başlıkta da belirtilen durum nükseder
onların halkla ilişkiler işlerini yürütecek beyfendiler vardır ya hani..
heh işte o ayıp sözcüğü söylemiyorum.o adamdan yoksa eğer kadın mesleğini kendi kendine icra etmek durumunda kalacağından başlıkta da belirtilen durum nükseder
bir toplum ;teknolojisini kendisinin üretemediği bir elektronik aleti/aletleri kullanıyorsa; teknolojinin sahibi olan toplum sürekli zenginleşirken kullanan toplum da sürekli fakirleşir,dışa bağımlılığı artar anbean.
(bkz: yiosa muzaffer hoca nın dersinde cep telefonuna elini sür)
(bkz: yiosa muzaffer hoca nın dersinde cep telefonuna elini sür)
konuşma dilinde yerine göre ’sure’ da denilebilir,aynı anlama gelir.
(bkz: ıkınırken uydurulan şarkılar)
lise hatta orta okul yıllarından kalma bir deyiş
-senden nefret ediyorum ama seni çok seviyorum!?
çocuktur,yapar,olur böyle şeyler
-senden nefret ediyorum ama seni çok seviyorum!?
çocuktur,yapar,olur böyle şeyler
geri dönüşümde kullanıldığında kansere sebebiyet veren bir hal alan prezervatifleri geri dönüştürerek tel saç tokası-firkete- üretmiştir çin.
bunun tespit edilmesinin ardından türkiye’de satışı yasaklanmıştır bu ürünlerin.
"made in china" ise 2635654 kere düşünüp öyle almak lazım gelir
bunun tespit edilmesinin ardından türkiye’de satışı yasaklanmıştır bu ürünlerin.
"made in china" ise 2635654 kere düşünüp öyle almak lazım gelir
devletlerarası problemleri çözmek amacı ile hareket eden uluslararası mahkemenin adı.
bu mahkemece yargılanabilmek için söz konusu iki devlet de aralarında tahkimname imzalayarak divana gitmeyi kabul etmiş olmak zorundalardır.
bu mahkemece yargılanabilmek için söz konusu iki devlet de aralarında tahkimname imzalayarak divana gitmeyi kabul etmiş olmak zorundalardır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?