mebs

allah’a(cc) teşekkür etmenin,şükretmenin bir ifadesidir.
bizim irademiz dışında allah’ın iradesiyle gelişen tabiat olayları sonucu olarak meydana gelen ve bizim için allah tarafından meydana getirilen bu nimetler karşısında bunları meydana getiren ve bizlere sunan yüce yaratıcıya yapılan bir şükürdür.

islamiyette ki çelişkiler, bu din hakkında sallamak ve yalan yanlış şeyler söylemek için uydurulmuş misyoner tezgahı anlamına da gelmektedir.
bir hıristiyanın bu gibi başlık açarak islamiyetin çelişkilerden ibaret olduğunu ima ederek böyle bir din olamıyacağına kadar varan söylemlerde bulunarak sallantıda olan kişilerin aklını çelerek kendince misyoner faaliyette bulunma olasılığıdır.
ancak şunu belirtmekte fayda vardır. lailahe illallah muhammedurrasulullah(allah’tan başka ilah yoktur,muhammed onun rasulu peygamberidir) lafzını kalben demeyen ve buna inanmayıp inkar eden her kim olursa olsun cennete giremeyecektir.bunda kesinlikle hiçbir çelişki ve şüphe yoktur.bunun tersi yönünde yapılan yorumların ciddiyeti harbiyesi olmamakla birlikte kafaları karıştırmaktan başka bir işe yaramamaktadır.
insanları yanlış yönlendirmeden, doğru bilgiler sunmak insani bir görev olmakla birlikte allah’ın da müslüman kullarına emr-i bil mağruf ve nehyi anil münker diye emrettiği(iyiliği emretmek,kötülükten nehyetmek) bir görev vardır.
diğer bir konu da müslüman olmayanların cennete girecekleri söylenmiş bu konuda da şunları söyleyebiliriz:
1- biz bir allah’a inanırız. onlar üç ilaha inanırlar. hz. isa’ya tanrının oğlu ve tanrı diyorlar. onlar melekleri kız gibi görüyorlar, biz ise, meleklerde erkeklik dişilik olmadığını biliyoruz. kur’an-ı kerimde buyuruluyor ki:
(allah ile birlikte başka ilah edinen cehenneme atılır. rabbiniz oğulları size ayırdı da kendisi için kız olarak melekleri mi edindi? elbette vebali çok büyük söz ediyorsunuz.) [isra 39, 40]

2- onlar tanrı gökte derler, biz allah’ı mekandan münezzeh biliriz.

3- biz semavi kitapların hepsine inanırız, onlar, kur’ana inanmazlar.

4- biz bütün peygamberlere inanırız, onlar, muhammed aleyhisselama inanmazlar. hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(bana iman etmeyen yahudi ve hıristiyan, mutlaka cehenneme girecektir.) [hakim]

5- biz hayrın ve şerrin allah’tan olduğuna inanırız, onlar, (tanrı kötülükleri takdir etmez) derler.
amentüye inanmayan cennete gider mi? yazar, allah’ın rahmeti her şeyi kuşatmış diyerek gavurlara da ahirette rahmet edileceğini söylüyor. rahman, dünyadaki her mahluka acıyan, rahim, ahirette yalnız müminlere acıyan demektir. allahü teâlânın rahmeti, şefkati dünyada müminlere ve kâfirlere, herkese birlikte yetiştiği halde, ahirette kâfirlere merhametin zerresi bile yoktur. işte üç âyet meali:
(kâfirlerin cami yapmaları ve diğer bütün [iyi] işleri, boşa gidecek, cehennemde sonsuz kalacaklar.) [tevbe 17](bunlara ahirette yalnız cehennem vardır. emekleri ahirette boşa gider.) [hud 15, 16]
(kâfirlerin dünyada yaptıkları iyi işler, çölde görünen seraba benzer.) [nur 39]
işte bunlardan ötürü cennete girecek olanlar allah’a ve rasulune iman eden müslümanlar olacaktır. günahkar olan müslümanlar cehennemde cezalarını çektikten sonra cennete girecekleri söyleniyor.inanmayan ve iman etmeyenler içinse ebedi cehennem olacağı belirtiliyor.
yani, islamiyet’te bir çelişki yoktur,insanların yaşantısında çelişkiler vardır cümlesini akla getiren bir başlık...

sağlık dağıtıldığı söylenen genelde mahalle,köy ve kasabalarda bulunan içerisinde bir uzman dr. bile bulunmayan acil müdahalelerde bulunan, önemli hastalıklara müdahale edemeyen ve devlet hastanelerine sevk eden, çocuklara vurulan aşılarla bilinen sağlık kuruluşu

93 harbi rus savaşı sonrası memleketleri batum’dan türkiye’nin değişik bölgelerine genelde artvin yöresine göç eden kişilere verilen isimdir.
zaten osmanlı toprakları içerisinde yer alan ancak daha sonra elden çıkan batum’da gürcülerle birlikte yaşayan mohti lazlar lazın hasıdır. nedeni de dil bilmelerindendir.
dilleri,örf ve adetleri gürcülere benzemesinden ötürü gürcü ve mohti lazlar için aynı millet ifadesi de kullanılır hatta bunu da şöyle bir hikaye ile örneklendirilir; yerde bir bok vardır üzerinden bir at arabası geçmiş bi tarafı laz bi tarafı da gürcü kalmış derler.
bildiğim birkaç kelimeleri şudur: çıkay momçi=su ver, ak mohti=çabuk gel, dosdibi=sus, makvali=yumurta, hoji=öküz, nana=anne, tuti=ayı gibi...
sevdikleri en güzel yemekler arasında, kara lahana yemeği, lahana sarması, mısır ekmeği yer alır...

güzel bir sözlük olmakla birlikte son zamanlar da küfür içeren sözcüklerin ve başlıkların kullanılmaya başladığı bu yüzden de üzüldüğümüz ve keşke böyle olamasa dediğimiz genel itibari ile güzel bir sözlük.
en güzel olanı da açılan başlıklara yapılan değişik yorumları görerek insan profillerini ve değişik yorumlar sayesinde yorum kabiliyetini de geliştirebiliyor olmaktır...

muhalefet ediyorum diye çok gülünç duruma düşen, konuştukça batan, battıkça daha da çirkefleşen, 4,5 yılda hiçbir yapıcı hareketi olmayan aksine ortamı geren ve iktidar partisinin puanlarını artıran bir hareket tarzı.

tiyatro sona erdi ve yönetmen oynanan oyunu noktaladı ’erken seçim’ düşüncesini akla getiren açıklama.
yazık ki vatandaş, yine bunların oyununa gelecek, meclise tekrardan sadece iki parti, solu temsilen chp, sağı ve diğerlerini temsilen akp gelmesi için oylarını kullanacak. aman sol gelmesin diyenler tek güçlü olarak gösterilecek olan akp’ye aman sağ,muhafazakarlar gelmesin denilerek te tek güçlü olarak gösterilen chp’ye oy verecektir. yapılan daha doğrusu oynanan tiyatronun amacı buydu ve tiyatro amacına uygun bi şekilde bu açıklamayla bitmiştir. yazık olacak bu memlekete, yazık oacak bu millete. keşke mantıklı olsak da bu oyuna gelmesek diye içimden geçiriyorum ve böyle olması için çalışıyor ve dua ediyorum.ne dersiniz yanlış mı düşünüyorum?...

ohh be dedirtecek ancak eksik olan bir durum. eksik olup da tamamlanması gereken ise hepsinin çekilip bizleri artık rahat bırakmalarıdır. yeter be kardeşim şiştik yani. her maçtan sonra hakemlere sallamalardan, teknik direktçr ve kulüp başkanının istifaya çağrılmasından, seyircilerin koyun yerine koyulup her hafta bu kişilerin sırtından milyarlar kazanılmasından, iki takım taraftarının birbirlerine düşman gibi davranıp öldüresiye saldırmalarından, maç sonrası başlayıp da hatta maçlardan önce başlayan ve iki üç gün süren futbol tartışma işkence proglamlarından vel hasılı kelam futbol adına herşeyden şiştik artık. çıkın hayatımızdan artık kardeşim rahat bırakın bizleri yav.

sanki normalde bir kaç hak din varmış gibi davranan kimselerin bu doğrultuda hareket ederek diyalog içersine girip genelde zararlı çıkılan bir durumdur.

insanın aklına şu da gelmiyor değil, bir yanımızda müslüman din kardeşlerimizin ırak’ta, filistin’de, çeçenistan’da, doğu türkistan’da, türkmen şehri kerkük’te, somali’de, keşmir’de, sudan’da, bosna-hersek’te, lübnan’da ve daha sayamadığımız bir çok ülkede kanı akıtılırken insan nasıl olur da dinler arası diyalog denilerek bu vahşeti işleyen kişilerle bu işe girişebilir.

yani biz diyalog miyalog aldatmacalarıyla uğraşırken öbür yanda müslüman din kardeşlerimiz katledilecek, ırzına geçilecek, soykırıma tabii tutulacak, iş mi yani şimdi bu...

senin dinini, peygamberini, kitabını kabul etmeyen inkar eden kimselerle diyalog mu olur yaa. bırakalım bu işleri, oyuna gelmeyelim akıllı olalım. millet aya çıkıyor biz bu safsatalarla ömür geçiriyoruz...

başlıktan da anlaşılacağı üzere darbe istemeyen demokrasiden çok seslilikten yana olanların isteğidir.

asker askerliğini yapar, hükümet hükümet olmanın getirdiği sorumluluğu bilip partizanı olsun olmasın tüm 70 nilyonun sorumluluğunu üstlenip ona göre çalışır, dış güçlerin oyuncağı olmaz, onların politikalarına göre davranmaz, onların kuklası olmaz, dışa bağımlı bir ekonomi politikası izlemez, dışardan borç alan buyruk da alır taviz verilmicek durumlarda da taviz vermek zorunda kalır gerçeğine göre hareket ederse ortalık gülük gülistanlık olma yönünde ilerler.

ama sen iktidar olur da muktedir olmazsan, elinde müthiş bir parlemento gücü olmasına rağmen kullanmasını bilmez abuk sabuk işler yaparsan, önüne gelen sana posta koyma pozisyonunda da olur, darbe söylentileri de olur, halk da isyan eder vel hasılı kelam sonuçta örneklerini gördüğümüz gibi sandığa gömülür gidersin..

haa bu demek değildir ki darbe olsun, kesinlikle darbe çözüm değildir.yeni bir kaos ortamı oluşturmaktan ülkeyi bi 100 yıl daha geri götürmekten başka bir işe yaramayacaktır. en iyisi demokrasinin gereği cumhurbaşkanının seçilmesi ve akabinde hemen erken genel seçime gidilmesidir diye düşünüyorum...

bitiş,nihayete eriş,varılan son nokta gibi manalar içerse de aslında ebediyyetin sonsuzluğun başlangıcıdır son.

yani hayatımızın son bulması nasıl ölümse ve ölüm ebedi hayatın nasıl başlangıcıysa, son da böyle birşeydir aslında bitti denildikten sonra yeni bir başlangıçlar muhakkak ortaya çıkacaktır. bu genelde böyle olmuştur olmaya da devam edecektir gibi görünüyor. yani son diye birşey yoktur şu hayatta...

muhafazakar dini vecibeleri yerine getirmede hassas kimselerin allah’ın emri olan tesettürün örtünmenin bir aracıdır.

bu örtünme biçimi ülkelere, örf ve adetlere göre değişmekte olup genel manada vücut hatlarını belli etmeyecek şekilde örtünme prensibine uyulması yönünde giyilen giysilerden biridir.

başka türkiye yok lafının mecazi anlamda kullanılıp bazı tehlikeli durumlara dikkat çekilen,600 küsür yıllık osmanlı imparatorluğundan sonra yerine, akıtılan şehit kanlarıyla, verilen istiklal mücadeleleriyle kurulan, hakikaten allah’ın bir lütfu olan taşıyla,toprağıyla her karışıyla muhteşem bir ülke...

ancak dış güçler tarafından hiç de sevilmeyen, hep kendilerine bağımlı,uşak konumunda biz ne dersek o olur, siz hiçbirşey yapmayın, gelişmeyin,yerinde say komutunda olun gibi düşüncelere sahip kişilerin iç uzantıları pozisyonundaki kişilerin marifetleriyle şu zamana kadar bir türlü ayağa kalkamayan ve gerçek kimliğini yaklayamayan bir ülke konumuna getirilen bu güzel ülkemiz, gittikçe gerilmek de,sınıflara ayrılmakta, parçalanmaya çalışılma tehlikesiyle karşı karşıya kalmaktadır.

bizler 70 milyon müslümman türk evladı olarak bizlere sunulan bu önemli bir sıtratejik konuma sahip ülkemizin bu tehlikelere karşı uyanık olmamız ve oyunlara gelmememiz lazım olduğuna inanıyor ve tekrar ediyorum başka türkiye yok!...

insanın tüylerini ürperten ne oluyor bu memlekette ne zaman adam olcağız da darbe muhtıra tarzından kelimelerinin geçmediği korkularının olmadığı bir ortamda beraberce, özgürce, inandığı gibi yaşama, demokrasinin gereği olan çok sesliliğe saygılı, irtica-mirtica,gerici-yobaz,laik-anti laik, sağcı-solcu, alevi-sünni gibi ayrımların yapılmadığı bir ortamda beraberce yaşamayı ne zaman öğreneceğiz düşüncesini tekrardan akla getiren bir açıklama.

ve ne üzücüdür ki genelkurmay gibi bu devletin ve milletin toprak bütünlüğünü korumakla yükümlü olan bir kutsal kuruluşun halkın gönlünde ayrı bir yere sahip olan bir makamın bu denli birleştiricilikten,demokrasinin gerekliliklerinden uzak bir açıklamada bulunması, bu vatan ve milletin, dini imanı,namusu,şerefi ve haysiyetini korumak için canını gözünü kırpmadan verecek, geçmişte veren hala da vermekte olan dini bütün insanları gerici,yobaz,rejimi tehdit eden potansiyel düşman olarak görmesi ne acıdır.

halbu ki chp ile ortak hükümet olarak iktidara geldikleri 1973 yılı olması lazım yani o zamanlar yapılan müthiş hamleler ağır sanayi hamlelei,açılan temeli atılan fabrikalar,çiftçiye,üreticiye,çalışana,emekliye kısacası vatandaşın her kesimine yapmış olduğu inanılmaz destekle bu ülkenin onlar iktidara geldiği zaman rejim tehlikesi yaşamayacağı tam tersine ülkenin şaha kalkacağı, uşak değil lider bir ülke olması için mücadele edileceğini göstermişlerdir.bunu 1997 yılında tekrardan iktidara geldikleri ve dyp ile koalisyon kurdukları 54.hükümet zamanında da bu gerçekleri gözler önüne sermişlerdir.

ancak burada esas anlaşılması gereken olay, ülkenin böyle kendi ayakları üzerinde ayağa kalkmasını, uşak, dışa bağımlı, birilerinin kuklası konumunda değil milli imkanlarıyla, içerisinden yetişdirdiği bilim adamlarıyla ayağa kalkıp güçlü,lider bir ülke olunmasını istemeyen dış güçler ile ortak hareket ederek ülkemiz üzerinde söz sahibi olmak isteyenlerin iç uzantısı konumunda olanların kışkırtmaları ve spekülasyonları sonucu ülke gerilmekte ’rejim tehdit altında, ülke elden gidiyor, bunlar şeriatçı asacak kesecekler, ülkeyi mahvedecekler, atatürk türkiyesini yıkıp şeriatın hakim olacağı karanlık zamanlara götürecekler’ gibi söylemlerle vatandaşın kafasını karıştırmakta, moralini bozmakta,huzurunu kaçırmaktadırlar.

halbuki bunun doğru olmadığı uydurma birer aldatmacadan ibaret olduğunu bu ülkede yaşayan 70 milyon müslüman türk evladı bilmektedir ve bu zamana kadar da böyle olagelmiştir. taa ki oyunlar oynanıp, kışkırtmalar yapılıp, gerçeklerden ziyade yalan yanlış söylem ve iftiralar ortaya atılıncaya kadar.

işte bunun içindir ki, bizlerin bu tür söz ve söylemlere itibar etmeden beraberce, lazıyla,kürdüyle,alevisi sünnisiyle,müslümanı gayri müslimiyle hep beraber bu ülkenin kurtuluşu, huzuru, refahı, yeniden yaşanabilir büyük türkiye, lider ülke türkiye için çalışmamız,birlik olmamız ve ayrılıklara düşmeden birbirimize düşman olmadan kardeşçe yaşamalı ve dış güçlerin oyunlarına alet olamamlıyız diye düşünüyorum.

başka türkiye yok bunu unutmayalım birlik olalım bir olalım özümüzden kopmadan hayatımızı en iyi şekilde idame ettirmek için çalışalım çalışalım çalışalım...

merkezi ankara da bulunan, devletin zirve yöneticisinin ikamet ettiği şu anda ki misafirinin pek de dışarıya çıkmayıp içerisinde bulunmasından zevk aldığı, genişçe,büyükçe bir mekan.
şimdi de buraya girecek kişinin belirlendiği ancak belirlenecek kişinin adı ve kimliği üzerinde yoğun tartışmaların olduğu, ancak bu köşkün bu tartışmalara katılmayıp ’benim için farketmez kim gelirse gelsin’dediği bir mekan...

yumruk kadar gıravat takıyorum hala bana gurci diyorlar sözüyle tanınnan, doğuştan lise mezunu olduklarını ileri süren, benim etrafımda da bolca bulunan, hemen hemen hepsinin benim de oradan gelmiş olduğum batum’lu olmasından ötürü kan bağımız bulunduğu ve bu yüzden de ayrı yetten sevdiğim kişiler olup, birçok ortak yönümüzün olması, örf ve adetlerimizin hemen hemen aynı oması hatta dillerimizin bile birbirine benzemesi bizi birbirimize daha da bağlamakta.bu arada ben mohti lazım onlar gürcü. esasında hepimiz türküz hepimiz müslümanız başka söze ne hacet.

allah’ın müslüman kullarına yapılmasını emrettiği sabah,öğle,ikindi,akşam ve yatsı diye adlandırılan namaz ibadetinin vakit sayısı.yapılmasında bedenen ve ruhen de yararlar olan namazın vakit sayısı.

bir insanı aşağılayan,küçük düşüren hiç de yakışık olmayan cümleler topluluğu.yapan kişinin karşısındakini küçük ve zayıf görmesinden ötürü meydana gelen kendin için istemediğin birşeyi başkası için de isteme sözünü hatırlatan yapılmamasında hayır olunan bir vaka.

muhalefet yapıyorum diye kendilerini rezil eden ve halk nazarında kredileri tükenmeye devam eden chp’nin yeni bir muhalefet anlayışının tezahürü olan bir rakam.neymiş efenim meclis toplanma sayısı 367 olacakmış yoksa işi anayasa’ya itiraza taşırlarmış falanmış filanmış.ya bırakın bu işleri bu zamana kadar böyle bişey olmamış meclis başkanı toplanma yeter sayısı olan 184 kişinin olmamasından şüphe ederse yoklama yaptırdığı anayasa da belli iken yani toplanma yeter sayısı 184 olarak belli iken işi yokuşa sürmenin muhalefet yapıyorum diye kendini halk nazarında bitirmenin ne mantığı olabilir anlamış değilim biri bana anlatsın.haa akp’nin tutumu doğrumudur yanlışmıdır bu ayrı bir konu onu tartışırız ama böyle bir konuyla karşımıza çıkmayın lütfen.lütfen...

insanların insanlıktan çıkıp ne idiğü belirsiz kişilerle birlikte kamera karşısına geçip hiç sıkılmadan utanmadan karşı cinsle hayvani bir ilşkiye girdikleri ve bunu da cd-dvd şeklinde piyasaya sürdükleri ve iyi para kaldırdıkları hiç de sağlıklı olmayan film türü.işin kötüsü bunu ailece izlemeye kadar götüren sapıkların da türemesine neden olmasıdır.