çağı içinde farklı olan, uç noktalarda dolaşan insanlar sıradan insanları korkutur, kendi sıradanlıklarını fark ettikleri için içlerindeki yıkıcılğı ortaya çıkarır düşüncesinin sonuçlarını çok net görebildiğimiz film.
muhtemelen çekilmiş en dramatik ve savaşın saçmalığını en net biçimde göstermiş birbirinden ünlü bir çok oyuncu ve hans zimmer in müthiş soundtrackleriyle unutulmaz bir şölene dönüşmüş film. her sahnesi birbirinden etkileyici olmakla birlikte askerin karısına döneceğim ama bir daha eski ben olmayacağım burda kirlendiğimi hissediyorum dediği sahne deli bir sahnedir. mimiklere ve witt karakterine dikkat etmek gerekir.
2007 yapımı steven sawalich filmi. gerçek bir hikayeye dayanır. vietnam da duyma yetisini kaybeden richard pimentelin amerikadaki engelli kişilerin sosyal haklara sahip olması için verdiği mücadeleyi çarpıcı bir dille anlatırken bir yandan da bu mücadele esnasında kendi hayatındaki değişiklikleri, kazandıklarını ve kaybettiklerini objektif bir gözle anlatır. engellilerin hala sosyal haklarının, sosyal haklarını bırakın yaşamlarını sürdürmelerini sağlayacak cevresel düzenlemelerin bile yapılmadığı ülkemizde herkesin izlemesi gereken bir film.
büyük göndermeler filmi. eğer doğru zamanda izlenirse kesinlikle hayatınızın filmi olabilecek yok illa eleştirel gözle bakacam derseniz sean penn in yönetmenliğinden, chapterlara ayrılmasına kadar pek çok şeyi eleştirebileceğiniz ama bir şekilde bir yerde evet iyi film demeden de edemeyeceğiniz lord byronun dizeleriyle açılan, beklenmedik bir sonla biten ağlatmasa da göz yaşartan film. ve işte başlangıç dizeleri:
there is a pleasure in the pathless woods
there is a rapture on the lonely shore
there is society,where none intrudes
by the deep sea,and music in its roar:
i love not man the less,but nature more...
there is a pleasure in the pathless woods
there is a rapture on the lonely shore
there is society,where none intrudes
by the deep sea,and music in its roar:
i love not man the less,but nature more...
müzik kadar görselliğinde ön planda olduğu, içten samimi belgesel film. izlandaya aşık eden izledikçe daha çok içine çeken muhteşem ötesi film.
2007 yapımı kenneth branagh yapımı sadece 2 oyuncusu olan-ki bunlar michael caine ve jude law olunca daha da etkileyici olan- türkçeye öümcül oyun olarak çevrilmiş film. ölümcül bir zeka oyununu anlatır. mekansal olarak etkileyicidir.
francisco vargasın 2005 yapımı siyah beyaz 98 dakikalık filmi. 70lerdeki çiftçi ayaklanmaların anlatır. bol ödüllü özellikle angel taviraın performansıyla daha bir etkileyici olmuş film.
izlenmesi için alt yapı gereken tarkovski filmi. ana karnına, isaya ve kültür endüstrisine sarsıcı göndermeler yapar.
2006 goran dukic filmi. aynı zamanda tom waits ile taçlanmış enternalı bile salladığı düşünülen film. intahar, mucize, süpriz ve daha pek çok şeyi içinde barındıran film. büyük umutlarla izlenirse hayal kırıklığı ama beklentisizce izlenirse çok şey olabilecek mucize filmdir. soundtrackleri muhteşemdir.
lauberge espagnoledir doğru yazılışı. imdb notu 7.4 olan erasmus ile ilgili en keyifli ve erasmusa giden herkesin kendinden birşeyler bulabileceği, erasmusun kişiyi ne kadar değiştirdiği ve geliştirdiğini anlatan hem eğlenceli hem duygusal film.
kendini sözlüğe entry girmeye adamış sözlük admini.
hazır değilken, yeterli donanımınız yokken okursanız korkutan, ürküten, hatta yaşamaktan soğutan, her adımınızda gübah işlediğinizi hissettirme potansiyelini de içinde barındıran kutsal kitap
soykırımla suçlanan sudan devlet başkanının da katılacağı ve böylece yine dünya basınından bir çok tepki aldığımız ve almaya devam edeceğimiz, afrikaya 15 yeni elçilik kurma yolunda adım atmamızı sağlaması ve sermaye sahiplerinin parasına para katma yollarını açması düşünülen zirve!
star tvnin büyük adaya yerleşme düşüncesini müşerref olmadık efendim diye haber yaptığı kişidir.
7 ya da 9 dagcının daha öldügü dag.
antalyaya giderken yolun sonu antalyaya varısın simgesidir. kepez artık daglık son noktadır. ordan aşagıya inince antalyadasınızdır. kocaman çam ağaclarının arasından antalyaya bakmak muhtesem bir deneyimdir. deneyimdi... kepez artık antalya girişinde corak bir yükselti olarak bilinecektir bizden sonraki nesiller tarafından.
bazen olmuyor bazen ne yaparsan yap olmuyor bazen diye sürekli iç geçirmeme neden olan yazardır. hayatıma hiç bir zaman algılayamayacağı büyüklükte katkılar yapmış, beni büyütmüş, sakinleştirmiş, olgunlaştırmıştır. zaman hayatlarımızı farklı yönlere savursa da hiç bir zaman unutulmayacak çok değerli herşeyden öte dosttur.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?