galahad

Bitirdim.
İlk sezonu da ikinci sezonu da son derece başarılı olmuş.
Ancak ikinci sezona ayrı parantez açmakta fayda var. Çünkü ders niteliğinde bölümleri var. İzlerken, ulan harbiden de bunlara gerçek hayatta dikkat etmek lazım... dedirtti.

Yani cinayet konuları zaten polisiyenin olmazsa olmazı. İkinci sezonda bunun dışında çıkıp, farklı konularda ve suçlardan konular seçilmesi harika olmuş.

Özellikle tecavüz ve sosyal medya kullanımıyla alakalı bölüm bu konuda zirve...

Oyunculuk ne durumda peki?

Cevap; Muazzam seviyede. Hatta bu kadar iyi oyunculuğu nasıl yapıyorlar aklım almıyor.
Eğitimli, kariyerli insanlar/oyuncular biliyorum ama dışarıdan izlesen, gerçekten bunlar suçludur diyebilirsin. Öylesine inandırıyorlar. Şaşırtıcı.
Ben mi abarttım bilmiyorum ama her bölümdeki konuk oyuncular beni çok etkiledi.

Yani kit harington bile gözüme batmadı... o kadar diyeyim.

Şimdi bu dizi izlenir mi ?

Cevap; her türlü izlenir ve izlenmeli. Polisiye seviyorsan zaten kaçırman mümkün değil ama yok efendim bu tür beni bayıyor, aksiyonsuz sahnelerde yoruluyorum diyorsan bile bu dizi türü sevmek için ideal.

Sebebi, olayın sadece tek mekanda yalnızca sorgu odasında geçmesi. Uzun uzun suçluların hayatına falan detaya girme yok. Bayma derdi de yok...

Kesin izlenmeli diyorum ve genel puanım 8/10

Konusu açılınca ben de ps4'e tekrar indirip, bakayım dedim.
Oyun neredeyse hiç oyuncu kaybetmemiş. Hiç oynanmaz diye düşüneceğiniz dlc haritaları bile oynanıyor. İnanılmaz bir doluluk var.

Bf1 öldü diyeni sopayla koştururlar.

Ps4 boyutu 72gb,
Pc boyutu ise 82 gb olması lazım. Xbox one sürümü hakkında bilgim yok.

İndirme boyutu origin, steam veya xbox pc mağazasından alınmışsa farklı görünebilir. Ya da torrent çekilmişse de farklı görünebilir.

Beni bezdiren dışarı çıkma yasağı değil, delirtme noktasına gelen maske baskısı. Zaten sıcak ortamda çalışıyoruz, üstüne bu bez parçası ağzımıza sıçıyor.

Umarım en kısa sürede kurtuluruz. Yoksa işimi bırakmak zorunda kalacağım. Şimdilik Havaların serin gitmesi biraz rahatlatıyor.

Koca türkiye'de ozan tufan'dan yetenekli bir orta saha oyuncusu çıkmıyorsa biz zaten bitmişiz.

Bu adam hâlâ nasıl oluyor da milli takıma seçiliyor anlamıyorum.

Maça gelirsek zevksiz, heyecanı/hırsı olmayan bir milli takım vardı. Tamam, rakip kalite olarak çok daha iyi ama biz de varlık göstermeye çalışmadık.

İleriye dönük hiç umut vermediler. Belki maçı kaybedeceğimiz belliydi ama en azından doğru mücadeleyle ileriki maçlara daha umutlu bakabilirdik. Bence takımın " takım " olma konusunda problemleri var. Zaman az, rakipler hazır. İşimiz kolay değil. Umarım sonraki maçlara ders çıkartmış şekilde çıkarız.

Özet: italya milli takımının, milli takımımızı çok rahat geçtiği futbol karşılaşması.

playstation 5 için director's cut adı altında yenilenmiş sürümü gelecekmiş. tarihi belirsiz.

bolca metal gear solid esintileri içeren director's cut duyuru videosu:

Bugün duyurulan battlefield serisinin yeni oyunu. Hikaye modu yok ancak 128 kişilik online savaşlar var.

23 ekim tarihinde ps4, ps5, xbox one, xbox series x ve pc platformlarına geliyor. Duyuru fragmanı şöyle:

2019 yapımı 8 bölümlük netflix dizisi.

Konu, yine zombi.

Önce diziye yapacağım yorumdan bağımsız olarak, bu zombi mevzusunun, iyice sıkmaya başladığını söyleyerek konuya giriş yapayım. Bunu 10 yıl önce de söyleyenler vardı ama bence de artık cidden yeter. Filmi veya diziyi izliyorsun, hani bir noktadan sonra izlediğin şeyin inandırıcılığı da felaket derecede dibe vuruyor. Komedi izliyormuşsun gibi his yaratıyor.

Yıllar evvel dedim yine diyorum:
sayın yönetmenler, yazarlar, yaratıcılar, büyük ustalara sesleniyorum...
zombi konusunu lütfen aksiyon filmi malzemesi yapmayın. Böyle aksiyon-komedi kıvamında da bir şey olmasın. Rica ediyorum...
Kötü ve yakın tarihteki örneği için;
(bkz: army of the dead)

Ee kardeşim aksiyon olmasın da ne olsun? Bu zombiler halay mı çeksin ?
Haklı olarak bu soru gelebilir...

Bence zombi teması, gerilim türüne çok daha yakışan ve doğru kullanıldığında başarılı işler çıkartılması çok mümkün olan bir tür. Yakın tarih demeyelim ama misal verelim, filmin tümü olmasa da world war z bu konuda oldukça başarılı bir filmdir. Gerilim tadı, kendini gerilim diye sınıflandıran bazı filmlere taş bile çıkartır. Ama dediğim gibi bazı bölümleri böyle. Yoksa aksiyon tonla var tabi. O bölümler de kötü değil gerçi ama gerilim sahneleri bence çok daha başarılıydı....

Yani diyeceğim o ki, zombi filmi illaki merminin bitmediği, klişelerin ardı arkasının kesilmediği filmler olmamalı. Bu türü gerilimle çok iyi şekilde harman yapmanın daha mantıklı olacağı düşüncesindeyim.

Mesela black summer bu konuda güzel işler denemiş. Başarılı olması şu an çok önemli değil. Dizi devam eder, yeni sezonlarda belki daha iyi, kötü olabilir. Ama önemli olan farklı şekilde denemiş olmaları.

Şimdi gelelim dizimize. İlk iki bölümü çok beğendim fakat üçüncü bölüm maalesef biraz klişelere kurban gitmiş. Çok güzel hava yakalamalarına rağmen göze sokulur derecedeki mantık hataları üçüncü bölümü gözümde oldukça kötü duruma düşürdü. Halbuki geçen mekan, karakter arası ilişkiler daha iyi bir bölüm olacağı sinyali veriyordu. Yine de fena değildi.

Az önce zombi yapımlarının odak noktasının kesinlikle gerilim olmasını savunmuştum. Bu dizi de aslında tam olarak bunu yapmak istiyor.

Peki Bunu nasıl yapmaya çalışıyor ?


Birincisi, karakter fazla detayına girilmiyor. Her an birisi gitti gidicek havası var. Kimse **yav bu ölmez heralde** yapısında değil.

İkincisi, dizinin oluşturduğu "kargaşa" havası bence çok iyi. Hiçbir yer güvenli değil. Dizide eğer dikkat ederseniz sürekli bir tetikte olma durumu var. Sürekli gergin hava ve güvensizlik de bunda etkili.

Üçüncü ve son olarak da, zombileri birer gerilim malzemesi olarak harika şekilde kullanmışlar.
Dizide en azından ilk 3 bölüm itibariyle bir zombi ordusuyla karşılaşmadık. Ayrıca çok fazla zombi içeren sahne olduğu da söylenemez. Ama oldukları sahnelerde gerek sesleriyle, gerek hızlı koşmalarıyla korku-gerilim arası bir katkıları var. Dizinin genellikle yakın çekimi kullanması da zombi sahnelerinde olumlu etken.
Sadece zombi değil, insanlar arası mücadeleler de tıpkı zombilerle olan çatışma kadar gerilim dolu. Ağzına kadar değil tabi ama tatmin ediyor.

Burada kullanılan yöntem aslında korku filmlerindeki mantığa benzer. korkulacak karakter ne kadar az görünürse o kadar korkutuculuğu o kadar yükselir ya, black summer' da buna benzer yöntemle gerilim veriyor. Az gösteriyor ama seslerle, anlık olaylarla izleyiciye nefesini tutturuyor.

Diziyi övdüğüm düşünülebilir ama çok kaliteli bir iş değil. Sadece zombi-gerilim birleşimini sevdim. Burada denenen iş hoşuma gitti. Muhakkak bitireceğim ama en fazla 6/10 verilir. İleride daha da açılacağını sanmıyorum.

İkinci sezonu 17 haziranda geliyormuş. Çıkmadan öncr bitirmek lazım. Umarım ikinci sezonda klişeler ve oyunculuğun önemine dikkat etmişlerdir.

Bu yıl tamamen dijital şekilde gerçekleştirilecekmiş. Birkaç senedir olduğu gibi Sony yine katılmıyor. Katılımcılar ve saatleri şu şekilde:

Guerrilla Collective 2021 (Birinci Bölüm) – 5 Haziran 2021, 18:00

EA (Battlefield) – 9 Haziran 2021, 17:00

Summer Game Fest 2021: Kickoff Live! – 10 Haziran 2021, 21:00

Koch Primetime 2021 – 11 Haziran 2021, 22:00

Guerrilla Collective 2021 (İkinci Bölüm) – 12 Haziran 2021, 18:00

Ubisoft Forward 2021 – 12 Haziran 2021, 22:00

Gearbox Software – 12 Haziran 2021

Devolver Digital – 12 Haziran 2021

Xbox + Bethesda Games Showcase 2021 – 13 Haziran 2021, 20:00

Square Enix Presents: Summer 2021 – 13 Haziran 2021, 22:15

PC Gaming Show 2021 – 13 Haziran 2021

Future Games Show 2021 – 13 Haziran 2021

Back 4 Blood – 13 Haziran 2021

24 Entertainment – 13 Haziran 2021

Take-Two Interactive – 14 Haziran 2021

Mythical Games – 14 Haziran 2021

Freedom Games – 14 Haziran 2021

Razer – 14 Haziran 2021

Capcom – 14 Haziran 2021

Intellivision – 14 Haziran 2021

Nintendo Direct E3 2021 – 15 Haziran 2021, 19:00

Bandai Namco Entertainment – 15 Haziran 2021

Yooreka Games – 15 Haziran 2021

E3 2021 için Ödül Töreni – 15 Haziran 2021

EA Play 2021 – 22 Temmuz 2021


Bu arada saatleri ve katılımcıların listesini kopyalamış bulunduğum mavikol sitesine de buradan selamlar.

Bitmeyen dizi yapmışlar. Yeni sezonun tanıtımı için şöyle alalım

11 haziran 2021 tarihinde yalnızca playstation 5 platformuna çıkacak ünlü serinin devam oyunudur.

Oyunda dünyalar arası geçişler saniyelik olacak diyorlar. Yeni nesilin ssd gücünü dibine kadar sömürecekmiş. Sanırım playstation 4 için çıkmama sebebi bundan kaynaklanıyor. Eski nesilin bu işlere gücü yetmezdi.

Bir de platform oyununa göre dönemin en iyi gözüken oyunlarından biri olabilir. Normalde platform oyunları böyle iddialarda bulunmaz ama bu oyun, biraz da karşısında yeni nesil rakininin fazla olmamasından dolayı neredeyse en iyi görünen yeni nesil oyun durumunda.

Bu arada oyunun, türkçe alt yazı desteğiyle çıkacağını da hatırlatalım.

An itibariyle epic game store üzerinden ücretsiz dağıtılan oyun.

Şehir kurma, strateji oyunlarını sevenlerin bakması tavsiye edilir. Benim pek yakın olduğum bir tür değil ama oynayan arkadaşlarım genelde övüyor.

https://www.epicgames.com/store/tr/p/frostpunk

Toplamda 2 sezon ve 7 bölümden oluşan netflix dizisi.

Tek mekanda geçen, suçluların sorgu odalarındaki psikolojisini anlatan ve ingilizlerin bulunduğu harika ötesi bir dizi.

Dizide herhangi bir aksiyon yok. Olaylar sadece tek odada, sözlü şekilde anlatımla geçiyor. Biraz polislerin arka plan hikayelerine de giriyorlar ama çok kısa sürüyor. Bunu da biraz mecburi yapıyorlar çünkü sorgulayan yetkililerin nasıl bir karaktere ve yaklaşıma sahip olduğunu daha iyi anlayabiliyoruz. Ancak dediğim gibi suçluların karakter derinliğine inilmiyor. Her bölümde farklı suçlu ve farklı konu olması da ayrı güzel.

Polisiye tarzı yapımları severim ama bu tarz yapımlar genelde çok uzun sezonları olur ve bitmek bilmez diye pek giremiyorum. Bu dizi hem 40 dakikalık bölümleri hem de doyurucu polisiye tarafıyla bana kendini sevdirdi.

Henüz ilk sezonum ilk 2 bölümünü izledim. İlk bölüm çok hoşuma gittiyse de ikinci bölüm biraz yavandı. Sindire sindire izleyeceğim. Gerçi 5 bölüm kalmış. Sindirerek gitsen ne olur...

Son güncellemeyle beraber, playstation 5 sürümünde artık 60fps olan oyun.

Oyunu zerre beğenmedim ama ps5 aldığımda bir kez daha 60fps tadını alarak bitirebilirim.

Mayıs ayı başlarında yayınlanan zombi temalı netflix orijinal filmi.

Yönetmenliğini zack synder yapıyor. Dediğine göre yıllardır aklında olan bir projeymiş. Warner bros tarafından istediği onayı alamayınca, çareyi netflix'te bulmuş. Muhtemelen zack ve dc arasındaki ilişki sona erdi.

Filme gelecek olursak, öncelikle hiçbir beklentinizin olmaması lazım. Bu film, zombi temasında zirveye oynamıyor. Ancak çok kötü de değil. Senaryo kısmında mantık arayıp, kesin ip var mk moduna girmediğiniz sürece de görsel olarak sizi memnun edebilir. Netflix gerçekten basmış parayı, efektleri çok başarılı buldum.

Yani bu film hakkında konuşulacak pek bir şey yok. Aksiyon, zombi, görsellilk. Bu kadar.
Bir de Süresi 2 saat. Ben biraz fazla buldum. Onu da göze almak lazım.

4/10

Dlc modlarında oynamanın, neredeyse imkansız olduğu oyun.

Tabi çıkışından bu yana seneler geçmiş, ağzına kadqr oyuncu dolu olmasını beklemiyordum ama en azından kör topal bir tane maç oynayabilseydik... kemik oyuncu kitlesi bile dlc modlarına tenezzül etmiyor sanırım.

bence oturup, çok titizlikle hazırlanmış bir plan değil. kimileri bu süreçte parayı kaldırdı, kimileri iflas etti, kimisi intihar etti. memleketin her köşesinde ayrı bir problem var. bence bu saçmalığı bir an öce bitirmeleri lazım. zaten yasağı kimsenin iplediği de yok bari zarar gören esnafıydı falan biraz rahatlasın.

Oynaması ücretsiz bir gaijin oyunu. Güzel grafikler ve uzunca vaad edilen oynanış süresi. P2w öğeleri var mı emin değilim ama varsa da piyasadaki diğer ücretsiz oyunlar kadar paragöz değiller bence.

Oyunun temel mantığı malzeme topla, üretim yap, aracını geliştir; Oluşturduğun araçlarla savaş.

Lazer silahları, füzeler, mayınlar, savaş drone'ları... aklınıza gelebilecek her türlü silah çeşidi bu oyuda mevcut. İsterseniz ağır donanımlar alıp, zırhlı araç olabilirsiniz isterseniz de hafif silahlar ve parçalarla hızlı hareket edebilirsiniz. Tamamen hayal gücünüze bırakılmış.

Kullandığınız parçalar ve silahlara göre de belirli miktarda power score kazanıyorsunuz. Bu güç miktarı da diğer oyuncularla eşleşmenizi belirliyor. Örnek olarak power score 2.000 olan yeni bir oyuncunun, uzun süredir oyunu oynayan 13.000 power score'a sahip oyuncuyla aynı oyuna girmesi tahmin edersinizki mantıksız olurdu. O nedenle her eşyanın sahip olduğu güç puanı var. Ne kadar iyi silah ve veya araç parçasına sahipseniz o kadar güçlüsünüz, doğal olarak...

Güçlü silahları, ekipmanları üretmek de öyle pek kolay değil. İsterseniz gerekli üretim parçalarını kendiniz görevlerden toplayabiliyorsunuz ya da diğer oyunculardan ticaret yaparak da almak mümkün.

Pvp ve pve görevler bolca var.

Ben aralıklarla oynuyorum. Başlayalı 1 sene olmuştur ama öyle çok fazla başında vakit öldürdüğüm bir oyun değil. Oynayan arkadaş çevrem de yok. Hatta genel olarak oyunda pek fazla denk gelebileceğiniz türk oyuncu da yok. Bu yönünden biraz sıkıntılı. Ama oyunun mantığı çözerseniz ve eğlenceli bulduğunuz takdirde çok uzun saatler size kendisini oynattırabilir.

Pc, xbox one ve playstation 4'te mevcut.

metacritic puanlarına göre fifa tarihinin en kötü oyunu. kullanıcı puanından tut, inceleme sitelerine kadar... aç gözlü ea, fut saçmalığını o kadar abarttı ki paket satın almadan oyun oynanamaz hale gelmiş diyorlar. ben oynamıyorum tabi, öyle diyorlar. biz fifa 15 devam her zamanki gibi.

mevzu sadece fut da değil, yeni nesil fifacıl'lar bile bu oyundan nefret etmiş. hani kimin kime pas attığı belli olmayan, langırttan farksız futbol oyunlarını sevenler dahi '' yetti artık '' demiş... İlginç işler.

aslında 12 nisan tarihinde oyunun ea play kütüphanesine ekleneceğini yazmak için gelmiştim ama oyunu bir kat daha gömmek içimden geldi. o kadar kötü.

birkaç sene benim de beklettiğim diziydi. başlamamla 9 bölüm gitti. ilk sezonun final bölümünü vizelerin sonrasına bıraktım. görsellik çok iyi, oyuncuların neredeyse hepsi iyi, senaryo da idare eder, sesler ve atmosfer ise muazzam.

şöyle genel yorumlara baktım, ilk sezona dayanamayıp yarıda bırakan çok insan olmuş. aynı şekilde ikinci sezonda da bırakanlar olmuş. ben henüz ilk sezondayım ama yine yorumlara bakacak olursak, üçüncü sezondan sonra diziye farklı bir dokunuş gelmiş. sebebi ise malumunuz, dizinin hakları amazon tarafından alındı. büyük ihtimalle asıl patlamasını da üçüncü sezonla yapmıştır. biz daha gelemedik tabi...

büyük ekranda sadece 9. bölümü izledim. keşke telefonun ekranında heba etmeseydim. bu diziyi koca koca ekranlarda değerlendirmek lazım. yoksa görsellik bildiğiniz çöpe gidiyor. hiç bir şey anlaşılmıyor.

dizi, uzay ve bilim kurgu açlığını gideriyor ama ilk sezonu genelin de bahsettiği gibi çok abartılacak düzeyde değil. ben ve benim gibi türü sevenler hoşlanıyor ama herkes sabretmeyebilir. sabredememiş de zaten..

dizinin, benim için şimdiye kadar bir tane olumsuz yanı oldu. bazı miller sahnelerinde baygınlık geçirecektim. adamın oyunculuğu kötü değil de öyle bir rolü var ki, konuştuğunda içim daralıyor. saçı desen zaten ayrı bir muhabbet...
genel yorumlar da benim tersime, herkesin favori karakteri olmuş. ben sevemedim.

bunların dışında, dizi güncel olarak devam ediyor. şu an 5. sezon 10. bölümle beraber sezon finali yapmışlar. ancak 6. sezonla beraber dizi final yapacakmış. pek üzülecek bir durum değil çünkü epey fazla bölüm var. bakalım biz ne zaman bu bölümlere gelebileceğiz. favori dizilerimden olmasını çok isterim.