böyle bir şey tüm dünyanın boka saracağı an olacaktır. resmi devletinin nüfusu 70 milyonken bile dünyayı ne kadar karıştırdığımız ortada, dünyayı seven bunu tanrıdan dilemez.
1985 te arjantinde jorge luis borges tarafından kaleme alınmış eser insanın bir çok şeyin farkına varmasının çok zaman aldığını düşündüren, sanki bir uyarı niteliğinde yaşanmış bir hayattan miras gibidir.
eger, yeniden başlayabilseydim yaşamaya,
ikincisinde daha çok hata yapardım.
kusursuz olmaya çalışmaz, sırtüstü yatardım.
neşeli olurdum, ilkinde olmadıgım kadar,
çok az şeyi ciddiyetle yapardım.
temizlik sorun bile olmazdı asla.
daha çok riske girerdim.
seyahat ederdim daha fazla.
daha çok güneş doguşu izler,
daha çok dağa tırmanır, daha çok nehirde yüzerdim.
görmedigim bir çok yere giderdim.
dondurma yerdim doyasıya ve daha az bezelye.
gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine.
yaşamın her anını gerçek ve verimli kılan insanlardandım.
yeniden başlayabilseydim eger, yalnız mutlu anlarım olurdu.
farkında mısınız bilmem. yaşam budur zaten.
anlar, sadece anlar. siz de anı yaşayın.
hiç bir yere yanında su, şemsiye ve paraşüt almadan, gitmeyen insanlardandım ben.
yeniden başlayabilseydim eger, hiç bir şey taşımazdım.
eger yeniden başlayabilseydim,
ilkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım.
ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla.
bilinmeyen yollar keşfeder, güneşin tadına varır, çocuklarla oynardım, bir şansım olsaydı eger.
ama işte 85’indeyim ve biliyorum...
ölüyorum....
eger, yeniden başlayabilseydim yaşamaya,
ikincisinde daha çok hata yapardım.
kusursuz olmaya çalışmaz, sırtüstü yatardım.
neşeli olurdum, ilkinde olmadıgım kadar,
çok az şeyi ciddiyetle yapardım.
temizlik sorun bile olmazdı asla.
daha çok riske girerdim.
seyahat ederdim daha fazla.
daha çok güneş doguşu izler,
daha çok dağa tırmanır, daha çok nehirde yüzerdim.
görmedigim bir çok yere giderdim.
dondurma yerdim doyasıya ve daha az bezelye.
gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine.
yaşamın her anını gerçek ve verimli kılan insanlardandım.
yeniden başlayabilseydim eger, yalnız mutlu anlarım olurdu.
farkında mısınız bilmem. yaşam budur zaten.
anlar, sadece anlar. siz de anı yaşayın.
hiç bir yere yanında su, şemsiye ve paraşüt almadan, gitmeyen insanlardandım ben.
yeniden başlayabilseydim eger, hiç bir şey taşımazdım.
eger yeniden başlayabilseydim,
ilkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım.
ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla.
bilinmeyen yollar keşfeder, güneşin tadına varır, çocuklarla oynardım, bir şansım olsaydı eger.
ama işte 85’indeyim ve biliyorum...
ölüyorum....
ekmeğimiz umut olacaksa en güzel yaşam olacaktır fakirhanesi umutla şenlenenin. o halde doğru bir söz müdür peki, şöyle ki her şeyi satın alarak yaşayanların uydurduğuda düşünülebilir bu sözü. keza fakirin ancak umudu olabilir bu dünyada veya fakir umudun oyuncağı da denebilir. bu yaşantınıza nasıl bakacağınızla da birebir ilgili.
işgalin her karış toprağına nüfuz etmesine rağmen direnişe devam eden tüm kanı boşalsa da damarlarından özgürlüğü dilenen ülke.
kahpeliğin tarihi, ülkede iyi kötü demeden insan öğütülmüş dar ağaçlarında fidanlar kırılmış tüm bu acılar yetmiyormuş gibi günümüz türkiyesi nin tohumları atılmıştır. atatürkün nadasa bıraktığı topraklarda.
japonyanın geçen yıl ki kuzey kore füze menzil denemesine kadar ikinci dünya savaşından beri terk ettiği silahlı yapılanma. menzili denenen füze japonyanın üzerinden geçtiğinden endişe yaratmıştır. bu endişe sonucu yıllar sonra japonya silah satın almıştır. buna kısaca sosyalizmin kapitalizme hava yapayım derken dünyayı sikmesi diyebiliriz.
neredeyse tüm dizelerin efendisi mevsim, romanlar bile hayatın sonbaharında güçlü bir karakterlere bürünüyor.
1966’da dört üniversite arasında kurulan bilgisayar ağı, dünya üzerinde ilkdir.
11 eylül 2001 de neler olduğunu açık bir anlatımla ve düşünme yetimizi zorlayarak gözler önüne seren belgesel yapıt. hem izlenebilir hem de indirilebilir adresi şöyledir;
http://ivideo.wordpress.com/2006/08/23/loose-change-2nd-edition-turkce-altyazili/
http://ivideo.wordpress.com/2006/08/23/loose-change-2nd-edition-turkce-altyazili/
çoğu zaman her ne şekilde yada amaçla olsun kullanımda yetersiz oldu farkedilmiştir. asla dokuma mendillerin yerini alamazlar özellikle doksanlı yıllarda çocuk olmuşlar yada iki binli yıllarda çocuk kalmışlar için.
(bkz: overclock)
genelde bilgisayar dünyasında kullanılan ve bilgisayar parçalarının herhangi birinin hız aşırtılarak standartın üzerinde çalışmaya zorlanmasıdır. en çok hız aşırtmaya maruz kalanlar işlemci, hafıza ve ekran kartıdır. türkçesi hız aşırtmak ama türkçe para etmiyor.
zeki türklerin amd isim hakkını almaları ile türkiyede son kullanıcıya ulaşmakta yaklaşık 4 yıl geciken avrupa ve asyaya hakim teknoloji devi.
(bkz: ati)
(bkz: ati)
yirmibirinci yüzyılın en büyük yalanlarından, içi zengin uranyumla boşaltılan medeniyetlerin kanla doldurulup istiflenmesidir.
yatağında erkek olmaktansa karnında çocuk olmayı tercih edeceğiniz nebi.
her ne sebepten olursa olsun canlı varlıklara yapılmaması gereken planlı yok etme eylemi.
(bkz: özel halk otobüsleri)
soyutta veya somutta karşılaşılan ve bir türlü mantığa oturmayan, madden veya manen akıl almaz yaşamışlığa ya da şahitlik edilen herşeye karşı söylenebilir dumur söylemi.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?