(bkz: heather brooke)
bayramlarda keraneye el öpmeye, bayramlaşmaya giden yegane insanlardır
insanın aklının hep sözlükte olduğunun göstergesidir, ancak akla gelen entry pek hayırlı olmayacağı aşikardır
(bkz: erotik sözlük)
(bkz: erotik sözlük)
(bkz: dondurma)
(bkz: sozlugu terk etmek)
her topal eşşeğin kör bir alıcısı olur durumu mübahtır
gol yemekten kevgire dönmüş kalecinin ümitsiz haykırışıdır, ne var ki yurdum insanı hat trick yapmadan forvet sevdasından vaz geçmez ve kaleciyi acı sonla baş başa bırakır
işemekten iyidir, hiç değilse zararı kendine ekolojik dengeyi ve diğer denize giren masum mu masum insanları etkilemiyor
(bkz: tuvaletten sözlüğe girmek)
sen msn deyken kafana üşüşür. la beni bunla neye tanıştırmadın diye hesap sorar ,eğer msn den konuşuluyorsa eklesene şu konuşmaya iki üç tane hatun allahsız sap geldik sap gitcez diye yakarır.
görev verilirse son damlaya kadar hazırım
(bkz: kaygan zemin)
(bkz: kaygan zemin)
ağzını hayra, götünü bayra aç
sümüğün tadı nasıldır
antremandan çıkıp bi uğracağım partidir
-emrah oğlum acele et
-ama anneeeeeeee ,nuri amacayla böyle değildi
-ama anneeeeeeee ,nuri amacayla böyle değildi
do you know what would be the best way to wipe out all of human kind if you were a space alien with a special kind of mind ray..?..make all women telepathic. because if they suddenly found out about the kind of stuff that goes on in our heads they would kill us all on the spot. men are not people - we are disgustoids in human forms
i love the word naked, its brilliant isnt it, naked. when i was a kid i used to write the word naked on a bit of paper hundreds of times and rub my face in it
you know what, there is something ive always wanted to say and, erm, now i feel that at long last i can. breasts. breasts, breasts, breasts, breasts, breasts! israilli kızın ingilizce anlamadığını öğrendikten sonra
gibi muhtesem repliklere sahip coupling dizisinin abazan karakteridir
i love the word naked, its brilliant isnt it, naked. when i was a kid i used to write the word naked on a bit of paper hundreds of times and rub my face in it
you know what, there is something ive always wanted to say and, erm, now i feel that at long last i can. breasts. breasts, breasts, breasts, breasts, breasts! israilli kızın ingilizce anlamadığını öğrendikten sonra
gibi muhtesem repliklere sahip coupling dizisinin abazan karakteridir
alan-charlie
alan:sana daha fazla yük olamam yeterince oldum zaten
charlie:tam olarak çetelesini tutmadım ama son saydığımda 26 bin 312 dolardı
charlie: you know, it wouldnt kill you to talk to mom once in a while.
alan: we dont know that.
female psychiatrist: do you want to talk about your relashionship problems?
charlie: no.
female psychiatrist: your father?
charlie: dead.
female psychiatrist: your mother?
charlie: she killed him.
female psychiatrist: do you want to tell me about that?
charlie: i just did!
alan:sana daha fazla yük olamam yeterince oldum zaten
charlie:tam olarak çetelesini tutmadım ama son saydığımda 26 bin 312 dolardı
charlie: you know, it wouldnt kill you to talk to mom once in a while.
alan: we dont know that.
female psychiatrist: do you want to talk about your relashionship problems?
charlie: no.
female psychiatrist: your father?
charlie: dead.
female psychiatrist: your mother?
charlie: she killed him.
female psychiatrist: do you want to tell me about that?
charlie: i just did!
adamın biri gece arabasıyla yolda ilerlerken aniden lastiği patlar.ancak arabada kriko olmadığını farkeder ve çevreye göz atar.500m uzakta bir ev görür belki kriko vardır umuduyla eve doğru yürümeye başlar. yürürken aniden durur ve içinden:
-"ulan gecenin bir yarısı şimdi adamı uyukusundan kaldıracağız. o kızgınlıkla olsa da vermez krikoyu" diye düşünür. ama şansını denemek ister ve devam eder yürümeye.bir an yine duraklar.
- "belki karısıyla sevişiyordur. bide üstüne kriko istersem kesin dalar bu herif bana"diye düşünür. ama yinede devam eder. artık evin kapısının önündedir. tam zile basacakken saate bakar:
-"saatte bayağı geç olmuş bu saatte kiriko istersem sapık felan sanır belki küfür eder hatta dövebilir beni krikoyuda vermez bu ibne bana"diye düşünerek zile basar. ev sahibi kapıyı açar ve bizim adam:
-"senin vereceğin krikonun ta ...na koyiim" der.
-"ulan gecenin bir yarısı şimdi adamı uyukusundan kaldıracağız. o kızgınlıkla olsa da vermez krikoyu" diye düşünür. ama şansını denemek ister ve devam eder yürümeye.bir an yine duraklar.
- "belki karısıyla sevişiyordur. bide üstüne kriko istersem kesin dalar bu herif bana"diye düşünür. ama yinede devam eder. artık evin kapısının önündedir. tam zile basacakken saate bakar:
-"saatte bayağı geç olmuş bu saatte kiriko istersem sapık felan sanır belki küfür eder hatta dövebilir beni krikoyuda vermez bu ibne bana"diye düşünerek zile basar. ev sahibi kapıyı açar ve bizim adam:
-"senin vereceğin krikonun ta ...na koyiim" der.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?