vay anasını sayın seyirciler. yüzyılın paradoksuyla karşı karşıyayız. hani sarışınlar aptaldı.
aslında hiç gidilmez.
pedro almadovar yönetmenliğinde hoş bir kara mizah filmi. antonio banderasın kısa saçlı, gözlüklü genç halinden bir doz içerir.
asosyalden farklı olan işte öyle bir şey.
sevişmek derken, eşanlamlısı olan (bkz: yatmak) eylemi bu konsepte uymaz, zira öyle olsaydı şayet duşta ıslak fayanslara dayanarak, efenim ayakta öyle aceleylen sevişmek yerine küvette sevişmek derdik, ki bu versiyonda ister yatarak, keyfe göre ister ayakta, ya da her bir pozisyonda sevişmek mümkün inanır mısınız.
belki, ama yalnızca belki, partnere naz yapmak suretiyle alınan zevki arttırmak, efenime söyleyeyim, elde edilen şeyin aslında pek kıymetli ve her zaman da öyle düşmeyen bir şey olduğunun, sadece karşı taraf değil şahsın bizzat kendisinin de istemesi durumunda ancak sevişileceğinin ima edilmesi, yahutta ben aslında kolay bir kız değilim, her önüme gelene vermem mesajı vermek amacıyla seks yapmamak için nedenler sıkmak zorunda olmak, zorunda olmak değil belki bazen tercih etmek de olabilir, durumu.
midasın kulakları eşek kulakları.
sevgililer gününe sevgilisiz girmemek için son şans.
penis sahibi olmak.
okulda çılgın/tarz/civcivli ceketleriyle odtüden geliyor bilkente gidiyorum temasında gezen, dazlak, "allahım, kızlar arasında çok popülerdim artık herkes tarafından tanınıyorum" konseptli -ki belki öyledir gerçekten, bilemem- böyle işte benim çok sevip takdir etmediğim bir simadır kendisi. felsefe öğrencisi olmasının yanı sıra gazeteodtülünün genel yayın yönetmeni midir artık neyse bir şeyisidir. çok faal bir insan anlayacağınız. ayrıca eski aegee ankara üyesidir, belki hala öyledir ben bilmem. şimdiki nesil aegeeliler pek sevmiyorlar lakin kendisini. tabi seveni de olabilir. neden olmasın.
(bkz: paraya tapıyorum)
platon gibi sevmek.
aşkın en tasasız hali.
aşkın en tasasız hali.
acı bir realite.
kanatlı, yumuşacık; petek doku, pamuk doku, hede doku gibi çeşitli olgulardan ibaret kız oyuncağı. tamponun namuslu küçük kardeşi.
bilgi sözlükten bihaber yahutta bu olguyu umursamayan ve/veya aşağılayan tercihen sarışın dişi zihniyetlerin sırnaşık tavırlarla kahraman bilgiçlerimize yaklaşıp ne yazıyosunuz siz öyle kuzum söyleminde bulundukları takdirde muhattap bilgicin vereceği şık cevap.
yiğitliğe bok sürdürmemek adına "ehehe hiç acımadı kiiiiii" triplerine girip -artıkın kimi kandırmaya çalışıyorsa- birilerinin bu ortaya atılan o iğrenç süprüntü/çer/çöp/boku yemesini beklemektir. fakat kandırılmaya çalışılan kişi kandırılmaya çalışıldığından haberdardır çoğu zaman. zira acı çeken insan evladının aksini belli etmeye yönelik davranışları üzerinde eğreti durur fazlasıyla. yalan söylemek acı durumunda imkansızlaşır. öyle olmasa da imkansıza yaklaşır.
bu konuya bir misal aşk acısı çekmiyormuş gibi davranmaktır. aşk tabiati itibariyle güçlü bir his olduğundan, bu hissiyatı taşıyanların bunu telkin ve/veya sahtekarlık yoluyla dışarıdan saklamaları insan doğasına aykırıdır. aşk acısı çektiren kişinin karşısında şuh kahkahalar atmak, çevrede bulunan rastgele -ki genelde en çirkini, en tıfılı ve en kazuleti rastgelir- erkek cinsli kişilere yavşamak, hatta ve hatta öpüşüp sevişmek suretiyle sarmaş dolaş olmak vs. gibi davranışlar günümüzde pek bir kitsch sayılır. yok hayatım, vazgeçmeli bu işlerden. acı çekmek insani bir olgudur en nihayetinde. bunu saklamaya çalışmanın kendisi de acı verir. bu nedenle acı cesurca, korkusuzca yaşanmalı,azalıncaya, yok oluncaya, artık kabak tadı verinceye kadar. kanımca.
bu konuya bir misal aşk acısı çekmiyormuş gibi davranmaktır. aşk tabiati itibariyle güçlü bir his olduğundan, bu hissiyatı taşıyanların bunu telkin ve/veya sahtekarlık yoluyla dışarıdan saklamaları insan doğasına aykırıdır. aşk acısı çektiren kişinin karşısında şuh kahkahalar atmak, çevrede bulunan rastgele -ki genelde en çirkini, en tıfılı ve en kazuleti rastgelir- erkek cinsli kişilere yavşamak, hatta ve hatta öpüşüp sevişmek suretiyle sarmaş dolaş olmak vs. gibi davranışlar günümüzde pek bir kitsch sayılır. yok hayatım, vazgeçmeli bu işlerden. acı çekmek insani bir olgudur en nihayetinde. bunu saklamaya çalışmanın kendisi de acı verir. bu nedenle acı cesurca, korkusuzca yaşanmalı,azalıncaya, yok oluncaya, artık kabak tadı verinceye kadar. kanımca.
(bkz: orospu sigarası)
(bkz: hayat bayram olsa)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?