(bkz: eşşek tıraşı)
eskiden bazı okullarda, saçı uzun öğrencilere genellikle müdür yardımcılarının (müdür veya başka bir öğretmen de olabilir) verdiği, gelişigüzel saç kesimi cezası. cezaya çarptırılan öğrencinin saçı kerpeten şeklinde, dişli bir manuel traş makinesi ile (veya kağıt makası ile), ormanda tren yolu açarcasına kesilirdi. bu cezaya çarptırılan öğrenci derhal gidip saçını çok kısa şekilde kestirmek zorunda kalırdı. günümüzde pek uygulandığına ihtimal vermiyorum.
cefakar erbaş. astsubay değildir.
o’nu pamuklara sarmaya çalışırdık ama o kabul etmezdi.
bazıları korkudan altına kaçırır, çoğumuz sevinç gözyaşı döker ve o’na sarılırdık. o ise mavi gözleri ile bize gülümsedikten sonra kendisi hakkında atıp tutanlara onların kanını donduracak bir bakış fırlatırdı. ardından yine eskisi gibi kendisini sevenleri bir sofrada etrafına toplar ve en yakınındakine fikirlerini, yapılacakları not aldırırdı: "çocuğum yaz..". ama bu sefer masasından çay ve meşrubat dışındaki her içeceği kaldırtırdık. akıllandık ama geç oldu...
kibar feyzo filminde ağa rolündeki şener şen’in feyzo (kemal sunal) için sarfettiği söz veya buna benzer bir replik.
iyilik gördüğü yere ihanet etmek. kibar feyzo filminde şener şen’in meşhur repliğine benziyor: (bkz: ulan it bile sahabına hıyanatlık etmez)
atatürk ve inkılaplarından (devrimlerinden) hoşlanmayan bazı densizlerin ve kötü niyetlilerin ortaya attığı görüş. atatürk’le ne alıp veremediğiniz var önce onu bir söyleyin yüreksizler. o’nun kurduğu kürsülerde hocalık yapıp o’nu bu ülke insanının belleğinden silmeye çalışmak ha??.. bunu yapmak insan evladına da yakışmaz, başka bir canlıya da. (bkz: yediği kaba pislemek) (bkz: atatürk ün gençliğe hitabesi)
350 milyonun üzerinde. türkçe konuşan uluslar da dahil edilip iyi sayılırsa yarım milyarı bulabilir.
ingilizce yazılışı: "nine one one", ingilizce okunuşu: "nayn van van".
genç dimağları zehirleyen bazı gerici fikir sızıntıları vardır. bunlara karşı dikkatli olunması ve özellikle çocukların, atatürk ilke ve inkılaplarını kabul etmeyen bu yobaz fikir sızıntılarına karşı korunması gerekir.
söyleniş biçimine göre şaşkınlık, kızgınlık gibi anlamlar ifade edebilecek, çok sık kullandığımız, "allah allaaah.." sözcükleri.
olumsuzluk ifade etmek için dilin üst dişler-damak birleşim yerine defalarca çaptırılmasıyla çıkartılan, "çık çık çık" şeklinde tanımlanabilecek ses. anladınız siz onu...
örneğin, "türlü bin çeşit".
(bkz: envai çeşit)
kurduğumuz cümlenin anlamını pekiştirmek için ve/veya jest-mimiklerimizi desteklemek için kullanılan sözcükler, çıkartılan sesler. örneğin: "tövbe tövbee...""akşam akşam...""sabah sabah..."
(bkz: mora yarımadası)
mersin idman yurdu 1. lige ilk defa 1981-1982 sezonunda çıkmıştır (teknik direktör: candan dumanlı). 1982-1983 sezonu sonunda 1. lige veda etmiştir.
mersin idman yurdu 1982-1983 sezonunda türkiye kupası’nda fenerbahçe ile final oynamıştır. fenerbahçe’ye karşı 2-0 ve 2-1’lik skorlarla mağlup olmuştur. fenerbahçe 1983’te kupayı almış ama bir daha türkiye kupası yüzü görmemiştir.o sezon mersin idman yurdu ikinci lige geri dönmüştür.
mersin idman yurdu 16 ağustos 1925 tarihinde ziraat bankası memuru ibrahim yekta, öğretmen ibrahim bigam, gençlik ve spor il müdürü edip buran, gümrükçü rauf süleymaniyeli, sami istanbullu, postacı semih can ve arkadaşları tarafından kuruldu.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?