kendisi bayan tenisinin yeni bir numerosudur.
hollandanin milyonlarin önünde, sevdicegim italyayi evire, çevire, tabiri caizse, tecavüz ettigi maç olmustur. ayip etmistir...
bunu hollandalilar da beklemiyordu. hele hele marco van basten yönetimindeki hollandadan hiç beklemiyorlardi. açikçasi kiskanmadim degil.
dikkatimi çeken ise hollandanin dizilis tarzi idi. biraz zorlarsaniz hem 4-3-3, hem 4-2-3-1(ve dogal olarak 4-5-1), hem 4-4-2yi görüp bulabilirsiniz. tabi bunlari görmek için önce dizilise, sonra maça ve en sonunda da oynayan oyunculara bakmak gerekmektedir. veya ben abartiyorum...
bunu hollandalilar da beklemiyordu. hele hele marco van basten yönetimindeki hollandadan hiç beklemiyorlardi. açikçasi kiskanmadim degil.
dikkatimi çeken ise hollandanin dizilis tarzi idi. biraz zorlarsaniz hem 4-3-3, hem 4-2-3-1(ve dogal olarak 4-5-1), hem 4-4-2yi görüp bulabilirsiniz. tabi bunlari görmek için önce dizilise, sonra maça ve en sonunda da oynayan oyunculara bakmak gerekmektedir. veya ben abartiyorum...
türkiyenin, efendi bir misafir olmadigini tescilleyen maç. kardesim bir olur, iki olur... her zaman da ev sahibi evden kovulmaz ki... kimsin sen dagdan gelip bagdakini kovuyorsun, neyse.
birbirinden boktan sarkilarin katildigi yarisma olmustur. goran bregovic arada hepsinin agzina siçmistir. verin parayi adama her ülke için özel sarki yapsin keyifle dinlensin.
bir de en yapmacik sunucunun trt spikeri oldugu, daha önceki senelerde de oldugu gibi yine ortaya çikti. yalakalik yapan tek spiker bizimkiydi. bir de o kadar yapmacik kari ki, neyse...
bati avrupadaki ermeni lobisinin muazzam çalistigi yarisma olmustur ayrica. hepsinde türkiyenin garanti 12 puanlarini yediler.
bir de bizim deli boktan bir sarki olmasina ragmen digerlerine bakarak eli, yüzü düzgün görünümdeki tek sarkiydi.
bir de en yapmacik sunucunun trt spikeri oldugu, daha önceki senelerde de oldugu gibi yine ortaya çikti. yalakalik yapan tek spiker bizimkiydi. bir de o kadar yapmacik kari ki, neyse...
bati avrupadaki ermeni lobisinin muazzam çalistigi yarisma olmustur ayrica. hepsinde türkiyenin garanti 12 puanlarini yediler.
bir de bizim deli boktan bir sarki olmasina ragmen digerlerine bakarak eli, yüzü düzgün görünümdeki tek sarkiydi.
bulgar sarkisi olmasi muhtemel goran bregovic eseri.
(bkz: dinara safina)
marat safinin bacisi olan tenisçi.
rus tenisçidir.
wta siralamasinda 9. durumdadir. bir de ana ivanovici karsilastigi yerde elemesi özelliklerindendir.
wta siralamasinda 9. durumdadir. bir de ana ivanovici karsilastigi yerde elemesi özelliklerindendir.
2008 almanya açik tenis turnuvasinda elena dementieva’ya yari finalde elenmistir.
2003’te 705, 2004’te 97, 2005’te 16, 2006’da 14, 2007’de 4 ve su an ise wta siralamasinda ikinci durumdadir. gönül isterki her daim final oynasin bu kiz.
2003’te 705, 2004’te 97, 2005’te 16, 2006’da 14, 2007’de 4 ve su an ise wta siralamasinda ikinci durumdadir. gönül isterki her daim final oynasin bu kiz.
çocukken dahi, erismek için kendinizce tedbirler alirsiniz.
misal, yasitlariniz kollarindaki saat ile hava atarken, siz saat takmayi dahi düsünmezsiniz. çunkü daha önce takmissiniz ve yemege geç kalmanin mazeretinin yok olduguna sahit olmussunuzdur. haliyle bir daha takmazsiniz... eve gelince hava aydinlikti saatin kaç oldugunu bilmiyordum diye bir seyler derseniz, o kadar sorun olmaz.
ve yine, kendi baginizda, bahçenizde, parkinizda oynamazsiniz. çünkü evdekiler sizi kolaylikla yemege veya her hangi bir sebeple çagirabilirler. bu yüzden disarda rahatça oynamak için bir-iki sokak öteye gidersiniz. çagrilma korkusunu yasamadan oynarsiniz. o kadar önemliyse zaten sokaga çikip sizi arayacaklardir.
disarda oynamayi ve kosmayi zorlastirabilecek her seyi giymemeye çalisir, zorla giydirildikten sonra ise ilk firsatta bir kenara çikarirsiniz. ceket ve atkilar oynamak isteyen çocugun en büyük düsmanlarindandir.
evden hiçbir oyun araci getirmemeye dikkat ederseniz. çünkü daha önce oyuncagin, oyuncagi olmussunuzdur. oyuncagi yitirme veya basina bir sey getirme korkusu gönlünüzce ve zihnen rahatça oynamaniza mani olmaktadir. elbette unuttugunuz vakitler olur, hemde çok olur ama çogu zaman o vakit getirdiginiz oyuncak gözden kaybolmustur.
baskalarinin, anne ve baba, degilde, sizin istediginiz saatte yatmak için her türlü yolu denersiniz. karniniz acikir mesela. tuvalete gidersiniz, su içmeye kalkarsiniz, uyku tutmadi der bir köseye oturmaya çalisirsiniz. gönlünüz olana kadar bu devam eder.
okuldan sonra eve bir ugrar, hava kararmaya baslayana kadar, ugramamaya çalisirsiniz. ekmek almakmis, bakkala gitmekmis ugrasmak istemezsiniz ama anneler çogu zaman buna benzer rica görünümlü emirleri okuldan gelir gelmez söylerler. bundan kaçis mümkün olmayabilir.
gariptir özgürlük...
hülyasi bebekken baslar...
gürültüsü, patirtisi yapilir...
ugruna savasilir...
ama kimse tam özgür olamaz...
olmamalidir da zaten...
garip olan da budur iste...
misal, yasitlariniz kollarindaki saat ile hava atarken, siz saat takmayi dahi düsünmezsiniz. çunkü daha önce takmissiniz ve yemege geç kalmanin mazeretinin yok olduguna sahit olmussunuzdur. haliyle bir daha takmazsiniz... eve gelince hava aydinlikti saatin kaç oldugunu bilmiyordum diye bir seyler derseniz, o kadar sorun olmaz.
ve yine, kendi baginizda, bahçenizde, parkinizda oynamazsiniz. çünkü evdekiler sizi kolaylikla yemege veya her hangi bir sebeple çagirabilirler. bu yüzden disarda rahatça oynamak için bir-iki sokak öteye gidersiniz. çagrilma korkusunu yasamadan oynarsiniz. o kadar önemliyse zaten sokaga çikip sizi arayacaklardir.
disarda oynamayi ve kosmayi zorlastirabilecek her seyi giymemeye çalisir, zorla giydirildikten sonra ise ilk firsatta bir kenara çikarirsiniz. ceket ve atkilar oynamak isteyen çocugun en büyük düsmanlarindandir.
evden hiçbir oyun araci getirmemeye dikkat ederseniz. çünkü daha önce oyuncagin, oyuncagi olmussunuzdur. oyuncagi yitirme veya basina bir sey getirme korkusu gönlünüzce ve zihnen rahatça oynamaniza mani olmaktadir. elbette unuttugunuz vakitler olur, hemde çok olur ama çogu zaman o vakit getirdiginiz oyuncak gözden kaybolmustur.
baskalarinin, anne ve baba, degilde, sizin istediginiz saatte yatmak için her türlü yolu denersiniz. karniniz acikir mesela. tuvalete gidersiniz, su içmeye kalkarsiniz, uyku tutmadi der bir köseye oturmaya çalisirsiniz. gönlünüz olana kadar bu devam eder.
okuldan sonra eve bir ugrar, hava kararmaya baslayana kadar, ugramamaya çalisirsiniz. ekmek almakmis, bakkala gitmekmis ugrasmak istemezsiniz ama anneler çogu zaman buna benzer rica görünümlü emirleri okuldan gelir gelmez söylerler. bundan kaçis mümkün olmayabilir.
gariptir özgürlük...
hülyasi bebekken baslar...
gürültüsü, patirtisi yapilir...
ugruna savasilir...
ama kimse tam özgür olamaz...
olmamalidir da zaten...
garip olan da budur iste...
yillardir kanallarindan türkiye’deki lig ve kupa maçlarini izlerim. en azindan bu kanaldan özetlerine bakarim. yillarca sürmüs olan bu serüven içerisinde bir sonuca vardim ki o’da spor servisinde çalisanlarin ankara takimlarina bir hayli sempati besledigi ve bunu hal, hareket ve tavirlariyla belli ettikleri kanallar bütünüdür.
bundan bilmem kaç sene önce kayserispor ile ankaraspor ikinci ligde maç yaptilar. maçi canli izledim bir kaç gün sonra trt’den özetini izledigimde ekranda baska bir maç vardi sanki. ankaraspor’un atak dahi olmayan top sisirmeleri ekrandaydi ama kayserispor’un en az bir pozisyonu ve direkten! dönen bir topu yoktu... sasirmistim tabi.
yine aynisini ankaraspor konyaspor maçinda yaptilar. bu kez konya’nin gol pozisyonlari yoktu ekranlarda. daha bir iki adet daha hiyarliga yakin örnekleri var bunlarin.
ve yillar geçti 7 mayis 2008 genclerbirligi kayserispor maci bu kez kupa törenini es geçtiler, göstermediler. ha belki bu konuda spor servesinin bir suçu yoktur ama ben teshisi koydum arkadas, bunlarin hepsi ’angara milliyetçisi’.
bundan bilmem kaç sene önce kayserispor ile ankaraspor ikinci ligde maç yaptilar. maçi canli izledim bir kaç gün sonra trt’den özetini izledigimde ekranda baska bir maç vardi sanki. ankaraspor’un atak dahi olmayan top sisirmeleri ekrandaydi ama kayserispor’un en az bir pozisyonu ve direkten! dönen bir topu yoktu... sasirmistim tabi.
yine aynisini ankaraspor konyaspor maçinda yaptilar. bu kez konya’nin gol pozisyonlari yoktu ekranlarda. daha bir iki adet daha hiyarliga yakin örnekleri var bunlarin.
ve yillar geçti 7 mayis 2008 genclerbirligi kayserispor maci bu kez kupa törenini es geçtiler, göstermediler. ha belki bu konuda spor servesinin bir suçu yoktur ama ben teshisi koydum arkadas, bunlarin hepsi ’angara milliyetçisi’.
120 dakika da pek bir heyecan yoktu. daha dogrusu futbol adina pek bir sey yoktu. fakat penaltilar tam bir finale yakisir sekilde sona erdi. penaltilarla kazanmaya ilk kayserispor yaklasti. dimitar ivankov bir penaltiyi durdurdu fakat top tekrar kaleye döndü ve direkten içeri girdi. sonra ise gençlerbirligi iki kez önüne gelen firsati heba etti. final penaltilarini gole çeviremedi. sonunda atmasi gereken bir penaltiyi atamadi ve kupa kayserispor’un oldu.
kayserispor’un kazanmasi iyi oldu. aksi takdirde bir çok sebep nedeniyle bir hayli üzülürdüm. kendime mi üzeleyim yoksa memleket insanina mi yanayim, bosa geçmis bir sezona mi, 3 sezon üst üste 5. olup bu sene avrupa’ya gidemiyslerine mi, yoksa türk futbolunun alamayacagi puanlara mi, yeni stad’da avrupa maçlarinin olmayacagina mi, mehmet topuz’un gitme ihtimalinin yükselecegine ve julius aghahowa ile salomon olembe’yle birlikte oynayamaycagina mi?
kisacasi, iyi oldu bu kupa...
kayserispor’un kazanmasi iyi oldu. aksi takdirde bir çok sebep nedeniyle bir hayli üzülürdüm. kendime mi üzeleyim yoksa memleket insanina mi yanayim, bosa geçmis bir sezona mi, 3 sezon üst üste 5. olup bu sene avrupa’ya gidemiyslerine mi, yoksa türk futbolunun alamayacagi puanlara mi, yeni stad’da avrupa maçlarinin olmayacagina mi, mehmet topuz’un gitme ihtimalinin yükselecegine ve julius aghahowa ile salomon olembe’yle birlikte oynayamaycagina mi?
kisacasi, iyi oldu bu kupa...
(bkz: secondigliano)
napoli’nin kuzeyinde bulunan, camorra ailesinin isledigi cinayetlerle bir süre avrupa gündemini mesgul etmis, napoli merkezin aksine virane ve perisan görünümlü, fakir ama gururlu semt.
kuzey ve güney arasindaki farkin belirgin bir sekilde ortaya çiktigi sehirdir. tek gariplik ise güney’in aynasi bölgenin sehrin kuzeyinde bulunmasi.
güzel sehirdir fakat kuzey’i, secondigliano, avrupa’nin en belali bölgesidir.
güzel sehirdir fakat kuzey’i, secondigliano, avrupa’nin en belali bölgesidir.
2007-2008 sezonunun türkiye kupasi finalidir.
kazanan gelecek sene avrupada mücadele edecegi için muazzam bir mücadeleye sahne olacaktir sanirim. fakat umarim kayserispor kupayi alir.
kazanan gelecek sene avrupada mücadele edecegi için muazzam bir mücadeleye sahne olacaktir sanirim. fakat umarim kayserispor kupayi alir.
anadolunun bazi bölgelerinde, mesela iç anadolu, bebekleri nazardan korumak için kullanilan nazarliktir.
hakkinda bildigim bir de detay vardir ki oda igde dalinin ezan sesinin duyulmadigi bir agaçtan alinmasi gerektigidir. ayrica muska, nazar boncugu, kemik ve 7 gözlü dügme ile birlikte kullanildiginda yeryüzündeki en saglam anti-nazar sistemi kurulmus olur.
sikintili zamanlarda bir kursun döktürüsün veya nefesi kuvvetli biri seni üfürür hiç bir seyin kalmaz.
hakkinda bildigim bir de detay vardir ki oda igde dalinin ezan sesinin duyulmadigi bir agaçtan alinmasi gerektigidir. ayrica muska, nazar boncugu, kemik ve 7 gözlü dügme ile birlikte kullanildiginda yeryüzündeki en saglam anti-nazar sistemi kurulmus olur.
sikintili zamanlarda bir kursun döktürüsün veya nefesi kuvvetli biri seni üfürür hiç bir seyin kalmaz.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?