godsend

hava 40 derece olmadığı sürece doğru bir tespittir.

söyleninlenleri üzerine alıp fazla alınganlık yaptığınız da karşı tarafa yönelteceğiniz soru.
-ya ne insanlar var çekilmez oldu bu dünya bunlar yüzünden.zarar ziyanlar
-....!!
-bu ben miyim yoksa beni mi ima ediyorsun sen..

(bkz: bu ben miyim)

muhtemelen bunu yapabilmek için karşınızdaki insanın iyiliğinin çıkara dayalı olduğunu anlamak gerekir.yoksa kim iyilğe bir kötülükle karşılık verir ya da vereilir şayet insansa insanlıktan bir parça tatmışsa.
yie de iyiliğe kötülükle karşılık verebilmek cesaret ister vicdan örtülür önce ve daha sonra bu örtü kendiliğinden yok olmadan yapılmak istenen yapılır.her şey olup bittikten sonra da’haketmişti’ cümlesi ile örtü yellenerek vicdan üzerinden uçurulur.

yaşamınızın kenarında unuttuğunuz,yalnız kaldığınızda;canınız sıkılarak kandinize bir meşgale ararken,ayağınıza takılan tanelerdir,sohbet taneleri..
eğilip yere tek tek toplarsınız gülümseme yayılır dudaklarınızdan yüzünüze,kimsenin sizi görmediğinden emin olupcebinize atarsınız çabucak taneleri..
odanıza gidip kapıyı kitlersiniz,yalnız bile olsanız..önünüze serersiniz taneleri..
her biri farklı insanlara ait.hatırlarsınız uzun zamandır aklınıza gelmeyenleri,özlediklerinizi; o andan sonra özlemeye başladıklarınızı.
küçücük taneler üzerinde yıllar öncesinin unutulmuş sohbetleri:
-şimdi elini tutuyorum,oysa ki dün bana kızgındın
-kızmadım ki,hem hoşuma gidiyor elini tutmak
-o zaman hiç bırakma...
ne zaman bıraktık o elleri?
sadece bu kadardır ama gözlerinizin dolmasına yetti bile...bir başkasını alırsınız:
-kelebekleri artık bırakalım ölücekler
-hayır eve götürelim,dün yakaladıklarım öldüler
-her zaman ölüyorlar ama
-bir gün ölmeyecekler ,biliyorum..
’’kalebekler’’sizi neden hala göremiyorum bu apartmanların arasından hiç geçmiyorsunuz..oysa ki ne mutlu ederdiniz beni gelseniz..söz veriyorum kanatlarınızdan tutmayacağım,hala kızgın mısınız bana?..
bir başkasını daha alırsınız:
-anne uyan karnım acıktı
-hadi anne çok acıktım
-anne gidecekmiyiz dışarı
-bu gün uyumasam öğlen
-anne susadım hadi,yaramıda kopardım kanıyor..
annem nerdesin?istediğin gibi uslu biri oldum artık,istersen seni öperim sıkabilirsin yanaklarımı..gelir misin anne gidermiyiz dışarı?
anne yine konuşmuyorsun yorgun musun,nerdesin?çok özledim anne,sarıl bana..
............sırılsıklam olmuştur üzeriniz burnunuz akmıştır,hıçkırmaya başlamışsınız çoktan.taneler dağılmış.daha fazla bakamıyacak mısınız?
ne kaadar çabuk geçmiş zaman daha dün nasıl okuyacağınızı,nasıl para kazanacağınızı,nasıl aşık olacağınızı düşünüyordunuz...
bu kadar büyüdünüz mü?
hadi ağlamayın ama daha ölmadiniz ya.hala gülümseyebilirsiniz,kırmış olduğunuz kalpleri onara bilirsiniz,siz istedikten sonra inanın,
çok mutlu olabilirsiniz..*

burçların başıdır şahıdır.ilktir ilkler her zaman da önemlidir.
siz ne iseniz o da odur.ayna gibidir.tipik özelliklerei asla değişmez.
-inatçı-dediğim dedik çaldığım düdük-kararlı-yardımsever-güçlüdür.
sakin değildir olmayı da pek beceremez.saman alevi gibi bir anda parlar bir anda söner.kolay kolay kırılmaz,kırmaz.tutarsızdır..aşkta cesur korkaklardandır.gerçek ardığını bulana kadar yalancıdır gerçekleri bulduğunda sahiplenir,vazeçmesi için kıyametin kopması gibi büyük olaylar gerekir.
eğlencelidir,sevecendir..uzaktan bakıldığında havasından yaklaşılmasa da tanıldığında iyiki de tanıdım dedirtir...

hiç bir halt bilmeyip bildiğini sanandır.gelir oturur karşınıza bilmiş bilmiş konuşur.sizin impulslarınızı bi güzel harekete geçirir daha sonrada bunu sanki yapan kendisi değilmiş gibi sırıtır karşınızda.öyle de bir pişkinlikleri vardır ki anlatılmaz yaşanır hatta yaşanmaz yaşatılmaz böyleleri kazana kilitlenir.ama eşek hoşaftan ne anlar sen ne kadar dersen de bu adam aynıdır değişmez.

birincisi batıkent bir ilçe değildir.ikincisi ısrarla olmaya çalışmaktadır.
sakin yerleşkelerden biri olup bazen ölüm sessizliğine bürünür kimse kimseyi tanımaz,umrrundada değildir.giderek daha da kendi haline çekilmektedir.
site üzerine site yapılmakta ve nüfusu her geçen gün artmaktadır.iki sınıf insanın oturduğu yer haline gelmiştir. birincisi eski müstakil evlerde oturan çoğu emekli olmuş yaşlı insanlar.ikincisi lüks vaillalarda ve sitelerde oturan daha burjuva sınıf.
gün geçtikçe de sayısı artan minik kiliseleri mevcuttur.
bünyesinde orta büyüklükte alışveriş merkezleri,çok sayıda park ve sosyal tesis barındırmaktadır.
metroya bindiğinizde en son varacağınız yer batıkenttir.

argoda artı oy vermek.

argoda eksi oy vermek.

kendini bir şey sandıran buton.basınca sanki sözlük dile gelecek ne olur yapma ,kırma beni,gözünün yağında ...olaylarına girecek gibi gelir.ama sen abi kıvamında ’’haadi basmıyım lan,neyse’’ moduna girersin.

belki okuduğum yerden soru gelir diyerek başvurulan eylemdir bir yandan şeker yerken diğer yandan kafa deftere gömülmüş süratle notlar okunmaktadır.

anne:şu sandalyeyi getirsene
_bana ne ya o getirsin zaten her şeyi ben yapıyorum.
anne:hadii
-kalksana lan getirsene anca otur sen zaten kıç büyüt sakın kıpırdama yerinden mazallah kilo verirsin.
anne:versene şunu
-vericez ya tamam ne var sende hep temizlik yapıyorsun bi otur ya kim görüyor evi sanki alala
anne:kime benzedin bilmem ki getir şunu
-lan kalma sen kalkma senin şin düşer bana.anne ya ne yapcan öff temiz orası valla bak bak.
anne:bu kadar konuşacağına şimdiye kadar ohooo
-ya off ya nedir benim bu çilem gidecem buralardan ya izmiri yazıcam tercihlere valla bak inanma sen daha gidince görürsün
anne:bi sus sus da kafa dinleyelim
-ya ben mi merajlıyım konşmaya sanki her defasında beni çapırmasan bende konuşmak zorunda kalmam. yok zaten siz beni seslenmek iş yaptırmak için doğurmuşsunuz diğer kızların otursun hep ben ohh iyi insanız ya faydalanın ne güzel iş ya..
anne:ömrümü yedin sen benim ömrümü nerden doğurdum
-iyi iyi şimdi de üvey evlat muamelesi oh ya hem iş yap hem itil kakıl babmı istiyorum ben ya baba...
anne:...
-iyi ya al bakma bana öyle alala sanki bir şey yapacak..
anne:...
-off tamam gidicem zaten kesin gisicem buralardan en iyisi evlenmek ya...

prensip maselesidir.her konuda kendisini üstün!! gören erkekler teklif konusunda ne yazık ki el mahkum yere eğilmek zorunda kalırlar.

(bkz: her horoz kendi çöplüğünde öter)

coca cola nın içerisinde tam olarak ne kullanıldığı bilinmemektedir.ancak içerisinde farelerin çok sevdiği katran maddesi bulunmaktadır bu nedenle de depolarında ve fabrikalarında fazla sayıda fareye rastlanılmaktadır.
arada dayanamayıp öldürüyorlarsa bir de içine katıyorlarsa da ne diyelim..
küçük bir tavsiye:kullanmadan önce kutu kola ya da şişe farketmez dışını mutlakatemizleyin gördüğünüz küçük lekeler tozlar değil fare pislikleri olabilir.

seni görmeyi hakedecek ne yaptım ben?

(bkz: buhran anları)

her insanoğlunun yaşayacağı kaçınılmaz olay.

sadece gözlerin konuştuğu,nefeslerin kesildiği anlar.son vuruş sahnesinden sonra gelir.