medical school.
tıp fakültesi
Tıp Fakültesinde okumak saatlerce çalışıp komiteden komiteye koşmak hayattan acı çekerek zevk almak gibi. 4.komite allahım güç ver dayanamıyorum.
delirtebilen fakülte yazmadan önce bir kez daha düşünülesi
anne isteğiyle seçenlerin çoğunlukta olduğu, hocalarının 1. sınıfta küçümsemede sınır tanımadığı,halk arasında kutsal sayılan,benim de içinde bulunduğum öğrenci yetiştirme yeri.
tercihlerim arasına yazdığım icin arkadaş cevrem tarafından baskıyla pişman edildigim bölüm
hazırlığı atlamayamayan ben gibilere 7 sene olan bölüm.
burada okuyanlara karşı pek sempatim yok ama otobüste gördüm mü direkt veriyorum hiç düşünmden. huy bu da işte allah kahretmesin...
burada okuyanlara büyük saygı duyuyorum istemeden.çok havalı bölüm bir kere.otobüste falan rastlasam hiç düşünmeden kalkıp yer veririm,o derece.çektikleri çile altından kalkılır gibi değil mazlumların.
kara delik gibidir bu bölüm.girenden bir süre haber alamıyorsunuz.haber aldığınız zaman da artık o bambaşka biri olmuş oluyor.bir de burada 6 sene afedersiniz eşek gibi okuduktan sonra insanlar ’amaaan pratisyen bu’ diye küçümsüyorlar ya o nasıl koyuyordur kim bilir insana.bir de aldıkları maaş ve çalışma şartları hiç bir zaman çektikleri çileyi karşılamaz bu insanların.buna rağmen neden hala tıp fakültelerinin puanı bu kadra fantastiktir anlamak mümkün değil.mesele garanti iş imkanıysa;yok öyle bir şey.ataması yapılmayan doktor haberlerini görüyoruz televizyonda.
her ne olursa olsun gerçekten zor bir meslek ama bir o kadar da harika.
kendim edebiyat ve ayni zamanda psikoloji bolumu ogrencisi olmama ragmen yakin donemde merak saldigim bir bolumdur. keske fen cikisli bir ogrenci olsaydim da tip icin kassaydim dedirtir bana. uzun yillar agir bir sekilde okur ogrenci; ancak mukafati muhtesemdir. insan hayatina en buyuk yasamsal katki iste senin elindedir. kendi fakultelerimden mezun olduktan sonra umarim bir yolunu bulup okuma sansina sahip olabilirim.
kimse alınmasın ama burda okuyan tum tanıdıklarım inekti evet
kac sene olursa olsun ne kadar zor olursa olsun doktor olduktan sonra bütün zorluklara deydiğini düsündügüm ve girmeye çalıştıgım fakülte
sadece dünya aids gününde değil, bünyesindeki aids le savaşım topluluğunun (bkz: hacettepe tıp fakültesi) zaman zaman düzenlediği partilerde ve bahar şenliğinde kurduğu standta da bedava prezervatif dağıttığı öğretim bölümü. evet budur tıp fakültesi.
4. sınıfta daha bi güzel olan, dünya aids gününde bedava prezervatif verilen öğretim bölümü
(bkz: duydum oradan biliyorum)
(bkz: duydum oradan biliyorum)
ilk üç yılının açık öğretim şeklinde okunup geri kala kısmının da usta çırak ilişkisiyle gayet güzel halledilinebileceği düşündüğüm fakültedir. ne okul yüzü görürüz ne hoca yüzü mis gibin yaşar gideriz.hem böylece kimse de kimsenin ebesinin şeyine su kaçırmamış olur.
(bkz: hayat bayram olsa)
(bkz: hayat bayram olsa)
final sınavının sonuçlarını, geçtiğini ve ya büt.e kaldığını büt. sınavından 4 gün önce açıklayan fakülte.sonra da oku yiyosa 55cm notu 4 günde (bkz: insan insana bunu yapar mı)
lanet olasıca fakulte.temmuz 18 e sınav mı konur be.21 gün de 5000 sayfa notu bitirmek için götünüzü ortadan ikiye ayıran kurum.sıkıysa kendileri bitirsin.
bitirecem derken beni bitiren fakülte.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?