format kutsaldır, once tanım :
isa nın havarilerinden kimine gore cebren ve hile ile kimine göre de liyakat ve sadakatla klise kurma görevine layık görülmüş kisinin incil de tefrika edilmis girdileriyle (entry yani anla ama dilimize sadakat), günümüzün gündem paratoneli, basiret manipülatörü, 11 ayın herbirisinin ayrı ayrı sultanı, islamın 6. ama en önemli sartı olan turbandan otel olmayanı arasındaki iliski.
meramım daha kutsaldır ama efendilik biz de kalsın iste. (buradan sonra ciddi-leş-iyorum parantez içi parantez aç perihan magden gibi yazmaya başladım, tiksindim kendimden parantez içi parantez kapa)
semum çarpsın bundan sonrası harbiden ciddi;
pavlus’un mektubu
‘fakat bilmenizi isterim ki, her erkeğin başı mesih ve her kadının başı erkek ve mesihin başı allahtır. başı örtülü olarak dua eden yahut peygamberlik eden her erkek, başını küçük düşürür. fakat başı örtüsüz olarak dua eden, yahut peygamberlik eden her kadın, başını küçük düşürür. çünkü traş edilmiş olmakla bir ve aynı şeydir. çünkü eğer kadın örtünmüyorsa, saçı da kesilsin, fakat kadına saç kesmek, yahut tıraş olmak ayıp ise örtünsün. çünkü erkek allahın sureti ve izzeti olduğu için başını örtmemelidir, fakat kadın erkeğin izzetidir. çünkü erkek kadından değil, fakat kadın erkektendir, çünkü erkek de kadın için değil, fakat kadın erkek için yaratıldı. bunun için melekler sebebinden kadın, başı üzerinde hakimiyet belirtisine sahip olmalıdır. ’
kiliseyi kuran kişinin sözleri bunlar. islamiyet ya da musevilik’teki fikirlerden farkı var mıdır? bence çok yoktur zira bu üç sistem aynı ataerkil mitolojik kökenden beslenmektedir ki bu bambaşka bir tartışma konusu zaten. peki günümüz tartışmalarıyla bu sözlerin ilişkisi nedir?
kendimce şöyle açıklamaya çalışayım: ben laiklik mücadelesinin türkiye de eksik yürütüldüğünü düşünüyorum. türkiye özelde müslüman unsurların çoğunlukta olduğu bir ülkedir fakat islamiyet diğer dinlerde olduğu gibi genelde skolastik ve totaliter anlayışın hakim olduğu bir sistemdir. laiklik mücadelesinde kitlelerin uyandırılabilmesi ve bu kitlelerin mürteci hakimlerin sinsi tuzağındaki fikri kararsızlıklarından kurtarılabilmeleri için mücadelenin islamiyet’in hükümleriyle değil skolastik ve ataerkil bağnazlığa karşı yapıldığını anlatabilmek tartışmayı bu alana çekebilmek şarttır.
bağlıyorum;
türban nedir? erkek için yaratılmış kadının başı üzerindeki hakimiyet belirtisidir. 15 yaşında evlendirilmiş bir kız öğrenciyi evine hapseden gücün hükümdarlık alametidir. gerçek özgürlük mücadelesi ise o kızı kölelikten kurtarma mücadelesidir. peki çeşitli nedenlerden bu köleliğe gönüllü insanların durumu ne olacaktır? köle olmaya itiraz edip başkasının köleliğine de razı olmamak aydın asaletidir tersi ise sadece aymaz cehaleti olabilir.
pavlus un mektubu ve türban
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?