yerlilerinin turkleri ve turk askerlerini sevmedigi her sehirin birbirine olan uzakligi en fazla 10 dakika olan yerel sivesinin duyanlari musayi gormus kizil deniz gibi yardigi askerlerigimi yaptigim minik ulke. ayrica cografi acidan samimi arkadaslar arasinda "yalanciya kibirisin sivri ucu girsinmi lan" seklinde bir jargon olusturabilinecek ada
kuzey kıbrıs türk cumhuriyeti
bir çok türk düşmanı barındıran ve sadece türkiyenin gerçek bir ülke olarak gördüğü ellerinde gelse kendilerini rumlara satıcak kadar da milli değerlerini hiçe sayabilen bir garip halkın yaşadığı adanın kuzeyi.
askerlik hizmeti nedeniyle 9 ayımı geçirdiğim adanın kuzey kesimidir.
çok isabetli bir kura olmuş ki askerlik sayesinde görmüş, tanımış oldum ben bu yeri. yoksa ileri bir dönemde cebimden para harcayıp tatile falan gitme gafletinde bulunabilirdim maazallah.
efendim askerliği yedek subay olarak yaptığımdan hafta içi saat altıdan itibaren ve tüm hafta sonu sivildik malum. dolayısıyla bol bol gezme fırsatımız oldu yavru vatanı. ha bol bol gezme fırsatı derken zaten biraz gevşek davranırsanız ancak 2 gün sürüyor tüm gidilecek yerler.
öncelikle inanılmaz sahilleri var kabul etmek lazım. en çok da özlediğim yok lan tek özlediğim güzelliği buydu aslında. masmavi denizi ve kumsalları.
bunun haricinde ada zaten bildiğiniz çöl. susuzluk en büyük problemlerden biri. elektrik keza öyle. elektrik inanılmaz pahalı. türkiye de harcadığın gibi elektrik harcarsan bildiğin tüm maaşı bırakırsın oraya uyarayım.
elektriğin, suyun problem olduğu yerde alt yapıya gerek olmaması doğaldır zaten. o yüzden yaz aylarında burnunuza gelecek iğrenç kokular da hiç canınızı sıkmasın.
halkı inanılmaz tembel, esnaf keza öyle. yaz aylarında esnaf ve devlet dairelerinin çalıştıkları saat dilimlerine bir türlü denk gelemedim ben mesela.
bir de kıbrıs türkçesi zormuş. böyle sanki kelimeler türkçe gibi tam anlayacakmışsınız gibi oluyor ama hepsini anlayamıyorsunuz. ilginç cümle yapıları var vesellem.
halkı asker tayfasını sevmiyor. aslında şöyle diyelim. eski jenerasyon seviyor, yeni jenerasyon sevmiyor. tabi yeni jenerasyonun aklı rum kesiminde avrupa birliğinde çılgın partilerde falan bildiğin beyin hoşaf olmuş.
her yer lüks araba kaynıyor. son model demeyelim ama her yer mercedes, bmw. taksilerin çoğu mercedes mesela. en düşük araç markaları, oradan ikinci el alan bizim gibi arkadaşlar veya türkiye den aracını getirmiş olan türk vatandaşları.
çoğu insanın evinin oto parkında minimum iki araç bulunduğundan toplu taşıma denen bir şey yok. gidenlere ya da gideceklere duyrulur. orada araç kiralamanız gerek ya da diğer seçeneğiniz taksi. taksimete yalan tabi. dil dökmeniz şart.
söylediğim gibi orada bahar ve yaz aylarını gördüğüm için ancak sıcaktan bahsedebilirim. sıcak. hem de çok sıcak abi. kafamın üstüne bildiğin seyyar su deposu koydum da hayatta kaldım ben. duyduğum kadarıyla kışın da çok yağışlı geçiyormuş. görmedim bilmiyorum.
3 büyük şehri var. kktc’ye göre büyük tabi. lefkoşa, girne, gazimagosa. araya da bir kaç bir şey serpiştirilmiş işte, güzelyurt, lapta vs.
lefkoşa bildiğin random bir şehir. denize kıyısı olmayan, bir iki işlek caddesi olan, tüm cafe, mağazaların, barların da bu caddelere dizilmesiyle oluşan bir şehir. anladın sen onu.
girne deniz kıyısında bulunan, lefkoşa ya göre daha küçük ama daha güzel bir şehir. harbour denen bir yeri var başka da pek bir numarası yok aslında ama deniz kenarı olması ilginçlik katıyor işte. yine canlı müzik mekanları, pub lar, barlar, cafe ler bu harbour dediğimiz alanda toplanmış durumda.
gazimagosa benim için en iyi şehriydi. bir nevi öğrenci şehri burası. doğu akdeniz üniversitesi burada. öğrenci olunca atraksiyon bol oluyor haliyle. magosa nın sahilleridir aslında beni benden alan. daü nün bir sahili vardı mesela hem ortam hem de sahil olarak çok canavar bir yerdi. hemen onun yanında da glapsides plajı vardı ki cidden bugüne kadar girdiğim denizler deniz değil, yürüdüğüm sahiller sahil değildir buranın yanında.
her ne kadar genelde kötülemiş olsak da en nihayetinde bir sürü insan tatile gidiyor buraya. neden peki. efendim adı üstünde tatil zaten. kktc’de inanılmaz güzel ve lüks oteller mevcut. dolayısyla bunlardan birine kapak attığınızda yukarıda saydığım zorlukların hiç biriyle karşılaşmıyorsunuz zaten.
gelelim çoğu kişinin merak ettiği noktalara. evet alkol çok ucuz. bak markette bile çok ucuz bir de biz tsk mensubu olduğumuzdan ayrıca istikhakımız vardı ki bu yaklaşık market fiyatının da yarısına falan geliyordu bazı ürünlerde. ondandır benim alkolü bırakmalarım falan. bildiğin bünye doldu amk.
sigaraya hiç kerkinmeyin yaklaşık aynı fiyat ve türkiye sigarasından farklı. dolayısıyla tatile falan giderseniz yanınızda götürün derim. keza biz öyle yapıyorduk, türkiye den gelecek arkadaşlara aldırıyorduk.
casino olayı. her şehirde, adım başı, büyüklü küçüklü bir çok casino mevcut. bazıları giyim kuşama göre adam alır bazıları tuttuğunu alır. şahsen pek bana göre bir ortam değilmiş onu anladım ben. binbir türlü insan var içerde sürekli tuşlara basan. annem yaşında teyzeler var mesela misafirlik yerine casino ya gelmişler. bir ellerinde içki diğer elleri buton üzerinde bas babam bas. çok bomba ablalar da var tabi ama göz bebekleri dolar işaretine büründüğünden gözleri pek dışarıda değildir.
night clublar. malum. anlatılan katalog hikayeleri falan hepsi doğru. ben gitmedim ama giden arkadaşlar anlattı. asadsadadasdad. doğru yani. her yerde kampüs halinde bir de bunlar. öbek öbek. gönyeli kavşağı desem mesela gidenin yüzünde tatlı bir gülümseme oluşturmuş olurum.
işin özeti kumar oynamak istiyorsan git, gece hayatını yaşamak istiyorsan git, güzel sahillerde vakit geçirmek istiyorsan git (bak mesela olay burada şu cümleyi yazarken sanki las vegas gibi betimleniyor ama alakası yok) ama ben olsam gitmezdim. aynı parayla türkiye de ya da farklı bir ülkede daha iyilerini yaşayabilirsin bebeğim.
ha bir de gitmezsen türkiye den ve türk lükten nefret eden halkının (hepsi değil sadece belli bir kesimi) hali hazırda stratosfere kadar yükselmiş götünü bir nebze indirmekte yardımcı olabilirsin.
çok isabetli bir kura olmuş ki askerlik sayesinde görmüş, tanımış oldum ben bu yeri. yoksa ileri bir dönemde cebimden para harcayıp tatile falan gitme gafletinde bulunabilirdim maazallah.
efendim askerliği yedek subay olarak yaptığımdan hafta içi saat altıdan itibaren ve tüm hafta sonu sivildik malum. dolayısıyla bol bol gezme fırsatımız oldu yavru vatanı. ha bol bol gezme fırsatı derken zaten biraz gevşek davranırsanız ancak 2 gün sürüyor tüm gidilecek yerler.
öncelikle inanılmaz sahilleri var kabul etmek lazım. en çok da özlediğim yok lan tek özlediğim güzelliği buydu aslında. masmavi denizi ve kumsalları.
bunun haricinde ada zaten bildiğiniz çöl. susuzluk en büyük problemlerden biri. elektrik keza öyle. elektrik inanılmaz pahalı. türkiye de harcadığın gibi elektrik harcarsan bildiğin tüm maaşı bırakırsın oraya uyarayım.
elektriğin, suyun problem olduğu yerde alt yapıya gerek olmaması doğaldır zaten. o yüzden yaz aylarında burnunuza gelecek iğrenç kokular da hiç canınızı sıkmasın.
halkı inanılmaz tembel, esnaf keza öyle. yaz aylarında esnaf ve devlet dairelerinin çalıştıkları saat dilimlerine bir türlü denk gelemedim ben mesela.
bir de kıbrıs türkçesi zormuş. böyle sanki kelimeler türkçe gibi tam anlayacakmışsınız gibi oluyor ama hepsini anlayamıyorsunuz. ilginç cümle yapıları var vesellem.
halkı asker tayfasını sevmiyor. aslında şöyle diyelim. eski jenerasyon seviyor, yeni jenerasyon sevmiyor. tabi yeni jenerasyonun aklı rum kesiminde avrupa birliğinde çılgın partilerde falan bildiğin beyin hoşaf olmuş.
her yer lüks araba kaynıyor. son model demeyelim ama her yer mercedes, bmw. taksilerin çoğu mercedes mesela. en düşük araç markaları, oradan ikinci el alan bizim gibi arkadaşlar veya türkiye den aracını getirmiş olan türk vatandaşları.
çoğu insanın evinin oto parkında minimum iki araç bulunduğundan toplu taşıma denen bir şey yok. gidenlere ya da gideceklere duyrulur. orada araç kiralamanız gerek ya da diğer seçeneğiniz taksi. taksimete yalan tabi. dil dökmeniz şart.
söylediğim gibi orada bahar ve yaz aylarını gördüğüm için ancak sıcaktan bahsedebilirim. sıcak. hem de çok sıcak abi. kafamın üstüne bildiğin seyyar su deposu koydum da hayatta kaldım ben. duyduğum kadarıyla kışın da çok yağışlı geçiyormuş. görmedim bilmiyorum.
3 büyük şehri var. kktc’ye göre büyük tabi. lefkoşa, girne, gazimagosa. araya da bir kaç bir şey serpiştirilmiş işte, güzelyurt, lapta vs.
lefkoşa bildiğin random bir şehir. denize kıyısı olmayan, bir iki işlek caddesi olan, tüm cafe, mağazaların, barların da bu caddelere dizilmesiyle oluşan bir şehir. anladın sen onu.
girne deniz kıyısında bulunan, lefkoşa ya göre daha küçük ama daha güzel bir şehir. harbour denen bir yeri var başka da pek bir numarası yok aslında ama deniz kenarı olması ilginçlik katıyor işte. yine canlı müzik mekanları, pub lar, barlar, cafe ler bu harbour dediğimiz alanda toplanmış durumda.
gazimagosa benim için en iyi şehriydi. bir nevi öğrenci şehri burası. doğu akdeniz üniversitesi burada. öğrenci olunca atraksiyon bol oluyor haliyle. magosa nın sahilleridir aslında beni benden alan. daü nün bir sahili vardı mesela hem ortam hem de sahil olarak çok canavar bir yerdi. hemen onun yanında da glapsides plajı vardı ki cidden bugüne kadar girdiğim denizler deniz değil, yürüdüğüm sahiller sahil değildir buranın yanında.
her ne kadar genelde kötülemiş olsak da en nihayetinde bir sürü insan tatile gidiyor buraya. neden peki. efendim adı üstünde tatil zaten. kktc’de inanılmaz güzel ve lüks oteller mevcut. dolayısyla bunlardan birine kapak attığınızda yukarıda saydığım zorlukların hiç biriyle karşılaşmıyorsunuz zaten.
gelelim çoğu kişinin merak ettiği noktalara. evet alkol çok ucuz. bak markette bile çok ucuz bir de biz tsk mensubu olduğumuzdan ayrıca istikhakımız vardı ki bu yaklaşık market fiyatının da yarısına falan geliyordu bazı ürünlerde. ondandır benim alkolü bırakmalarım falan. bildiğin bünye doldu amk.
sigaraya hiç kerkinmeyin yaklaşık aynı fiyat ve türkiye sigarasından farklı. dolayısıyla tatile falan giderseniz yanınızda götürün derim. keza biz öyle yapıyorduk, türkiye den gelecek arkadaşlara aldırıyorduk.
casino olayı. her şehirde, adım başı, büyüklü küçüklü bir çok casino mevcut. bazıları giyim kuşama göre adam alır bazıları tuttuğunu alır. şahsen pek bana göre bir ortam değilmiş onu anladım ben. binbir türlü insan var içerde sürekli tuşlara basan. annem yaşında teyzeler var mesela misafirlik yerine casino ya gelmişler. bir ellerinde içki diğer elleri buton üzerinde bas babam bas. çok bomba ablalar da var tabi ama göz bebekleri dolar işaretine büründüğünden gözleri pek dışarıda değildir.
night clublar. malum. anlatılan katalog hikayeleri falan hepsi doğru. ben gitmedim ama giden arkadaşlar anlattı. asadsadadasdad. doğru yani. her yerde kampüs halinde bir de bunlar. öbek öbek. gönyeli kavşağı desem mesela gidenin yüzünde tatlı bir gülümseme oluşturmuş olurum.
işin özeti kumar oynamak istiyorsan git, gece hayatını yaşamak istiyorsan git, güzel sahillerde vakit geçirmek istiyorsan git (bak mesela olay burada şu cümleyi yazarken sanki las vegas gibi betimleniyor ama alakası yok) ama ben olsam gitmezdim. aynı parayla türkiye de ya da farklı bir ülkede daha iyilerini yaşayabilirsin bebeğim.
ha bir de gitmezsen türkiye den ve türk lükten nefret eden halkının (hepsi değil sadece belli bir kesimi) hali hazırda stratosfere kadar yükselmiş götünü bir nebze indirmekte yardımcı olabilirsin.
halkinin "biz turk degiliz, yunanli da degiliz, bizler kibrisliyiz" dedigi, "turkler defolsun" diye tam 50 bin kisiyle lefkosada gosteri duzenledigi, gotlerini korumak icin aralarinda gecirdigim bir yil boyunca (askerlik) bana isgalci gozuyle baktigi artik turkiyenin kamburu olmaktan oteye gitmeyen guzel ama ruhsuz ada.
kibris konusundaki "yavru vatan" tabirinin ve olaya psikolojik yaklasimlarda bulunmanin zamaninin gectigini anlamak icin yalnizca girnede yarim saat gecirmek yeterlidir. o sivesi bozuk cingene agizli turk demeye dilimin varmadigi halk; turkiyeli oldugunu anlar anlamaz sana "yillardir haklarini gaspeden isgalci" edasiyla oyle bir bakis atiyor ki turkiyeye donuldugunda agzindan "yavru vatan" kelimesi cikan herkesin agzini burnunu kirmak icgudusu uyandiriyor. evet; kibris davasinda turkiye en az rumlar kadar haklidir, evet; ada rumlastirilmak istenmis ve bu durumun garantor anlasmasina aykiri oldugunu dusunerek adaya cikarma yapmistir, evet; uluslararasi arenada tanitamasa da orada bir devlet kurmustur, evet; herseyi yapmistir turkiye ama ada halkini kaybetmistir. bunun en buyuk sebeplerinden bir tanesi de adanin en guzel yerlerini gereksiz askeri alanlarla doldurmus olmasi, askerlerin gizli gizli portakal bahcelerini talan etmesini asla onleyememesi, adada ekonomiyi kendi ekonomisine benzetmesidir. yaziktir ayrica, akitilan kanlara da yaziktir. 70 yasinda bir nineden (ki onun bari bizi anlayacagini umuyordum) "siz isgalcisiniz, bizim rumlarla alip veremedigimiz hic bir sey yok, turkiyeyi istemiyoruz" cumlesini duymak oldukca sarsmistir beni. ogrendigim butun yavru vatan masallarini unutturmustur, orada gecirdigim her saniyeye lanet ettirmistir.
kibris konusundaki "yavru vatan" tabirinin ve olaya psikolojik yaklasimlarda bulunmanin zamaninin gectigini anlamak icin yalnizca girnede yarim saat gecirmek yeterlidir. o sivesi bozuk cingene agizli turk demeye dilimin varmadigi halk; turkiyeli oldugunu anlar anlamaz sana "yillardir haklarini gaspeden isgalci" edasiyla oyle bir bakis atiyor ki turkiyeye donuldugunda agzindan "yavru vatan" kelimesi cikan herkesin agzini burnunu kirmak icgudusu uyandiriyor. evet; kibris davasinda turkiye en az rumlar kadar haklidir, evet; ada rumlastirilmak istenmis ve bu durumun garantor anlasmasina aykiri oldugunu dusunerek adaya cikarma yapmistir, evet; uluslararasi arenada tanitamasa da orada bir devlet kurmustur, evet; herseyi yapmistir turkiye ama ada halkini kaybetmistir. bunun en buyuk sebeplerinden bir tanesi de adanin en guzel yerlerini gereksiz askeri alanlarla doldurmus olmasi, askerlerin gizli gizli portakal bahcelerini talan etmesini asla onleyememesi, adada ekonomiyi kendi ekonomisine benzetmesidir. yaziktir ayrica, akitilan kanlara da yaziktir. 70 yasinda bir nineden (ki onun bari bizi anlayacagini umuyordum) "siz isgalcisiniz, bizim rumlarla alip veremedigimiz hic bir sey yok, turkiyeyi istemiyoruz" cumlesini duymak oldukca sarsmistir beni. ogrendigim butun yavru vatan masallarini unutturmustur, orada gecirdigim her saniyeye lanet ettirmistir.
son gunlerde guney kibris ile ve muhtemelen cok yakn bir gelecekte de yunanistan ile aramizda olu$acak yeni bir sorunun dolayli yaraticisi.bunu kesinlikle kuzey kibris turk cumhuriyetini "ba$ belasi" olarak nitelendirmek adina soylemiyorum.sadece sorunun "hakli ve dolayli kaynagi" oldugu icin belirtiyorum.
guney kibris rum kesiminin kibris adasinin dort yaninda bulunan dogal kaynaklari ara$tirmak ve buradaki dogal kaynaklari kuzey kibris turk cumhuriyetini yok sayarak tek tarafli bir kararla cikartmaya karar vermesi, bu kararin neticesinde kimi ulkelerin $irketleri ile anla$malara varmasi sonucunda turkiye cumhuriyetine ait sava$ gemileri kibris aciklarina yollanmi$.
yeniden belirtmekte fayda goruyorum ki "kuzey kibris turk cumhuriyetinin son derece hakl oldugu" bu konu sonucunda yine bizim ba$imiz agriyacak gibi gozukuyor.
gulu seven dikenine katlanirmi$ derler ya, oyle bir $ey i$te.
guney kibris rum kesiminin kibris adasinin dort yaninda bulunan dogal kaynaklari ara$tirmak ve buradaki dogal kaynaklari kuzey kibris turk cumhuriyetini yok sayarak tek tarafli bir kararla cikartmaya karar vermesi, bu kararin neticesinde kimi ulkelerin $irketleri ile anla$malara varmasi sonucunda turkiye cumhuriyetine ait sava$ gemileri kibris aciklarina yollanmi$.
yeniden belirtmekte fayda goruyorum ki "kuzey kibris turk cumhuriyetinin son derece hakl oldugu" bu konu sonucunda yine bizim ba$imiz agriyacak gibi gozukuyor.
gulu seven dikenine katlanirmi$ derler ya, oyle bir $ey i$te.
yavru vatandir $udur budur milli meselemizdir falan tamam ama bir yere kadar degil mi her $ey? adamlar resmen sokaklara dokulup "buradan siktirin gidin" minvalinde pankartlar ta$iyorlar.
hukumet bir durum du$unsun.
garantoruz ama neye garantoruz? hakaretlerine mi, sirtimizdaki kulfetlerine mi, neye?
yetmez mi 40 senedir orada bulundugumuz?
o zamanlar bebekti, buyudu serpildi, ciktigi kabugu begenmemeye ba$ladi. artik birakalim da kendi ayaklari uzerinde durmayi ogrensinler. zaten turkiyenin ismi ve manevi varligi bile adanin bu bolumunu korumaya kafi gelecektir.
hukumet bir durum du$unsun.
garantoruz ama neye garantoruz? hakaretlerine mi, sirtimizdaki kulfetlerine mi, neye?
yetmez mi 40 senedir orada bulundugumuz?
o zamanlar bebekti, buyudu serpildi, ciktigi kabugu begenmemeye ba$ladi. artik birakalim da kendi ayaklari uzerinde durmayi ogrensinler. zaten turkiyenin ismi ve manevi varligi bile adanin bu bolumunu korumaya kafi gelecektir.
turkiye kar$iti protestolar hizlandi, cogaldi. kibris halkin istegi dogrultusunda yava$ yava$ turkiyenin ellerinden kayiyor. ortadoguda cikan ayaklanmalarda istisnasiz halka hak veren hukumet, kktc halkinin da isteklerine ayni duyarliligi gosterecek mi bakalim, zaman gosterecek bunu da.
kumar için gidilirse;sabahlara kadar kumarhanedesiniz akşama kadar uyuyacaksınız demektir,deniz,güneş göremezsiniz.
yok benim o taraklarda bezim olmaz derseniz girnede turlarsınız biraz,her an bir ünlü yanınızdan geçer,belki biraz alışveriş ama pahalıdır dikkat.trafiğe alışana kadar birçok kez dumura uğrarsınız ama kimse size gülmez meraklanmayın.
önemli not:uçakla türkiyeye dönerken cam kenarı istemeyi unutmayın,şöyle dönüp bir adaya bakın derim.
yok benim o taraklarda bezim olmaz derseniz girnede turlarsınız biraz,her an bir ünlü yanınızdan geçer,belki biraz alışveriş ama pahalıdır dikkat.trafiğe alışana kadar birçok kez dumura uğrarsınız ama kimse size gülmez meraklanmayın.
önemli not:uçakla türkiyeye dönerken cam kenarı istemeyi unutmayın,şöyle dönüp bir adaya bakın derim.
1 gunde vatanda$lik veren yavru vatan. en azindan necati şaşmaza o $ekilde verivermi$ler.
(bkz: kktcell)
eski hukumet gensoru ile du$unce partilerin ortak karari sonucunda sibel siber kktcnin ba$bakani oluverdi.
yakında kendi ülkelerinde ingiliz sömürgesi olarak yaşayacaklarından korku duyduğum yavru vatandır.
müthiş bir yapılaşma söz konusudur. ve bu yapılaşmanın temeli ingilizler sayesinde olmuştur. topraklarını ingilizlere satan kıbrıs halkı henüz tehlikenin farkında değildir. ancak ilerleyen tarihlerde bu tezin gerçek olma ihtimali de yüksektir.
müthiş bir yapılaşma söz konusudur. ve bu yapılaşmanın temeli ingilizler sayesinde olmuştur. topraklarını ingilizlere satan kıbrıs halkı henüz tehlikenin farkında değildir. ancak ilerleyen tarihlerde bu tezin gerçek olma ihtimali de yüksektir.
kktc cumhurbaşkanı mehmet alî talat, birleşmiş milletlerin yerleşmiş parametreleri çerçevesinde federal bîr çözüm istediklerini ifade ederek, konfederasyon yönünde bir taleplerinin olmadığını söyledi.
yarin sabah saat 08:00 itibari ile genel secime gidecekler, haklarinda hayirlisi olsun in$allah.
bugun erken genel secim yapilan ulke. 150 000 ki$i oy kullandi ve oy verme saati bitti. bu gece saat 24:00 e degin kesin rakamlarin aciklanmasi bekleniyorç
dervi$ eroglu kazandi secimi.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?