kartopu savaşınin bir anda tum mahalleye yayılması

gayet masumane görunen kartopu savasinin bir anda tüm mahallaye yayilmasi;oyun olmaktan cikip bir "savasa" dönusmesi isten bile degildir ki bunun icin gerekli olabilecek tek seyin, mahallenin "herseyi bilen,kurallari koyan,maclarda daimi forvet ve penaltilarda asya kaplani kesilen ukala cocugun kafasinin sniper ruhlu baska bir cocuk tarafindan kar topuna yerlestrilen sinsi bir tas ile yarilmasinin yeterli olacagi asikardir.sonra duyan gelir.iki farkli grup olusturulur ve totalde en cok kafa yaran grup üc puani evine goturur.

savaşın ne kadar yayılmacı ve dinamik bir yapısı olduğunun en basit örneklerinden biridir.önce biri birine saldırır.ondan sonra diğeri "sen nası saldırırsın lan ona" tepkisi verir.ardından eski arkadaşlıklar ya da "aslı benim sevgilim.sen aysel’le evlen" temelli aşklar doğrultusunda saflar belirlenir.herşey bir anda olur.hayat kısadır zaten.


(bkz: orta doğu)
(bkz: üçüncü dünya savaşı)
(bkz: etme bulma dünyası)

(bkz: kulağa atmak yok lan ibneler)

mahallede iç savaş çıkartıcak bir durumdur ki kesinlikle camdan çıkan yaşlı teyzenin
+rıfat...
-haaa!!!
+ koskoca adam oldun hala kartopumu oynuyon.
- haaa!!!
+bırak cocugum sen onlara uyma gel eve
serzenişi ile biten olaydır.

kartopu savaşı zaten birinci cihan harbi gibi bir olaydır. her şey hazırdıri tetikleyici unsur gerekmektedir. ilk kartoponu atan, savaşı başlatır; tıpkı malum sırp’ın öldürülmesinin cihjan harbine sebebiyet vermesi gibi.

iki ki$i arasında ba$layan sava$ta masum bir kartopunun hedef $a$ırması sonucu tüm mahallenin birden cephele$mesi durumudur.

(bkz: kaçın lan kaçın)

ahmet abi - aaaaahhh!
rıza- tamam herkes cephelere üst sokağın veledleri saldırıya geçti.
fırıncı mahmut- hazırım abi ben!

hep bir ağızdan:

allah allah alaaa...