sömürgeciliğin sembolleridir.
yaşam koşulları tam oturmamış ülkelerde etkileri daha fazla hissedilir. gözleri “kazanç”, “gelir”, “rant” ve “kâr” dan başka bir şey görmemektedir. kendi ülkesinde asgari ücretle çalışmak zorunda olan insanları görmezden gelirler. hayat sadece onlar için vardır. gerisi de hikayedir zaten.
gün olur devran döner, kendi kalelerinde kendi pisliklerinde boğulurlar.
kapitalizmin kaleleri
(bkz: newcastle)
(bkz: kendi kalesine gol atmak)
kandan ve irinden kalelerdir.
(bkz: tüsiad)
cok uluslu sirketlerin faaliyette bulundugu ulkelerin genelde en nadide yerlerinde olusturulmus gokdelenler.icinde calisan kisilerin hayatlarini da etkilen tamamen farkli bir kultur(denilebilir mi tartisilir)yerlestiren yikilmasi zor kaleler.insanlari birbirinden uzaklastiran bir kimlik sergiler bu kaleler.
güncel son kale türkiyedir.
kapitalizmin refah bir ekonomik yaşam sunduğu, abd, fransa, ingiltere gibi ülkeler şöyle dursun, üçüncü dünya ülkesi olarak adlandırılan, global gelişime ayak uydurmaya çalışan; fakat ayak uydurayım derken sosyal dengeyi toparlayamayan ülkelerde dahi tutunmuş, tabiri caizse kar üstüne kar ekleyen ticari kuruluşlar kapitalizmin kaleleri olarak adlandırılabilir. birtakım jean, fast food ve ayakkabı markaları vs.
(bkz: kumdan kaleler)
(bkz: kale)
(bkz: son kale)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?