zaman zaman bir küfür gibi kullandığım kelime.
çağrışımları kimi zaman sadece kötü şeyleri getiriyor akla. kimi zaman "bu kadar kanayıp da ölmeyen hayvan yok" diyenlere hak vermemek elde olmuyor.
aynı zamanda araba kullanamamayı nasıl olduğunu anlayamadığım bir şekilde muhteşem başaran insan türü. bugün yine bir erkeğin tır park edebileceği yere corsa’sını sokmaya çabalayan bir canlıyı bir süre seyrettikten sonra "kesin kadın" derken yakaladım kendimi. ve böylece benim için kadının nasıl bir şey çağrıştırdığını da anlatmış oldum.
onun haricinde doğurganlık özelliğine sahip insan türü. yavrusunu 9 ay ve genelde 10 gün taşır ve daha sonra dünyaya getirir. getirdikten sonra da önemli bir kısmı burnundan getirir ama yine de "anne"dir..
uzerine yuklenmis olan statuleri tasimak zorundadir. ve bu yukler kendisine dogumundan itibaren verilmistir.
"kiz cocugu"dur, "genc kiz"dir, "es" ya da "x’in karisi"dir, "y’nin bacisi"dir, "z’nin annesi"dir.. bu rolleri oynarken ekonomik durum sebebiyle bir yerlerde calisir ve zaman zaman tum bu rolleri ile catisan bir gorev ustlenip onu da yerine getirmeye calisir.
kadin olmak, kadin olarak yasamak hem zor hem de avantajlidir. sandalyesi tutulan, cicek alinan, agir kaldirmayan, kapris yapma hakkini dogal olarak elinde tutan, kapisi acilan, tuvalete kadar eslik edilen, yemek parasi odenen, aslinda ev gecimine "katki" saglayan ama aslinda bu gorevi uzerinde tasimayan, kadinligini kullanarak is hallettirebilen taraftir..
bunun haricinde caddede yururken ya da bir yerlerde yalniz otururken hep kimseyle goz goze gelmemeye calisan, cesitli tur ve boyutlarda tacizlere maruz kalan ve cogu zaman buna goz yummak zorunda olan, hala pek cok yerde bir suru kisi tarafindan alt sinif olarak gorulendir..
anlatilmaz yasanir pek cok seyi icinde barindirir. kendi turu icin her zaman bir tehdit unsurudur cunku kadin, kadini bilir..
kadın
olmamasi durumunda yasamimiza devam edemeyecegimiz, ve devam etmenin anlami da kalmayacagi, olmasi durumundaysa yok olmasini istedigimiz, bize hayati zindan eden mahlukat.
(bkz: iki ucu boklu degnek)
(bkz: iki ucu boklu degnek)
bu kadar konusmak icin enerjilerini nerden buldugunu anlamadigim varliklar
iki haftalik bir tatile en az 50 parca kiyafet goturenlerinin yaridan fazla oldugu bilinen insan turu.
her erkegin once $eytan ilan edip sonra kendi $eytanina taptigi hede.
utopik olarak kirpiye benzeyen, hem sevilmek isteyen hem sevenin canini acitan di$i insan evladi turu.
bu cinsiyetle alakali oyle muhte$em bir yaziya denk geldim ki buraya copy & paste yapmadan gecemicem.yazi belediye otobuslerinde kadinin hali ve tavrini irdeliyor.i$te ba$liyoruz.
-----------------------*-------------------------
kusura bakma bacim, (?) arkadan itiyorlar
belediye otobuslerinde kadin
otomobili sevmeyen, taksiye de parasi yetismeyen ben fakir sehirici yolculuklarimi belediye otobusuyle, sehirlerarasi olanlariysa trenle yapmayi tercih ederim. yurtdisina cikmam. bu yazimda belediye otobuslerinde kadinin davranis bicimleri ve dilim dondugunce bu gostergelerin anlami uzerinde duracagim.
1. kadin otobuse binerken: kadinin otobus duraginda gorunmesiyle erkek yolcularda ve soforde bir huzursuzluk baslar. cunku binmesi bir torenle olur. ozellikle yagmurlu gunlerde taksi bulamayan kadinlarin otobuse binisi insani kusturur. podyuma cikar gibi cikar merdivenlerden.
2. kadin otobuse bindi: otobuste begenecegi bir bos yer yoksa gidip begendigi yerde oturan adamin basinda dikilir. yuz bulamazsa somurtur. bu, kadinin otobusteki en makul halidir. eger otobuste oturacak yer yok ve ayakta da bolca yolcu varsa kadin soforun yaninda, akbil makinasinin onunde seyahat eder. ilerleme denen kavrama dusmanligi toplumsal gelisme cizgisinde oldugu gibi bu mecrada da aciktir. ayni baglamda burada da, iktidar kimdeyse onun yanindadir. akbil makinasinin onunde durmasinin sebebiyse otobuse binen son kisi olmayi istemesidir (bkz. evinizdeki kadin). yolculuk boyunca, ya aynalardan ya da gece karanligindan faydalanip camlardan nasil gorundugunu kontrol eder ve ilgi gormeyi bekler.
3. bir sonraki durak: otobuse yeni kadinlar binerse ucuncu duraktan sonra otobuse binmek imkansizlasir. her yeni binen kadinla sofor mahallinin etrafinda etten bir baraj olusur. bu mevki otobuse yeni binenlerin arka taraflara gecmek icin katetmek zorunda olduklari bir bolum oldugundan eziyet artar. yine yagmurlu havalarda, soforlerin orta ve arka kapilardan yolcu almak zorunda kalmasi bu sebeptendir.
4. arkasindan korkan kadin: kadinlar otobuslerde hem ilerlemez hem de diger yolcularin gecmesine engel olur. bunu yaparken sirtlarini guvenli bir yere de donmezler. tum bunlara ragmen arkadan vuku bulacak en ufak temasa da hiddetle tepki vermeye bayilirlar. otobusun salinimlarina, burnunuza gelen parfum kokularina, oraniza buraniza surtunen yumusak nesnelere ragmen hala sapik diye mimlenmeden yolculuk yapmayi becermenin zorlugunu dusunun. bu otokontrolun bir zaman sonra cinsi hayatiniza olumsuz etkileri olacagi aciktir.
5. kadin otobusten inerken: sovunu tamamlamis ve onbes dakikalik yolun yarim saatte alinmasini saglamis olan kadin yanindan hic ayrilmadigi sofore dogru saclarini savurarak ve basamaklarda sikisip kalan insanlarin kendisine yol verisine ofleyip, pufleyerek bindigi edayla otobusten iner. tabi ki on kapidan. zaten hayati kolaylastiran kurallara erkekler uyar, zorlastiranlara kadinlar.
6. son durakta inen kadin: son duraga kadar giden kadin turunun en kotu yuzunu aciga vurur. yolculuk boyunca yanindan ayrilmadigi sofore "iyi aksamlar" demeye bile tenezzul etmez. cunku isi bitmistir. kadin insanlara degil sifatlara, makamlara, boyutlara ve mekanlara onem verir; baglanir. evrim teorisinin bence en buyuk yanlisi da kadinin erkekle ayni atadan geldigini iddia etmesidir. halbuki kadinlar, buyuk ihtimalle canlilar aleminin haysiyetsiz hayvanlarindan kedinin akrabasidir.
------------------------*----------------------
bir de yazarin ozel notu var ki evlere $enlik.tum yazinin atar damari sayilabilecek onemde ve guzellikte.
-------------------------*----------------------
not: ilk yazima gelen bir tepki hakkinda kisa bir sey soylemek istedim . "gtayiz" namla baslayan mailin sahibi hanima cevap gondermem mumkun olmadi. kendisinin ortulu evlenme teklifini (tam metni sudur: "sen salagin tekisin") kabul edemeyecegimi uzuntuyle bildiriyorum. hislerimiz karsilikli ama evlilik ilkelerime aykiridir.
-----------------------*------------------------
hay kalemine saglik arkada$ ya.dilerseniz benzeri tum yazilari a$agidaki linkten okuyabilirsiniz.
http://www.hassas.org/sahibininsesi.html
-----------------------*-------------------------
kusura bakma bacim, (?) arkadan itiyorlar
belediye otobuslerinde kadin
otomobili sevmeyen, taksiye de parasi yetismeyen ben fakir sehirici yolculuklarimi belediye otobusuyle, sehirlerarasi olanlariysa trenle yapmayi tercih ederim. yurtdisina cikmam. bu yazimda belediye otobuslerinde kadinin davranis bicimleri ve dilim dondugunce bu gostergelerin anlami uzerinde duracagim.
1. kadin otobuse binerken: kadinin otobus duraginda gorunmesiyle erkek yolcularda ve soforde bir huzursuzluk baslar. cunku binmesi bir torenle olur. ozellikle yagmurlu gunlerde taksi bulamayan kadinlarin otobuse binisi insani kusturur. podyuma cikar gibi cikar merdivenlerden.
2. kadin otobuse bindi: otobuste begenecegi bir bos yer yoksa gidip begendigi yerde oturan adamin basinda dikilir. yuz bulamazsa somurtur. bu, kadinin otobusteki en makul halidir. eger otobuste oturacak yer yok ve ayakta da bolca yolcu varsa kadin soforun yaninda, akbil makinasinin onunde seyahat eder. ilerleme denen kavrama dusmanligi toplumsal gelisme cizgisinde oldugu gibi bu mecrada da aciktir. ayni baglamda burada da, iktidar kimdeyse onun yanindadir. akbil makinasinin onunde durmasinin sebebiyse otobuse binen son kisi olmayi istemesidir (bkz. evinizdeki kadin). yolculuk boyunca, ya aynalardan ya da gece karanligindan faydalanip camlardan nasil gorundugunu kontrol eder ve ilgi gormeyi bekler.
3. bir sonraki durak: otobuse yeni kadinlar binerse ucuncu duraktan sonra otobuse binmek imkansizlasir. her yeni binen kadinla sofor mahallinin etrafinda etten bir baraj olusur. bu mevki otobuse yeni binenlerin arka taraflara gecmek icin katetmek zorunda olduklari bir bolum oldugundan eziyet artar. yine yagmurlu havalarda, soforlerin orta ve arka kapilardan yolcu almak zorunda kalmasi bu sebeptendir.
4. arkasindan korkan kadin: kadinlar otobuslerde hem ilerlemez hem de diger yolcularin gecmesine engel olur. bunu yaparken sirtlarini guvenli bir yere de donmezler. tum bunlara ragmen arkadan vuku bulacak en ufak temasa da hiddetle tepki vermeye bayilirlar. otobusun salinimlarina, burnunuza gelen parfum kokularina, oraniza buraniza surtunen yumusak nesnelere ragmen hala sapik diye mimlenmeden yolculuk yapmayi becermenin zorlugunu dusunun. bu otokontrolun bir zaman sonra cinsi hayatiniza olumsuz etkileri olacagi aciktir.
5. kadin otobusten inerken: sovunu tamamlamis ve onbes dakikalik yolun yarim saatte alinmasini saglamis olan kadin yanindan hic ayrilmadigi sofore dogru saclarini savurarak ve basamaklarda sikisip kalan insanlarin kendisine yol verisine ofleyip, pufleyerek bindigi edayla otobusten iner. tabi ki on kapidan. zaten hayati kolaylastiran kurallara erkekler uyar, zorlastiranlara kadinlar.
6. son durakta inen kadin: son duraga kadar giden kadin turunun en kotu yuzunu aciga vurur. yolculuk boyunca yanindan ayrilmadigi sofore "iyi aksamlar" demeye bile tenezzul etmez. cunku isi bitmistir. kadin insanlara degil sifatlara, makamlara, boyutlara ve mekanlara onem verir; baglanir. evrim teorisinin bence en buyuk yanlisi da kadinin erkekle ayni atadan geldigini iddia etmesidir. halbuki kadinlar, buyuk ihtimalle canlilar aleminin haysiyetsiz hayvanlarindan kedinin akrabasidir.
------------------------*----------------------
bir de yazarin ozel notu var ki evlere $enlik.tum yazinin atar damari sayilabilecek onemde ve guzellikte.
-------------------------*----------------------
not: ilk yazima gelen bir tepki hakkinda kisa bir sey soylemek istedim . "gtayiz" namla baslayan mailin sahibi hanima cevap gondermem mumkun olmadi. kendisinin ortulu evlenme teklifini (tam metni sudur: "sen salagin tekisin") kabul edemeyecegimi uzuntuyle bildiriyorum. hislerimiz karsilikli ama evlilik ilkelerime aykiridir.
-----------------------*------------------------
hay kalemine saglik arkada$ ya.dilerseniz benzeri tum yazilari a$agidaki linkten okuyabilirsiniz.
http://www.hassas.org/sahibininsesi.html
guzeline dayanamadigim varliklar.ortamda milyarlarca olmasina ragmen gonul birini sever,vazgecemez.
her erkegin hayatinda olmasi gereken bir varlik.eeee ne demis buyuklerimiz ’kadinsiz erkek pusulasiz gemiye benzer’...
tapilasi yaratiklar.
hicbir zaman erkekle esit olmamis ve gidisata bakilirsa olamayacak dogustan 2.sinif olarak belirlenmis insan evladidir.oyle ki atasozleri dahi kadini kucultmeye, degersiz kilmaya kadar varmistir."kiz dogmus gibi sessiz olmak","kizini dovmeyen dizini dover", "kadinin sirtindan sopayi karninda sipayi eksik etmeyeceksin","kadin adami rezil de eder vezir de"...
bunun gibi onlarca ornek..kucuklugunden itibaren erkek evlada taninan ozgurlugun yarisi bile fazla gorulmustur bu insanlara...sokaga cikma sapiklar kacirir korkutmalariyla ilk ozguvenlerine balta vurulmustur.erkek kardesinin kiz arkadaslari evde sayilir gurur duyulurken, kendisinin erkeklerle samimi arkadas olmasi dahi garipsenmistir.cam fanus icinde buyutulmus herkesten sakinilmis,sinirlar icine hapsedilmis kadinlar evlenme cagina kadar baba, abi lafi dinlemis, namusumuza leke getirirsen".."tehditleriyle sindirilmis,hayati hep uzaktan seyretmistir.oyle ki hayatini birlestirecegi insani dahi ailesi belirlemistir.cocuklugundan bu yana aile kiskacinda yasayan kadinin esas cilesi bu noktada,evlendikten sonra baslar..esi iste sinirlenir aksam karisindan hincini alir.hergun duzenli yemek yaparken evi duzenlerken ve hic takdir almazken birgun bu isleri aksattigi vakit dunyasi basina yikilir,yetmez ustune kuma geitirilir...
sonra da senin benim gibilerin "ben bilmem beyim bilir" sozleriyle alay edilir.kadina bugune kadar neyi bilme neye karar verme hakki verilmistir ki zaten..yonta yonta ozguven birakilmayan, hep birilerine bagimli yasamaya mahkum edilmis bu insanlardan ne kadari vermesi neyin muhasebesini yapmasi beklenir.
dayak yer ses cikarmaz diye kizariz kimi zaman..ses cikarsa ne care bulur..kiz cocugu okumaz evinde oturur zihniyetindekilerin, kadinlarin ekonomik ozgurlugunin kapilarini kapatmis oldugu bir yerde kime siginir nasil ayakta durabilir.
ve malesef ki malesef erkegi de kadin dogurur, dogurdugu evlat tarafindan bile hor gorulur.
hickimse cikip da herkes boyle degil ozgur kadin var hede hodo yapmasin...sen ben,biz olmayabiliriz belki onlara gore cok daha sansli dogmusuz....hepimizi biliyoruz ki cogunlugu olusturan bu ve bunun gibi kadinlar.biz gormesek de onlar mevcut!.is cok bileni el ustunde tutmak degil ne kadar cahil olursa olsun tum bu sikintilara ragmen ayakta durup yasamayi becerebilen kadinin elini opmektir!!
bunun gibi onlarca ornek..kucuklugunden itibaren erkek evlada taninan ozgurlugun yarisi bile fazla gorulmustur bu insanlara...sokaga cikma sapiklar kacirir korkutmalariyla ilk ozguvenlerine balta vurulmustur.erkek kardesinin kiz arkadaslari evde sayilir gurur duyulurken, kendisinin erkeklerle samimi arkadas olmasi dahi garipsenmistir.cam fanus icinde buyutulmus herkesten sakinilmis,sinirlar icine hapsedilmis kadinlar evlenme cagina kadar baba, abi lafi dinlemis, namusumuza leke getirirsen".."tehditleriyle sindirilmis,hayati hep uzaktan seyretmistir.oyle ki hayatini birlestirecegi insani dahi ailesi belirlemistir.cocuklugundan bu yana aile kiskacinda yasayan kadinin esas cilesi bu noktada,evlendikten sonra baslar..esi iste sinirlenir aksam karisindan hincini alir.hergun duzenli yemek yaparken evi duzenlerken ve hic takdir almazken birgun bu isleri aksattigi vakit dunyasi basina yikilir,yetmez ustune kuma geitirilir...
sonra da senin benim gibilerin "ben bilmem beyim bilir" sozleriyle alay edilir.kadina bugune kadar neyi bilme neye karar verme hakki verilmistir ki zaten..yonta yonta ozguven birakilmayan, hep birilerine bagimli yasamaya mahkum edilmis bu insanlardan ne kadari vermesi neyin muhasebesini yapmasi beklenir.
dayak yer ses cikarmaz diye kizariz kimi zaman..ses cikarsa ne care bulur..kiz cocugu okumaz evinde oturur zihniyetindekilerin, kadinlarin ekonomik ozgurlugunin kapilarini kapatmis oldugu bir yerde kime siginir nasil ayakta durabilir.
ve malesef ki malesef erkegi de kadin dogurur, dogurdugu evlat tarafindan bile hor gorulur.
hickimse cikip da herkes boyle degil ozgur kadin var hede hodo yapmasin...sen ben,biz olmayabiliriz belki onlara gore cok daha sansli dogmusuz....hepimizi biliyoruz ki cogunlugu olusturan bu ve bunun gibi kadinlar.biz gormesek de onlar mevcut!.is cok bileni el ustunde tutmak degil ne kadar cahil olursa olsun tum bu sikintilara ragmen ayakta durup yasamayi becerebilen kadinin elini opmektir!!
kadinlarin tam anlamiyla anlasildigi gun sanirim dunyanin sonunun geldigi gun olacak.
#202994
merhametliyken ve sevgi dolu bakışlarıyla sevdiğim güzellikler diyarı,(bkz: nietzcshe);kadınlar için,gencken güzel bir mağarayken yaslanınca bu magaradan bir ejderhanın cıktıgını söyler...
belki bu dünyada erkekler bir çok şeye muhtaç değillerdir ama bir tek şeye kesinlikle muhtaçtırlar. o da kadın...
anlaşılmaz varlıklar.
neden erkek başlığından daha fazla entry girilmiş sorusunu sorduğum cins.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?