Erkekliğin imtihanı.
kadın
en sık yaptıkları hata; kendilerini kandırmak ve bu konuda uzmanlaşmış olmalarıdır.
burdur il milli eğitim müdürünün dün attığı (talihsiz!) twete göre zina makinasıdır.
evet evet hiç utanmamış, çekinmemiş ne bileyim ulan eğitim bizlerin tekelinde, bizler daha çağdaş ve cinsiyetçi yaklaşımlardan uzak durmalıyız falan dememiş. "süslenen kadın, yolda kaç erkeğin şehvetini uyandırırsa onunla zina yapmış gibi olur" minvalinde bir yazı yazmış.
buyrun haberi;http://mobil.hurriyet.com.tr/skandala-islem-yok-40232495
ve içte kalacağına edit: senin süslü kadın gördüğünde uyanan şehvetine tükürsünler!
evet evet hiç utanmamış, çekinmemiş ne bileyim ulan eğitim bizlerin tekelinde, bizler daha çağdaş ve cinsiyetçi yaklaşımlardan uzak durmalıyız falan dememiş. "süslenen kadın, yolda kaç erkeğin şehvetini uyandırırsa onunla zina yapmış gibi olur" minvalinde bir yazı yazmış.
buyrun haberi;http://mobil.hurriyet.com.tr/skandala-islem-yok-40232495
ve içte kalacağına edit: senin süslü kadın gördüğünde uyanan şehvetine tükürsünler!
(bkz: kadın sünneti)
(bkz: öteki kadın)
(bkz: mükemmel kadın)
ömrünün 17 senesini sırf kilo vermek için harcıyorlarmış. günah valla.
http://fotogaleri.hurriyet.com.tr/galeridetay/81181/2/5/bir-insan-omrune-neler-sigiyor
http://fotogaleri.hurriyet.com.tr/galeridetay/81181/2/5/bir-insan-omrune-neler-sigiyor
(bkz: reklam)
bazi kadinlar var ki yeni dogacaklara dunyayi guzel gostermek icin vitrine konulmus gibiler..
bazi kadinlar var ki yeni dogacaklara dunyayi guzel gostermek icin vitrine konulmus gibiler..
gel bakalım şöyle. seninle konuşmak istiyorum. ona baktığını gördüm. seni yargılamıyorum, utandırmak da istemiyorum. niye yaptığını biliyorum. ama bu konu hakkında konuşmamız lazım.
çünkü bir kadına nasıl baktığın çok önemli. pek çok kişi sana, bir kadının seni yoldan çıkarmamak için nasıl giyindiğine dikkat etmesi gerektiğini söyleyecek. ben de sana şunu söylemek istiyorum.
sabahları giyinmek, bir kadının sorumluluğudur. ne giyerse giysin, ona bir insan olarak bakmak da senin sorumluluğundur.
gözlerin ona kaydığında, onu giydiği ve giymediği şeyler için suçlamak içinden geçebilir. ama yapma. kendini kurban yerine koyma.
konu gözlerinin nereye baktığı olunca, çaresiz bir kurban değilsin. onlar üzerinde tamamen kontrolün var. bu kontrolü kullan.
onun gözlerine bakmaya çalış. onun kıyafetlerini veya vücuduna değil, ona bakmaya çalış.
kendini kurban yerine koyduğun zaman, sadece dışarıdan gelen etkilere tepki veren ve doğruyu yanlıştan ayıramayan biri olduğun yalanına destek olursun.
bana bak. bu saçma sapan bir yalan. sen bundan daha fazlasısın. baktığın kadın da üstündeki kıyafetlerden daha fazlasıdır. vücudundan ibaret değildir.
kadınların giyinmesi üzerine iki görüş var. bunlardan herhangi birine inanmak için baskı görebilirsin.
*bu görüşlerden biri, kadınları erkeklerin ilgisini çekmek için giyindiklerini söyler.
*diğeri de kadınların, kendilerini erkeklerden korumak için giyindiklerini.
oğlum, sen bu iki görüşe inanacak kadar aciz değilsin.
bir kadın, ya da herhangi bir insan kıyafetleri ile senin dikkatini çekmek zorunda kalmamalı.
sen sadece insan oldukları için onlara hakkettikleri ilgiyi zaten veriyor olmalısın.
diğer yandan, bir kadın kendini senden koruması gerektiğini düşünmemeli.
sen kendine hakim olmalısın. ne yazık ki iki cinsiyetin birbirleri ile ilişkilerinin temelinde çoğu zaman korku var.
reddedilme korkusu, zarar görme korkusu, kontrolünü kaybetme korkusu. bazı açılardan kilise de buna katkıda bulundu.
birbirimizden korkuyoruz çünkü diğer insanının tehlikeli olduğunu öğrenmişiz.
kadın vücudunun erkeği günaha davet ettiğini öğrenmişiz. kadın vücudunu fazla gösterirse erkeklerin salakça şeyler yaptığını öğrenmişiz.
şu konuda anlaşalım: kadın vücudu senin için tehlike arz etmez. sana zarar vermez.
aptal şeyler yapmana sebep olmaz. salakça şeyler yaparsan, bunları yapmayı sen seçmişsindir.
yani, kadın ve erkek arasındaki korkuya katkıda bulunma.
kadın vücudu güzel, muhteşem ve gizemlidir.
onu kendi umutları, düşleri ve deneyimleri olan bir birey olarak görerek onun vücudunu da onurlandır. onun kendine güvenmesine izin ver. cesaretini destekle. ama bunu sakın onun güçsüz olduğunu düşünerek yapma. bu insanların inandığı en büyük saçmalıklardan biri.
kadınlar erkeklerden güçsüz değildir. güçsüz cinsiyet değil, öteki cinsiyettirler.
sana kadınlara bakmamanı söylemiyorum.
tam tersi, onları görmeni söylüyorum. onları gerçekten gör.
hem gözlerinle, hem kalbinle. hislerini gıdıklayan bir şey görmek için değil,
bir insanı görmek için. umut ediyorum ki, onlara olan bakışın değişince, onların yanındaki halin de değişecek. onların sadece etrafında bulunma, onlarla beraber ol.
çünkü günün sonunda, onlar da seninle beraber olmak istiyor.
yargılanma, utandırılma, objeleştirilme veya dışlanma korkusu olmadan yanında olmak istiyorlar.
bunu sadece kadınlar değil, herkes ister.
bunu sen de istersin.
çünkü bir kadına nasıl baktığın çok önemli. pek çok kişi sana, bir kadının seni yoldan çıkarmamak için nasıl giyindiğine dikkat etmesi gerektiğini söyleyecek. ben de sana şunu söylemek istiyorum.
sabahları giyinmek, bir kadının sorumluluğudur. ne giyerse giysin, ona bir insan olarak bakmak da senin sorumluluğundur.
gözlerin ona kaydığında, onu giydiği ve giymediği şeyler için suçlamak içinden geçebilir. ama yapma. kendini kurban yerine koyma.
konu gözlerinin nereye baktığı olunca, çaresiz bir kurban değilsin. onlar üzerinde tamamen kontrolün var. bu kontrolü kullan.
onun gözlerine bakmaya çalış. onun kıyafetlerini veya vücuduna değil, ona bakmaya çalış.
kendini kurban yerine koyduğun zaman, sadece dışarıdan gelen etkilere tepki veren ve doğruyu yanlıştan ayıramayan biri olduğun yalanına destek olursun.
bana bak. bu saçma sapan bir yalan. sen bundan daha fazlasısın. baktığın kadın da üstündeki kıyafetlerden daha fazlasıdır. vücudundan ibaret değildir.
kadınların giyinmesi üzerine iki görüş var. bunlardan herhangi birine inanmak için baskı görebilirsin.
*bu görüşlerden biri, kadınları erkeklerin ilgisini çekmek için giyindiklerini söyler.
*diğeri de kadınların, kendilerini erkeklerden korumak için giyindiklerini.
oğlum, sen bu iki görüşe inanacak kadar aciz değilsin.
bir kadın, ya da herhangi bir insan kıyafetleri ile senin dikkatini çekmek zorunda kalmamalı.
sen sadece insan oldukları için onlara hakkettikleri ilgiyi zaten veriyor olmalısın.
diğer yandan, bir kadın kendini senden koruması gerektiğini düşünmemeli.
sen kendine hakim olmalısın. ne yazık ki iki cinsiyetin birbirleri ile ilişkilerinin temelinde çoğu zaman korku var.
reddedilme korkusu, zarar görme korkusu, kontrolünü kaybetme korkusu. bazı açılardan kilise de buna katkıda bulundu.
birbirimizden korkuyoruz çünkü diğer insanının tehlikeli olduğunu öğrenmişiz.
kadın vücudunun erkeği günaha davet ettiğini öğrenmişiz. kadın vücudunu fazla gösterirse erkeklerin salakça şeyler yaptığını öğrenmişiz.
şu konuda anlaşalım: kadın vücudu senin için tehlike arz etmez. sana zarar vermez.
aptal şeyler yapmana sebep olmaz. salakça şeyler yaparsan, bunları yapmayı sen seçmişsindir.
yani, kadın ve erkek arasındaki korkuya katkıda bulunma.
kadın vücudu güzel, muhteşem ve gizemlidir.
onu kendi umutları, düşleri ve deneyimleri olan bir birey olarak görerek onun vücudunu da onurlandır. onun kendine güvenmesine izin ver. cesaretini destekle. ama bunu sakın onun güçsüz olduğunu düşünerek yapma. bu insanların inandığı en büyük saçmalıklardan biri.
kadınlar erkeklerden güçsüz değildir. güçsüz cinsiyet değil, öteki cinsiyettirler.
sana kadınlara bakmamanı söylemiyorum.
tam tersi, onları görmeni söylüyorum. onları gerçekten gör.
hem gözlerinle, hem kalbinle. hislerini gıdıklayan bir şey görmek için değil,
bir insanı görmek için. umut ediyorum ki, onlara olan bakışın değişince, onların yanındaki halin de değişecek. onların sadece etrafında bulunma, onlarla beraber ol.
çünkü günün sonunda, onlar da seninle beraber olmak istiyor.
yargılanma, utandırılma, objeleştirilme veya dışlanma korkusu olmadan yanında olmak istiyorlar.
bunu sadece kadınlar değil, herkes ister.
bunu sen de istersin.
(bkz: kadın şair)
(bkz: kadın vücudunun evrimi)
bu cinsi delirtmek için yemeğe gittiğiniz yerde garsona hiçbir şey söylemesine izin vermeyin. sen bana söyle ben söylerim deyin. su bile istetmeyin, evet.
kendisi ve diğer dişiler için süslenir.
erkekler, kendileri için sanarlar ama şiddetle yanılırlar. ya tamam bazen onlar için de olur elbet. ne bileyim bir yıldönümünde şahane bir sofra hazırlayıp ardından muhteşem seksi giyinip pür makyaj kapıya koşup sürpriz yapmak kadınlar arasında gelenekselleşmiş bir ritüeldir misal. ama konumuz bu değil.
biz süslenerek içimizdeki tanrıçayı sevindirir kendine güvenli olmasını sağlarız. bir özgüven tazelemesi de denilebilir aslında buna.
neden mi?
çok ortak bir duygudan bahsedeceğim:
dışarıya çıkan bir kadın, arkadaşları ya da hemcinsleri ondan daha güzel daha alımlı daha çekici ve çok daha ortama uyum sağlamış şekilde giyinmişlerse deyim yerindeyse kendini "ezik" hisseder. hemen eve dönesi gelir, üstünü değiştirip muhteşem bir makyaj ve saçla ışık hızıyla geri dönmek ister. ama genelde pek mümkün olmaz. morali bozulur falan. gününü/akşamını kendi kendine zehir eder. tabi durumu pek sklemeyenler de mevcuttur, olur öyle. neyse, olay erkeklerin onları nasıl gördüğü değil, onların diğer dişiler tarafından beğenilip kıskançlıkla baştan aşağı süzülmesidir. he bunun yanında erkekler de iltifat üstüne iltifat yağdırırlarsa, içlerindeki tanrıçalar kuştüylü yüksek topuklu terliklerini giyip marilyn monroe gibi süzülmeye başlayacaktır.
"allah’ım, çok güzelim!"
#1066739
erkekler, kendileri için sanarlar ama şiddetle yanılırlar. ya tamam bazen onlar için de olur elbet. ne bileyim bir yıldönümünde şahane bir sofra hazırlayıp ardından muhteşem seksi giyinip pür makyaj kapıya koşup sürpriz yapmak kadınlar arasında gelenekselleşmiş bir ritüeldir misal. ama konumuz bu değil.
biz süslenerek içimizdeki tanrıçayı sevindirir kendine güvenli olmasını sağlarız. bir özgüven tazelemesi de denilebilir aslında buna.
neden mi?
çok ortak bir duygudan bahsedeceğim:
dışarıya çıkan bir kadın, arkadaşları ya da hemcinsleri ondan daha güzel daha alımlı daha çekici ve çok daha ortama uyum sağlamış şekilde giyinmişlerse deyim yerindeyse kendini "ezik" hisseder. hemen eve dönesi gelir, üstünü değiştirip muhteşem bir makyaj ve saçla ışık hızıyla geri dönmek ister. ama genelde pek mümkün olmaz. morali bozulur falan. gününü/akşamını kendi kendine zehir eder. tabi durumu pek sklemeyenler de mevcuttur, olur öyle. neyse, olay erkeklerin onları nasıl gördüğü değil, onların diğer dişiler tarafından beğenilip kıskançlıkla baştan aşağı süzülmesidir. he bunun yanında erkekler de iltifat üstüne iltifat yağdırırlarsa, içlerindeki tanrıçalar kuştüylü yüksek topuklu terliklerini giyip marilyn monroe gibi süzülmeye başlayacaktır.
"allah’ım, çok güzelim!"
#1066739
erkekler için değil, kendileri ve başka kadınlar için süslendiklerine karşı cinsi bir türlü ikna edemeyendir. oysa öyle olmasa hangi kadın diz izi çıkmış gri penye pijama altı ile üstünde çamaşır suyundan izler taşıyan eski tshirtini giyip, sıfır makyajlı bi halde sevgilisinin/kocasının yanında kendini bu kadar rahat hissedebilir ki..
insanın psikolojisini, hormonlarını, fiziksel görünümünü, davranışlarını bile değiştirebilen eşsiz varlıklardır. şöyle güzel bir tanesini göreyim yeminle tüm gün mutlu oluyorum ya la. hiç bir şeye değişemem ben onları.
her ay yumurtlayan tek memeli.
gerek fizik yapısı gerek ruh hali olarak yöneticisi hormonları olan değer.
bu insan cinsi icin genelde "cicektir ve cicekler su ister" derler ya, amina koyim benim tanidiklarim genelde ev araba mucevher falan istiyor ya la? almiyom tabi, bi bardak su veriyom sadece bir cicege davranir gibi, allah belani versin diyip gidiyor alayi. her sey tamam da cicek nasil yuruyor ben onu hala cozemedim bak.
her hareketinden zerafet akan. balkondan aşağıya bakarken kibarca göğüslerini kapatan bir güzel yaratık.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?