hayko cepkin

9 /
rockcucocuk
önyargıların kurbanı olmuş,bu ülkede zor olanı başarmış,sonuna kadar saygı duyulması gereken yegane erkek rock sanatçısıdır.ona önyargıyla yaklaşanlar,aslında neler kaybettiklerini bilmeden yaşıyorlar.yaratmak istediği materyali yaratmayı kesinlikle başarmış bir insandır.yaptığı müzikle o kadar içiçe yaşıyor ki,aslında onun şarkılarını dinlediğinizde onun karakterini anlıyabiliyorsunuz,ve son olarak: bu herkesin başarabileceği bir olay değildir...yaşam felsefesini yaptığı iş ile yoğurmuş nadide bir sanatçıdır.
bitterend
türkiyedeki en iyi brütal vokal değildir. bu nedenle şarkı söylememelidir, marangozda çalışmalıdır. türkiyedeki en iyi marangoz değildir. bu sebeple marangozda çalışmamalı, evinde oturmalıdır. türkiyedeki en iyi ev kızı/erkeği değildir, bu sebeple evde oturmamalıdır, kendini sokağa atmalıdır...

(bkz: yatacak yerin yok senin hayko)

son olarak güzide bir türkümüz geliyor;

(bkz: ben bilirim)
revenant
biraz sataşalım:
saygı duyulması gereken fakat saygı duymadığım,karanlıkta belli bi açıdan baktığımda bir ihtimal sanatçı diyebileceğim biridir.evet hayko cepkin’i dinlememek büyük bir kayıptır.çünkü ibrettir.kanımca doğru ile yanlışın sadece yanlışıdır.doğruyu görmek ve ayırt etmek için dinlenilmelidir.herkesin bir kez dinlemesi gerekmektedir.alternatiftir.cevabın şıklarından sadece biridir.doğruluğu görecelidir.nazarımda ne istediğini, ne duymak istediğini bilmeyenlerin adamıdır.fakat sıfat takarken dikkat edilmelidir.sesini çıkarmayan, içine kapanık gruplarımızı ezmeden sevilmelidir.abartmadan, şişirilmeden, kendisine cesaret verilmeden sevilmelidir.

biraz daha sataşalım:
takip etmediğim için herhangi bi başarısı varsa bilemiyorum.eğer kişiliğini parçalarına yansıtmışsa durumu kendi açımdan daha vahim daha korkunçtur.hatta başarısı varsa benim için büyük bir yıkımdır.başarı kavramı ise göreceli değildir.


biraz örnek verelim:
kaç kişi acrimony grubumuzun "and the story ends [blind guardian]" parçasıyla "great metal covers (33)" albümünde yer aldığını bilir merak ediyorum.başarı budur bence.kendileri bunu yaptı mı bilmiyorum ama almanya’da avusturya’da konser verip albüm satmak başarı olsaydı eğer, cankan ve ismini hitap etmekten tiksindiğim birçok denyoya eğilmek zorunda kalırdık.ki bunu yapanlar bile var.hatta onlara nufüs cüzdanı bile vermişler insanım diye ortalıkta ellerini kollarını sallayarak özgürce dolaşıyolar aramızda.


biraz kendimizi suçlayalım:
gözümde düğünlerde şantözlükten başka bi işe yaramayan müzik bilgisiyle hayal bile edemediği bu noktaya gelmesi tabi ki benim ve senin suçundur.tesadüf değildir.benim suçumdur çünkü susup görmezden gelmişimdir.senin suçundur çünkü anlamsızca sevmişsindir, yüceltmişsindir.bulunduğu konuma gelmek için nasıl sabretmiş, gerçekten hedefi bu muymuş bilmiyorum.yeterince nefretimi kustum zaten öğrenmek istemiyorum.


biraz meydan okuyalım ve konfüçyus tribine girelim:
başımı döndürüp kendimi kaybettirecek ne gibi bir parçası mevcutsa repertuarında iyi bir dinleyici olarak dinlemeye hazırım.tavsiyelerinizi beklerim.ama benden tavsiye beklemeyin.biz kendimize yetiyoruz zaten.


biraz saldırganlaşalım ve kayışı koparalım:
ve en çok kızdığım nokta.sırf mavi uzun saçlı, koyun gözlü ve marjinal diye tipine bakıp bu adamı savunanların sayısı bir hayli fazla ne yazık ki.yaş ortalaması 16-17 olan bi topluluğu peşinden sürüklemek için yeterli bir tipe ve sahtekarlığa sahip biri zaten kendileri.başarısını peşinden koştuğu müzik cahillerinin sayısına ve konserine koşanların sayısına bağlarsak aldanmış oluruz.bu bir ölçü değildir.bugün mustafa topaloğlu’nun konserlerine gidenlerin sayısı hiç az değil bilginiz olsun.mustafa topaloğlu’nu kim seviyo diye bağırsak ben diyen çıkmaz sanırım.


tam olarak hatırlamıyorum ama türkiye’nin marilyn manson’u denmişti bu herife.büyük bir kin beslediğim o lavuğa benzetilmesinden bile rahatsız olduğumu söylemek isterim.marilyn manson’u görmeden dinleyip sevenleri normal karşılarım, ellerinden öperim, halk ekmek sırasında kaynak yaparsa sesimi çıkarmam görmezden gelirim, abi 1 milyon var mı karşıya geçicem derse düşünmeden veririm vs.marilyn manson başarısını sadece tipiyle değil müziğiyle de kanıtlamış biridir.büyük bir kitleyi peşinden sürüklemiştir.okul basan sivilceli gençlere örnek olup yol göstermiştir.götü yemiştir ve gidip cezayir’de konser vermiştir.şeytan kilisesi tarafından vaftiz edilmiştir.hiç kimsenin kara kaşına, kara gözüne, tipine, saçına, parmağındaki yüzüğe , diline, ırkına, cinsiyetine önem vermeden sadece kişinin yaptığı müziğini sevenlere saygım sonsuz.hayır sonsuz değil yalan söyledim heveslenmeyin hemen.


eğer marjinal manyak bi tip istiyorsanız bana sorun.istediğiniz manyak mı? marjinal bi tip mi istiyorsunuz? o zaman doğru adrestesiniz.aha buyrun bu adama hasta olun:
http://img243.imageshack.us/my.php?image=silncerwx1.jpg





biraz son söz söyleyelim:
ey ahali! elinizde yarım tüp mavi saç boyasıyla kalacağınız günler yakındır diyerek sözlerimi bitiriyorum.bi daha bu başlığa bişey yazarsam sksinler beni..



ve son olarak: vazgeçtim hayko cepkin marangoz olmasın.iğrenç esprilere sebep olmasın yeter bana.
bitterend
(bkz: hande yener)

bu benzetmeyi yapmak durumundayım. çünkü durumu örneklerle açıklamak, ilkokuldan beri gördüğümüz en kolay anlatım yoludur. neyse; şimdi hande yener le ilgili üç farklı insan tipinden fikir alalım;

1)hande çok iyi yaaa. çok çılgın ve de çok maricinıl, türkiye de bi ilk benca ve muhteşam yanıı.( aha bu bi sene evveline kadar serdar ortaç dinleyen insan tipidir)

2)ya ne o öyle abi özenti, marjinal olcam derken maymun olmuş ahahah. ses yok şarkılar boktan bik bik bik madonna dır dır dır...( bu da ben bilirim insan tipi)

3)fena değil/ ben sevmem/ iyidir ya dinlerim ben...( bunlar da caanım sakin insan tipine örnek. az konuşmak, boş konuşmamak meziyetine sahipler. severler veya sevmezler; ama diğer insanların zevklerine saygılılardır. elleri öpülüp başa konulasıdırlar gözümde)

dip not: popülerden nefret ederek karizma yapma olayına her zaman kıl olmuşumdur.

edit:buradaki "hande yener" örnektir. silinip yerlerine hayko cepkin,zi punt,kahtalı mıçı... yazılırsa, anlam bozulmaz. esas konu insan tipidir.
rockcucocuk
öyle bir insandır ki,kitleleri peşinden koşturmasından ve ermeni olmasından dolayı sürekli dışlanır.
şimdi:hayko cepkin,eğitimini aldığı ve başarabildiği bir işi mi yapıyor?
cevap:evet
zaten işini doğru dürüst ve hakkıyla yerine getirdiği için bazı müzik düşmanlarının hedefi haline geliyor.
emin olun ki hayko cepkin aç kalsa ve ona marangozcuda iş çıksa;o,marangozcuda çalışmayı reddeder.neden?
çünkü hayko cepkin eğitimini almadığı bir işi,o işe saygısızlık olur diye yapmaz.
ona yakışan da budur.zaten marangoz felan da değildir.en iyi yaptığı işi yapıyor.ve en iyi yaptığı işi hakkıyla yerine getiriyor.
sonuna kadar saygı duyulması gereklidir.zaten başarısını,mtv müzik ödüllerinde"en iyi türk erkek sanatçı"ünvanıyla ülkemizi temsil ederek de göstermiştir.
onun başarısını tartışmaya da hiç gerek yoktur.o,türkiye’deki en başarılı ilklerdendir.
independence
son derece pratik zekali bir insan.

program: disko krali
bolum: cevap hakki

okan bayulgen: yalnizken yaptigin bir $ey var mi? mesela ben yalnizken burnumu kari$tiririm.
hayko cepkin: ben de kari$tiririm canim, herkes yapar bunu zaten.
okan bayulgen: merak ediyorum ya, herkes yapar mi bunu yalnizken?
hayko cepkin: herkesin evindeki koltuklarin altina bir $ekilde yapi$tirilmi$ bir $eyler vardir mutlaka.

edit: arkada$im eksileri ba$mi$siniz eyvallah ama bu cumleleri ben mi kurdum? ben mi canli yayinda bunlari soyledim? yoo. ayko cepkin’e olan gicikliginin acisini neden benden cikartiyorsun ki allaha$kina.
laughter
disko kralı’nda cevap hakkı bölümünde oldukça hoş konuşmuş müzisyen. cevap hakkını oldukça iyi kullanmıştır. verdiği cevapları takdir ettim. ayrıca hiç de öyle sanılanın aksine korkunç değil, gayet sempatik ve tatlı bir insandır.
serpensortia
dün gece mtv kanalında ikilem isimli programa katılmış müzisyen. keçi sakalı bırakmı$tır gözlemlediğim kadarıyla. fena da olmamı$tır hani.
isimsizkahraman
hayko cepkin, öztürk, ogün sanlısoy, aylin aslım, koray candemir ve demir demirkan gibi isimlerle sahneyi paylaşmıştır. çalıştığı isimlerin bazılarının albümlerine düzenleyici olarak katkıda bulundu. son olarak da murathan mungan’ın söz vermiş şarkılar adlı albümünde aylin aslım’ın seslendirdiği kimdi giden adlı bir yeni türkü bestesini düzenledi ve ogün sanlısoy ile korkma adlı şarkıyı seslendirdi. ayrıca sanlısoy’un albümünde yer alan kaybettik severken parçasında klavye performansı yer aldı.[1]

bu sırada evinin odasında kaydettiği bestelerini hayata geçirme kararı aldı ve haziran 2005’te sakin olmam lazım adlı albümü piyasaya sürüldü.[2] 2007 yılında da projelerini devam ettirdi ve tanışma bitti adındaki ikinci çalışmasını oluşturdu.teoman’ın gökdelenler şarkısını, 3 hürel grubunun saygı albümünde ağlarsa anam ağlar adı parçayı, rapor 2 rap grubunun körebe şarkısına ve son olarak cem adrian’nın emir albümünde kelebek adlı parçaya kendi tarzında eşlik etmiştir.
laughter
bu adamı dinleyen kitle tipine, enteresans duruşuna, farklılık yaratmak istemesi üzerine dinlemiyor. bu adamı dinleyenler müziği için, müziğini tarzıyla bütünleştirerek on numara anlattığı için dinliyor.

kendimden örnek vereyim; birkaç sene öncesine kadar, bi rockçı varmış, adı hayko cepkinmiş, saçları uzun ve boyalıymış, bağırıyormuş, konserlerde korku temalı objeler kullanıyormuş, evet birkaç sene öncesine kadar hayko kakkında bildiklerim bu kadardı ve bana ismini söyleseler aklıma gelen tek şey konser sahnesinde uzaktan görülmüş bir fotoğrafı olurdu ki tüm bunlar da bi müzisyeni tanıyıp onun hakkında ahkam kesmemi gerektirmezdi.

nitekim önyargıyla yaklaşıp, uzunca bir süre dinlemedim, sorulduğunda sevmem dedim bu adam için. ama kendisini ilk adam gibi tanıyışım tv makinasına çıkışına tekabül eder. o programı da dikkatle dinleme sebebim başka konuklardı,hayko değildi, çünkü ben haykoyu sevmezdim ya!

ama adam orada öyle konuştu ki, öyle adam gibi cevaplar verdi, öyle iyi kendini anlattı ki adama sağlamından sempati beslemeye başladım o gece. öyle korkunç falan da değil, gayet sempatik ve esprili, eğlenceli biri olduğunu gördüm. hayata bakışını ve boş yaşamadığını, bir çok şeyin de en iyisinden farkında olduğunu ve müthiş cümlelerle de ifade ettiğini gördüm.

ee tabi bu adam konuşmacı olarak tanınmıyor; bu adam müzisyen, müziğini de dinlemek gerek diyerek dinledim. açıkçası o zamanlarımda ruh halimi en iyi onun müzikleri anlatabilirdi. boş yere eller havaya yaparak, aptal saptal müzik dinleyerek vakit geçirmeye gerek yoktu. çünkü adam şarkılarında da birşeyler anlatıyordu. (ki o zamanlarım dediğime bakmayın hala dinliyorum, bayılıyorum)

üstelik adamın müzisyenliğine ve müzik bilgisine zerre laf edemeyeceğimi -ki buna kalkışmamıştım- işi, iyi dediğimiz bir çok kişiden daha da iyi yaptığını anladım.

şimdi haykoyu gerçekten seven kitleden biriyim ama öyle siyahlara bürünüp, saçını acayip şekillere sokan, yüzünü kapkara boyayan bi tip değilim. o adamı dinlemek için öyle olmanız gerekmiyor. anlamanız yeterli. şekilciliğe gerek yok. adamı seviyorsun diye onun gibi olmaya çalışmak körü körüne bağlanmaktır ki bu da ona karşı objektif olmanı engeller. oysa objektif olmak çok önemlidir çünkü yaptığı iş profesyonelliktir. adamın annesi, babası, sevgilisi, arkadaşı ya da akrabası değilsin sonuçta.

velhasıl demem o ki; bi insanı gerçekten tanıyınca onu anlarsın ve o zaman onun hakkında fikir yürütebilecek duruma gelirsin. önyargı herkesin problemi ama açıyı daha geniş ve esnek tutmak lazım.
minerva
odtü bahar şenliğinde kapanış konserini yapan muhteşem sanatçı. evet evet sanatçı. sahne performansıyla insanları -özellikle de beni- kendisine hayran bırakan kişilik. şarkı sözlerinin güzelliği ve müziğinin kalitesinin yanında sahnesi de çok iyiymiş bunu gördük hep beraber. uzun zamandır bu kadar muhteşem bir konser görmemiş bu bünyeleri zevkten dört köşe yaptığı için teşekkürü bir borç biliriz.
esrakesh
odtü senliklerinde ses sisteminin azizliğinden olsa gerek çok kötü bir performans sergilemiş kişidir . zaten sahnede 1 saat ancak kalmıştır heralde. tabi şenliklerde kafaların güzel olması ve milletin coşmaya hazır olmasından dolayı o sahneye kimi çıkarsan dinlenir, eglenilir orası da ayrı.
azarath
brutal vokallerini beğendiğim fakat vokal pedalı ile yaptığını öğrenince biraz rahatsız olduğum şarkıcı. pianosunu meleklerle, vokalini de kaos ile beğendirendir ayrıca.

başarılar dileriz efeeem.
9 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol