bir ceza şarkısıdır, sözleri şöyledir;
hasat zamanı gel bitch rap e bir paha biç rapime paha biçme trip yapma git bitch
çok ufaksın ancak hiç relaxın kalmamış silahsız olmaz sanma vinç al öyle yüksel ah iç
hedefim ol don hedefim hep on önüme pingpong topu gibi düşerdi
son bende gizli bak öyle durma kalk hadi yak ateşi kalp kalmamışki bak
ak düştü saçlarımdan her taraf dumanlı, puslu sisli her tarafta gizli suçlar herbir yerde gizli
izli mermiler bu kelimelerdir önce cümlelerdir aklı alan aklı parlatan sen yaylan
kamer dolunca kurt adamlar olabilir fakat ben her zaman varım
yazım kışım karım üsküdarda olacak aklım ağlayışlar aklı alabilirse alsın
yedi tepeyse istanbul bırakın öyle kalsın
kasılmışsın kaskatı asılmışsın bas batır altımdasın at ası kasmasın bu asrın aslı
dedikoduyla
savaşa gidenin cephesi kasımpatı tarlasında kamera karşısında yükselen cesaret taklalarda
makyajlarda gizli üsküdar stil bu müptezelide madara etti anlat derdi
sokaklar hem cehennem hemde cennet olabilirmi bilmem ancak metafiziksel ihtilal var
doğdum hep duvardı büyüdüm hala daha duvar var
hergün kavga gördüm kiminde korku kiminde kanlar
gerçek gecekondularmı yoksa şu mezarlar nazarlı bakmış gözler bence hep yalandan ağlar
her tarafmı satılır acaba böyle parsa parsa üsküdar ve istanbul bu işte herkes hayran
doğduğum yerde kalmadı çocuklara hiç arsa ne kadar insan varsa vardır bir o kadar da hayvan
hasat zamanı meyva bahçelerini yaksalarda marmaramdan geçti tankeriyle baksalarda
mekanım üsküdar ve en son karaca ahmet anla meclisim hep ala işte ağla gülüm ağla
her tarafmı satılır acaba böyle parsa parsa doğduğum yerde kalmadı çocuklara hiç arsa
hasat zamanı meyva bahçelerini yaksalarda mekanım üsküdar ve en son karaca ahmet anla.
hasat zamani
bir denememin adıdır:
hasat zamanı
yalnızlığın amansız soruları kapladı fikrimin semâsını, bereketli yağmur bulutları gibi... ve yağdıkça çamur, karardıkça nem, aktıkça zaman -ki toprağa biriken pis kan- canlanıyor, renkleniyor tohumları derinlerde saklı binbir çiçek.
bu bir oluşum, devinimi doğanın... iç, soğuk bir battaniye aralığında ürpermeden karşılayamaz baharı. ayrılık bu! yalnızlık... elbet vardır hasat zamanı...
hasat zamanı
yalnızlığın amansız soruları kapladı fikrimin semâsını, bereketli yağmur bulutları gibi... ve yağdıkça çamur, karardıkça nem, aktıkça zaman -ki toprağa biriken pis kan- canlanıyor, renkleniyor tohumları derinlerde saklı binbir çiçek.
bu bir oluşum, devinimi doğanın... iç, soğuk bir battaniye aralığında ürpermeden karşılayamaz baharı. ayrılık bu! yalnızlık... elbet vardır hasat zamanı...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?