yumusak gorunuslu bir sarkici.hakkinda baska bir bilgi sahibi degilim..
david bowie
blackstar çok iyi bir albüm
"at the center of it all" sözleri ve doğu-batı karışımı bir ilahi gibi tınlayan müziğiyle blackstar tüyler ürpertici bir parça. astronomi, fizik, mistisizm, mitoloji aynı anda var içinde.
lazarus, dollar days ve i can't give everything away de çok iyi parçalar.
saksafon melodileri cuk oturmuş. jazz tınıları albümü zengiinleştirmiş.
nurlar içinde yat david bowie.
"at the center of it all" sözleri ve doğu-batı karışımı bir ilahi gibi tınlayan müziğiyle blackstar tüyler ürpertici bir parça. astronomi, fizik, mistisizm, mitoloji aynı anda var içinde.
lazarus, dollar days ve i can't give everything away de çok iyi parçalar.
saksafon melodileri cuk oturmuş. jazz tınıları albümü zengiinleştirmiş.
nurlar içinde yat david bowie.
giderayak müziğinin yanısıra lazarus ve blackstar klipleriyle sanatçılığının sadece müzikle sınırlı olmadığını bir kez daha kanıtlamıştır
ışıkla kal
ışıkla kal
space oddity ve starman gibi astronomik şarkılarıyla uzay merakımı okşayan ve şarkılarını maalesef ölümünden kısa süre önce derinlemesine dinlemeye başladığım büyük sanatçı.
chrıstıane f. wonder zoo fılmını de ustlenen duyarlı abımız. heroesla baslar space oddıty ıle parcalar. cennette bulusuruz. ınş.
sanatçı kelimesinin karşılığıdır. müziğin yanında bir çok resim, tasarım gibi farklı sanatlardan eserleri vardır.
biseksüel demek david bowie'yi biraz basite indirgemek olur, onun yerine sevişmeye değecek mükemmel olan her şeyle sevişen kişi daha doğru tanım olur
biseksüel demek david bowie'yi biraz basite indirgemek olur, onun yerine sevişmeye değecek mükemmel olan her şeyle sevişen kişi daha doğru tanım olur
Dünyaya damgasını vurmuş sanatçılardan. Her şarkısı ayrı bir hikayedir. Dinlemeye başlayacaklar içi the rise and fall of ziggy stardust albümünü öneririm.
bir gozu sari bir gozu mavi olan sarkicidir.sesi cok kalitelidir.ama sahnede odun gibi durur.ayrica bir web sitesi tasarimcisidir.
(bkz: van kedisi)
(bkz: under pressure)
(bkz: changes)
(bkz: van kedisi)
(bkz: under pressure)
(bkz: changes)
biseksuel olmasi hakkinda "o yillarda cok populerdi,o yuzden ben de gay oldum" tarzi bir aciklama yapmis glam rock efsanesi.tepeden tirnaga karizma.
heroes ve let s dance gibi harika sarkilarin yaraticisi.
queen ile birlikte yaptığı under pressure adlı şarkıyla queen severler tarafından da çok sevilmiş, glam rockın öncülerinden olan müzisyen.
(bkz: without you i m nothing)
en son the prestige filminde, tarihin unutamadığı hırvat mucit nikola teslayı başarıyla canalndırmış, 1947 doğumlu, şarkılarını pek tutmasam da, under pressure ile bile etkilemeyi başarmış, müzisyen.
(bkz: 1984)
oglu da kendisi gibi ba$arilidir ama muzik alaninda degil sinema alaninda. yonetmendir kendisi;
(bkz: duncan jones)
(bkz: duncan jones)
ingiliz müzisyen, söz yazarı, şarkıcı ve aktör. gerçek adı david robert jonesdur. son 50 yılda müziğin çehresini değiştirmiş, rock türünün idolü olarak görülmüş, efsane olarak kabul edilmiştir. glam rockın öncüsüdür ve yaşayan en iyi seslerden biri olarak olarak görülmektedir. sanatın birçok alanında yeteneğini göstermiş olan sanatçı, nirvana, u2, the cure, smashing pumpkins ve marilyn mansona kadar oldukça fazla sayıda müzisyen ve gruba ilham vermiş, kariyeri boyunca sayısız önemli çalışmaya imza atmıştır.
8 ocak 1947de brixton, londra, ingilterede dünyaya geldi. yorkshirelı bir babayla irlandalı bir annenin oğluydu. doğumundan kısa bir süre sonra evlenen anne babasıyla altı yaşına kadar brixtonda yaşadıktan sonra kente taşındı. bromley technical high schoolda eğitim gören bowie, onüç yaşında saksafon çalmaya başladı. ayrıca çeşitli gruplarda yer aldı. okul yıllarında bir kavga sonucu george underwood tarafından sol gözü ciddi anlamda zarar gördü ve yaklaşık 8 ay eğitimden uzak kaldı. doktorlar kör olma tehlikesi taşıdığı için böyle bir karar vermişlerdi. ilk müzisyenlik deneyimini little richard’ın grubunda saksafon çalarak yaşayan bowie, 16 yaşındaki mezuniyetinin ardından king bees, manish boys ve davey jones and the lower third gibi bazı mod gruplarında çalıştı. bu gruplarla gerçekleştirdiği single çalışmaları pek ilgi görmemişti ancak bu deneyimler saksafonun yanında vokalistlik yeteneğini de geliştirmesini sağladı. tarih 1966yı gösterdiğinde, teksas’lı efsanevi kahraman jim bowie ve onunla bütünleşmiş olan bıçağından esinlenerek soyadını ‘bowie’ olarak değiştirdi ve bir yıl sonra ilk albümünü dream records etiketiyle müzikseverlerin beğenisine sundu. zamanının çok ilerisinde olan bu albüm birçok farklı soundu içeriyordu. özellikle albümün son şarkısı “please mr. gravedigger”da kullandığı değişik vokal efektleriyle birçok müzik eleştirmeninin ilgisini çekti. daha o dönemde kült albüm kategorisine sokulan bu başarılı başlangıçla, prodüktör tony visconti ile beraber birçok klasik parçaya imza atmış oluyordu.
bowie 19 mart 1970te angelayla hayatını birleştirdi ve bu evlilikten 30 mayıs 1971de ilk oğlu duncan zowie haywood jones dünyaya geldi. aynı yıl goth rock, darkwave ve sci-fi alt yapılarıyla kaydettiği “the man who sold the world” albümünü yayınladı. müzik otoriteleri albümün bowie’nin gerçek hikayesinin başladığı albüm olarak değerlendirdiler ve çalışmaya adını veren şarkı nirvana başta olmak üzere birçok müzisyen tarafından yeniden yorumlanarak klasik oldu. bu albüm ayrıca glam rock türünü başlatan çalışma olarak müzik tarihine geçti.
fazlasıyla kişisel bulunan ancak ingiltere listelerinde üç numaraya kadar yükselen dördüncü stüdyo albümü “hunky dory” ile sanatçı, glam rock tarzında başarılı bir çalışmaya daha imza atmış oluyordu. kapağı, müziği ve sözleri ile ‘kitsch’ kategorisinde kabul edilen bu albümden sonra 1972de “the rise and fall of ziggy stardust and the spiders from mars” geldi. ziggy stardust adlı mars’lı bir rock n’roll karakterinin dünyaya inişini ve yaşadıklarını anlattığı bu albümden çıkan “ziggy stardust”, “moonage daydream”, “hang on to yourself” ve “suffragete city” gibi parçalar klasikleşti.
yaptığı bir röportajda biseksüel olduğunu açıklayan sanatçı, bu cesur davranışıyla kendi döneminin bir çok müzisyeninden ayrılmış oluyordu. bowie, o dönemde lou reed’in “transformer” albümünde mick ronson ile birlikte prodüktörlük yaptı. ayrıca iggy pop’un grubu the stooges’a da kendi plak şirketi mainman productions aracılığıyla yardımcı oldu.
1973te ingiltere listelerinde bir numaraya yükselen ve en iyi albümlerinden biri olarak kabul edilen "aladdin sane” i yayınlayan müzisyen aynı yıl “pin ups”ı müzikseverlerle buluşturdu. konser ve turne programlarıyla adını daha geniş kitlelere duyurdu ve yıldızı parlamaya devam etti. bowie konserleri her zaman yenilikçi ve göz kamaştırıcı olmalarıyla dikkat çekti. müzikte her zaman denenmeyeni deniyor, sahne performansı ve tiyatral gösterileriyle odak noktası haline gelmeyi başarıyordu. eylül 1972de çıktığı amerika turnesi oldukça başarılı geçen müzisyen artık ziggy stardust ismiyle tanınıyordu. ancak yarattığı ziggy karakterinden uzaklaşmak isteyen şarkıcı, özellikle gay kültürünün sembolü haline gelerek 1967 yılında başlayan eşcinsel hareketinin en önemli temsilcilerinden biri haline geldi.
amerika turnesi sırasında etkisi altında kaldığı değişik müzik akımlarının etkisinde 1975de young amerikans ortaya çıktı. john lennon ile birlikte yaptığı fame, amerikada bir numaraya yükselen ilk singleı oldu. albümü the man who fell to earth isimli bilim kurgu filmi takip etti.
george orwell’ın “1984” adlı kitabından etkilenerek 1974 nisan ayında “diamond dogs” albümünü yayınlayan david bowienin, sonrasında çıktığu turnede gerçekleştirdiği performanslar bbc televizyonunca belgeselleştirilerek “cracked actor” adıyla yayınlandı. aynı sene “david live” adlı ilk konser albümünü piyasaya süren sanatçı, bu albümle ingiltere listelerinde 2 numara olmayı başardı. sanatçı amerika turnesi sırasında birçok değişik müzik akımının etkisi altında kalmıştı ve bu etkilenimlerle oluşturduğu “young americans” albümünde john lennon ve luther vandross gibi isimlerle çalıştı. lennonla birlikte kaydettiği fame amerikada bir numaraya yükselen ilk singleı oldu. ardından the man who fell to earth isimli bilim kurgu filminde rol aldı.
david bowie 1976da brain eno ile çalışmaya başladı ve bu ortaklık sonucu boys keep swinging ve repetition gibi ünlü şarkılar dinleyiciyle buluştu. bowie 8 şubat 1980de eşi angeladan boşandı. aynı yıl the hunger ve merry christmas mr lawrence isimli filmlerde başrol oynayan bowie, 1983de lets dance albümünü yayınladı. ardından serious moonlight turnesine çıktı. lets dance seksenlerin değişen müzik akımlarından nasibini almıştı ve modern love, china girl o dönemin hitleri arasına girdi. the cat people filminin müziklerini yazan sanatçı cat people isimli hitiyle uzun süre radyoların favorisi oldu. bir yıl aradan sonra bu kez tonight albümüyle dinleyicinin karşısına çıkan müzisyen, loving the alien hitini müzik tarihine kazandırdı.
1985de the falcon and the snowman filmi için pat metheny groupla birlikte this is not america ardından mick jagger ile dancing in the street isimli parçaları yaptı. 1986daysa labyrinth filminde goblin kralı jarethi canlandıran bowie, when the wind blows isimli çizgi filmin ve "absolute beginners” adlı filmin tema müziğini hazırladı. 1987de yayınladığı “never let me down” adlı stüdyo albümü başarılı olamayınca hayranlarından özür dileme gereği duyan sanatçı 1988de sahne şovlarının ağırlıktaolduğu “glass spider” adlı dünya turnesine çıktı. aynı yıl martin scorsese filmi “the last temptation of christ”da pontius pilate karakterini canlandırdı.
1988de süpriz bir şekilde gitarda reeves gabrels, davulda hunt sales ve basda tony salesden oluşan tin machine isimli grubu kuran müzisyen, grupla birlikte 2 albüm yayınladı ve 1992 yılına kadar çalışmalarını sürdürdü. bowie o sene somalili ünlü süper model iman abdulmajidle hayatını birleştirdi ve çiftin alexandria zahra jones isminde bir kız çocukları oldu. ayrıca imanın önceki evliliğinden dünyaya gelen kızı zulekhayla birlikte bowie üç çocuğun babası oluyordu.
1993de yeniden solo çalışmalara yönelen sanatçı, soul, caz ve hip-hop altyapılı “black tie white noise” adlı albümünü yayınladı ve zirveye yerleşti. albümünde amerika’daki ayrımcılığı eleştiren bowie, “jump they say” single’ı uzun süre başarısını devam ettirdi. 1995 yılında brian enoyla hazırladığı “outside”; 1997de elektronik temalara yer verdiği "earthling” adlı albümleri hayranlarıyla buluşturan sanatçı, 1998de “velvet goldmine” filminin ilham kaynağı oldu. iggy popla olan ilişkisinin senaryolaştırılıp beyaz perdeye aktarıldığı bu yapımın gerçeklerden biraz uzak olduğunu açıkladı. bir sonraki yıl “’hours...’” albümünü yayınlayan efsane müzisyen, 2000 senesinde “bowie at the weeb” adlı derleme albümü hayranlarıyla buluşturdu. ardından tony visconti ile birlikte hazırladığı toy albümü geldi.
2002de "best of bowie”, 2003te “reality” adlı albümler müzik marketlerdeki yerlerini aldılar. ardından “a reality tour” adlı turneye çıkan bowie, turnenin hemen başında kalp krizi geçirdi ve konserlere ara vermek zorunda kaldı. kısa sürede iyileşen sanatçı, turneye kaldığı yerden devam etti ve 2004 senesinde “a reality tour” adlı dvd’yi yayınladı.aynı sene “shrek 2” ve “the life aquatic with steve zissou” adlı filmlerin soundtrack’lerine katkıda bulunan sanatçı, 2005te arcade fire grubunun “funeral” albümündeki “wake up” adlı parçada konuk müzisyen olarak yer aldı.
bowie, 2006da david gilmour’un bir konserinde sahneye çıkarak sanatçıya iki parçasında eşlik etti ve 2007de new york’ta gerçekleşen “highline” ismindeki performansta küratör olarak yer aldı.
8 ocak 1947de brixton, londra, ingilterede dünyaya geldi. yorkshirelı bir babayla irlandalı bir annenin oğluydu. doğumundan kısa bir süre sonra evlenen anne babasıyla altı yaşına kadar brixtonda yaşadıktan sonra kente taşındı. bromley technical high schoolda eğitim gören bowie, onüç yaşında saksafon çalmaya başladı. ayrıca çeşitli gruplarda yer aldı. okul yıllarında bir kavga sonucu george underwood tarafından sol gözü ciddi anlamda zarar gördü ve yaklaşık 8 ay eğitimden uzak kaldı. doktorlar kör olma tehlikesi taşıdığı için böyle bir karar vermişlerdi. ilk müzisyenlik deneyimini little richard’ın grubunda saksafon çalarak yaşayan bowie, 16 yaşındaki mezuniyetinin ardından king bees, manish boys ve davey jones and the lower third gibi bazı mod gruplarında çalıştı. bu gruplarla gerçekleştirdiği single çalışmaları pek ilgi görmemişti ancak bu deneyimler saksafonun yanında vokalistlik yeteneğini de geliştirmesini sağladı. tarih 1966yı gösterdiğinde, teksas’lı efsanevi kahraman jim bowie ve onunla bütünleşmiş olan bıçağından esinlenerek soyadını ‘bowie’ olarak değiştirdi ve bir yıl sonra ilk albümünü dream records etiketiyle müzikseverlerin beğenisine sundu. zamanının çok ilerisinde olan bu albüm birçok farklı soundu içeriyordu. özellikle albümün son şarkısı “please mr. gravedigger”da kullandığı değişik vokal efektleriyle birçok müzik eleştirmeninin ilgisini çekti. daha o dönemde kült albüm kategorisine sokulan bu başarılı başlangıçla, prodüktör tony visconti ile beraber birçok klasik parçaya imza atmış oluyordu.
bowie 19 mart 1970te angelayla hayatını birleştirdi ve bu evlilikten 30 mayıs 1971de ilk oğlu duncan zowie haywood jones dünyaya geldi. aynı yıl goth rock, darkwave ve sci-fi alt yapılarıyla kaydettiği “the man who sold the world” albümünü yayınladı. müzik otoriteleri albümün bowie’nin gerçek hikayesinin başladığı albüm olarak değerlendirdiler ve çalışmaya adını veren şarkı nirvana başta olmak üzere birçok müzisyen tarafından yeniden yorumlanarak klasik oldu. bu albüm ayrıca glam rock türünü başlatan çalışma olarak müzik tarihine geçti.
fazlasıyla kişisel bulunan ancak ingiltere listelerinde üç numaraya kadar yükselen dördüncü stüdyo albümü “hunky dory” ile sanatçı, glam rock tarzında başarılı bir çalışmaya daha imza atmış oluyordu. kapağı, müziği ve sözleri ile ‘kitsch’ kategorisinde kabul edilen bu albümden sonra 1972de “the rise and fall of ziggy stardust and the spiders from mars” geldi. ziggy stardust adlı mars’lı bir rock n’roll karakterinin dünyaya inişini ve yaşadıklarını anlattığı bu albümden çıkan “ziggy stardust”, “moonage daydream”, “hang on to yourself” ve “suffragete city” gibi parçalar klasikleşti.
yaptığı bir röportajda biseksüel olduğunu açıklayan sanatçı, bu cesur davranışıyla kendi döneminin bir çok müzisyeninden ayrılmış oluyordu. bowie, o dönemde lou reed’in “transformer” albümünde mick ronson ile birlikte prodüktörlük yaptı. ayrıca iggy pop’un grubu the stooges’a da kendi plak şirketi mainman productions aracılığıyla yardımcı oldu.
1973te ingiltere listelerinde bir numaraya yükselen ve en iyi albümlerinden biri olarak kabul edilen "aladdin sane” i yayınlayan müzisyen aynı yıl “pin ups”ı müzikseverlerle buluşturdu. konser ve turne programlarıyla adını daha geniş kitlelere duyurdu ve yıldızı parlamaya devam etti. bowie konserleri her zaman yenilikçi ve göz kamaştırıcı olmalarıyla dikkat çekti. müzikte her zaman denenmeyeni deniyor, sahne performansı ve tiyatral gösterileriyle odak noktası haline gelmeyi başarıyordu. eylül 1972de çıktığı amerika turnesi oldukça başarılı geçen müzisyen artık ziggy stardust ismiyle tanınıyordu. ancak yarattığı ziggy karakterinden uzaklaşmak isteyen şarkıcı, özellikle gay kültürünün sembolü haline gelerek 1967 yılında başlayan eşcinsel hareketinin en önemli temsilcilerinden biri haline geldi.
amerika turnesi sırasında etkisi altında kaldığı değişik müzik akımlarının etkisinde 1975de young amerikans ortaya çıktı. john lennon ile birlikte yaptığı fame, amerikada bir numaraya yükselen ilk singleı oldu. albümü the man who fell to earth isimli bilim kurgu filmi takip etti.
george orwell’ın “1984” adlı kitabından etkilenerek 1974 nisan ayında “diamond dogs” albümünü yayınlayan david bowienin, sonrasında çıktığu turnede gerçekleştirdiği performanslar bbc televizyonunca belgeselleştirilerek “cracked actor” adıyla yayınlandı. aynı sene “david live” adlı ilk konser albümünü piyasaya süren sanatçı, bu albümle ingiltere listelerinde 2 numara olmayı başardı. sanatçı amerika turnesi sırasında birçok değişik müzik akımının etkisi altında kalmıştı ve bu etkilenimlerle oluşturduğu “young americans” albümünde john lennon ve luther vandross gibi isimlerle çalıştı. lennonla birlikte kaydettiği fame amerikada bir numaraya yükselen ilk singleı oldu. ardından the man who fell to earth isimli bilim kurgu filminde rol aldı.
david bowie 1976da brain eno ile çalışmaya başladı ve bu ortaklık sonucu boys keep swinging ve repetition gibi ünlü şarkılar dinleyiciyle buluştu. bowie 8 şubat 1980de eşi angeladan boşandı. aynı yıl the hunger ve merry christmas mr lawrence isimli filmlerde başrol oynayan bowie, 1983de lets dance albümünü yayınladı. ardından serious moonlight turnesine çıktı. lets dance seksenlerin değişen müzik akımlarından nasibini almıştı ve modern love, china girl o dönemin hitleri arasına girdi. the cat people filminin müziklerini yazan sanatçı cat people isimli hitiyle uzun süre radyoların favorisi oldu. bir yıl aradan sonra bu kez tonight albümüyle dinleyicinin karşısına çıkan müzisyen, loving the alien hitini müzik tarihine kazandırdı.
1985de the falcon and the snowman filmi için pat metheny groupla birlikte this is not america ardından mick jagger ile dancing in the street isimli parçaları yaptı. 1986daysa labyrinth filminde goblin kralı jarethi canlandıran bowie, when the wind blows isimli çizgi filmin ve "absolute beginners” adlı filmin tema müziğini hazırladı. 1987de yayınladığı “never let me down” adlı stüdyo albümü başarılı olamayınca hayranlarından özür dileme gereği duyan sanatçı 1988de sahne şovlarının ağırlıktaolduğu “glass spider” adlı dünya turnesine çıktı. aynı yıl martin scorsese filmi “the last temptation of christ”da pontius pilate karakterini canlandırdı.
1988de süpriz bir şekilde gitarda reeves gabrels, davulda hunt sales ve basda tony salesden oluşan tin machine isimli grubu kuran müzisyen, grupla birlikte 2 albüm yayınladı ve 1992 yılına kadar çalışmalarını sürdürdü. bowie o sene somalili ünlü süper model iman abdulmajidle hayatını birleştirdi ve çiftin alexandria zahra jones isminde bir kız çocukları oldu. ayrıca imanın önceki evliliğinden dünyaya gelen kızı zulekhayla birlikte bowie üç çocuğun babası oluyordu.
1993de yeniden solo çalışmalara yönelen sanatçı, soul, caz ve hip-hop altyapılı “black tie white noise” adlı albümünü yayınladı ve zirveye yerleşti. albümünde amerika’daki ayrımcılığı eleştiren bowie, “jump they say” single’ı uzun süre başarısını devam ettirdi. 1995 yılında brian enoyla hazırladığı “outside”; 1997de elektronik temalara yer verdiği "earthling” adlı albümleri hayranlarıyla buluşturan sanatçı, 1998de “velvet goldmine” filminin ilham kaynağı oldu. iggy popla olan ilişkisinin senaryolaştırılıp beyaz perdeye aktarıldığı bu yapımın gerçeklerden biraz uzak olduğunu açıkladı. bir sonraki yıl “’hours...’” albümünü yayınlayan efsane müzisyen, 2000 senesinde “bowie at the weeb” adlı derleme albümü hayranlarıyla buluşturdu. ardından tony visconti ile birlikte hazırladığı toy albümü geldi.
2002de "best of bowie”, 2003te “reality” adlı albümler müzik marketlerdeki yerlerini aldılar. ardından “a reality tour” adlı turneye çıkan bowie, turnenin hemen başında kalp krizi geçirdi ve konserlere ara vermek zorunda kaldı. kısa sürede iyileşen sanatçı, turneye kaldığı yerden devam etti ve 2004 senesinde “a reality tour” adlı dvd’yi yayınladı.aynı sene “shrek 2” ve “the life aquatic with steve zissou” adlı filmlerin soundtrack’lerine katkıda bulunan sanatçı, 2005te arcade fire grubunun “funeral” albümündeki “wake up” adlı parçada konuk müzisyen olarak yer aldı.
bowie, 2006da david gilmour’un bir konserinde sahneye çıkarak sanatçıya iki parçasında eşlik etti ve 2007de new york’ta gerçekleşen “highline” ismindeki performansta küratör olarak yer aldı.
rebel rebel ve the man who sold the world gibi space oudity gibi şarkıları olan filmlerini izlemediğim ingiliz şarkıcı ama nedense eski femınem goruntusu yaptıgı işin önune geçmıştır.
1,5 senedir kanserle savasiyordu kendisi. dun aksam 69 yasinda kansere karsi olan savasini yitirerek hayatini kaybetmis.
naasi bugun sessiz sedasiz bir sekilde yakilmis.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?