passoligi protesto etmesi sebebiyle son birkaç sezondur stadlara gelmeyen ancak şimdilerde döneceği konuşulan şövalye ruhlu beşiktaş semti çocukları
çarşı
taksim gezi parkı direnişi dahilinde bulunmalari sebebi ile carsi grubundan 35 kisi icin muebbet hapis istemi ile hazirlanan iddianame mahkeme tarafindan kabul edildi. ilk durusma 16 aralik tarihinde yapilacak;
http://www.ntvmsnbc.com/id/25537281/
http://www.ntvmsnbc.com/id/25537281/
bugun somaya bir suru hediye goturuyorlar cocuklara. babalar gününde yetim kalan yavrulari azicik olsun sevindirmek icin.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/26612455.asp
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/26612455.asp
(bkz: kent çarşı)
son zamanlarda kendileri ile cikan ele$tirisel haberlere kar$ilik bugun bir aciklama yapmi$lar. aciklamanin tam metni $u $ekilde;
"öncelikle beşiktaş fizana da gitse gideriz diyen ve bunu 22 eylül akşamı geçici ikametgah olimpiyat stadı tribünlerinde yerini alarak gösteren bütün beşiktaşlılara teşekkür ederiz.
futbol sadece futbol değildir sözünü şöyle okuruz;
bizler için beşiktaş, sadece bir spor kulübü değil, bunun çok daha ötesidir. bize onu emsalsiz kılan şey sahip olduğu değerleri ve duruşudur. hayatı futbola değil, futbolu hayata feda edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. lakin bu güzel oyunu çirkinleştirenler de bunun hesabını vermelidir ki öfkemiz ve nefretimiz onlaradır.
hakemin rakiplerimiz aleyhine dahi olsa verdiği yanlış bir kararı doğru kabul etmeyiz.
galip gelenin değil, haklı olanın yanında yer aldık.
beşiktaş sen bizim ahlakımızsın derken bize bu mirası devredenlerin izinden gittik.
beşiktaşlılık bir aşk halidir, bunu böyle bildik ve böyle yaşadık.
şeref ve haysiyet gibi kavramları hep kıskançlıkla sahiplendik.
beşiktaşımız için zafer dediğimiz şeyin tabelada yer alan sayılar olmadığını, onunla yaşadığımız en güzel zaferlerin yüreğimizde yer aldığını hep hissettik.
bizler için nihai zafer denilen, asla ipi birinci göğüslemek olmadı.
düşüncelerimizi gerçekleştirecek evvellerimiz ve geleneklerimiz var olduğu sürece öylesine başı dik, alnı açık, onurlu ve gurur dolu tertemiz bir geçmişi geleceğe de aktaran ve gelecekte yaşatacak olan beşiktaşımızın var olabilmesidir; zafer.
bizim için en adil hakem şeref bey, en dürüst sporcu hakkı yetendir. bunlar böyle bilinsin.
defalarca kez söyledik, anlamamakta ısrar edenler için tekrar söylemek bize zul gelmez.
şiddete maruz kaldık ama asla şiddetten yana olmadık.
en güzel rekabetin her zaman maneviyatta yaşanması gerektiğine hep inandık.
bu inancımızı koruyarak adalet ve hakkaniyetten yoksun merciler ve emek hırsızı soysuzlar için bir kez daha şunun altını çizmek isteriz;
beşiktaşa, beşiktaşlılara yapılan her haksızlık karşılığını bulur, zira çarşı sizde olmayan vicdandır.
hep denedin, hep yenildin. olsun. yine dene, yine yenil, daha güzel yenil!
akbabalar ve çakal sürüleri bilsin ki, sevinciniz kursağınızda kalacak.
kaybettiğimiz şey 3 puandan ötesi değildir.
hocamızdan top toplayıcımıza, malzemecimizden sporcumuza, yavru kartalımızdan en yaşlımıza, kulübümüzün hizmetkarından yöneticilerimize kadar hepimiz tek bilek tek yumruğuz.
kendi yaralarımızı kendimiz sararız ve biz sadece ve sadece beşiktaşa sarılırız."
"öncelikle beşiktaş fizana da gitse gideriz diyen ve bunu 22 eylül akşamı geçici ikametgah olimpiyat stadı tribünlerinde yerini alarak gösteren bütün beşiktaşlılara teşekkür ederiz.
futbol sadece futbol değildir sözünü şöyle okuruz;
bizler için beşiktaş, sadece bir spor kulübü değil, bunun çok daha ötesidir. bize onu emsalsiz kılan şey sahip olduğu değerleri ve duruşudur. hayatı futbola değil, futbolu hayata feda edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. lakin bu güzel oyunu çirkinleştirenler de bunun hesabını vermelidir ki öfkemiz ve nefretimiz onlaradır.
hakemin rakiplerimiz aleyhine dahi olsa verdiği yanlış bir kararı doğru kabul etmeyiz.
galip gelenin değil, haklı olanın yanında yer aldık.
beşiktaş sen bizim ahlakımızsın derken bize bu mirası devredenlerin izinden gittik.
beşiktaşlılık bir aşk halidir, bunu böyle bildik ve böyle yaşadık.
şeref ve haysiyet gibi kavramları hep kıskançlıkla sahiplendik.
beşiktaşımız için zafer dediğimiz şeyin tabelada yer alan sayılar olmadığını, onunla yaşadığımız en güzel zaferlerin yüreğimizde yer aldığını hep hissettik.
bizler için nihai zafer denilen, asla ipi birinci göğüslemek olmadı.
düşüncelerimizi gerçekleştirecek evvellerimiz ve geleneklerimiz var olduğu sürece öylesine başı dik, alnı açık, onurlu ve gurur dolu tertemiz bir geçmişi geleceğe de aktaran ve gelecekte yaşatacak olan beşiktaşımızın var olabilmesidir; zafer.
bizim için en adil hakem şeref bey, en dürüst sporcu hakkı yetendir. bunlar böyle bilinsin.
defalarca kez söyledik, anlamamakta ısrar edenler için tekrar söylemek bize zul gelmez.
şiddete maruz kaldık ama asla şiddetten yana olmadık.
en güzel rekabetin her zaman maneviyatta yaşanması gerektiğine hep inandık.
bu inancımızı koruyarak adalet ve hakkaniyetten yoksun merciler ve emek hırsızı soysuzlar için bir kez daha şunun altını çizmek isteriz;
beşiktaşa, beşiktaşlılara yapılan her haksızlık karşılığını bulur, zira çarşı sizde olmayan vicdandır.
hep denedin, hep yenildin. olsun. yine dene, yine yenil, daha güzel yenil!
akbabalar ve çakal sürüleri bilsin ki, sevinciniz kursağınızda kalacak.
kaybettiğimiz şey 3 puandan ötesi değildir.
hocamızdan top toplayıcımıza, malzemecimizden sporcumuza, yavru kartalımızdan en yaşlımıza, kulübümüzün hizmetkarından yöneticilerimize kadar hepimiz tek bilek tek yumruğuz.
kendi yaralarımızı kendimiz sararız ve biz sadece ve sadece beşiktaşa sarılırız."
22 eylül 2013 beşiktaş galatasaray maçı esnasinda gunah kecisi ilan edilmi$ler.
esasen maci izlemedim ama okuduklarima gore macta bariz bir provakasyon varmi$. bir de car$iya alternatif olarak kurulan 1453 kartalları isimli grup cari$ya mi saldirmi$ oyle bir $eyler olmu$ sanirim.
1453 kartalları isimli grubun da akp genclik kollari tarafindan kuruldugu konu$uluyor.
esasen maci izlemedim ama okuduklarima gore macta bariz bir provakasyon varmi$. bir de car$iya alternatif olarak kurulan 1453 kartalları isimli grup cari$ya mi saldirmi$ oyle bir $eyler olmu$ sanirim.
1453 kartalları isimli grubun da akp genclik kollari tarafindan kuruldugu konu$uluyor.
gezi parkı olayları nedeniyle 3 gün önce üyelerinden 20’si suç örgütü kurmak ve üyesi olmak, izinsiz gösteri, kanunlara uymamaya tahrik ve polise direnmekten adliyeye sevk edildi.
gaz maskesini lojistik araç olarak gören polis, çarşıyı başbakanlık ofisini basmakla suçladı. bir iş makinesi ile toma’nın kovalanmasını da suçlar arasında sayan polisin, sosyal medyada ‘çarşi toma’yı kaçırdı şeklindeki bilgiyle kirlettiği ve bunu da sorguya taşıdığı ortaya çıktı.
çarşı ile ilgili soruşturmanın 2012 yılında tribün olayları nedeniyle başladığı ve soruşturmanın, bir grubun tribünden uzaklaştırmaya yönelik olarak yürütüldüğü belirtilmiş. zaten adliyeye sevkedilenlerin telefonları 2012den beri dinleniyormuş sanırım.
olayların arkasında ciddiyetler birisi aranıyor ki, herhangi bir şahıs veya şahıslar tarafından davet alıp almadıkları, herhangi bir grup yada şahıstan maddi, lojistik (gaz maskesi vb.) yardım sağlanıp sağlanmadığını, sağlandı ise kimler tarafından sağlandığı gibi sorular sorulmuş.
gaz maskesini lojistik araç olarak gören polis, çarşıyı başbakanlık ofisini basmakla suçladı. bir iş makinesi ile toma’nın kovalanmasını da suçlar arasında sayan polisin, sosyal medyada ‘çarşi toma’yı kaçırdı şeklindeki bilgiyle kirlettiği ve bunu da sorguya taşıdığı ortaya çıktı.
çarşı ile ilgili soruşturmanın 2012 yılında tribün olayları nedeniyle başladığı ve soruşturmanın, bir grubun tribünden uzaklaştırmaya yönelik olarak yürütüldüğü belirtilmiş. zaten adliyeye sevkedilenlerin telefonları 2012den beri dinleniyormuş sanırım.
olayların arkasında ciddiyetler birisi aranıyor ki, herhangi bir şahıs veya şahıslar tarafından davet alıp almadıkları, herhangi bir grup yada şahıstan maddi, lojistik (gaz maskesi vb.) yardım sağlanıp sağlanmadığını, sağlandı ise kimler tarafından sağlandığı gibi sorular sorulmuş.
taksim gezi parkı eylemlerinde adlarını çok duyuran taraftar grubu, ya biliyorum önceden de çok meşhurdular ama bu sefer efsane yarattılar, kimi görsem artık, başıma bir şey gelse çarşıyı arayacağım diyor, kızlar bir çarşılı gencin hayallerini kuruyor, herkes onların hikayelerini anlatıyor. bak ben taraftar grubu sevmem, taraftar olmayı da sevmem anlamam ama bu çocuklar sayesinde kanım ısınmaya başladı.
ayrıca bu gün kuğulu parkı ziyaret edeceklermiş. ankaralılara duyurulur.
ayrıca bu gün kuğulu parkı ziyaret edeceklermiş. ankaralılara duyurulur.
(bkz: beşiktaş ın fenerbahçe aşkı).
galatasaraya $ampiyonlugunu be$ikta$ta kutlatmayan taraftar grubu.
neymi$?
be$ikta$ta sadece be$ikta$in $ampiyonluklari kutlanabilirmi$. hatta twitter da #besiktastasampiyonlugusadecebesiktaskutlar tagi tt olmu$.
neymi$?
be$ikta$ta sadece be$ikta$in $ampiyonluklari kutlanabilirmi$. hatta twitter da #besiktastasampiyonlugusadecebesiktaskutlar tagi tt olmu$.
uzakta olduğum için aralarına karışamadığım kartal yürekliler.
karşıyaka taraftar grubununda adı.
işte çarşının manifestosunun tam metni:
"futbol endüstriyelleşmiş olabilir ama biz meta değiliz, taraftarız, seyirciyiz, renklerine sevdalandığımız tutkunlarız" ifadeleri kullanılan açıklamada, bugün türk futbolunun büyük bir sınavdan geçtiği kaydedilerek, şu görüşlere yer verildi:
"kaybettiğimiz, üzüntüden kahrolduğumuz maçların nasıl parayla satın alındığını, nasıl ’ille de başarı’ diyenlerin hayatımızın biricik sevdasını istismar ettiğini öğreniyoruz.
bugün maaşımızdan arttırdığımız bir biletin, umudumuzu bağladığımız bir kuponun, harçlığımızdan biriktirdiğimiz bir deplasman biletinin ardında aslında ne oyunlar oynandığını, ne hile ve düzenbazlıklar olduğunu öğreniyoruz. bugün sevdalandığımız renklerin süregelen soruşturmanın sadece mağduru değil, zanlısı da olabileceğini öğreniveriyoruz.
mahkemenin kararını vereceği son güne kadar bu olayda ismi geçen bütün beşiktaşlılar bizim için masumdur, onlara ön yargı ile bakmayacağız. ancak diğerlerinin yaptığı gibi arkalarından peşi sıra gitmeyi de reddetmeliyiz. acı ve sancılı da olsa doğrusu budur. artık ’o’ beşiktaşlılar bize bizden olduğunu kanıtlamak zorundadır. zira bizim yıllardır (perde arkasını bilmeden) yaşadığımız düş kırıklığını kayseri’de yaşayan ’boz baykuşlar’ ile empati kurmadan gerçeğin peşinde koşamayız. şimdi iki takım var. biri namuslu ve dürüst olanların takımıdır. diğerinde ise şikeci, düzenbaz ve hile ile çıkar peşinde koşanlar var. biz beşiktaşlılar ilkini temsil ediyoruz. etmeliyiz. onun içindir ki, masum olduğuna inandığımız, sonuna kadar inanacağımız ’zanlı’ beşiktaşlılarla aramıza mesafe koymalıyız. masumiyetlerini kanıtlayıncaya kadar ne ’büyük’ diye bağırırız ne de ’yanındayız’ diye destek veririz. artık aidiyet değil hukuk devreye girmiştir.
adaleti simgeleyen o gözü bağlı kadın kadar tarafsız ve objektif düşünürüz. zira biliriz ki eğer ki ortada beşiktaşımızı zan altında bırakacak bir iddia varsa. biz utanacağız. eğer ki puan ya da kupa için anlaşılmışsa o kupaya saygı duymayacağız. eğer ki bir kişi bile vaatle beşiktaş’a karşı yeterince koşmamışsa biz sevinemeyeceğiz. kimse ’beşiktaşk’ dediğimiz için her şeyi mubah göreceğimizi beklemesin. biz sevdiğimiz renklerin sevdalısıyız, belalısı olmayacağız.
var mısınız?
diyoruz ki, arının... temizlenin... masumiyetinizi sadece yargıya değil bizlere de kanıtlayın. sizi kucaklayalım. coşkuyla gücünüze güç katalım. ama siz de arınıncaya, temizleninceye ve masumiyetinizi kanıtlayıncaya kadar beşiktaş’la aranıza mesafe koyun. beşiktaş’a yapılacak en büyük iyilik budur. diyoruz ki, tarihi bir fırsat elimizdedir. adını dürüstlüğü ile bizleri ’şerefli ikinciliklerle’ onurlandıran efsanevi başkanımızın diliyle adlandıralım. ’fitbol’da temizlik hareketini biz beşiktaşlılar başlatalım. formalarımıza, atkılarımıza bir siyah kurdele bağlayalım. bilelim ki o kurdele sahibi olan bizler ’fitbolda temizlik hareketi’nin erleriyiz. manifestomuzu birlikte yazalım. ey diğer renklere gönül verenler... bu yazıdaki bütün beşiktaş sözcüklerinin yerine kendi takımınızı, siyah beyaz yerine kendi renklerinizi yazın. var mısınız?"
"futbol endüstriyelleşmiş olabilir ama biz meta değiliz, taraftarız, seyirciyiz, renklerine sevdalandığımız tutkunlarız" ifadeleri kullanılan açıklamada, bugün türk futbolunun büyük bir sınavdan geçtiği kaydedilerek, şu görüşlere yer verildi:
"kaybettiğimiz, üzüntüden kahrolduğumuz maçların nasıl parayla satın alındığını, nasıl ’ille de başarı’ diyenlerin hayatımızın biricik sevdasını istismar ettiğini öğreniyoruz.
bugün maaşımızdan arttırdığımız bir biletin, umudumuzu bağladığımız bir kuponun, harçlığımızdan biriktirdiğimiz bir deplasman biletinin ardında aslında ne oyunlar oynandığını, ne hile ve düzenbazlıklar olduğunu öğreniyoruz. bugün sevdalandığımız renklerin süregelen soruşturmanın sadece mağduru değil, zanlısı da olabileceğini öğreniveriyoruz.
mahkemenin kararını vereceği son güne kadar bu olayda ismi geçen bütün beşiktaşlılar bizim için masumdur, onlara ön yargı ile bakmayacağız. ancak diğerlerinin yaptığı gibi arkalarından peşi sıra gitmeyi de reddetmeliyiz. acı ve sancılı da olsa doğrusu budur. artık ’o’ beşiktaşlılar bize bizden olduğunu kanıtlamak zorundadır. zira bizim yıllardır (perde arkasını bilmeden) yaşadığımız düş kırıklığını kayseri’de yaşayan ’boz baykuşlar’ ile empati kurmadan gerçeğin peşinde koşamayız. şimdi iki takım var. biri namuslu ve dürüst olanların takımıdır. diğerinde ise şikeci, düzenbaz ve hile ile çıkar peşinde koşanlar var. biz beşiktaşlılar ilkini temsil ediyoruz. etmeliyiz. onun içindir ki, masum olduğuna inandığımız, sonuna kadar inanacağımız ’zanlı’ beşiktaşlılarla aramıza mesafe koymalıyız. masumiyetlerini kanıtlayıncaya kadar ne ’büyük’ diye bağırırız ne de ’yanındayız’ diye destek veririz. artık aidiyet değil hukuk devreye girmiştir.
adaleti simgeleyen o gözü bağlı kadın kadar tarafsız ve objektif düşünürüz. zira biliriz ki eğer ki ortada beşiktaşımızı zan altında bırakacak bir iddia varsa. biz utanacağız. eğer ki puan ya da kupa için anlaşılmışsa o kupaya saygı duymayacağız. eğer ki bir kişi bile vaatle beşiktaş’a karşı yeterince koşmamışsa biz sevinemeyeceğiz. kimse ’beşiktaşk’ dediğimiz için her şeyi mubah göreceğimizi beklemesin. biz sevdiğimiz renklerin sevdalısıyız, belalısı olmayacağız.
var mısınız?
diyoruz ki, arının... temizlenin... masumiyetinizi sadece yargıya değil bizlere de kanıtlayın. sizi kucaklayalım. coşkuyla gücünüze güç katalım. ama siz de arınıncaya, temizleninceye ve masumiyetinizi kanıtlayıncaya kadar beşiktaş’la aranıza mesafe koyun. beşiktaş’a yapılacak en büyük iyilik budur. diyoruz ki, tarihi bir fırsat elimizdedir. adını dürüstlüğü ile bizleri ’şerefli ikinciliklerle’ onurlandıran efsanevi başkanımızın diliyle adlandıralım. ’fitbol’da temizlik hareketini biz beşiktaşlılar başlatalım. formalarımıza, atkılarımıza bir siyah kurdele bağlayalım. bilelim ki o kurdele sahibi olan bizler ’fitbolda temizlik hareketi’nin erleriyiz. manifestomuzu birlikte yazalım. ey diğer renklere gönül verenler... bu yazıdaki bütün beşiktaş sözcüklerinin yerine kendi takımınızı, siyah beyaz yerine kendi renklerinizi yazın. var mısınız?"
evet havutçu ve adalı çıkarken araçlara saldırıp küfürler ettiler. bizi rezil ettiniz diye. vay be!
şu ülkenin en güzel taraftar grubudur. (belki de dünyanın) az önce teknik direktörleri ve asbaşkanları tutuklandı. bir grup adliye önüne geldi. bugün yaptıkları açıklama da, kendileri arınsınlar biz diğerleri gibi gelip destek olmayacağız demişlerdi. yine de bir kaç genç geldi ama burada sessiz sedasız olan biteni takip eden çarşının abileri hemen gitmelerini istediler. duruşları çok belli. önce bize inandıracaklar dürüstlüklerini ondan sonra destek vereceğiz. dürüst değilseler bizden değillerdir. helal olsun.
bakan günay’a şu şekilde seslenmişler ;
özet
ey bakan…
uyarıyoruz…
biz önce beşiktaşlı, sonra sağcı, solcu, islamcı, liberal, muhafazakar, ülkücü ve milliyetçiyiz.
yani biz önce beşiktaşlı kimliğimize sonra herhangi bir şeye inanırız.
sabrımızla oynamayın.
sizin siyasi hesaplarınız, kızgınlıklarınız ve çıkarlarınız vız gelir bize vız…
ne semtimizi ne de stadımızı teslim ederiz.
özet
ey bakan…
uyarıyoruz…
biz önce beşiktaşlı, sonra sağcı, solcu, islamcı, liberal, muhafazakar, ülkücü ve milliyetçiyiz.
yani biz önce beşiktaşlı kimliğimize sonra herhangi bir şeye inanırız.
sabrımızla oynamayın.
sizin siyasi hesaplarınız, kızgınlıklarınız ve çıkarlarınız vız gelir bize vız…
ne semtimizi ne de stadımızı teslim ederiz.
inönü stadında oynanan 2-0lık liverpool karşılaşmasında ulaştıkları en yüksek desibelle, son on yılın en yüksek taraftar ses değerine sahip olan gruptur. bu ünvana da kolay kolay herhangi bir topluluğun yetişebilmesi zordur.
(bkz: çarşı kendine de karşı)
kisa sure once kendisini fesh etmesine ragmen yeniden tribunlere donen, be$ikta$ fanatigi izleyici toplulugu.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?