bir vampirin güncesi

tuzluk icin yazmaya ba$ladigim roman tadindaki yazi dizisi.gerilim turu hikaye ve romanlardan ho$lananlarin begenebileceklerini du$unyorum.maliyeci’ye ilk bolumu yolladim.eger yayinlamayi kabul ederse her hafta yeni bir bolum ile bir vampirin guncesi kar$inizda olacak.

(bkz: senin kanını emicem)

(bkz: interview with the vampire)

tek kelime ile leziz bir başlangıç yapmış yazı dizisidir.

ravenloft serisinden "ben, strahd,bir vampirin anıları" kitabı geldi aklıma..

böyle giderse her bir bölümü iple çekileceğe benzemektedir. özellikle gerilim türü hikaye sevenler kaçırmamalı derim ben zira son bölümü tırstırmıştır yeterince ve ee hani devamı? dedirtmiştir..pek beğendim efenim..

(bkz: olmuş bu)

ilk bolumunu yazmak 13 dakika surmu$tu.hatta aslinda yazi bu $ekilde ba$lamami$ti da karanlik dedim, yalnizlik dedim, e o zaman bu lavuk vampir olsun oyle ciksin dedim ortaya da bu $ekilde konu $ekillendi.bir hayli de ilgi gordugune gore bundan sonraki bolumler icin daha titiz cali$ilip daha fazla ugra$ verilecektir.

14,5 dakika mesela!

14.5 dakikalik zaman ayrimiyla zannimca bayagi sukse yapacak yazi dizisidir, ilk bolumunun tadi damagimizda kaldi, bekliyoruz bakalim...

independence’ın istediği takdirde dallas’ı bile yeniden yazabilecek kadar entrikaya sahip olduğunu dü$ündüğüm,vatana millete hayırlı olasıca pek güzel olmu$ yazı dizisi.

ikinci bolumunu de az once yolladim maliyeci’ye.bu seferkini yazmak 13 dakikadan da kisa surdu yakla$ik 48 saatlik bir uykusuzluk sebebi ile.umarim begenilir.

an itibariyle yayınlandı.

ucuncu bolumu az once yazilip maliyeciye yollandi.

ohoo reklam var resmen.du gecikmiyim bari;

(bkz: addicted to gıcık tuttu)

sonunda erol ne halt edecek diye merakla beklediğim yazı dizisi.

gerilim severler için ilaç kıvamında bir yazı. daha bol gerilim daha çok heyecan bekliyoruz.

(bkz: eline sağlık)

onumuzdeki hafta itibari ile yeniden tuzlukta can bulacak olan yazi dizisi.

25 agustos 2007 cumartesi gecesi itibari ile yeniden okuyucusu ile bulu$acak olan yazi dizisi.

27 temnmuz pazar gunu itibari ile tuzluk’da yeniden okuyucusu ile bulu$acak olan yazi dizisi.

bir zamanlar tuzluk icin yazmi$ oldugum sanirim 5 bolumluk yazi dizisi. bitiremedim, uzun bir ara verdim, zaten sonra da tuzluk bir bilgisayar virusu sebebi ile yalan oldu gitti. evvelsi gece interneti dola4irken bir $ekilde sitelerin eski gorunumlerini hafizasinda tutan bir internet sitesi gordum ve oradan buldum yazilarimi. ilk bolumunu bulamadim ama diger bolumlerini buldum. buraya birer birer aktarayim da onca emek heba olmasin istedim. ilk bolumu icin de uygun bir yazi hazirlar ilk entryi editlerim ileride.

edit: 1. bolumunu de buldum, onu yayinlayayim hemen;

gun karanlik, gece karanlik, icim her $eyden karanlik bir 24 saat dongusune daha actim gozlerimi.saatimin tiktaklari bo$ duvarlarda yankilaniyor.akrebi kovalayan yelkovan her yari$ta tur bindirmesine ragmen buyuk bir azimle devam ediyor ebedi yari$ina dur durak bilmeden.televizyonumun kumanda sinyalini toplayan bolumunde yanan parlak kirmizi i$ik sigaramin ucunda yanan koru animsatiyor bana.ve bilgisayarimin hoparlorunden yukselen belli belirsiz ugultu kulaklarimi kapliyor kulak zarimi patlatmak istercesine.sanki odamdaki tum e$yalar du$manim, tum sesler felaketin habercisi.cep telefonumun soluk i$iginin yardimi ile yatagimdan dogruluyorum, once sagima bakiyorum sonra havaya, solumu ciddiye bile almiyorum.cunku biliyorum ki solumda hala saatimin tiktaklari tekduze bir sesle yankilaniyor ve ben mumkun oldugunca gurultuden kacmaya cabaliyorum.

hayatimin her evresinde huzur arayi$lari icerisinde gurultuden, kavgadan, ba$ibo$luktan ve bu tur negatif enerji yayan varliklardan uzak kalmaya cali$tim.oyle ki bir saatten yayilan tekduze tiktaklar bile artik keskinle$en duyularima zulum etmeye ba$ladi.odamda dunden ictigim sigaranin keskin nikotin kokusu hala hukum suruyor ve son halimde olu$an duyularimla bu koku bana eziyet vermeye ba$ladi.

sigarayi birakmaliyim..

bu duruma nasil du$tugum geldi aklima, tipki dun geldigi gibi ya da onceki gunler gibi.unutmaya cali$sam da tarih aklimdan hic cikmiyor.4 eylul 2006 pazartesi saat geceyarisini cok gecmi$.taksim istiklal caddesi, sokaklarda sadece tinerciler ve travestiler, bir iki de taksici.her zaman yaptigim $eyi yapiyorum, bir kac barda icmi$im ve en son gittigim barda kapani$i beklemi$im son bir bira e$liginde.sessiz caddede mokosen ayakkabilarimin topuklarindan cikan tikirtilar yankilaniyor, tipki saatimden cikan tiktak sesleri gibi.

tak tak tak tak.

kimse donup bakmiyor bile, herkes kendi dunyasinda kendini zehirleme sevdasinda.tinerciler ellerinde tinere batirilmi$ sungerleri agizlarina dayami$lar, derin nefesler cekiyorlar.travestiler cantalarinda jilet her an gelebilecek bir saldiriya kar$i tetikteler.

ve ben..

ben ayakkabimdan cikan topuk sesleri e$liginde bir ba$ima yuruyorum istiklal caddesinin sonundan ba$ina dogru.eve gitmek istiyorum, ama daha once meydandaki bufelerde karnimi doyurmam lazim.hayir o zamanlar kan icmiyorum, doner yahut hamburger yetiyor bana, yanina da iki tane buyuk boy acik ayran.mis sokagin ba$ina kadar yurudugumu hatirliyorum belli belirsiz, sonra onu goruyorum.gorunu$u her erkegin ba$ini dondurebilecek kadar zarif, kadinlarin bile i$tahini kabartacak kadar seksi, herkesin onunde saygiyla egilebilecegi kadar da otoriter gozuken bir kadin.

meral.

mis sokagin ko$e ba$inda durmu$, yalniz ba$ina bir $eyler yapiyor.kendisi ile alakasi yokmu$casina o tarafa dogru seyiriyorum.yakindan bakinca anliyorum ne yaptigini.siyah deri topuklu ayakkabilarindan sag tekinin topugu kirilmi$, yerde kirilan topugunu ariyor, en azindan ben oyle zannediyorum o dakikada.usulca yakla$iyorum yanina ve agzimdaki bira kokusu yuzune vurmasin diye yuzumu biraz saga dogru cevirerek soruyorum..

-iyi geceler.yardima mi ihtiyaciniz var?

gayriihtiyari benden yone ceviriyor yuzunu ve o an gozlerini goruyorum.o gecenin koyu karanliginda bile icimi delecek kadar keskin baki$lar firlatan simsiyah zeytin cekirdeklerini animsatan gozlerini.once konu$acak gibi oluyor, sonra dudaklarinin minik hareketlerini durdurarak dikkatini deminki yone dogru ceviriyor.kendi kendime “gerizekali!urkuttun kizi..gecenin bu saatinde sessizce yakla$ilir mi kizin yanina.mutlaka ya tinerci sandi beni ya da hirsiz.allah kahretsin!” diyorum buyuk bir pi$manlikla ve sesimi mumkun olan en yumu$ak tonuna ayarlayarak yeniden soruyorum.

-ozur dilerim amacim rahatsiz etmek degildi.buradan gecip evime gidiyordum ki sizi gordum.ba$iniz dertte gibiydi, sadece yardim etmek istedim.

bu sefer biraz daha yumu$ak bir hareketle yuzunu benden yana ceviriyor ve koyu gece karanligini delip gecen simsiyah gozleri ile yine gozlerime bakiyor.bu sefer urkme sirasi bende.garip bir $eyler var bu kadinda.bu du$uncemi hemen paranoyaklik olarak nitelendirip beynimden siliyorum.kimbilir, belki de bu muhte$em kadin gecenin sonunda benim koynumda nefes aliyor olabilir.bu inanilmaz firsati kendi paranoyakliklarimla zehir etmeye hic niyetim yok.bir $eyler soylemek istiyor sanki ama hala emin degil gibi gozukuyor.

-topugum.topugum kirildi ve $imdide topugumu bulamiyorum!

seviniyorum.arabam hemen sokagin bitimindeki otoparkta beni, ama artik bizi bekliyor.mutlaka bir adim atmaliyim, guvenini kazanmaliyim diye du$unuyorum.

-$ey.eger yanli$ anlamazsaniz arabam hemen sokagin bitimindeki otoparkta.dilerseniz oraya kadar size yardim edeyim sonra da evinize birakayim.bu saatte ozellikle istiklal caddesinde hic guvende degilsiniz.ozellikle bu durumunuzda.

once bir du$unce bulutu geciyor gozlerinin icerisinde, sonra minik bir tebessum aydinlatiyor yuzunu.o zaman bilmiyorum bu tebessumun anlamini, bilemiyorum.tum cinsel hormonlarim ayaklanmi$ tek bir agizdan bagiriyorlar.”eve gotur onu, eve gotur onu, eve gotur onu!” erkegim ve bu kadinin kar$isinda caresizim.kirmizi gece elbisesinin derin yirtmacindan bacaklarindaki bronzlugu secebiliyorum.en sevdigim ten rengi, bronz.mutlaka tatile sevgili ile gitmi$tir diye hafif bir kiskanclik hissine giriyorum.biliyorum ki evli degil, altinda bulundugu sokak lambasindan parmaginda alyans olmadigini farkediyorum.alyans izi de yok.evet muhakkak sevgilisi ile gitmi$tir tatile.kiskanclik anlamsiz bir yogunluk olu$turuyor vucudumda.ta ki o yeniden konu$ana kadar.

-cok te$ekkur ederim ama size zahmet olmasin? ben $urdan bir taksiye biner giderim hemen..
sevincimden kisik bir ciglik atiyorum, cok $ukur duymuyor.belki de agzimdan hic ses cikmiyor, bunu tamamen ic dunyamda ya$iyorum.

-rica ederim ne demek.buyuk bir zevktir benim icin.bu arada benim ismim erol.

tani$ma merasiminin ilk adimini attigim icin kupa kazanan bir takimin kaptani heyecanini ya$iyorum.eger o da hic uzatmadan ismini soylerse bu nefis vucut bu gece benim kollarimda yeni gune merhaba diyecek.bundan eminim.

-ben de meral.memnun oldum erol.

allahim! bana sen diye hitap etti.siz demedi.bu kadar $ansli olabilir miyim?sag kolumu uzatiyorum nazikce, koluma giriyor olanca zerafeti ile.mis sokagin ba$indan otoparka dogru ayakkabilarimdan cikan topuk sesleri e$liginde yuruyoruz.

tak tak tak tak.

magazalarin vitrinlerinin onunden gecerken nasil gozukuyoruz diye vitrinlerin yansimasina bakiyorum.hmm.oldukca yaki$ikli gozkuyorum acikcasi.peki ama o? vitrine dogru olan kisimda meral yuruyor ama vitrin caminin yansimasinda nicin yok?

----------------------------*-----------------------------

meral ve ben sokak lambalarinin aydinlattigi mis sokak’in sonuna dogru yurumeye devam ediyorduk.mis sokak bitecek, otoparka ula$ilacak ve oradan dogruca eve.aslinda gece yeni ba$liyordu benim icin.gecirilen saatler sadece teferruatti.hic bilemezdim ki gercekten de gece yeni ba$liyormu$ ama benim du$undugum $ekilde degil.aklima takilmi$ti bir kere.nicin meral magazalarin vitrinlerinin yansimasinda gozukmuyordu?
“meral vampir olmasin sakin?” diye bir du$unce gecti aklimdan sadece bir saniye ve hemen ardindan kendime guldum.alkolu fazla kacirmi$ olmaliyim ki tum paranoyakligimla kolumda dunyalar guzeli bir kadin, gecemi zehir etmeye cali$iyorum hic gereksiz yere.”bu gidi$le geceleri artik sarmisak ve hac ta$irim yanimda” diye du$undum icten ice gulerek.bunun mukemmel bir fikir oldugunu o gece bilmiyordum i$te, o yuzden bugun bu durumdayim.
ayakkabilarimin topugundan cikan sesler gecenin sessizligini olanca $iddeti ile yararken vardik otoparka.tum centilmenligimle meral’e kapiyi actim ve bir yandan da koltuga otururken olu$an o nefes kesen goruntuye baktim bir sure.bu kabaligimi meral farketmesin diye de kisa surdu bu kacamak baki$.hemen $ofor koltugunda yerimi aldim ve mar$a bastim.artik onumuzdeki araclarin stop lambalarini takip eder olmu$tuk.yol bitmek bilmiyordu oysa ben neredeyse tukenmi$tim.arabanin ici meral’in o enfes parfumunun kokusu ile dolmu$tu.kendimden gecmem an meselesiydi ama dayanmaliydim.hic belli etmeden dikiz aynasini meral’in yuzunu gorebilecegim $ekilde ayarlami$tim.meral camdan di$arisini izliyordu, ben de meral’i.birden meral’in dudaklarinin kenarinda olmamasi gereken bir iz gozume carpti.sanki ince bir kan sizintisi dudaklarinin biti$ noktasindan a$agiya dogru suzuluyordu ya da karanliklardaki golge oyununa kurban oluyordum.arabanin i$igini yaktim ve daha dikkatli baktim.o anda meral bana bakti ben meral’e.torpidodan bir kagit mendil alarak sesime olabildigince ilgilenir bir ton ekleyerek meral’e uzattim.
-sanirim dudaginiz catlami$.soguklar sizi de kotu etkiliyor olmali.
tebessum ettim.tebessum etti.tebessum ettiginde gozuken inci beyazligindaki di$lerinin uzerinde hafif bir kirmizilik.kan kirmizisi.
-sanirim.. dedi.
usulca uzattigim kagit mendili alarak dudaklarinin kenarlarini temizledi, sonra da inci beyazligindaki di$lerini.
artik benim evime gitme teklifini yapmanin tam sirasiydi zira yol bitmek uzereydi.
-dilerseniz once benim eve ugrayalim.bir iki kadeh daha bir $eyler iceriz geceyi benim evde noktalariz sonra da sizi evinize birakirim?
dedim.
-rahatsiz etmi$ olmayayim?
dedi.
kesinlikle anlami$tim ki bugun benim gunum bu gece benim gecemdi.
-ne demek.benim icin buyuk keyif olur..
dedim ve dogruca evimin yoluna saptim.bu yol ayrimi ayni zamanda benim hayatimin da bir bolumunun kapanmasina sebep olacakti.insan olan bolumumun kapanmasina.
nihayet evimin sokagina vardik.arabayi uygun bir yere parkettikten sonra yine ba$taki nezaketimi tekrarlayarak meral’in kapisini actim ama bu sefer kacamak baki$larla degil.ne de olsa az sonra bu mukemmel kadin benim kollarimda olacakti.birlikte apartmana girdik, otomatigin dugmesine bastim ve meral’e yol gostererek pe$i sira merdivenleri cikmaya ba$ladim.aslinda asansor vardi binada ama sanirim meral’i bir kere de arkadan izlemek istemi$tim.dorduncu kata, daireme varmi$tik.kapiyi actim ve meral onde ben arkada eve girdik.
i$iklari yaktim.uzerimizdeki fazlaliklari portmantoya astik, meral’in cantasini da hyemen kiyafetlerimizin uzerine.ne oldu o anda hatirlamiyorum ama meral’in cantasi yere du$tu ve icindekilerden bir kismi da di$ari.her kadinin cantasinda olan $eyler meral’in cantasinda da vardi.makyaj aynasi, ruj, rimel ve parfum $i$esi.bu arada makyaj aynasinin ici acilmi$ti.dikkatimi garip bir $ey cekti.minik bir aynanin olmasi gereken yerde ayna yoktu.aslinda ayna sanki bilincli cikartilmi$ti cunku tutkallari bile aynanin olmasi gereken yerden sokulmu$tu.bu kisacik zaman diliminde bir $ey daha dikkatimi cekmi$ti.hani kan vermeye gittiginiz zaman sizden alinan kan plastik bir torbanin icerisine pompalanir ya ilk ba$ta.yere du$en cantanin icerisinden bir de kan torbasi cikmi$ti.anlam verememi$tim ama uzerine cok da du$unmedim.ke$ke du$unseymi$im.
-ne icmek istersiniz?
diye sordum.
-varsa beyaz $arap harika olurdu..
dedi ve tebessum etti.
o anda evde beyaz $arap olmasaydi bile tum kom$ulari o saatte tek tek uyandirir beyaz $arap bulurdum.oysa buna gerek kalmami$ti.ev tam anlamiyla bardan farksizdi.amerikan bara yoneldim elimde iki kadehle ve arkamda onun ayak seslerini duydum.arkamdan yakla$mi$ ve ellerini belime dolami$ti.nefesini once ensemde sonra boynumda hissediyordum.ve dili.dili boynumu gezinmeye ba$lami$ti.di$leri ile birlikte.bir yandan sadist fantazileri oldugunu du$unuyor, bir yandan da olaylarin benim mudahaleme gerek kalmaksizin nasil bu kadar hizli ilerledigine $a$iriyordum.
ke$ke o ana kadar gozume carpan gariplikleri ve o andaki $a$kinligimi daha dikkatli du$unebilseydim.

--------------------------*------------------------------