babam ve oğlum

2 /
fergadan
acaba asik suratla izleyen olmus mudur? diye dusunduren film. ayrica kucuk "deniz" in oyunculuguna da hayran biraktirmistir.
epikuros
klasik türk filmlerinin azcık zamane versiyonu. adam öksürmeye başladığı an "ahanda kesin kanserdir bu" dediğim, bir kaç hoş diyalogla süslenmiş, sonu yine baş karakterin ölümü ve küçük beyin yetim kalmasıyla biten türk filmi.
carpediem
çok başarılı oyunculuklarla dolu bir film. baba-ogul ilişkisinin irdelendigi araya -bir çagan ırmak klasigi olarak- 80 olaylarının da katıldıgı film. bu kadar ağlatmasının sebebi karakterlerin duygularının çok ön planda olması diye düşünüyorum. özellikle sadık’ın cenazesinde babasının isyanı oldukça etkileyiciydi. cenazeyi göstermemeleri de çok iyi olmuş, gayet gereksiz olurdu. ayrıca deniz rolündeki çocuga taptım. o küçücük haliyle nasıl da oynamış, aglatabilmiş.
"hayat acımasızdır ancak yine de zevk almayı bilmeli." ögüdünü verir. o kadar mutsuzlugun arasında ailenin şen şakrak halleri, yüzlerindeki gülümseme izleyenleri de gülümsetir. kesinlikle izlenmeli diyerek bitiriyorum.
laluska
baştan aşağı ajitasyon, insanın sinirleriyle oynayan ve bu bakımdan gerçekten çok başarılı bulduğum, oyunculukların cidden iyi olduğu lakin sevmediğim film. izlemem bi daha.
myysteriouss
16 haziran’da tekrar gösterime girecek olan film.elde edilecek gelirin yüzde 50’si türk eğitim vakfı’na bağışlanacakmış ayrıca.
ilean
-mutluyuz degil mi sadık çok şükür
+mutluyuz be abi

diyalogu alakasız bir şekilde bünyemi hüzünlerden hüzünlere sevkeylemekte,göz yaşlarının sel olup akmasına sebep vermekte olan insanın içini kıyan bir film.
goetica
ağlattığı kadar güldüren bir film.sadığın kardeşinin karısının ciyaklamaları akla geldikçe gülünür.aslında hüzünlü bir sahne olan sadığın kardeşinin babasını yıkıp geçtiği sahnedeki koşmaya devam etmesi sahnesi ayrı bir komiktir.
ya basta viva zapatista
12 eylül faşizmini ve getirdiği sistemi hiç bir şekilde anlatmayan filmdir.filmde çok kısa bir şekilde işkenceden geçirildiği bilgisi verilmiş ve toplumsallık yerine bireysellik aktarılmıştır.her şeye rağmen güzel ve duygusal bir filmdir; ancak 12 eylül faşist rejimini çok daha iyi anlatabilmesi ve halka duygusallığın yanında bu darbenin kimlerce nasıl örgütlendiğini ve yapılıp yerine neyin konulduğunu gösterebilirdi, öyle ki darbe sonrası hayat güzelmiş gibi bir yansıma dahi vermiştir film.överken yermeyi de unutmayalım diye.
myysteriouss
üç kere izleyip üçünde de sıkılmadım bu filmde. hüngür hüngür ağlarsınız,bir bakarsınız gülüyorsunuz,hem de nasıl.herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği,kendi hayatlarındaki insanları-yada artık yer almayanları- da akıllarına getirip daha da ağlayabilecekleri,aşmış bir yönetmenden unutulamayaca film.bir film bu kadar içine çeker,sarar,sıcaklık dolu olur,birden fazla izleyince sıkmaz,yeniden ağlatır..anlatılmaz yaşanır derler ya öyle bir film bu.çok kişi duydum ben ağlamam deyip filmden gözyaşlarıyla çıkan..ayakta alkışlarım ben böyle filmi de yönetmenini de.
cucugamusi
bir donemin belgeseli.yasamayanların aglayamayacagı ve fazlasıyla anlayamayacagı film..agladım tabii ki.neler yasanmıs ve nasıl unutulmus diye.
muque
izlememe kararı aldığım ama her zaman olduğu gibi sözümde duramayıp salya sümük kıvama geldiğim filmdir.çocuk oyuncu konusunda yapılan seçim alkışlanası, hatta ve hatta ayakta alkışlanasıymış onu gördüm ben...film boyunca çetin tekindor gibi bir oyuncu için şükrettim türk filmi piyasası adına.çağan ırmak yapmış yapacağını...ağlamayacaktım...ama olmadı! ne kadar biz, ne kadar bizdenmiş film.

"insan büyüyünce hayalleri küçülürmüş"...
muque
-------spoiler-------

süre:01:28’de

cenazeden sonra oğlunun bir zamanlar gittiği,evi terk ettiği yolda durdurur arabaları hüseyin ağa ...iner arabadan, açar kollarını iki yana gözleri şokla donmuştur.evlat acısı her hücresine işlemiştir...;

"burda duraydım böyle,tam burda!böyle kollarımı açaydım iki yana...tutaydım onu...tutaydım onu ben...gitme! diyeydim...gitme sadık!
15 sene evvelsi...duraydım böyle nuran...tutaydım sadığımı...sarılaydım böyle evladıma...gitme diyeydim...

gitmez idi o vakit...
kalırdı...


ağzım dilim lal olaydı..."git" diyen dilim kopaydı...

benim yüzümden...
benim yüzümden...sadık...sadık...tutamadım...tutamadım..."

-------spoiler-------

işte kiminle izlersem izleyeyim,belki bu ana kadar kısık kısık gözyaşlarıyla izlense de film,bu sahnede herşey kopuyor...bu sahnede herkes kopuyor...

2 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol