icra ederken o ortamdan kurtulabilmek icin afedersiniz gotunuzu bile vermeyi goze alabilecek durumlara gelmenize neden olan,bittiginde ise geriye donup baktiginizda "lan saka maka guzel gunlerim gecti orada" demekten kendinizi alamadiginiz,isteyen istedigi kadar anlatsin yasamadan hakkinda en ufak bir fikir sahibi olamayacaginiz olgu.sivil hayatta yapmaktan hic bir keyif almadiginiz seylerden ornegin televizyon izlemekten,hatta hatta kral tv izlemekten ne kadar keyif aldiginizi gorup sasiracaginiz,ince belli cam bardaktan cay icebilmek icin bir cok seyi feda edebilecek duruma geldiginizde sivilde her gun yapipta normal uzeri bir keyif almadiginiz bu basit eylemin aslinda ne buyuk bir nimet ve keyif oldugunu anlayacaginiz,cigeri bes para etmez adamlarin iki dudagi arasindan cikan tum abukluklari emir olarak kabul etmek zorunda kalip olanca gucunuzu o emri yerine getirebilmek icin harcarken annenizin "oglum markete kadar gidiversen" dediginde "gidemem ben simdi bi yere" dediginizi hatirlayip uzuleceginiz,kisaca mutlaka bir seylerin farkina varip,nasil bittigini anlayamadan geri doneceginiz seydir askerlik.
askerlik
yan gelip yatılan yer olmadığı kesin.
dunyanin en zevkli olu$umudur, kisa donemi daha da zevklidir ama neyse.
$oyle ki, dunyanin hangi yerinde senin eline yuzkusur maddelik bir belge verilir ve bu belgenin ilk $arti "terli terli su icmeyeceksin" olabilir, bir du$un hadi. ustelik terli terli su icmeyecegine dair imza alirlar senden, yuzkusur maddenin her birini sana teblig etmi$ sayilirlar bu imza kar$iliginda.
terli terli su icmeyeceksin.
banyoda sabuna basmayacaksin.
basarsan du$meyeceksin.
banyoda arkada$ina $aka yapmayacaksin.
soguk ve yagi$li havalarda elektrik direklerine tirmanmayacaksin.
caksin, ceksinlerle 18 ay gecer asker ocaginda ama cok eglencelidir yolunu bildigin takdirde.
bir er gazinosu vardir ki dillere destan. o er gazinısundaki sik kadar televizyon, senin evindeki tum uydu kanallarini ceken bilmemkacyuz ekran plazma tv den cok daha keyiflidir. bine yakin ki$i oturur sandalyelerin ba$ina, usta askerlerin o gun izlemeyi tercih ettikleri filmi sesini bile zerre anlamaksizin izlemeye ba$lar. usta askerler ne isterlerse onlar izlenir o gunlerde tv de, ta ki sen usta asker olana kadar.
cok eglencelidir cok.
kantinleri dunyanin en ucuz yerleridir, oyle ki ay sonunda almi$ oldugun maa$i tabur icerisinde bir ay boyunca bitiremezsin. maa$ dedigim de bugunun parasi ile $u anda muhtemelen 20 tl falandir herhalde. bufelerinde bir tavuk doner yapilir, icerisinde tavuk eti bulmak mumkun degildir ama o tavuk doner sana $arapta kizartilmi$ pekin ordegi misali gelir, zira onu yemezsen ak$am yemekte cikacak olan ye$il mercemege talim etmek zorunda kalirsin. ka$arli tostlari vardir icerisinde ka$ar olmayan. ama ismi ka$arli tosttur.
cok zevkli bir ortamdir cok. ulkenin her ilinden insanlarla tani$irsin, her kulturden her kademeden arkada$in olur. fakiri de aynidir orada zengini de, kurdu de aynidir turku de, okumu$u da aynidir cahili de. hepiniz ayni yerden yer, ayni yerde banyo yapar, ayni tuvaletlere sicarsiniz. kimsenin kimseden ustunlugu yoktur. sabanci nin torunu olsan bile, siirtli hamza cavu$ senin allahindir orada, dediklerini harfiyen yerine getirmek zorundasin.
kucuk bir sir: cavu$ onba$i falan kendilerine ikram ettigin marlboro sigarasinin adedine ve daimiligine baglidir. eger senden her zaman sigara alabileceklerini bilirlerse o anda bolugunun el uzerinde tutulan askeri sensindir. unutma bunu, gun gelir i$ine yarar.
$oyle ki, dunyanin hangi yerinde senin eline yuzkusur maddelik bir belge verilir ve bu belgenin ilk $arti "terli terli su icmeyeceksin" olabilir, bir du$un hadi. ustelik terli terli su icmeyecegine dair imza alirlar senden, yuzkusur maddenin her birini sana teblig etmi$ sayilirlar bu imza kar$iliginda.
terli terli su icmeyeceksin.
banyoda sabuna basmayacaksin.
basarsan du$meyeceksin.
banyoda arkada$ina $aka yapmayacaksin.
soguk ve yagi$li havalarda elektrik direklerine tirmanmayacaksin.
caksin, ceksinlerle 18 ay gecer asker ocaginda ama cok eglencelidir yolunu bildigin takdirde.
bir er gazinosu vardir ki dillere destan. o er gazinısundaki sik kadar televizyon, senin evindeki tum uydu kanallarini ceken bilmemkacyuz ekran plazma tv den cok daha keyiflidir. bine yakin ki$i oturur sandalyelerin ba$ina, usta askerlerin o gun izlemeyi tercih ettikleri filmi sesini bile zerre anlamaksizin izlemeye ba$lar. usta askerler ne isterlerse onlar izlenir o gunlerde tv de, ta ki sen usta asker olana kadar.
cok eglencelidir cok.
kantinleri dunyanin en ucuz yerleridir, oyle ki ay sonunda almi$ oldugun maa$i tabur icerisinde bir ay boyunca bitiremezsin. maa$ dedigim de bugunun parasi ile $u anda muhtemelen 20 tl falandir herhalde. bufelerinde bir tavuk doner yapilir, icerisinde tavuk eti bulmak mumkun degildir ama o tavuk doner sana $arapta kizartilmi$ pekin ordegi misali gelir, zira onu yemezsen ak$am yemekte cikacak olan ye$il mercemege talim etmek zorunda kalirsin. ka$arli tostlari vardir icerisinde ka$ar olmayan. ama ismi ka$arli tosttur.
cok zevkli bir ortamdir cok. ulkenin her ilinden insanlarla tani$irsin, her kulturden her kademeden arkada$in olur. fakiri de aynidir orada zengini de, kurdu de aynidir turku de, okumu$u da aynidir cahili de. hepiniz ayni yerden yer, ayni yerde banyo yapar, ayni tuvaletlere sicarsiniz. kimsenin kimseden ustunlugu yoktur. sabanci nin torunu olsan bile, siirtli hamza cavu$ senin allahindir orada, dediklerini harfiyen yerine getirmek zorundasin.
kucuk bir sir: cavu$ onba$i falan kendilerine ikram ettigin marlboro sigarasinin adedine ve daimiligine baglidir. eger senden her zaman sigara alabileceklerini bilirlerse o anda bolugunun el uzerinde tutulan askeri sensindir. unutma bunu, gun gelir i$ine yarar.
periyodik olarak askerlerin temizliğinin sorgulandığı periyoddur. adam ben rahatım böyle dola$ıyorum diyemez, koltukaltı etek tra$ı mütemadiyen olmalıdır.saçlar kısa tırnaklar düzgün vs vs...
hayır $unu anlamıyorum ben, madem bu kadar temizliğe dü$künsün sen de; niçin askerlerin çama$ırları sadece ve sadece suyla yıkanıp; hatta yıkanmayıp suya batırılıp çıkarıp geri dağıtılıyor ki? pislikten çürüyorlar yemin ederim. kalkmı$ vücudunu kontrol ediyorlar bir de. te allaaam.
hayır $unu anlamıyorum ben, madem bu kadar temizliğe dü$künsün sen de; niçin askerlerin çama$ırları sadece ve sadece suyla yıkanıp; hatta yıkanmayıp suya batırılıp çıkarıp geri dağıtılıyor ki? pislikten çürüyorlar yemin ederim. kalkmı$ vücudunu kontrol ediyorlar bir de. te allaaam.
zorunluluğunun kaldırılmasının vakti gelmiş de geçiyor olan şey.
"allah allah allah" deyip elde kılıçlarla savaşa gidilen çağlar geçti artık, kabul edin şunu. askerin sayısı değil niteliği önemli, teknoloji önemli eğer ülkemizi savunmak istiyorsak.
"allah allah allah" deyip elde kılıçlarla savaşa gidilen çağlar geçti artık, kabul edin şunu. askerin sayısı değil niteliği önemli, teknoloji önemli eğer ülkemizi savunmak istiyorsak.
550 gun uzunlugunda, 15 ay genişliginde, dayak ile uslanan, traş ile suslenen, bulgur pilavıyla beslenen, kep ile bot arasına palaska ile sıkıstırılmıs kişiye asker denir.
dünyada askeri oluşum gerçeği var.bunu dile getirmeye bile gerek yok.ama bazen söylemeden de geçilmiyor ki.gerektiğinde öldürmek, sürekli savumada olmayı gerektirir.sürekli savunma halinde olması, bir insanın, duygusallıktan uzaklaşması ve sürekli kontrol halinde olmasını gerektirir.psikolojik olarak yıpranmalar kaçınılmaz bu haldeyken.diyoruz ki kadınlar da gitsin, ee giden olur, çağırılsın.
insan sevgisini kim aşılamaya çalışıyor ki?bazen bir şeylerin tam çözümünü bulamıyoruz. işte tam bu noktada olabildiğince az tahrip almaya ve durumu bilinçli yaşamaya bakmak lazım geliyor.
insan sevgisini kim aşılamaya çalışıyor ki?bazen bir şeylerin tam çözümünü bulamıyoruz. işte tam bu noktada olabildiğince az tahrip almaya ve durumu bilinçli yaşamaya bakmak lazım geliyor.
ilk anlaşıldığı anlamında askerlik, vatan borcudur.
yetişkin her erkeğin, ayaklarını bastığı vatanının milyonlarca şehit kanı dökülerek kazanıldığı bilinciyle en kalbi hislerle katıldığı vatani görevidir ki bir türk dünyaya bedeldir.
benim dedemin zamanında, o yokluk ve de sefalet içinde askerliğin üçbuçuk sene yağıldığı düşünüldüğünde, bugün bu görev en azından geçmişe göre çok daha hafiflemiştir.
yetişkin her erkeğin, ayaklarını bastığı vatanının milyonlarca şehit kanı dökülerek kazanıldığı bilinciyle en kalbi hislerle katıldığı vatani görevidir ki bir türk dünyaya bedeldir.
benim dedemin zamanında, o yokluk ve de sefalet içinde askerliğin üçbuçuk sene yağıldığı düşünüldüğünde, bugün bu görev en azından geçmişe göre çok daha hafiflemiştir.
sapkın ili$kilere de yol açabilen ve bu nedenle göz korkutan bir erkek hayatı evresi. belki de bize askerliği hep farklı anlattılar bilemeyiz.
http://tinyurl.com/3ddqt2
resimde anlatilmak istenen zannimca "sava$ma, sevi$" ya da ben öyle anlıyorum.
ps: bu entryde askerliğin ne kadar kutsal olduğu/olmadığı konusunun dikkate alınması gereksizdir. bu $ekilde dü$ünmek taoculuktan farklı bir $ey ifade etmez.
http://tinyurl.com/3ddqt2
resimde anlatilmak istenen zannimca "sava$ma, sevi$" ya da ben öyle anlıyorum.
ps: bu entryde askerliğin ne kadar kutsal olduğu/olmadığı konusunun dikkate alınması gereksizdir. bu $ekilde dü$ünmek taoculuktan farklı bir $ey ifade etmez.
sağlıklı her türk gencinin yapması gereken görevdir.an itibariyle 15 ay hizmet süresi vardır.ve her tertibin zamanında "askerlik düşecekmiş lan" muhabbeti vardır.15 ayın içinde (sınıfına,görev yaptığın bölgeye göre görecelidir) toplam 1 ay izin hakkı verilir.verilir fakat uygulanırmı bilemem.
şu zamana kadar hiç bir subayın,astsubayın hiç bir potansiyel askere "askere gelmeyi arzu edermisin? bak bizim şartlar bunlar,şunlar.sana uyarsa gel,he yok hacı ben almayacam kalsın dersen buyrun kapı.aslında anlaşabilirizde bak kafandaki askerliği tanımla bana.sana yardımcı olabilirim" diye sormuşluğu,muhabbet etmişliği yoktur.kısacası zorunludur.
ben yaptım,herkes yapacak.
şu zamana kadar hiç bir subayın,astsubayın hiç bir potansiyel askere "askere gelmeyi arzu edermisin? bak bizim şartlar bunlar,şunlar.sana uyarsa gel,he yok hacı ben almayacam kalsın dersen buyrun kapı.aslında anlaşabilirizde bak kafandaki askerliği tanımla bana.sana yardımcı olabilirim" diye sormuşluğu,muhabbet etmişliği yoktur.kısacası zorunludur.
ben yaptım,herkes yapacak.
penceleri cekilmiş ellerin divan olma durumu. teorik olarak vatan savunması adına harp sanatının ogrenilmesi ve ogretilmesi. pratik olarak hiyerarsik sistem ve turkiye’nin makus badireleri sonucu catlamış rutbeli personele kulluk edilmesi. içi leş gibi ayak kokan pırıl pırıl boyalı bir postal. neyseki safak dogan gunes.
insanın hayatıyla oynayan sistem.
bir yere gideceksin, kimseyi tanımıyorsun.
neresidir nasıldır bilmiyorsun, tek bildiğin gitmek zorunda olduğun.
bir yere götürecekler, ama götürecek olanlar kim bilmiyorsun.
çalışmak istiyorsun kalıcı bir işte ama askerlik var diye işsiz kalıyorsun.
dokunmak istiyorsun birilerine, askerlik var olmuyor, olamıyor.
vatanı korumaya gidiyorsun içindeki vatan sevgisi bitiyor.
sebepsiz dayak, sebepsiz küfür, keyfe keder her boku yedirtiyorlar.
yedirenlerin, dövenlerin, küfredenlerin kim olduğunu hala bilmiyorsun.
geri döndüğünde seni neler bekliyor bilemiyorsun.
annem sağ mı, deden ölmüş mü kim ölmüş kim kalmış bilmiyorsun.
dokunacaksın ama uzanamıyorsun.
sabahlara kadar ağlıyorsun ama kaçışın yok.
kısacası boktan bir yer...
bir yere gideceksin, kimseyi tanımıyorsun.
neresidir nasıldır bilmiyorsun, tek bildiğin gitmek zorunda olduğun.
bir yere götürecekler, ama götürecek olanlar kim bilmiyorsun.
çalışmak istiyorsun kalıcı bir işte ama askerlik var diye işsiz kalıyorsun.
dokunmak istiyorsun birilerine, askerlik var olmuyor, olamıyor.
vatanı korumaya gidiyorsun içindeki vatan sevgisi bitiyor.
sebepsiz dayak, sebepsiz küfür, keyfe keder her boku yedirtiyorlar.
yedirenlerin, dövenlerin, küfredenlerin kim olduğunu hala bilmiyorsun.
geri döndüğünde seni neler bekliyor bilemiyorsun.
annem sağ mı, deden ölmüş mü kim ölmüş kim kalmış bilmiyorsun.
dokunacaksın ama uzanamıyorsun.
sabahlara kadar ağlıyorsun ama kaçışın yok.
kısacası boktan bir yer...
nizamiyesinde
analar evlatlarınız emanetiniz, emanetiniz serefimizdir. gibi buyuk cumleler edilen daha sonrada o analara kufredilen mekan. insanı olgunlastırdığı iddiaları gencecik insanların hayata dair butun insani ozelliklerinin torpulenip tren huzurundaki inekler haline getirildiği depresyon durumundan baska birşey deildir.
(bkz: vatan sevgisinden bahsedip sevgi ne demek bilmemek)
analar evlatlarınız emanetiniz, emanetiniz serefimizdir. gibi buyuk cumleler edilen daha sonrada o analara kufredilen mekan. insanı olgunlastırdığı iddiaları gencecik insanların hayata dair butun insani ozelliklerinin torpulenip tren huzurundaki inekler haline getirildiği depresyon durumundan baska birşey deildir.
(bkz: vatan sevgisinden bahsedip sevgi ne demek bilmemek)
yaptığım, 9 ay daha devam edeceğim görev. kolay değil valla. tiyatro gibi ama provası yok. bazen az sonra annem kalk artık oğlum öğlen oldu diyecek gibi oluyo.
vatan borcu.
insanların kendi yönetim aygıtları olan devlet tarafından zorunlu hale getirilmiş ve yine insanlar tarafından, olsun yada olmasın şeklinde tekrardan yorumlanagelen ve devletiyle artık tamamiyle yabancılaşmış bir milletin tartışmalı konusu.
savaş ve savunma malzemelerinin ne kadar pahalı olduğunu bilmeyen yoktur herhalde. türkiye bütçesinin yüzde 60ının savunma sanayii ve türevlerine yatırılması demenin, hepimizin karşılıksız alması gereken hizmetlere (eğitim, sağlık, sosyal güvence) nasıl yansıdığı da apaçıktır.
vicdanı olan herkesin bu konuda düşünceleri aşağı yukarı aynıdır.
ama her farklılığa ayrım ve ötekileştirme gözüyle bakanlar zorunlu askerlik yapmalıdırlar. hemde 30 yıl. çünkü düşmanlıkla ancak böyle (kendilerini disiplin ve emir komuta zincirinin bir parçası haline getirmek) başedebilir, düşmanlık duygularını en iyi böyle denetim altında tutabilirler. toplum içinde olmaları bence sakıncalıdır.
askerlik zorunlu olmalıdır hemde 30 yıl.
savaş ve savunma malzemelerinin ne kadar pahalı olduğunu bilmeyen yoktur herhalde. türkiye bütçesinin yüzde 60ının savunma sanayii ve türevlerine yatırılması demenin, hepimizin karşılıksız alması gereken hizmetlere (eğitim, sağlık, sosyal güvence) nasıl yansıdığı da apaçıktır.
vicdanı olan herkesin bu konuda düşünceleri aşağı yukarı aynıdır.
ama her farklılığa ayrım ve ötekileştirme gözüyle bakanlar zorunlu askerlik yapmalıdırlar. hemde 30 yıl. çünkü düşmanlıkla ancak böyle (kendilerini disiplin ve emir komuta zincirinin bir parçası haline getirmek) başedebilir, düşmanlık duygularını en iyi böyle denetim altında tutabilirler. toplum içinde olmaları bence sakıncalıdır.
askerlik zorunlu olmalıdır hemde 30 yıl.
her erkegin, isterse seve seve isterse s*ke s*ke icra etmesi gereken görev değildir. zira bedensel ya da zihinsel engelli erkekler veyahut askerlik yapabilme yetisini elinden alan hastalıklara sahip olan erkekler bu görevi üstlenemiyor.
edit: ay pardon.
edit: ay pardon.
dolaylı yoldan insanların hayatını çokça etkileyen olay.
üniversiteden mezun olursunuz iş bulmaya kalkarsınız askerliğini yapmış adam isterler, e mezun olduktan sonra hemen askere gideyim dönünce iş bulayım deseniz piyasadan uzak kalırsınız ki ekonominin bu ülkede ne olacağı belli olmaz önünüzü göremezsiniz.
ya da yüksek lisans yapacağım ben dersiniz, ala.şanslıysanız bir de iş bulursunuz çok güzel. hatta hayatınızın kadınıyla da evlenebilirsiniz. kim bilir baba bile olabilirsiniz o zaman diliminde. sonra eğitiminiz biter askere çağırılırsınız. dünyanın en iyi işinde bile olsanız döndüğünüzde işiniz garanti değildir, zaten siz askerdeyken ailenizin nasıl geçineceği muammadır.
yani tam hayatınız düzene oturmuşken hayatta istediğiniz statüyü yakalamışken askere gidip geldiğinizde pek çok şey değişir.
yanlış anlaşılmasın derdim okuyanlar,işi olanlar askerlik yapmasın ya da kısa dönem yapsın değil. ama çalışanın da hakkı korunmalı, devlet emekçisine arka çıkmalı. öyle olmalı ki gençlik askerlikten kaçmak için binbir takla atmamalı.
üniversiteden mezun olursunuz iş bulmaya kalkarsınız askerliğini yapmış adam isterler, e mezun olduktan sonra hemen askere gideyim dönünce iş bulayım deseniz piyasadan uzak kalırsınız ki ekonominin bu ülkede ne olacağı belli olmaz önünüzü göremezsiniz.
ya da yüksek lisans yapacağım ben dersiniz, ala.şanslıysanız bir de iş bulursunuz çok güzel. hatta hayatınızın kadınıyla da evlenebilirsiniz. kim bilir baba bile olabilirsiniz o zaman diliminde. sonra eğitiminiz biter askere çağırılırsınız. dünyanın en iyi işinde bile olsanız döndüğünüzde işiniz garanti değildir, zaten siz askerdeyken ailenizin nasıl geçineceği muammadır.
yani tam hayatınız düzene oturmuşken hayatta istediğiniz statüyü yakalamışken askere gidip geldiğinizde pek çok şey değişir.
yanlış anlaşılmasın derdim okuyanlar,işi olanlar askerlik yapmasın ya da kısa dönem yapsın değil. ama çalışanın da hakkı korunmalı, devlet emekçisine arka çıkmalı. öyle olmalı ki gençlik askerlikten kaçmak için binbir takla atmamalı.
türk gencinin vücudunun traş olan yerlerindeki bütün kılların (saçlar dahil) aynı boyda olduğu dönemidir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?