27 mayıs ihtilali

miafori
cumhuriyet tarihinin ilk darbesidir, devamıda gelecektir ve gelmiştir, daha sonraları balans ayarları yapılmıştır, e-muhturalar y-muhturalar çıkmıştır, ama içlerinden hiçbiri 1961 anayasası kadar özgürlükçü bir anayasa çıkaramamıştır.
angelus
darbelerin genel özelliği olan emir komuta zincirinin dışında gerçekleşmiş olan bir darbedir. sonucunda dönemin genelkurmay başkanı da tutuklanmıştır.
nickten yana sansim yok
hiçbir darbe gibi ülkeye bir şey kazandırmayan askeri harekettir. askerin hükümete müdahalesi değil; iç ve dış şer odaklarının ülkeyi karıştırma amaçlı, asker araçlı müdahalesidir.

darbe zincirinin ilk halkası olan 27 mayıs ve sonraki halkaların yıkamadığı ülkeyi bundan sonra da hiçbir darbe yıkamaz. hükümete veya devlete yapılan darbe halka yapılır. gördük ki yapılan darbelerden halk daha da güçlenerek çıkmıştır. aralarında sadece darbeyi arzu edenler bataktan çıkamamışlardır...

sitare
güzel yurdumun karanlık dönemlerinden biridir. yine idamlar, gözyaşları ve yapanların yargılanamadığı kimsenin hesap bile vermediği biz yaptık ve oldu zihniyetinin gerçekleştirdiği eylem.
menderesi kim devirdi
sitare
27 mayıs 1960 ta gerçekleştirilen ve 17 eylül 1961 günü saat 02.31 de eski başbakanlarımızdan adnan mnderesin; 16 eylül 1961 günü eski dışişleri bakanı fatin rüştü zorlu ve eski maliye bakanı hasan polatkan’ın ise imralı adasında idamlarıyla sonuçlanan olay.
ayrıca 27 mayıs sabahı milli birlik komitesi adına bildiriyi kendiside kaderin bir cilvesi olarak 12 eylül darbesi yüzünden çok zor günler geçirip idamla yargılanan albay alparslan türkeş okumuştur. bildiri şöyledir:

"sevgili vatandaşlar, bugün demokrasimizin içine düştüğü buhran ve son müessif hadiseler dolayısıyla kardeş kavgasına meydan vermemek maksadıyla türk silahlı kuvvetleri, memleketin idaresini ele almıştır. bu harekata silahlı kuvvetlerimizin, partileri içine düştükleri uzlaşmaz durumdan kurtarmak ve partiler üstü tarafsız bir idarenin nezaret ve hakemliği altında en kısa zamanda adil ve serbest seçimler yaptırarak idareyi hangi tarafa mensup olursa olsun, seçimi kazananlara devir ve teslim etmek üzere girişmiş bulunmaktadır.
girişilmiş olan bu teşebbüs, hiçbir şahsa veya zümreye karşı değildir. idaremiz, hiç kimse hakkında şahsiyata müteallik tecavuzkar bir fiile müsaade etmeyeceği gibi edilmesine de asla müsamaha etmeyecektir. kim olursa olsun ve hangi partiye mensup bulunursa bulunsun, her vatandaş; kanunlar ve hukuk prensipleri esaslarına göre muamele görecektir. bütün vatandaşların, partilerin üstünde aynı milletin, aynı soydan gelmiş evlatları olduklarını hatırlayarak ve kin gütmeden birbirlerine karşı hürmetle ve anlayışla muamele etmeleri, ıstıraplarımızın dinmesi ve milli varlığımızın selameti için zaruri görülmektedir.
kabineye mensup şahsiyetlerin, türk silahlı kuvvetleri’ne sığınmalarını rica ederiz. şahsi emniyetleri kanunun teminatı altındadır.
müttefiklerimize, komşularımıza ve bütün dünyaya hitap ediyoruz. gayemiz, birleşmiş milletler anayasası’na ve insan hakları prensiplerine tamamen riayettir. büyük atatürk’ün ’yurtta sulh, cihanda sulh’ prensibi bayrağımızdır.
bütün ittifaklarımıza ve taahhütlerimize sadığız. nato ve cento’ya inanıyoruz ve bağlıyız. düşüncemiz ’yurtta sulh, cihanda sulh’tur."
esrakesh
bütün darbelerin yolunu açmış, türkiye’de eğitimli ve orta sınıf insanlarda askeri müdahaleyi bir çözüm olarak kafalara yerleştirmiş olaydır.

ve bugun 50. yıl dönümüdür.
camadam
o koşullarda gerçekleşmesi gerekli olan, türkiye’yi bir uçurumun kenarından döndüren darbe.. hoş şu an benzer bir uçurumdan aşağı düşmekteyiz, o ayrı..

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol