paralaks

(bkz: asmalı konak hayat)

boran adlı kısa filmle adını duyurmuş genç kısa filmci.

nasil bitecegini bilmeden baslanilan seyler
kisa film

uzun metraja göre çok daha özgür ve yaratıcı bir imkan sağlayan film türü.

şu sıralar eve çıkma telaşesinden dolayı sözlüğü terk eylemiş bilgiçtir.ayrıca beni beden gücü olarak kullanması ise ilginç bir noktadır.kendisini anlatmak için aramızda geçen şu diyalog sanırım yeterli olacaktır.
hayaletkisafilm ile paralaks yine geç kalmıştır.sınavların yerlerini beş dakika önce açıklayan fakülte ekranındaki bilgiler de kaçırılmış lakin iki sınıftan birinin yeri öğrenilmiştir.oraya gidilir.sınıf doludur.ne akla hizmetse sıralardan birinde oturan stscan’a sorulur:
-diğer sınıf ne?
keskin bir bakış,uzun bir düşünüş ve ciddi ciddi:
-proleterya
-

-soğuk nescafe var mı?
-soğuk su katarız olur.
-

tüm günlerin ardından çatışmadan doğan değişim sabitliğe devinim halinde.anladım ki insan hayallerini gerçekleştirmez yapmak zorunda olduklarını yaparmış.tüm şeylerin,yaşananların,eylemlerin değeri yaptıklarınla değil söylediklerinle ölçülürmüş.eylem değil söylemek önemli olan.
varlığınızdan gelen değişimler,’değişik’ler,’başka türlü bir şey’ istemeler eninde sonunda başka türlü hayal kırıklıklarına dönüşüyor.seni seviyorum demek yeter.aramalar,sormalar biter.bilirsiniz ki kötü değildir içi.ama anlatamazsınız hayallerinizi...
umduklarınız,hayalleriniz değişimdir,değişiktir çünkü siz istemeseniz bile.artık başka türlü bir şey benim istediğim dememeye karar verir,bir türlü anlayamadığınız kara gözlerine gökkuşağını karaya çalan kara saçlarına bakmadan,bakamadan ceketi almadan çeker gidersiniz.artık dönecek olan aynısıdır hep aynı olanın.
(bkz: günlük tadında şahsi entry girmek)

efendim bu redjurist denen şahsiyetin ’oğlum çadırda kalmayalım bak zaten zevkli değil bir de şimdi kene meselesi falan çıktı orası yeşillik çimenlik keneler yer bizi’ diyerek içime kurt düşürdüğü zirvedir.zira yapılacak zirveye dair kafamda keneden başka düşünce bırakmamıştır.
(bkz: bu insan olamaz)

bilgiç ölür entry kalır.

uzun yıllardır pek çok şeyle karıştırılan güzel kavram.şöyle ki kendine hiç bakmadan gece gündüz namus bekçiliği yapan insanlar(örneğin öğrencilerin kaldığı bir evin sahibi/sahibesi)tarafından her harekete her hataya(her hatanın namussuzluk olduğunu sanmak nasıl bir mantıktır?)namussuzluk denmesi bu kavramın toplumumuz tarafında paranoyakça sürekli kurcalandığını ispat etmektedir bize.ama bu geri kalmışlığa karşıt olarak verilmesi gereken tepkinin bu kavrama toptan karşı olmak olduğunu sanan sözde özgürlükçü zihniyetlerin ise ilk eylemi yapanlar kadar geri kafalı olduğu da unutulmamalıdır.önemli olan kavramların içinin boşaltan örümcek kafalı insanların egemen olduğu bir toplum düzenine karşı çıkmaktır.

yalnızlık ömür boyu şarkısını kendine çok yakıştıran bilgiç.

türkiye’de denendiği gibi ayakların denk geldiği yere konmuş pedallarla çalışan tekerlekli sandalye yapmak.

oldukça güzel ve eğlenceli olabilecek eylemdir.

günde sekiz saate çıkan cm oynama bağımlılığını dizginlemiş olsam da hala büyük bir tutkuyla oynadığım oyundur.lakin nedendir bilinmez bana hala en fazla zevk veren serisi cm 97’dir.

oldukça güzel geçmiş programdır.

’istisnalar kaideyi bozmaz’ gibi gıcık olunan bir deyime karşılık olarak arada kaynayan istisnayı savunan cümle.

’eski güzel şeylerden değil,yeni kötü şeylerden başlamak gerekir.’
daha ne desin denilesi kişi.

artık gelen gelsin gelmeyen yorumunu da alsın gitsin denilesi zirvedir.isteyen istediği taşı barisarock başlığına atabilir.buraya artık karışılmamalıdır.

önemli olanın kalite değil yapılan iş ve uğrunda toplanılan mesaj olduğunu hala anlayamamış bilgiçlerin sataşıp durduğu başlık.

listeye bitterend ve karekök te eklenmiştir.