twitterda almış başını gidiyor.
cadılarla ilgili yeni çekilen bir dizi yayında:
the secret circle
(bkz: http://www.imdb.com/title/tt1837654/)
"16 yaşındaki cassie, annesinin ani ve gizemli ölümünün ardından californiadan büyük annesinin yanına new saleme taşınır. burada adam adlı bir gençle tanışır ve aşık olur. fakat kasabada kayıt olduğu lisede bazı farklı öğrenci grubuyla karşılaşır ve bunların da cadı olduğu öğrenir. bu grupla birlikte kendisinin de aslında cadı olduğu keşfeder. bu elit grubun lideri diana, hoşlandığı adamın aynı zamanda kız arkadaşıdır. bu gençlerin ailelerinde de eskiden cadı grubu oldukları ancak gizemli ölümler sonrası dağıldıklarını öğrenir. şimdi onun da kasabaya dönmesiyle yeni jenerasyonun çemberi tamamlanmıştır. hikayeler başlar...."
the secret circle
(bkz: http://www.imdb.com/title/tt1837654/)
"16 yaşındaki cassie, annesinin ani ve gizemli ölümünün ardından californiadan büyük annesinin yanına new saleme taşınır. burada adam adlı bir gençle tanışır ve aşık olur. fakat kasabada kayıt olduğu lisede bazı farklı öğrenci grubuyla karşılaşır ve bunların da cadı olduğu öğrenir. bu grupla birlikte kendisinin de aslında cadı olduğu keşfeder. bu elit grubun lideri diana, hoşlandığı adamın aynı zamanda kız arkadaşıdır. bu gençlerin ailelerinde de eskiden cadı grubu oldukları ancak gizemli ölümler sonrası dağıldıklarını öğrenir. şimdi onun da kasabaya dönmesiyle yeni jenerasyonun çemberi tamamlanmıştır. hikayeler başlar...."
norveç, 54 bin doları bulan kişi başı gayrisafi milli hasılası (gsmh), toplumsal yaşamı ve güvenlik koşullarıyla bir kez daha dünyanın en mutlu ülkesi oldu. (2011)
para birimi bahttır. dolar ve eurodan çevirmeniz için hemen hemen her adım başı döviz büroları mevcuttur.
ülkeye has meyveler ve yerel isimleri:
mangosteen (tay dilinde: mangkoot)
durian (tay dilinde: toorian)
sweet tamarind (tay dilinde: makarm)
papaya (tay dilinde: malagor)
mango (tay dilinde: mamuang)
jack fruit (tay dilinde: kanoon)
rambutan (tay dilinde: ngor)
dragon fruit (tay dilinde: gair-ow mang gorn)
santol (tay dilinde: gratawn)
lychee (tay dilinde: linchee)
longon (tay dilinde: lam yai)
langsat (tay dilinde: longkorng)
rose apple (tay dilinde: champoo)
pomello (tay dilinde: som-oh)
custard apple veya sugar apple (tay dilinde: noi nah)
snake fruit (tay dilinde: ragam)
sala (tay dilinde: sala)
mangosteen (tay dilinde: mangkoot)
durian (tay dilinde: toorian)
sweet tamarind (tay dilinde: makarm)
papaya (tay dilinde: malagor)
mango (tay dilinde: mamuang)
jack fruit (tay dilinde: kanoon)
rambutan (tay dilinde: ngor)
dragon fruit (tay dilinde: gair-ow mang gorn)
santol (tay dilinde: gratawn)
lychee (tay dilinde: linchee)
longon (tay dilinde: lam yai)
langsat (tay dilinde: longkorng)
rose apple (tay dilinde: champoo)
pomello (tay dilinde: som-oh)
custard apple veya sugar apple (tay dilinde: noi nah)
snake fruit (tay dilinde: ragam)
sala (tay dilinde: sala)
liseden sonraki yaz, ilk buluşmamızda
senin mustanginde radiohead dinlerken sevişmiştik.
ve 18. doğum günümde
birbirinin eşi dövmeler yaptırmıştık.
annenlerin likörünü çalar
ve çatıya çıkardık.
gelecekten konuşurduk
sanki elimizde bir ipucu varmış gibi.
hiç düşünmemiştim
bir gün seni kaybedeceğimi.
başka bir hayatta olsaydık sevgilin olurdum.
bütün sözlerimizi tutar, beraber dünyaya karşı gelirdik.
başka bir hayatta olsaydık kalmanı sağlardım.
böylece senin arkasına bakmadan giden biri olduğunu söylemek zorunda kalmazdım.
giden biri
giden biri
giden biri.
ben junedım sen de benim johnny cashim.
birbirimiz olmadan asla bir bütün olamazdık, bir anlaşma yapmıştık.
seni özlediğim zaman bazen o plakları dinliyorum.
biri senin dövmeni sildirdiğini söyledi.
şehir meydanında the bluesi söylerken gördüm seni.
artık ilham perin ben olmadan yaptığın müzikle yüzleşme zamanı geldi.
ama başka bir hayatta olsaydık sevgilin olurdum.
bütün sözlerimizi tutar, beraber dünyaya karşı gelirdik.
başka bir hayatta olsaydık kalmanı sağlardım.
böylece senin arkasına bakmadan giden biri olduğunu söylemek zorunda kalmazdım.
giden biri
giden biri
giden biri.
bunca para bir zaman makinesi alamaz ki bana, hayır.
seni milyon tane yüzüğe değişmem, hayır.
senin, benim için ne ifade ettiğini sana söylemeliydim.
çünkü şimdi bedelini ödüyorum.
başka bir hayatta olsaydık sevgilin olurdum.
bütün sözlerimizi tutar, beraber dünyaya karşı gelirdik.
başka bir hayatta olsaydık kalmanı sağlardım.
böylece senin arkasına bakmadan giden biri olduğunu söylemek zorunda kalmazdım.
senin mustanginde radiohead dinlerken sevişmiştik.
ve 18. doğum günümde
birbirinin eşi dövmeler yaptırmıştık.
annenlerin likörünü çalar
ve çatıya çıkardık.
gelecekten konuşurduk
sanki elimizde bir ipucu varmış gibi.
hiç düşünmemiştim
bir gün seni kaybedeceğimi.
başka bir hayatta olsaydık sevgilin olurdum.
bütün sözlerimizi tutar, beraber dünyaya karşı gelirdik.
başka bir hayatta olsaydık kalmanı sağlardım.
böylece senin arkasına bakmadan giden biri olduğunu söylemek zorunda kalmazdım.
giden biri
giden biri
giden biri.
ben junedım sen de benim johnny cashim.
birbirimiz olmadan asla bir bütün olamazdık, bir anlaşma yapmıştık.
seni özlediğim zaman bazen o plakları dinliyorum.
biri senin dövmeni sildirdiğini söyledi.
şehir meydanında the bluesi söylerken gördüm seni.
artık ilham perin ben olmadan yaptığın müzikle yüzleşme zamanı geldi.
ama başka bir hayatta olsaydık sevgilin olurdum.
bütün sözlerimizi tutar, beraber dünyaya karşı gelirdik.
başka bir hayatta olsaydık kalmanı sağlardım.
böylece senin arkasına bakmadan giden biri olduğunu söylemek zorunda kalmazdım.
giden biri
giden biri
giden biri.
bunca para bir zaman makinesi alamaz ki bana, hayır.
seni milyon tane yüzüğe değişmem, hayır.
senin, benim için ne ifade ettiğini sana söylemeliydim.
çünkü şimdi bedelini ödüyorum.
başka bir hayatta olsaydık sevgilin olurdum.
bütün sözlerimizi tutar, beraber dünyaya karşı gelirdik.
başka bir hayatta olsaydık kalmanı sağlardım.
böylece senin arkasına bakmadan giden biri olduğunu söylemek zorunda kalmazdım.
vampirlerle ilgili yapılmış iyi filmlerden birisi de vampir ile görüşmedir.
(bkz: http://www.imdb.com/title/tt0110148/)
(bkz: http://www.imdb.com/title/tt0110148/)
avrupa ülkeleri arasında sokakta metroda hırsızlığın en yoğun olduğu ülkedir. özellikle barcelonada bu konu diğerlerine göre ileri seviyededir.
barcolanaya yaklaşık 2 saatlik mesafede andora prensliğine rahatça gidebilirsiniz. bir nevi avrupada vergisiz alışveriş yapılabilecek tek yerdir.
barcolanaya yaklaşık 2 saatlik mesafede andora prensliğine rahatça gidebilirsiniz. bir nevi avrupada vergisiz alışveriş yapılabilecek tek yerdir.
ülkenin son 50 yıl içerisinde dünya tarihine kazandırmış olduğu en ünlü italyan isimleri: (amerika veya başka bir ülkede doğmuş olsalarda asılları italyan)
(sinema sektörü)
al pacino
robert deniro
monica bellucci
martin scorsese
slyvester stallone
danny devito
leonardo dicaprio
john turturro
ben gazzara
isabella rossellini
joe pesci
quentin tarantino
francis ford coppola‎
sofia coppola
mark ruffalo
(sinema sektörü)
al pacino
robert deniro
monica bellucci
martin scorsese
slyvester stallone
danny devito
leonardo dicaprio
john turturro
ben gazzara
isabella rossellini
joe pesci
quentin tarantino
francis ford coppola‎
sofia coppola
mark ruffalo
paris şehrindeki metro ulaşım ağı çok gelişmiştir. hemen hemen şehir merkezinde istasyondan çıkmadan her yöne rahat ulaşım sağlayabilirsiniz.
şehir dışına banliyölere ulaşmak için yine metro son duraklarından istasyon bağlantısı ile banliyö trenleriyle ulaşım sağlanır.
şehri ilk defa gezmek isteyenler için bir metro haritası edinmek yeterlidir.
(bkz: http://www.aparisguide.com/maps/metro.htm)
şehir dışına banliyölere ulaşmak için yine metro son duraklarından istasyon bağlantısı ile banliyö trenleriyle ulaşım sağlanır.
şehri ilk defa gezmek isteyenler için bir metro haritası edinmek yeterlidir.
(bkz: http://www.aparisguide.com/maps/metro.htm)
ülkede inanılmaz bir çin sempatisi vardır. 2011 yılı çin yılı olarak ilan edilmiştir. ayrıca japonlar ile de ciddi iş anlaşmaları vardır. ülkede yaygın olarak kullanılan taksilerin tamamı japon otomobilleridir.
japonlar ülkeyle şöyle bir anlaşma yapmıştır;
tüm yollarını, geçitlerini ve köprülerini japonlar ücretsiz yapacağına karşılık ülke de japonlardan her yıl belirli bir miktarda otomobil alımı yapacak şeklindedir.
japonlar ülkeyle şöyle bir anlaşma yapmıştır;
tüm yollarını, geçitlerini ve köprülerini japonlar ücretsiz yapacağına karşılık ülke de japonlardan her yıl belirli bir miktarda otomobil alımı yapacak şeklindedir.
şehir içinde ulaşımı taksi, tuk-tuk, motorsiklet taksilerle sağlayabilirsiniz. bangkokta trafiğin yoğun olduğu saatlerde taksi ve tuk-tuk yerine motorsiklet taksileri tercih edilebilir. hem hızlı hem de biraz pazarlıkla diğerleriyle aynı fiyata gelir. tuk-tuk ise iki kişilik keyifli bir araçtır. manzara seyrederek caddelerinde gezi amaçlı kullanabileceğiniz bir araçtır.
ülke nüfusunun %70e yakını kadın, %20lik kısmı erkek kalan %10 kısmı da travestidir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?