imgoindeeperunderground

adından anlaşılabileceği üzere son dinazor olan denver’ı anlatan çizgi filmdir. bu son dinazor insanların arasında yetiştiğinden midir nedir salaklıkta son noktadır. kafasında bir kasket ile onu bulan çocukların arkasında gezer durur ve bin türlü sakarlık yapıp çocukların burnunu boktan çıkarmaz. ha müstahaktır ve ben bunu çocukken çok severdim o ayrı..

(bkz: kinyas ve kayra)
(bkz: zargana)
(bkz: piç)
(bkz: malafa)
(bkz: azil)

herkesin bildiği üzere he man’dir.

altına yüzlerce açıklama yazılması suretiyle "anladık ki anket demek" şeklinde sonuçlanacağına inandığım başlık.

(ara: aşk)

aksi için;
(bkz: getirmek)

içine girilmesine sıklıkla devam edilmesi durumunda ebatlarında değişiklik yaşanabileceğinden daimiyeti olmayan söz.

tak diye gitmek, ansızın gitmek vs. gibi bir anlama gelesi kelime. "bak böyle yapma adam hücceten gidecek vallahi"msi cümle içi kullanılışları mevcuttur..

bir bardak su veren bulamamak sonucu hunharca can vermek durumu..

(bkz: içi yanarak ölmek)

sakat at yiyen sevgiliden iyidir..

memleketimin meslek liselerinin genel adı olarak öngörülebilecek isimdir efendim. "kız meselesi"ni meslek edinenler elektrik elektronik ve benzerleri ile kafayı çizenlerden fazladır nitekim..

(bkz: kız meslek lisesi)

hakan günday’ın son romanı.. tesadüfen izmir’de konak pier’in içindeki kitapçının rafında yeni çıkanlara bakarken karşıma çıkan ve beni mutluluktan uçuran kitaptır. hatta bunca zaman sonra sözlüğe entry girmeme de o sebep oldu diyebilirim. nitekim baktım bu başlığa bu süper haberi veren olmamış hemen ben yazayım dedim. kitabı aldığımdan beri gelip gidip bakıyorum ama okumuyorum, kötü günler için saklıyorum.. nitekim insanın okuyacak iyi bir kitaba gerçekten ihtiyacı olduğu ama o kitabı raflarda bulamadığı gibi kütüphanesindekilerin hepsini tükettiği için pişman olduğu zamanlarda olur.. işte ben azil’i öyle zamanlar için saklıyorum.. bir fikir vermesi açısından kitap arkasında yazanları aktarayım ben de size..

"önemli olan, tanrı’nın bir enstrüman yaratmış olmasıdır. insan denen bir enstrüman. ancak yarattığı müzik enstrümanını çalamayan bir usta gibi, tanrı da insandan doğru sesi çıkaramamıştır. bu yüzden, tanrı hariç bütün güçler insanı çalmış ve özellikle de şeytan en güzel melodilerini onunla bestelemiştir."

sahip olduğun her bilgi, içinde çürüdüğün bir hücredir.

azil, içinizdeki derin uçuruma; düşünme, fark etme ve görme uçurumuna düşmek için bir fırsat. ayaküstü düşebilirseniz ne âlâ! aksi takdirde hakan günday’ın bir sonraki romanını bekleyecekseniz..."

ebru gündeş’in kaçak isimli son albümünden burçin birben’e ait şarkıdır, sözleri de aşağıdaki gibidir.

bir nefes gibi sevmek
çok gerekli çok özel
o yasak aşkımızda
son nefes bile güzel

sen de ben de
çaresizsiz ahh
çıkmazdayız yolumuz yok
sevmek hakkımız da olsa
biliyorsun biliyorsun....
sonumuz yok!

ben yaşarım yaşanmış duygularımla
ortasından bölünmüş uykularımla
sen beni düşünme toparlanırım
güle güle git sen
saygılarımla..

http://www.imdb.com/title/tt0439289/ adresinden detaylarına ulaşılabilecek filmdir. bir evvelki entryimde bahsi geçen aynı isimli kitaptan uyarlanarak çekilmiş..

ing. sonra.

geçmişine güvenmemesi gereken kişinin kendisi olduğu düşünülürse, geçmişte şahsa özel anların toplamından oluşuyor denilebileceğine göre, giren çıkan kendine bir durum söz konusudur. sevgilisinin geçmişine güvenmediğini bir sebep olarak göstererek herhangi hareketlerde bulunan kişinin de esas sorunu kendisi ve kendi geçmişi iledir. belki kendi geçmişine güvenmekte ancak açıkça kendine güvenmemektedir..

(bkz: tehdit)
(bkz: anladın sen onu)

murat gülsoy’un son romanı.

zaman kavramı ile "beklemek" fiilinin inanılmaz işlendiği bir roman.

ilişkilerinde bir takım aksaklıklar olmasına rağmen gene de birbirlerine olan bağlılıkları tükenmemiş bir çift; cem ve serap.. henüz kendilerine sorular sormaya başlamamışlar ama serap bir başka erkekten hoşlandığını ama bu konuyu kapadığını söylemiş, cem’in aklında asistanı olan gencecik aslı ama gene de evinde yatağında, serap’ın gamze ile gittiği sinemadan dönmesini bekliyor. bir telefon, serap’ın en yakın arkadaşı ağlayan gamze’nin sesi.. ve sonrasında bitkisel hayattaki serap’ın altını değiştirmeli, yanından sarkan torbaya midesine giden borudan akacak olan beslenmesini koymalı günler.. uzun günler.. yaşam ile ölüm arasında bir yerde asılı kalan serap ve onun hemen yanına kendini asan cem...

hayalet gemi dergisinden tanıdığımız, "bu kitabı çalın" romanının da yazarı murat gülsoy’un döndürüp kendi içine baktıran romanı.

avrupa yakasının muhteşem karakteri gaffur’un bir mekandan ayrılmadan evvel kendi kendine telkin sözüdür.

radyoda bulent ortacgil calınca tadından yenmeyen sabahlardır..